Hâlâ anayasa sorunu

Yerleşik bir anayasaya sahip olmamak, bir “yetersiz gelişme” sorunudur! Hangi gelişmiş ülke var ki 21. Yüzyılda hâlâ sistem ve anayasa kavgalarıyla meşgul?!

Dün Altılı Masa tarafından açıklanan metin, dilerim, bütün tarihimizde ilk defa uzlaşmayla bir anayasa yapmamıza zemin olur.

21. yüzyılda hâlâ milletin ana unsurlarını birleştiren, yerleşmiş, oturmuş bir anayasaya sahip olmamak, ayıptır!

Türkiye anayasada değişiklik yapma konusunda 1980’lerde ve 1990’larda iyi sınav vermiş, 1982 darbe anayasasında bazı önemli değişiklikler yapmıştı. Ak Parti iktidarının ilk on yılında, AB reformları yönünde anayasa değişikliği yapıldığı gibi, CHP’nin desteğiyle anayasada değişiklik yapılarak Tayyip Erdoğan’a siyaset yolu açılmıştı. (13 Aralık 2002)

Cemil Çiçek’in Meclis Başkanlığı döneminde kurulan Anayasa Uzlaşma komisyonu hayli mesafe almıştı. Fakat bu uzlaşma geleneğini AK Partinin başkanlık sisteminde ısrarı bozmuştu.

ŞİRKET GİBİ DEVLET!

Hâlâ en önemli ihtilaf konusu sistem meselesidir. Hamasi propagandalarla ve ancak OHAL şartlarında ve yüzde 51.4 oyla kabul edilen CB sisteminin ülke yönetiminde, kamu kurumlarında, devlet politikalarının istikrarında, yargı bağımsızlığında nasıl ağır sorunlar yarattığı ortada.

Altılı Masa’nın dünkü toplantısında DP adına konuşan Doç.Dr. Serhan Yücel şöyle diyordu:

Tek kişi, tek patron. Bakanlıklar ve kurumlar patronun çalışanları, yasama ve yargı da bağlı iştirakler haline getirilmiştir…”

Sayın Erdoğan da “Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa Türkiye de öyle yönetilmelidir” dememiş miydi?! (16 Mart 2015)

Bu sistemde kamu yönetiminin nasıl etkisizleştiğini, Bakan Nebati’nin “Merkez Bankası’nı ve politika faizini önemsizleştirdik” sözünde görmek mümkündür. Kaldı ki i Merkez Bankası ‘bağımsız’dı; o böyle olursa gerisini siz düşünün.

Kurallara ve kurumlara güven sarsıldığı için ülkeye gelmeyen yatırım sermayesine, Bakan Nebati “arkanızda cumhurbaşkanımız var” diyerek şahsî güven yaratabileceğini düşünüyor. (16 Mart 2022)

Ekonomik küçülmemizin iki sebebi var; yanlış politikalar ve bu yanlışların ‘denetimsiz ve dengesiz’ boyutlarda yapılmasına imkan veren CB sistemi…

EN BÜYÜK HASAR YARGIDA

Prof. Serap Yazıcı Türkiye’nin önde gelen anayasa hukukçularından biridir. Altılı Masa’nın dünkü toplantısında, CB sistemini anlatırken “en büyük hatalar yargıda yapıldı” diyerek yargıyı iktidara bağımlı hale getiren düzenlemeleri anlattı. Bunların başında HSK’nın siyasi bir organ haline getirilmesi vardır.

Yargının ne hale geldiğini görmek için Anayasa Mahkemesi kararını uygulamayı reddeden hakimi iktidarın terfi ettirmesine bakmak bile tek başına yeterlidir. (2 Haziran 2022)

HSK siyasi organ haline getirildiği için, hoşa gitmeyen kararlar veren hakimleri istendiği an değiştirilebiliyor.

Mesele hem adaleti güvenin ağır hasar alması gibi toplumsal dokuyu tahrip eden bir vahamettir; hem ekonomik gelişmemizde yatırım güvensizliğine yol açıyor, ekmeğimiz küçülüyor.

NELER ÖNERİLİYOR?

Dengeli ve denetimli, yani kuvvetler ayrılığına dayalı, yargı bağımsızlığını sağlayan bir başkanlık sistemi olabilirdi. “Bize göre” yahut “Türk usulü” denilerek denetimsiz, dengesiz, tek kişiye bağlı CB sistemi getirildi. Geçmişte de “Şeflik” sistemi “biz bize benzeriz” gerekçesiyle savunulmuştu.

Türkiye’nin bu sistemden kurtulması zaruri bir ihtiyaçtır. Altılı Masa’nın hazırladığı 150 sayfalık metin, ayrıntıda bazı yönlerine katılmasam da, akademik ve siyasi olarak yüksek kalitede bir eserdir.

Devletin partiler üstü olmasını yansıtmak üzere partisiz cumhurbaşkanı, bağımsız yargı yönetimi, AYM’nin yeniden yapılandırılması ve yetkileri genişletilerek üye sayısının 22’ye çıkarılması, uluslararası hukukun üstünlüğünün vurgulanması, Meclis’in denetim yetkisinin güçlendirilmesi son derece isabetlidir.

Parlamenter sistemde yeni bir hükümet kurulmadan mevcut hükümete güvensizlik oyu verilmesi önlenerek hükümet krizi riskine de tedbir getiriliyor. Zaten “güçlendirilmiş” denilmesini sebebi, hükümet krizine meydan vermeyecek bu düzenlemedir; Almanya’da böyle.

Yeri geldikçe bu konuyu yazacağım. Başarılar diliyorum.

YORUMLAR (74)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
74 Yorum