Gençler uyanın ve kendi yolunuzu kendiniz çizin!
MEB ve ÖSYM ne yapmak istiyor anlayan beri gelsin! İki hafta önce MEB LGS sınavı ile, geçen hafta sonunda da ÖSYM AYT ve TYT sınavları ile milyonlarca çocuğumuzun ve gencimizin üzerinden adına MATEMATİK denilen buldozerle tuzla buz ederek geçti.
Gören de sanır ki bu sınavlar ile NASA’ya uzay mühendisi seçeceğiz. Pek çok kişi “Efendim sorular çok güzelmiş” dedi ama güzel olması yapılanı doğrulamıyor ki. Önce sen ne verdiğine bakacaksın sonra da karşılığını isteyeceksin.
Ülkece yetkinliğe ulaşmış şeyleri yok etmekte ya da zaafa uğratmakta üstümüze yok. ÖSYM yıllardır sınav yapıyor ama son yıllarda özellikle matematik soruları konusunda o ulaştığı yetkinliği bir kenara bırakarak sanki üniversite sınavlarına sadece Fen Lisesi öğrencileri giriyormuş gibi davranıyor.
Bugün artık seçkin okullar dışında eğitim alan hemen hiçbir öğrenci matematik testinden kolay kolay 1 net bile çıkaramayacak kadar konu dışında bırakılmasına nedense yetkililerden kimsenin bir itirazı yok. Halbuki bir zamanlar bu sınavlarda meslek lisesi mezunlarının bile rahatlıkla yapabileceği 5-6 soru olur ve bu öğrenciler içinden gayretli ve çalışkan çocuklar ise rahatlıkla 15-16 hatta 20 baremine kadar çıkabilirdi. Bunu kendimden ve arkadaşlarımdan biliyorum. Meslek lisesi öğrencisi olarak mühendislik bölümlerini kazanacak kadar sayısal sorusu çıkarabilen arkadaşlarımız olmuştu. Şu an meslek lisesi mezunlarının 1 tane bile matematik neti çıkarması imkansız gibi bir şey oldu.
Yapmayın efendiler, bu ülkenin çocuklarına bu şekilde zulmetmeyin. Seçkin okullara öğrenci alabilmek için yüzbinlerce çocuğa matematik üzerinden daha LGS’den başarısızlık hissini boca ettiniz, üniversite sınavında da aynı şekilde yola devam diyorsunuz.
Ne olurdu yani soruların %25’i ortalama bir öğrencinin yapabileceği kadar zor olsaydı. Emin olun hiç kimse bir şey kaybetmezdi ama sınava giren pek çok çocuk-genç en azından psikolojik olarak bir şeyler yapabilecekleri hissi ile sınavdan ayrılmış olurdu.
Bugün sınava giren gençlerin ezici çoğunluğu okusalar da bir meslek sahibi olamayacaklarını ve ileride işsiz kalma ihtimallerinin çok yüksek olduğunun farkında ama onlarında ellerinden çok bir şey gelmiyor. Kurulmuş çarkın dişlileri onları üniversiteye doğru ittiği için onlarda mecburen o yola girmekten başka bir çare bulamıyorlar. Devlet, okul, aile hepsi bile bile gençleri o yöne doğru itiyor.
Gençlere açık tavsiyem şudur; madem herkes sizi buraya itiyor, sizler de aile baskısından uzaklaşmak, biraz nefes almak istiyorsunuz, bari seçimlerinizde biraz seçici olun. Taşrada dört duvar arasında kurulmuş adı güya üniversite olan uzatmalı liselerden katiyen uzak durun. Oralara gitmenizin size hiçbir faydası olmayacağı gibi ömrünüzden de en güzel yılları çalmalarına izin vermeyin.
İsim vermeden de siz gençler eminim ne demek istediğimi çok iyi anlayacaktır. O nedenle aşağıdaki sözleri söylerken çok rahatım. Puanınız kaçırılmayacak bir bölümü tutmuyorsa -bence tutsa bile- okuyacağınız bölümü kafanıza takmadan, madem üniversiteye gitmek istiyorsunuz, kendinize hedef olarak üniversite şehirlerini hedefleyin. Emin olun kendinize falanca ilin falanca ilçesindeki herhangi bir fakülte-yüksekokuldan mezun olmaktan çok daha hayırlı bir yatırım yapmış olursunuz. Hem görgünüz artar hem ufkunuz gelişir.
Geleceğin dünyasında diplomaların çok bir öneminin olmayacağı zaten çok açık. Artık insanlar kendilerini çeşitli sertifika programları ile geliştirmek zorunda. Sizler de ancak bu tür imkanlara en rahat büyük şehirlerde kavuşabilirsiniz.
Ve sizlere bir başka tavsiyem de, partime çalışma imkanlarını daima göz önünde bulundurmanız ve bu konularda cesaretli olmanız. Kim bilir belki bu çalışmalarınız sırasında kendinize yepyeni ufuklar açarken gerçekten yapmak istediğiniz mesleği de bulabilir, bulamazsanız bile en azından başkalarına el açmadan kendi ayaklarınız üzerinde durmayı öğrenebilirsiniz.
Maalesef okullarda biz bunları sizlere öğretemedik ve öğretmiyoruz da. Sizler her şeyi el yordamı ile öğrenmek zorunda kalacaksınız. Büyüklerinizin yarattığı hayal dünyası sizleri en güzel çağlarınızda gerçek hayatın dışında tutuyor.
Büyükler kendi geçmişleri ile o kadar meşguller ki sizin gelecek kaygılarınızı anlamaktan acizler. Ne iktidarın ne de muhalefetin siz gençlere sunduğu bir gelecek görünmüyor.
Maalesef yürüdüğünüz bu yolda yalnızsınız, bu nedenle tercihlerinizi neye göre yapmanız gerektiğini çok iyi düşünün. Allah yolunuzu da bahtınızı da açık etsin…















Güzel bir yazı, kutlarım
Yanıtla (0) (0)Mezun olduktan sonra yurtdisinda mühendis olarak calismaya baslamistim. 6 ay sonra ilk aldigim geri bildirim "Cok az risk aliyorsun, kimse iyi oldugun icin sana birsey vermez, sen almayi bileceksin." oldu. Üzerinden on sene gecti hala zorlandigim bir konudur hedefini secip sikiysa durdurun demek :) Genc arkadaslar, baskalarinin bizim icin yapmadiklarina odaklanirsak umutsuzluk ve kizginliktan baska birsey elde edemeyiz. Calisacaksin, becereceksin, koparacaksin, mizmizlanmayacaksin.
Yanıtla (1) (0)Gerçekten tarafsız birisi olarak yazınız muhteşem olmuş. Tarafsız yazdığınız için taraflı olanlar pek itibar etmemiş diye düşünüyorum tabii yanılıyor da olabilirim. İtibar edenlere saygımı sunuyorum. Ne iktidar ne muhalefet partileri ne yazık ki genç işsizliğine çözüm olamayacak, Yani sayın yazarın dediği gibi, aldatmacaları boşverip, tırnağımız varken başımızı kaşımalıyız. Yani bu mesele öyle a partisiyle veya b partisiyle çözülecek bir mesele değil. Acilen Devlet Politikası oluşturulmalı.
Yanıtla (1) (0)Odtu,bogazici,bilkent,koc,sabancı tam burslu mezunlar haric cocuklar niteliksiz egitim alıyor.Daha zorlarsan ıtu nun ilk 10.000 deki bolumlerine girenler aynı sekilde hacettepenin ilk 10.000 deki bolumleri.tıp icin hacettepe,olmassa istanbul,oda olmassa izmir gerisinin egitimi zayıf.Cocukları bos yere 4-5 yıl oyalıyoruz.
Yanıtla (3) (0)Ülkemizde maalesef halen salt üniversite mezunu olmayı matah sanan bir anlayış hakim. Tabela üniversiteler, sadece işsizlik rakamlarını gizlemeye ve çakal esnafın öğrencileri sömürerek semirmesine yarıyor.
Yanıtla (4) (0)Üniversite kültürü önemlidir. Çok eski zamanlarda yeni açılan üniversiteye bir üniversite şehrinden gelerek kayıt olup okudum ama o kalabalık öğrenci guruplarını hem özlemişimdir. Gençler seçimini iyi yapmalıdırlar
Yanıtla (1) (0)Çok doğru tespit, teşhis ve teklifler bunlar. Gençlerin bu yazıyı sosyal medyada bol bol paylaşmaları gerekir.
Yanıtla (3) (0)BiZim gibi ülkelerde hobi, bilgi, görgü artırma amacıyla okunmuyor; geçimini temin için okunuyor.
Yanıtla (1) (0)Geleceği garanti olan fakülte olmalı.
Severek, yeteneğe uygun olmalı.
Baskı ve özenti ile bölüm seçilmemeli.
Ben de bir üniversite mezunu olayım diye gereksiz ve geleceği olmayan bölümler okunmamalı.
Yazınızın gençlere açık tavsiye bölümünün her lisenin girişinde olması gerekiyor.Teşekkürler.
Yanıtla (3) (0)