Ürün/marka boykotu

“Boykot” terimini, “bir amaç doğrultusunda, tüketicilerin belirli ürünleri/markaları satın almaktan kaçınmaya davet etmek” olarak tanımlayabiliriz.

Boykotlar satın alma gücünün, sosyal ve siyasi değişimin aracı olabilecekleri görüşüne dayanır. Geniş katılımlı ilk boykot örneklerinin ABD ve Hindistan’ın Britanya İmparatorluğu’ndan bağımsızlık mücadelesinde görüldüğü söylenebilir.

BOYKOTTAN BEKLENTİLER

Ürün ve marka boykotları, muhatapları finansal kayıplara uğratarak tasvip edilmeyen davranışların değiştirilmesini amaçlar. Nihai amaç muhatabın tutum ve tavır değişikliğine gitmesidir.

Filistin meselesi ile ilgili olarak başlatılan McDonald’s, Coca-Cola ve Starbucks boykotunun amacı bu firmaların ve sahiplerinin İsrail’e verdikleri desteği çekmelerini sağlamaktır. Nihai hedefe ulaşılamasa da hedefteki kurumun finansal zarara girerek mali gücünün zayıflatılması ve zayıflayan mali gücüne bağlı olarak İsrail’e yapılacak yardımların azaltılması da boykotun ikincil amacıdır.

Uygulanan boykotlar sonunda Coca-Cola Türkiye satışlarının %22 azaldığı ifade ediliyor.

1978-2017 arası ABD’de yapılan 125 boykotu inceleyen bir araştırmada boykot çağrılarının hedef firmaların hissedar servetine istatiksel olarak negatif etkileri olduğunu ortaya koymuş. Sendika sorunları, hayvan hakları, az gelişmiş ülkelerde yaşam ücretleri, ırk/cinsel ayrımcılık, ideolojik sorunlar ve siyasal/dinsel gibi kategorik konularda medyada yer alan boykot tehditlerinin bile negatif etkiye yol açtığı bulgulanmış. Başka araştırmalar boykotun hangi bağlamda gerçekleştiğinin boykot etkinliğini önemli ölçüde etkilediğini ortaya koyuyor.

Araştırmalar boykotların hedefledikleri sonuçlara ulaşmada etkili olabileceğini ama bu etkinin sınırlı kalabileceğini gösteriyor. Sosyal medya sayesinde hızla yayılan boykot çağrıları, kısa sürede markalara maddi zarar verebiliyor. Ancak boykotların uzun vadeli başarısı, insanların ilgisini ve desteğini sürdürebilmelerine bağlı. Bunun yanında kimi boykot kampanyasının ayrımcı amaçlara yönelmesi ve halkı ayrıştırıcı sonuçlara ulaşması da önemli bir sorun.

BOYKOTUN YAN ETKİLERİ

Meşru amaçlarla başlatılan boykot eylemleri aşağıda belirtilen ve istenmeyen sonuçlara da yol açabilir.

İş kaybı ve işsizlik: Boykot edilen şirketler zarar görürse, boykotun hedefinde olmayan çalışanlar işten çıkarılabilir.

Ekonomik dalgalar, istikrarsızlıklar: Büyük çaplı boykotlar, tedarik zincirinde aksamaya sebep olabilir.

İlgisiz kişiler zarar görebilirler: Hatalı politika işletme sahiplerinden ve yöneticilerden kaynaklansa bile, boykot sebebiyle müşteriler, tedarikçiler gibi boykotun muhatabı olmayan kişiler ve gruplar zarar görürler.

Devletin gelirleri azalabilir: Boykot sebebiyle oluşacak finansal zararlar sebebiyle şirketlerin ödeyeceği kurumlar vergisi, katma değer vergisi ve gelir vergileri azalır.

TÜRKİYE’DE SİYASİ ÜRÜN/MARKA BOYKOTLARI

İstisnai olarak bazen siyasi partiler de boykot yaparlar. Siyasi partiler, boykotları bazen bir baskı aracı olarak kullanırken bazen de tabanlarını ve toplumu mobilize etmek amacıyla bu tür kampanyalara destek verirler.

Devletlerin, özellikle güçlü devletlerin dış ilişkileriyle ilgili olarak küresel ölçekte boykota baş vurduklarını sık sık görüyoruz.

Dış ambargoyu araç olarak kullanan devletler genel kural olarak iç pazarlarında boykota baş vurmazlar. Ancak, henüz hukuk devleti olmamış devletler iç pazara dönük boykot kampanyaları yapabilirler.

28 Şubat sürecinde Türkiye’de bu türden boykotlar sıradan olaylar arasındaydı. Devlet veya gücünü devletten alan kurumlar “yeşil sermaye” listeleri yayınlıyor, bu firmaların ve markaların ürünleri kamusal alanlarda yasaklanıyordu.

Memnuniyetle ifade etmeliyiz ki milletimiz bu çağrılara itibar etmediği gibi, beklentinin tersine, bu ürünlere ve markalara teveccüh etti. Sonuç siyaset mühendislerinin beklediği gibi olmadı, boykota tabi tutulan ürünler ve markalar bu süreçten daha da güçlenerek çıktılar.

CHP’NİN BOYKOT EYLEMİ

Geçtiğimiz hafta CHP muhalefete uygulanan medya ambargosu sebebiyle bazı gruplara dönük boykot kampanyaları başlattı.

İlan edilen listede medya gruplarının, içecek ve şekerleme grubundaki bazı aile şirketlerinin yer aldığını görüyoruz.

Medya kuruluşları, bir nevi kamusal hizmet gördükleri için (ve gazetecilik etik kuralları gereğince) habercilik faaliyetinde tarafsız olmalıdırlar. Editoryal tercih hakkı yüz binlerce, milyonlarca insanın taraf olduğu olayların görmezden gelinmesinin gerekçesi olamaz. Bu sebeple habercilikte tarafsızlık ilkesine uymayan, muhalefeti görmezden gelen, muhalefete ambargo uygulayan medya kuruluşlarının boykota muhatap olmaları normaldir.

Medya kuruluşları dışındaki kişi ve kuruluşların boykot kapsamına alınmasını ilkesel olarak ve beklenen sonuç itibarı ile iki farklı boyutta değerlendirebiliriz.

Önce ilkesel boyuta bakalım.

Özel kişi ve kurumların dilediği partiyi destekleme veya desteklememe özgürlüğü vardır. Hiçbir kişi veya kurum, yasa dışı kirli ilişkiler kurulmadığı sürece, AK Parti’yi desteklediği için suçlanamaz.

Öte yandan boykot demokratik bir haktır, bu hakkın kısıtlanması da düşünülemez. Ancak devleti yönetmek için kamu gücüne talip olan siyasi partilerin bu konuda çok dikkatli olmaları beklenir. Kamu gücü herkese karşı adil uygulanmalı, hiçbir kimse ve grup pozitif veya negatif ayrımcılığa muhatap olmamalıdır.

Millete gerçek anlamda umut vermek isteyenler, ilkesel boyutta, siyaseten zararlı çıkabilecekleri konularda bile, her türlü ayrımcılığa ve ötekileştirmeye karşı çıkmalıdır. Rakiplerinin ailelerine dönük çirkin söylemelere karşı çıktıkları gibi, siyasi tercih özgürlüklerine de saygı duymalıdırlar.

28 Şubat zihniyetinin güncel tezahürü olabilecek, siyasi tercih özgürlüğüne uymayan tavırlar ilkesel olarak tasvip edilemez.

Yeterli siyasi deneyimi ve birikimi olduğunu, geçmiş hatalarından ders aldığını umduğumuz siyasetçiler kalabalıkların şehvetine veya gençlerin heyecanına yenik düşmemelidirler.

Beklenen sonuç açısından boykot kararı:

Boykot kararının asıl siyasi amacı halkı, özellikle daha önce Cumhur ittifakına oy vermiş seçmenleri muhalefet bloğuna çekerek yapılacak ilk seçimde iktidar değişikliğine gidilmesidir. Özel şirketlere dönük boykotların bu amaca hizmet edeceği şüphelidir. Beklentinin tersine, 28 Şubat sürecinde yaşandığı gibi, adı geçen firmaların daha da güçlenmesi, mütereddit milliyetçi, muhafazakâr kitlelerin yeniden AK Parti’ye konsolide olma ihtimali de mümkündür. Geleneksel kodlarımız itibarı ile ikinci ihtimal daha güçlüdür.

Aklı selimin mi klasik kurumsal duyguların mı etkili olacağını yaşayarak göreceğiz.

Karar okuyucularının Ramazan Bayramı’nı kutlar, Bayram’ın ülkemiz, Türk-İslam alemi ve insanlık için hayırlara vesile olmasını dilerim.

YORUMLAR (29)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
29 Yorum
  • Kamil Çolak / 31 Mart 2025 16:56

    Boykot edin diyen İktidar değilmiydi? Filanca firmalar İsraile yardım ediyor diyerek boykot edin demişti. Vatandaşta boykot yapmayın demişti. Burada çalışan çocuklarımız var, İşsiz kalırlar dedi Hükümete. Ama, Hükümet oralı olmadı. Zaman şimdi geriye aktı: bu sefer CHP, İktidara yakın medyayı ve şirketlerini -firmaları boykot edin diyor. AKP için strateji tekkerrür eder. Tabiki, Çocuklarımız, Kimse işsiz kalmasın. Ama, Siyaset de böyle yapılmasın. Ez cümle, boykot yaydan çıktı.

    Yanıtla (1) (0)
  • Alp Demir / 31 Mart 2025 16:44

    Medyanın görevi halkı doğru bilgilendirmektir. Bu nedenle medya boykotu haklıdır. Ancak, ticari bir işletmenin görevi, bir mal veya hizmeti satmaktır. Ticari bir işletmeyi, sadece mal veya hizmet kusuru nedeni ile boykot edebilirsin. Üstelik, mal veya hizmet kusuru ile boykot edilmesi gereken bir alay işletme var. Kimse boykot etmez. Boykot sadece siyasi nedenlerle ortaya çıkıyor. Bu doğru değil. Falan şirketi kusurlu ya da fahiş fiyatla mal satıyor diye sokağa çıkan insanlar hiç görmedik !!

    Yanıtla (1) (0)
  • Özer / 31 Mart 2025 15:28

    Boykot yüzde yüz haklıdır muhalefetin elinde imkan yok sadece tuketimden gelen bir güç var onuda sonuna kadar kullanmalı meydanları görmeyen sokakları görmeyen kanallar muhaliflerin sırtından para kazanmasin.

    Yanıtla (3) (0)
  • Gerçek / 31 Mart 2025 14:31

    İster TV’ler ister ister diğer şirketler kendilerinin neden boykot edildiğini bal gibi biliyorlar.

    Yanıtla (5) (0)
  • karar okuru / 31 Mart 2025 14:06

    Cok uzun soluklu bir sekilde pasif direnise, yani boykota devam edecegiz. Ta ki iktidar degisene kadar.

    Yanıtla (5) (0)
  • Hasan Ali / 31 Mart 2025 01:53

    Sonuna kadar boykot. Meydanlarda milyonlar toplanirken, ülke de kiyamat koparken, ülkede olan bitenleri yayimlamazsan, bunun bir bedeli olur. Evet, kisisel tercih, yayimlamiyorum diyebilir kanallar. Biz de kisisel tercihimizi kullanarak o kanallari ve onlarin sahiplerinin diger islerini boykot edecegiz. Ben, Garanti Kredi kartimi iptal edip, Is Bankasina gececegim. Is yerimdeki Garanti pos cihazina da kaldiracagim. Hodri maydan.

    Yanıtla (18) (0)
  • Ayak Takımı / 31 Mart 2025 08:04

    Özel biliyor ki bunlar paraya taparlar, o yüzden hassas yerden dalış yapıyor. Esasen merkez medya diye hitap ettiği yapının merkezde falan olmadığını gayet tabi biliyor, bunların hepsi "gereğini yapmak" üzere fiilen ve mecazen satılmış, içleri de şakşakçı ve goygoycularla doldurulmuş. Şimdilik kervana son katılan Haber Türk asimilasyonunu tamamlamamış olacak ki ucundan da olsa Maltepeyi gösterdi. Memlekette orta sınıf gibi merkez medya da çoktan buhar oldu gitti, kalıntıları havuzda yüzüyor.

    Yanıtla (5) (0)
  • Hüseyin Şenel / 31 Mart 2025 12:35

    Boykot bir hak.Grev gibi.Lokavt gibi..
    Boykot edene,boykot etmek de hak..
    Fakat kılıçtan keskin,kıldan ince bu hakları yerinde kullanabilmek?
    Yerinde edilen boykot,edenlere de,edilenlere de ilaç gibi gelebilir.Mesela katılmışlığım olduğu final haftası yapılan boykotlar.(Bugünlerde tavsiye edilen boykotlara katılameyorum)
    Ez cümle vara yoğa,zamansız boykot edilmez çünkü karşılıklı boykot edenlere boykot etmek de hak.
    Hayırlı,huzurlu,sağlıklı bayramlar dilerim..

    Yanıtla (1) (0)
  • Koray / 31 Mart 2025 03:56

    CnnTürkü ve A haberi TV'den silelim. Yalakalığın dozunu kaçırdılar. Eskiden CNN tarafsızdı, şimdi o da bitmiş. Birkaç semirmiş yorumcuyla, hergün hükümet övülüyor. Komedi. Cahillerin beynini yıkıyorlar. Halkın gerçek sorunlarından bahsetmiyorlar. Saçma sapan savaş sahneleri ve senaryolarıyla milleti oyalıyorlar.

    Yanıtla (8) (0)
  • Mr / 31 Mart 2025 12:05

    CNN Türk de Pikachu dan ajan çıkardılar ya, gerçekten semirmiş yorumcular zor durumda.

    Yanıtla (6) (0)
  • Misafir / 31 Mart 2025 12:01

    Boykot olmadı !!
    Benim için chp kendini gömmüştür! Hiç bişey yapmasaydılar çok daha iyi olurdu! Kızılay, kahve zinciri ve diğerlerine yapılan ötekileştirmenin açıklaması yok maalesef

    Yanıtla (3) (6)
  • Dr / 31 Mart 2025 09:13

    Muhalif medyada reklamı çıkmayan markalara cüzdanımı, kredi kartlarımı kapattım. Beni yok sayanı bende yok sayarım.

    Yanıtla (10) (0)
  • Yafes / 31 Mart 2025 11:14

    Muhalif medya mı bıraktılar. Sadece tv olarak halk tv var. O da benim dinime imanıma ters türs konuşup duruyor. Gazete olarak Sözcü o da aynı. Var mı bilhassa muhafazakar mahallede elle tutulur bir muhalif medya. Yaşatmıyor ki.

    Yanıtla (2) (3)
  • karar okuru / 31 Mart 2025 09:23

    Boykot etkili oldu sanirim. Cok yanip yakiliyorlar. Cok icerlemisler.

    Yanıtla (9) (0)
  • Yafes / 31 Mart 2025 11:09

    Nerden anladın. Nerden bildin. İstatistik çalışması var mı.

    Yanıtla (1) (4)
  • Ddt / 31 Mart 2025 09:32

    İç huzur/ iç barış için boykotu destekliyorum!

    Yanıtla (11) (1)
  • Yafes / 31 Mart 2025 11:08

    Aç insanlar huzurlu mu olacak. İnsan açken huzurlu mu olur.

    Yanıtla (1) (3)
  • Karar Okuru / 31 Mart 2025 09:47

    Neden boykot edilenler korkmuyorlarda, buralarda çalışanlar işsiz kalacak diye korkuyoruz? Zaten verdikleri ücret genellikle asgari ücretin altında. İşsiz kalınınca sadece çalışanlar mı zarar görecek. Hükümet zarar görmeyecek mi? Bakarsın zulmüne son verir?!! Sakal-bıyık hikayesine döndü herşey. Velhasıl ateş düştüğü yeri yakıyor.

    Yanıtla (8) (2)
  • Yafes / 31 Mart 2025 11:07

    Onun torununa yetecek serveti birikmiştir. Benim ise başımı sokacak evim yok. Makarnaya talim ediyorum doymak için. Öyleyse kim zarar görür.

    Yanıtla (4) (0)
  • Yafes / 31 Mart 2025 10:48

    Zaten millet ümüğüne kadar borca batmış. Meteliğe kurşun atıyor. Bir de sen diyorsun ki boykot et. Ee. Esi hökümet ekonomik olarak zorlanır aklı başıba gelir. Aceba. Hem ne derler bilirsin. Dereye su gelene kadar kurbağanın gözü patlar. O sonuca ulaşana kadar bir pul için dokuz tombalak atan ben netcen. Ölme eşşeem ölme yaz gelince yonca yersin. Ya ölürsem. Açlıktan olacağı için cesedim de pek yakışıklı olmaz. Yani bu boykot işi çok isabetli olmamıştır.

    Yanıtla (2) (3)
  • Hasan elçiler / 31 Mart 2025 10:22

    Gazetesi medyasını boykot çağrısı tamam gerisine gerek yok bence

    Yanıtla (2) (0)
  • Mustafa / 31 Mart 2025 08:41

    Tarafsız olmaya çalışan, ancak kendisini ele veren bir yazı kaleme almış Raşit bey...

    Yanıtla (6) (3)
  • Abdullah Özbek / 31 Mart 2025 07:53

    Sayın YILDIRIM,
    Önemli bir konuyu ele almışsınız.
    İnsanlar, kendi ihtiyaçlarını üretmeden ve bu yolda sabırlarını ortaya koymadan hiç bir tepkisel hareketle başarıya ulaşamaz. Bu konuda pek çok gözlemlerim, araştırmalarım ve deneyimlerim olmuştur.
    Selam ve saygılar.

    Yanıtla (1) (0)
  • Okur yazar / 31 Mart 2025 02:25

    Bunlar vergi mi veriyormuş. Çok şaşırtıcı.

    Yanıtla (8) (0)
  • ÖMER KUTALMIŞ / 31 Mart 2025 01:31

    Bir kısım firmalar, kendilerine avantaj sağlamak, devletten ihale almak amacıyla medya sektörüne girmişlerse ve medyayı medya dışındaki şirketlerine avantaj sağlamak amacıyla, halkın doğru bilgilenme hakkını ihlal ederek kullanıyorlarsa boykot edilebilirler.

    Yanıtla (15) (0)