Yanlışta ısrarın çözülemeyen sırrı
Tüketici güven endeksi, TÜİK verilerine göre geçtiğimiz 6.2 puan daha azalarak 63.4’e kadar düştü. Son zamanlara sık duyduğumuz tabirle bu ‘tarihi’ bir gerilemeye işaret ediyor. Tarihi bir güvensizlik rakamı… Enflasyon, faiz, kur, işsizlik, milli gelir gibi bilinen rakamların yanında tüketici güven endeksinden bahsetmek “Bu da neyin nesi” dedirtebilir. Özetin özeti, tüketici güven endeksi sokaktaki adamın bugünü ve geleceğine dair değerlendirmesini, ülke gerçekleri ışığında kendi umudunu ve hesabını kitabını anlatır. 0 ile 200 arasında bir değerlendirmeyi içerir ve 100’ün üzerinde olması güveni ifade eder. Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecinde ilerleme kaydettiği 2004 yılının ilk aylarında güven endeksi 100’ü geçiyordu. Bir iktidar için alt eşik sayılan 90’ın altına ise, küresel ekonomik krizin yaşandığı 2008’ın Ocak ayında inmiş ve tekrar 90’ı yakalaması tam 27 ay sonra, 2010 Mayıs ayında mümkün olabilmişti. Bu da malum o dönem titizlikle yürütülen, rasyonel ekonomi politikaları sayesinde gerçekleşmişti. Yani düşülen yerden çıkmak hem zor, hem de gerçek bir çaba gerektiriyor
Bugün şok edici bir noktaya gerileyerek 63.4’e inen endeksin ekonomi/politik açıdan anlamını kavramak için yakın dönemde izlediği seyir önem arzediyor. Kötü ekonomi yönetiminin kaçınılmaz sonucu olarak önce 90’lara gerileyen endeks, 2019’dan itibaren 80’lere, ardından 70’lere ve ekonomik krizinin derinleştiği bugünlerde 60’lara kadar düştü.
Ezbere bilinen enflasyon, kur ve faiz rakamlarının izlediği seyirle kıyaslandığında tüketicideki güven duygusunun bu denli gerilemesi kolaylıkla anlaşılabilir. Birbirini destekleyen veriler bunlar. Rakamların hepsinin birden el ele kötüleşmesi, dış güçlerin mi, onların yerli işbirlikçilerinin mi yoksa hepsinin birden mi eseri varın düşünün!
Artık biliyoruz ki ekonomide makro veya mikro göstergeler, hesaplamaya ihtiyaç duyulmadan bile hissedilebilir kadar kötü ve can yakıcıdır. Herkes kendi bütçesinin ve hayatının TÜİK’i olmuştur. Kendi enflasyonunu, bütçe planını, imkanı varsa kur/faiz hesabını ve en nihayet geleceğe dair güven güvensizlik değerlendirmesini yapabiliyor. İktidar ağzından işlerin aslında yolunda gittiğini söylemek de faydasız, muhalefet olup yandık bittik demek de… İnsanlar neyin ne anlama geldiğini biliyor, bilmekle kalmayıp ölçüyor. Tüketici güven endeksi, bu demek aynı zamanda…
Hayat pahalılığı kadar, gençlerin hatta orta yaşlıların geleceklerini Avrupa’da, Amerika’da görmeleri bir güvensizlik puanıdır. Döviz kazanmak içini daire alana vatandaşlık kampanyası yapmak güvensizliğin tezahürüdür. Türkiye’nin dün en ağır sözlerle hakaret ettiği ülkelerle bugün çaresizce el sıkışması ve para piyasalarından kahve köşelerine kadar koskoca bir ülkenin, aynı çaresizlikle kaç dolar swap alacağımızı beklemesi de bir başka güvensizlik puanıdır.
Peki, hukuk, yargı, ifade özgürlüğü, şeffaflık, yolsuzluk, eğitim veya dış politika güven endeksleri oluşturmak isteseydik acaba puanlar kaç olurdu? Aslında hepsini ölçen uluslararası kurumlar var. Hukukta, şeffaflıkta, basın özgürlüğünde, eğitimde neredeyiz, dünya biliyor. Kaba bir özetle istisnasız bütün branşlarda yüz bilmem kaç ülke arasında en sonlarda, yüz bilmem kaçıncı sıradayız. Tıpkı tüketici güven endeksi gibi o endekslerde de her yıl birkaç puan ve birkaç sıra birden aşağılara doğru ilerliyoruz. Yani, aslında içeride ve dışarıda, milli veya beynelmilel bütün rakamlar uyum içinde hareket ediyor. Bileşik kaplar gibi, seviye hepsinde birden iniyor. Bu ortak seyir de bize bir ülkede hukuk, ifade özgürlüğü, eğitim, kaliteli diplomasi ve şeffaflık olmadan iyi bir ekonominin asla olamayacağını anlatıyor. Ki, bu bir sır değildir.
Sır olan, hükümetin bu açık, bariz ve doğrudan ilişkiye rağmen gerçeklerle neden kavgaya tutuştuğudur. Bir sır da mağlubiyetle sonuçlandığı birden fazla görülen bu kavgada ısrarın mantığıdır. Neden? Bugüne kadar yazılan veya yazılmadan tatbik edilen hukuksuzluk mevzuatı varken sosyal medya üzerinden yeni bir kısıtlama çabası neden? Her sesi çıkana sopa göstermek neden? Ülkenin gerçekleri tevil götürmez haldeyken bitmek tükenmek bilmez komplo teorilerinde ısrar neden? Toplum bir güvensizlik duygusuna demir atmışken hangi esrarengiz karanlık güçler hikayesi ona teselli verebilir? İşte bütün bu sırlar çözülemiyor.
Yanlışta ısrarın sırrını çözemesek de bu ısrarla geçen her günün ülkeye büyük maliyet yüklediğinin sır olmadığını unutmayalım… Dünya da hayat da yanlışta ısrara müsamaha gösterecek kadar şefkatli değildir, akıldan çıkarmayalım.















Akp iktidari sureti haktan gorunup batiya ve batila hizmet ediyor,ne hazindir ki bunu anlamayan turk vatandaslari var.bugun maddi manevi gittigimiz kulvar batinin cizdigi yoldur.kendimize has yerli ve milli degerlerimizin ici bosaltilmis,isbirlikciler tarafindan erozyona ugratilip yagmalanmistir.cokusun final sahnesini yazmadiklarindan simdilik ayakta duruyoruz.
Yanıtla (7) (2)Akp kullanilarak turk halkina bedel odetiliyor ama akp korunuyor.bu tilki dusman kimler acaba? Bu ara akp nin dar ve genis kapsamli uydulari ulkeyi sagmaya devam ediyor.
Yanıtla (5) (1)Su an turkiye,tarihte gorulmedik sekilde borc ve ozellestirme tucagina dusurulup hareket alani daraltilmis durumda,dost dedikleri bile taviz vermiyor dun katil dediklerimizin bugun kucagina dusmus durumdayiz.bati kaddafiden 40 yil sonra intikam aldi.bati tutkiyeden 12 mart tezkeresinin intikamini siyasiler uzerinden milletten aliyor olabilir mi?
Yanıtla (4) (3)Ne oldugu belli degil ki? Erdogan bir cok liderle devlet adabina uymayacak sekilde gizli gorusmeler yapti. Ne konustular sirrr...
Yanıtla (5) (0)Değerli yazar...Tesbitlerinize katılıyorum.Merak ettiğim ve 6.lı masanın en köklü ve güçlü partisi chp 1950 denberi ecevitin %42 oyu hariç neden bir türlü seçmen güvenini kazanıp sandıktan çıkamıyor.70 yıl çeşitli partiler sandıkla ikdidar oldu.Chp hep muhalefet tesbit ve eleştirileri hep aynı ama seçmeni ikna edemiyor.70 yıl hep seçmen hatalı olabilirmi Samimi olarak bu konuda bir analiz kaleme alabilirmisiniz
Yanıtla (1) (2)CHP üst yönetiminden (bazıları istisna) ziyade, bu partiden insanları soğutan genellikle bu partili gözüken medyadaki bazı kişiler olabilir. Bunların bir kısmı devlete ve millete, milli ve manevî değerlere amansız düşmandır. Üst yönetimdeki saygının zerresi bunlarda yok. Parti öncelikle bunlara tavır almalıdır. İstanbul ve Ankara ve diğer illerde belediye seçimi kazananların seçim öncesi saygılı ve edepli üslubunu hatırlayın.
Yanıtla (3) (2)Ben size sebebini söyliyim. Şuanki iktidar mhp iktidarıdır mhpnin kafasında olan devlet yönetme şekli bir bir icraate geçiyor. Bedelinide Erdoğan ve akparti ödüyor.
Yanıtla (2) (14)Yani Erdoğan'ın kendini ve ülkeyi yönetecek gücü, kudreti, iradesi yok diyorsunuz. Bu doğruysa Erdoğan, Bahçeliden daha zavallı durumda demektir.
Yanıtla (7) (0)Sağduyulu herkes bu akp'nin ekonomideki, hukuk ve eğitimdeki uygulamalarnadan bezmiş durumda.. Ya sabir2023 çabuk gel. Kalmadı dayanacak gücümüz.
Yanıtla (5) (1)Randevu alamamak
Üniversite bitirip yeterli puanı alıp torpillileri gecememek
Çarşıya pazara gidemem gidipte eli beş dönmek
Daha neler yetti gari.dusun milletin yakasından. Kim gelse sizden iyi yapar.saricizmeli Mehmet Ağa bile sizden eyi yapar
Memleketimizin en güzel tarihi ve turistik yerlerini yabancılar geziyor, keşfediyor, sahillerimizin tadını çıkarıyor. Bizim insanımız benzin fiyatları yüzünden köyüne bile gidemez oldu. Fildişi sahilinde geçimini kakao üretiminden sağlayan, ancak hayatında bir kere bile çikolata yememiş işçiler aklıma geldi. Bir yıl boyunca çalış didin, kazandığın para kendi ülkeni bile gezmene yetmesin. Böyle giderse sonumuz Fildişi halkına benzeyecek
Yanıtla (4) (1)Bunu adı " Din adına Stockholm sendromudur." başka rasyonel bir açıklaması yok.!
Yanıtla (8) (0)"başka açıklaması yok" dediğinize göre, bu adamların kötü niyetli olmadıklarını düşünüyorsunuz. Oysa ki bunun bir garantisi yok. Yaptıkları işleri ve yanlıştaki tüm ısrarlarını son derece mantıklı kılan olası bir amaç var: Ülkeyi kendilerinden sonra kurtarılamayacak derecede batırmak ve böylece geri dönmenin yollarını aramak. Daha az mantıklı ve daha duygusal bir açıklama ise, Türkiye'ye yönelik olarak "ya benimsin, ya kara toprağın" hissiyatını taşıyor olabilirler.
Yanıtla (5) (1)Yanlış manlıs yok işleri ters giden faizden kazanamayan uydu devlet kuramayan ülkeler ic ve dış güçler var kalemizin içi de hain dolu ama insallah tümsiyasi parti mensubu iclerinde hainlik olmayan kardeslerimiz sayesinde kalemiz icerden fethedilemeyecek.
Yanıtla (0) (10)Ekonomi genellikle bilunen bir dal değil. Yazarlar ekonomistlerde yanılabiliyor. İslamcılar faiz sebeb teorisine inanıyor da olabilirler. Benim tahminim perinçeğin de dile getirdiği düşük ucretlelrle üretim.yapmak ihraç etmek..ücretler şu anda avrupanın en düşüğü O kadar büyük borç altındayız ki dolar bulamazlarsa iflas riski altındayız. Yöntem olarak halkı fakirleştirelim ithal azalsın ihracaat artsını buldular
Yanıtla (4) (1)Yaptıklarını söyledikleri şeyi bile yapmıyorlar. Bugün iç piyasaya vermeleri gereken emtia ürünlerini yurt dışına satıyorlar. Sadece büyük firmalar ihracat yapabiliyor. Orta ve küçük ölçekli firmalar kesinlikle maliyeti tutturup ihracat yapamıyor. Zira demir, alüminyum, ahşap, kumaş dünya standartlarında aşırı pahalı. Bugün ihracat yapan firmaları araştırmanızı öneririm. Örneğin alüminyum üreticileri köşe oldu ama alüminyum üreticilerinden mal alıp ürün yapan üreticiler ciddi kayıpta
Yanıtla (2) (1)Dünya da hayat da yanlışta ısrara müsamaha gösterecek kadar şefkatli değildir, ustad tarihi bir cümle yazdınız.
Yanıtla (2) (0)Kafamıza vura vura bize demokrasiyi öğretecek muhalif bir siyasetçiye ihtiyacımız var. Demokrasinin sadece seçimden seçime sandığa gitmek olmadığını; yasalarda yapılacak köklü değişikliklerle mümkün olacağını; üst düzey siyasetçilerin "parti içi muhalefet" ile sürekli denetim altında tutulması gerektiğin öğretecek bir lidere ihtiyacımız var.
Yanıtla (2) (1)İngiltere de daha yıllarca iktidarda kalabilecek gücü varken, demokrasi adina iktidarı birakan Margaret Teacher i hatirlatadim....
Yanıtla (3) (0)Okur, İktidarda kalabilecek gücü varken iktidar olmak demokrasi değil mi? Bunun aksi iktidarda gelecek gücü olmayanların iktidar olmasıdır. Bunun nesi güzel?
Yanıtla (0) (0)Bir ülke vatandaşı hükümetinin gidecek olmasına normalde sevinmez sevinmemeli. Fakaat ben akp ve payandasinin gideceği ne Cook keyf alıyor, kurban kesmeyi düşünüyorum.turkiye s Arabistan ikiside ülkelerini dibe oturttular.ama asil zararı yüce dinimize veriyorlar. Din bunların yaptığı bildiği ise öyle ise biz dinsiz miyiz. Çok yazık bu iki aldatılan milletlere.
Yanıtla (7) (2)Yanılıyorsunuz. Hükümeti hükümet olsun diye oy verip destekleyenler gidişine elbette üzülür ama muhalefet niye üzülsün? Senelerdir kötü olduğunu düşünen insanların üzülmesi için geçerli tek bir sebep?
Yanıtla (2) (0)İsrarla bunlardan dogru isler bekliyorsunuz. Hala anlamadiniz mi, yanlış insanla doğru is yapilmaz.
Yanıtla (3) (0)Dirayetli ve söylediklerinin ardında duran, ekonomi ve özellikle dış politika konularına realist ve ülke çıkarlarına üzerine bakan bir yönetim olmalı. En basitinden bugün hain denilene yarın canım ciğerim denirse ne iç yatırım ne dış yatırım sizlere gelmez. Tutarsızlığın boyutunu yukarı çıkarırsanız sonuç kaçınılmaz olarak hüsran olur.
Yanıtla (2) (0)Bazı mantıklı açıklamalar var aslında. "Seçimleri kaybedip, ana muhalefete çekilmeden önce ülkeyi ayağa kalkamaz hale getirmeye çalışıyorlar" deniyor mesela. Ülkenin dış borç toplamını kimse gerçekten bilmiyor. Şimdiki muhalefet, iktidara gelince çökmüş bir ülke bulup, ayağa kaldıramazsa, "Gördünüz mü, yapamadılar. Yaparsak, biz yaparız" diyerek, erken seçimle tekrar başa gelmenin hesabını yaptıkları söyleniyor. Ki bu senaryo, kulağa çok mantıklı geliyor. Peki bu kadar kötü olabilirler mi?
Yanıtla (1) (0)Mustafa bey Çok değerli ve şümullü bir değerlendirme yapmışsınız. Sağduyunuz ve böyle genelin bakmadığı, görmediği detaylardan analiz yaptığınız için tebrikler.
Yanıtla (2) (0)Yanlista israrin sebebini Sn A.Davutoglu ima yoluyla anlatiyor, diyor ki: Bir yuzukle gelenler hesabi imkansiz servetlere kavustular...
Yanıtla (3) (0)yanlis size bize gore var yukariya gore ise yok neden mi.10 yil once 5 liye soyle demisti halen icinizden bir koc sabannci cikmadi. amac servet transferi olunca politika tamda budur.yanlislik gecmistede asil amaci anlamamakta ve halende ayni sorun var
Yanıtla (0) (0)Üzmeyin kendinizi Ayşenur Arslan 'ın konuğundan flaş açıklama Z Kuşağında AK Parti 4 parti. C H P 1 inci HDP 2 nci milliyetçi partiler 3 üncü Ha gayret .. biraz sabır .. CHP-HDP ittifakının iktidarı yakın...
Yanıtla (0) (5)Ebu Cehil'ler bitmedi, günümüzde de tüm çıplaklığı ile zuhur ediyor. Adamın birisine tanık olduğum bir olayı anlatıyorum birinci ağızdan, inanmıyor. Provokatör, düşman, dış güçler,.. gibi, kendince bahanelere sığınıyor, teselli oluyor. Halbukine gerçekler bambaşka. Bu kafada salgın bir zihniyet peydah oldu. İşimiz hakikaten çok zor. Beklenen ve geldiği söylenen Üçüncü Sultan Fatih Abdülhamit te gelse, bu narkozdan ayilmalari külliyen mümkün değil. Kula kul olanlar.
Yanıtla (4) (1)bile isteye, ''tercihen'' yapıldığı da artık sır değil. koca bakan söyledi. bizi sürekli dibe doğru çeken bir girdabı, bir yönetici niye tercih eder? MİSYON....
Yanıtla (16) (1)Turk Lirasi'ni dusurebildikleri yere kadar dusurmekten mutlu olan bir iktidar var. Kime calistiklari belli degil. Bu ulkenin insanlari icin calismmadiklari kesin.
Yanıtla (16) (1)Yanlislarda iisrar mecburiyettendir. Cunku rubikon gecildi. Masumiyete geri donus imkansiz. Bu youn yolcusunun tek secenegi var yanlislarda israr ede ede kendi sonunu getirmek.
Yanıtla (11) (1)Son bir haber okudum. Fetö "nün yeğeni, Yunanistan"a kaçarken yakalanmış. Sinir güvenliği çok önemli. Fetö"nün yeğeni kimki? Yakında ne büyükbaşlar kaçmaya çalışak, onlara dikkat edilmeli. Muhalefetin seçimlerden sonra buna çok dikkat etmesi lazım. Kamyon kasasında toplu kaçışlar olabilir değil kesin olur. Aman dikkat!
Yanıtla (7) (2)Lütfen,biraz şükretmeye davet ediyorum.
Yanıtla (1) (19)Adil adalet, hukuk, sorumluluk rüzgarının uzaması her şeyi etkiliyor olabilir. Aşı nasıl hastalıkları önlüyorsa, üstlerde ön alıcı kararları hızlandırmalı, yapmalı. Neden yapılmıyor ki...
Yanıtla (3) (0)Orman yangınlarında 2021 yılında bir felaket yaşandı, AKP iktidarı bundan bir ders çıkartmamış ve gerekli tedbirleri almamış. Bakanlık uçak, helikopter vb. ihtiyaçları neden gidermez, Orman Genel Müdürü ne iş yapar, olabilecek sorunlara karşı ön tedbirleri neden almaz. Gelişmiş ülkelerin hiç birisinde böyle bir hükümetin iktidar olması da iktidarda kalması da mümkün değil. Ne yazık ki hala %30 civarlarında geziniyor.
Yanıtla (7) (0)Bakanlık gece uçabilen helikopteri Temmuz’da getiriyormuş. Maalesef rakamları tutmaktaki beceriksizliklerini burada da yangın tarihini tahminde yapmışlar.
Yanıtla (7) (0)Asıl yanlışta ısrar; hâlâ halkın kahır ekseriyetinin "Erdoğanın vardır bir bildiği" düşüncesidir,
Yanıtla (30) (4)Bence bildiği yok. Bilse yapar. Bilen adamlara da danışmıyor. Bence derhal daralmaya gitmesi gerekiyor. Yoksa sonucu felaket olacak.
Yanıtla (6) (1)Yapılan size göre yanlış. Onlara göre ise plan tıkır tıkır işliyor. Türk’ün beli kırılsın isteyenlere göre herşey yolunda.
Yanıtla (10) (1)Bir Ekonomi nasıl bilerek ve isteyerek batırılır kitabını ülkemizin İktidarı sayesinde bütün dünyada ders kitabı olarak okutulacak. Ülkeler Enflasyona karşı Faiz artırıyor, gerekçe olarak, şöyle cevap veriyorlar TÜRKİYE gibi olmamızı istemiyorsak Faiz artırmamız gerekiyor diye kendilerini savunuyorlar.
Yanıtla (5) (0)İşin sırrı ye kürküm ye, miri malı. Bu gunlerde gecer, deler mi delmez mi bilinmez.
Yanıtla (1) (0)Yanlışta ısrar daha fazla yanlışa yol açar. Çözüm belli. Tek adam' tek akıl değil; ortak akıl yanı "Şura, meşveret, istişare"
Yanıtla (3) (0)Hükümetimiz taammüden YANLIŞ yaparak döviz kurunu artırıyor ve bu da enflasyonu azdırıyor ve sonuçta BİZi soyup soğana çeviriyor..Net.
Yanıtla (35) (3)Asıl, faiz indirdikleri !!!! hâlde herşeyin tersine işlediği bir senedir ispat olduğu ve bunu gördükleri hâlde ısrar etmekte ısrarlı ve kararlı olanlara, 1 senede cepleri delindiği ve maaşları eriyip buhar olduğu hâlde oyumu yine akp 'ye veririm diyen kesimin ısrarıdır asıl sır olan...!
Yanıtla (21) (1)Faizi indirecegiz dedikleri andan itibaren kurun yükseldiğini, kurun enerji ve akaryakıta birlikte maliyetleri arttırdığını, artan maliyetin rafdaki ürünün nereden nereye getirdiği herkesin mâlumu ve vaziyet böyleyken ve milletin aldığı maaş hariç herşeyin beşe katlandığı, kendi beyanları "üreten ihraç eden kesim hariç herkesin özellikle sabit ve dar gelirli kesimin kaybettiği" e bu milletin kaçı üreten ihraç eden kaçı maaşla geçinen olduğu belliyken bu ısrarın sırrına ermeye ne lüzum varki?
Yanıtla (6) (1)Niye yalan söyleyim ki duymadınız mı 4-5 sene önceydi tuşlu telefonum vardı kısmen internete girip karıştırıyor idim adamın biri sesli mesajla şöyle konuşma yapıyordu, Tayyip Erdoğan kesinlikle yatağında ölmeyecek diyordu.Yine herhalde 2012 eylül ekim olabilir Türkiye gazetesi Fuat Bol başlıkta chp olan bir köşe yazıda eski devir bitti kıyamete kadar haklı haksız olmaksızın hiç acımadan şiddetli zulüm kesintisiz devam edeceği gibi manalarda yazıydı sanki intikam yemini gibi idi çok korkuyorum,
Yanıtla (0) (4)sırrın ne olduğu apaçık ortada. okulunu okumadan herşeyin kitabını yazmak. şizofren derecesinde gerçeklerden korkmak, onları yok sayınca yok olduklarına kendini inandırmak.
Yanıtla (13) (2)Mustafa Bey, yanlışta ısrarın 3 nedeni olabilir. 1) cehalet ve bilgisizlik. Ancak bu durumda ısrarlı olunabilir 2) bilerek ve isteyerek kötülük. Ancak bu şekilde tereddütsüz ısrar olabilir 3) gerçekten iyi olacağına inanmak. İşte bu durumda gerçekten yandık demektir. Her halükarda tarihimizin en kötü yönetimiyle karşı karşıyayız...
Yanıtla (26) (2)Bu iktidara şükran borçluyuz. Nedenmi? Neden olacak . Ekonomiyi Türk miletine öğretti. Önceden milletin böyle ekonomi bilğisi yoktu. Şimdi öyle değil. Vatandaş kılı kırk yarıyor. Cebindeki parayı öyle bir hesapla harcıyorki, ay sonuna kadar açlıktan ölmüyor. Bunada şükredelim. Hadi Allah göstermesin bir kalemde bir yanlışlıkla yapsa açlıktan ölür. Ekonomiyi sayelerinde öğrendik. Köşe yazarlarıda bunun farkında . Kendi dalları olmamamasına rağmen, Milleti uyarıyorlar.
Yanıtla (5) (0)“ Size o dosyayı verecek kadar enayimi sandınız bizi,Kaşıkçıyı yok ettiğiniz gibi o dosyalıda mı yok edeceksiniz ?!!! “ “ Batı’nın dolarları için kul köle olmuş Arap dünyasına sesleniyorum” . Yazarın gram günahı yok, yükseklerden (!) alıntıdır.
Yanıtla (7) (0)Siz değil miydiniz kapıları açan, destek olan?
Yanıtla (3) (0)Aslında biliyoruz o sorunun cevabını,topal ördek-yıpratma -bitirme -gözden düşürme. Yurt dışı kaynaklı Euro dolar cinsinden borçlandırılmaya mahkum edilmiş belediyeler, vs vs... Seçim kazanma adına halkın yoksulluğunu da tınlamadan üstelik. Ama bizlerden en azından benden çok en iyi Abdüllatif Şener biliyordur, o anlatır bekliyoruz ondan. Düzgün insan iyi ekonomist bildik onu hep.
Yanıtla (4) (1)Yanlışta ısrarın çözülemeyen sırrı, nedir?güzel bir başlık. Bu sırrı bilmek çok kolay ama. Derin olan kuyu değil ip kısa.
Yanıtla (15) (1)Televizyonda suriye politikası eleştiriliyor. Akp yandaşı akademisyen hiç küresel güçlerin hatası yok mu abd nin rusyanın orada ne işi var diyor. Onlar orada diye bizim oraya girmemiz gerekmez. Onlar bir adet mülteci almadılar biz milyonlar aldık neden. Onların orada olması erdoğanın hatasını hafifletiyor mu?
Yanıtla (34) (2)