Ortodoks İslamcıların ve Ortodoks solcuların demokrasi karnesi
Türkiye uzun bir demokrasi tecrübesine sahip olmasına rağmen, modern anlamda demokrasi kültürünü içselleştirebilmiş bir ülke değil maalesef. Çünkü biz toplum olarak ‘cemaatçi’ bir kültürel iklimden beslenerek bugünlere geldik.
Türkiye’deki muhafazakarların, dindarların, milliyetçilerin ve solcuların hemen büyük bir bölümünün kişisel ya da toplumsal refleksleri kendi kamplarının, kendi gruplarının cemaatçi davranış kalıplarına göre şekillenmiştir. Bu yüzden de kendi cemaatlerinin korumacı duvarlarını aşıp “ortak iyi”de buluşmayı akıl edemezler, bu duvarları aşmayı düşünseler de mahalleleri tarafından aforoz edilmeyi göze alamazlar.
Türkiye toplumunu oluşturan ve ideolojik aidiyetleri fazla köşeli bir çerçeve ile çizilmiş olan toplumsal mahallelerin, ne yazık ki sağlıklı bir demokrasi oluşturmaları pek mümkün gözükmüyor. Zira bu keskin yapılar, muarızlarından intikam almak için sırasının gelmesini bekleyen bir kültürel hafızaya sahiptirler.
Kabul etmek gerekiyor ki, bu rövanşizm duygusunu besleyen bir kültürel iklimde demokrasinin gelişmesi çok kolay olmayacaktır. Ayrıca sağcıların, solcuların İslamcıların, milliyetçilerin kültürel kodları ortaktır, bu yüzden de her ne kadar farklı mahallelerde olsalar da aynı davranışları sergilemektedirler.
Bu anlayış yüzündendir ki Türkiye’deki sosyolojik mahallelerin demokrasi anlayışı, kendi mahallelerinin dışındakiler için geçerli değildir. Mesela sol mahallede yer alan okumuş-yazmış bir isim, hiçbir empati yapma gereği bile duymadan demokrasiyi sadece ‘sol’un başarabileceğini, eğer dindarlar demokrasiden söz ediyorsa onları “AB projesi” olarak değerlendirmekte bir beis görmemektedir. Ama talihsizliğe bakın ki aynı zihniyet, çok rahatlıkla liberal demokrasiyi emperyalizmin bir ürünü olarak görebilmektedir.
Galiba bu çerçevede özellikle Ortodoks solcular için şöyle bir tespit yapmakta yarar var. Solcular 1970 ve 80’li yıllarda en hızlı Atatürkçü ve devletçiydiler. 1980 darbesi solun canına okudu ama onlar, otokratik anlamda devletçilikten ve ulusalcı reflekslerinden asla vazgeçmediler. Her şeyi kontrol eden devletçiliği mi, yoksa evrensel normlara dayalı “hukuk devleti”ni mi tercih edeceklerine bir türlü karar veremediler.
Uzun yıllar ideolojik kavram sarhoşluğu yaşayan dogmatik solcular, içinden bir türlü çıkamadıkları ortodoksi çemberinin içine hapsoldular. Ortodoks Marksizmle Kemalist paradigma arasında bir bakıma arafta kaldılar da diyebiliriz. Bu çemberin dışına çıkarak yenilik arayışı içinde olan ve hatta liberal demokrasiyi seçenleri “döneklikle” suçladılar. Ortodoks solun bu hali günümüz sol siyaseti açısından değerlendirildiğinde, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’de modern demokrasi bağlamında gerçekleştirmeye çalıştığı değişim son derece anlamlıdır.
Aynı şekilde Ortodoks İslamcılar da, kendi mahalleleri için haklar ve özgürlükler konusunda son derece hassastırlar, ancak başkalarının hakları söz konusu olduğunda, “Bu ülkede bize yıllardır büyük haksızlıklar yapıldı, şimdi sıra onlarda...” benzeri mazeretlerin arkasına sığınmayı tercih ederler.
Çünkü Ortodoks İslamcıların beslendiği geleneksel “kutsal devlet” anlayışı da demokratik değerlerin gelişmesine müsait değildir.
Çünkü “İslam devleti” hayalinin peşinden bugünlere gelen Ortodoks İslamcılar için devlet kutsaldır, buna bağlı olarak sultanlar, krallar ve aileleri de kutsaldır.
Klasik İslam siyaset kültüründen devralınan bu zihniyet yapısı, günümüz İslam toplumlarında da cemaat ya da tarikat liderleri ve kabile reisleri vasıtasıyla krala ve sultana itaat, Allah’a itaat olarak algılanmaktadır. Retorik dün olduğu gibi bugün de aynen devam etmektedir: “Devleti yönetenlere itaat etmezseniz, karşı çıkar eleştirirseniz, topluma fitne ve fesat hakim olur, devlet yıkılır, İslam düşmanları kazanır...”
Bir bakıma Emevilerle başlayan bu sıkıntılı zihniyet yapısının bugün de aynen devam ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma şöyle diyor: “…İşte o günden bu güne kadar, Müslümanların İslam’ı yanlış anlamalarına, Yezid ve onun haleflerine kul köle olmalarına, her türlü melaneti yapsa bile ulu’l-emr aleyhine konuşmayıp itaat etmelerine, saltanat uğruna şura anlayışını katletmelerine sebep, bu zihniyettir…” (İhsan Süreyya Sırma, Hilafetten Saltanata Emeviler dönemi)
Gerek tarihsel tecrübeler, gerekse modern zamanlarda yaşananlar dikkate alındığında, İslam toplumlarında demokratik bir model oluşturmanın hiç de kolay olmadığını söylemek mümkün. Şu bir gerçek ki günümüz Türkiye’sinde yaşanan mahalle kavgalarından ne yazık ki, kolay kolay bir demokrasi kültürü yeşermiyor...















Ortodoks kelimesine takılıp kalmışsın ama batının ürettiği telefonla bu yazıyı okuyup yine bu telefonla batıya giydiriyorsun.Helal olsun bu idrakinize, anlayışınıza.Oysa yazarın söylediği açık ve nitekim Ortodoks kelimesinin anlamı da öze, köke bağlı anlamındadır. Ama maksat üzüm yemek olmayınca. ..
Yanıtla (0) (0)ortodoks islamcılar ifadesi son derece yanlış. pislikleri tertemiz İslam'a yama etmeyiniz. ortodoks küffar batının karanlık bir kelimesidir.
Yanıtla (0) (0)bu kafaya (kafa mı emin değilim) birşey anlatmak çok zor. demokrasiyi batıcılık olarak görüyor. Öyleyse, bir kişiye kul olmak da doğuculuk veya islamcılık oluyor. Kendine, bir kişiye köle olmayı yakıştıran birisine ne desen boş. Mayası insana köleliği götürüyor demekki.
Yanıtla (0) (0)Onların Dünya’ya nizam vermesinden nefret ediyorsan önce bilime yatırım yapıp onlar gibi kalkınacaksın, güçleneceksin ki seni kaale alsınlar.
Yanıtla (0) (0)Türkiye cemaatçi/ tarikatçı kültürden daha sağlam olan;sülaleci/ aşiretçi kültüre yaslanır.Gerçek anlamda şehirli olamama hali.Daha doğrusu; kanun ve kural hakimiyetini eşit kucaklayıcı gerçekleştiremedik.O yüzden sülaleci/ kabileci çekirdeğin kırılması gerek. Her otoriteye eleştirel bakma kültürü de bu kadar değerli.Otorite; düşünce de kutsi kaynaklı olabilir ama uygulamaları eleştiriden uzak tutulamaz.Çünkü uygulama tamamen beşeridir.Hiçbir yönetici peygamber değildir.Ama biz de eleştiri ile hakaret, gıybet karışınca eleştiri muhasebe güme gidiyor.Seviyeli eleştiri kaçınılmaz.
Yanıtla (0) (0)AKP nin hangi dini refasanla hareket ettiğini bir anlayabilsek. Bütün kanunlar batılılaşma için devam edip gidiyor. Birde hatalarınızı ve yanlışlarını dine mal ediyorsunuz. Yazara katılmıyorum daha dün kendide sahnede siyaset yapıyordu. Bu 100 yıllık batılılaşma sürecinden görünen manzara ortaya çıktı.
Yanıtla (0) (0)Burda demokrasi tartışılıyor ama birçok yorumcu genel olarak İslam ülkelerinin özel olarakta ülkemizin Batı taklitçiliğinden, dinden, İslamdan uzaklaşmadan zarar gördüğünü söylüyor. Nasıl zarar gördüğünü ve demokrasiyi istiyor mu istemiyor mu söylemiyor. Eğer demokrasi, hukuk, özgür medya, insan hakları Batı’da ise ben Batı taklitçisi olmaya razıyım.
Yanıtla (0) (0)Sn yazar keske sol mahalle ile ilgili gorusleriniz icinde en az bir iki kaynak zikretseydiniz...Dinden beslenen goruslerden demokrasinin cikamayacagini aynel yakin, Akp doneminde gorduk..
Yanıtla (0) (0)Müslümanın bozulmuş hali iflah olmaz.
Yanıtla (0) (0)Demokrasi kültürü sorunlu olan sadece özelde biz ve genelde Íslam alemi değil. Dışlayıp ötekileştrici Trump'tan, Avrupa'nın yeni ırkçı faşist partilerine kadar batıda da demokrasiyi erozyona uğratan bir anti demokratik bir gelişme söz konusu.
Yanıtla (0) (0)Erken secim Kasim da hayirli olsun
Yanıtla (0) (0)Bu kadar İslam ülkesi demek ki İslam değerlerinden uzaklaştığı için başarısız oldu. İslamla ilgisi olmayan Batı’nın başarısını neye yorumluyacağız acaba?
Yanıtla (0) (0)Tespitleriniz çok yerinde ve tartışılması gereken bir konu. Gençlik dönemimde klasik müzik konserlerine gizli giderdim, çünkü burjuvalık diye küçümsenirdi. Ne yazık ki bazı konularda tutuculuk hala sürüyor. Ancak, Ortodoks solcular çağa daha kolay uyum sağlıyor, düşünce özgürlüğü, demokrasi gibi konularda daha açık.. özal'dan bu yana her kesimde bunu görebiliyoruz. Ortodoks islamcıların durumunu ise yazınızda anlatmışsınız. Bu biraz da bugünkü iktidarın politikasından kaynaklanıyor ne yazık ki...
Yanıtla (0) (0)Arkadaşım adam krala köle olmayın diyor sen kendi değerim diyorsun. Kendi değerimiz sultana, krala kul olmak mı? Bu mu İslam. İslam krala kul köle olmaksa istemem öyle İslam.
Yanıtla (0) (0)Her devlet kendi değeri ile kaimdir sayın okur kardeşim. Batıda öyle kendi değerlerini tuttukları için ayaktalar. Bir okadar da caresizce bizleri somurmelerine izin verdik. Ve onlar dan ithal ettiğimiz emanet değerler bizde çok ŕuküs duruyor. Oturmadi Oturmadi işte. Genetigimizde yok çünkü. Kendi öz Türk İslam değerlerine döndüğumuzde ,duzelecektir. Selçuklulular artuklular kasimiye medreseleri incelenmeli bence.
Yanıtla (0) (0)Zamana ihtiyaç var yani. Bana göre çok zamana ihtiyaç yok ama. Bunlar Emeviliğin son demleri, bu son kırılma. Demokrasiyi başaracağız, eminim. Hiçbir köhne düşünce bu çağın güneşine dayanamaz. Çözülecek.
Yanıtla (0) (0)" CEMAAT" kültürü 1923 yılında , uluslaşma hamlesi ile ,ATATÜRK önderliğinde muasır bir toplumlaşma ile gayet başarılı bir şekilde tatbik edilecek idi ama buna sarıklı ulema , gücünü kaybetmemek adına hep köstek oldu, tatlı su solcuları ise "LİBERAL ÖŹGÜRLÜK" mavralariyla , takkelilere, sariklilara oy için sarıldı, sonuç ,sonu belli olmayan bir cemaat/ cemaatler ile türkiye cumhûriyeti , her tür saldırı ve darbeye hazır hale getirildi. Şimdi yapılması gereken" BİREYE" birey olduğunu nakşetmek.
Yanıtla (0) (0)Yazar ne yazıyor siz ne anlıyorsunuz? Okuduğunuzdan zerre ders çıkarmamışsınız. Batıcılar batırdı ise öncesi çok iyiydi demektir. Madem bu kadar iyiydi neden Batıcılar ortaya çıktı? Neden 18.Yüzyılın başından itibaren modernleşme çabaları başladı? Önce kitap okuyun. Okumayanın fikri değil, zikri olur. O zikir de işe yaramaz...
Yanıtla (0) (0)Güzel betimleme sayın yazar, lakin betimleme dışında bir derdin var mı, neyin olmasını istiyorsun, olmasını ümid ettiğin şey için bir bedel ödemeyi göze alıyor musun, yoksa ben betimledim siz okurlar gereğini yapın mı diyorsun... kendini entelektüel kabul eden adam "derdi için mızrak ucu olmayı göze alamıyorsa" o tırsak laga lugacıdan başkası değildir...İktidarın nimetleriyle semirdikten sonra, meme ağzından düşünce homurdanan enteller ancak hakikati homurtu derekesine düşürürler... Bedel ödemeyi göze alacak yürekli değilseniz hakikati betimlemeyin zira onu homurtu derekesine indiriyorsunuz...
Yanıtla (0) (0)oryantalist, mankurt, baskasina benzemeye calisirken kendi degerlerine yabancilasip kimlifini kaybeden taklitci guruh yani
Yanıtla (0) (0)Çoğu doğru tespitler...Ortodoks İslamcılarla Ortodoks solcuları ayıran şeylerden biri, islamda doğası gereği çeşite, farklılığa, aykırıya yer yoktur; yani doğası gereği tekçidir ve bu yüzden demokrasi ile uzlaşması neredeyse imkansızdır.Solda , en azından teoride, renk vardır, farklı fikirler vardır,teori buna açıktır... Pratikte ise bu ülkenin kahir çoğunluğunun , İslamcı veya solcu veya sağcı, hatta liberal, demokrasiyi özümsemiş bir hali yoktur. Dediğiniz gibi, kültürel kodlar öyle...
Yanıtla (0) (0)Ortodoksluk(Googlede Dogmatizm vb ) Slav ırkı neredeyse hepsi Ortodokslar onlar kendilerine Ortodoks demez. PRAVOSLAVNA derler.Prava Doğru, en doğru demektir.Mesela Rus yolu dogru,düz git (prava) diye tarif eder .bazı lehcelerde Prava Haklısın, Doğrusun demektir.PRAVDA gazeteleri var.Slavna kelimesi Ünlü,Yüce vb mana taşır.Bu durumda Ortodoksluk bizde Bağnazlık onlarda ise Ünlü,Doğru yol demektir. herkesin ÜNLÜDOĞRU (Ordotoksu) var o zaman ..:)))..Sn yazar siz,biz,onlar, herkesin ÜNLÜDOĞRUSU (Ortodoksu) var..ne yapacağız şimdi. DOĞRULAR içinde.!.:)
Yanıtla (0) (0)(1) Ahlak,adil,özgür,kendine güvenemeyen hastalıklı tipler ülke ve toplumun düşmanıdır. 1-İ.İnönü C.Başkanıdır.Mili Mücadele ve M.K.Atatürk düşmanı Ali Kemal'in oğlu Zeki KUNURALP dış işleri sınavına girer kazanır.Dosyasına not düşmüştür.Ali Kemal'in oğlu Uygun Değildir.Dosya önüne gelir,Notu okur.Üstünü çizer.UYGUNDUR yazar imzalar ve "Devlete Kin Yakışmaz.Cumhuriyeti kanla kurduk.,insanla yaşatacağız"der. 2-Adnan MENDERES'in metresi vardır.Takip,tespit edilmiş,kamuya yaymak için İnönü'nün izni istenir.Özel hayattır.Siyaset için kullanılması daha büyük ahlaksızlıktır.der.Red eder.
Yanıtla (0) (0)56 ülkede sayısı 1,6 milyarı bulan müslümanlar niye demokratik bir ülke kuramamış? Sakın dinle devlet işlerinin birbirinden ayrılamamışlığından olmasın?
Yanıtla (0) (0)Aklı başında güzel bir yorum. Kaç yüzyıllık tarihsel tecrübeyi paranteze alarak İslam ve düşünce tarihi okuması yapmanın açmazları işte. Ama yıkılışları sadece dine bağlamak nahif bir iddia olmuş. İbn Haldun'un nazariyesine bağlamanız ise yerinde.
Yanıtla (0) (0)Aynen öyle diyor sayın yazar. İstiyorki bağımsızlıktan vazgeçelim
Yanıtla (0) (0)Amerikadan ve batıdan nefret ediyorum. Onların dünyaya nizam vermesinden nefret ediyorum. Irkçılardan nefret ediyorum. Batının yeni dünya düzeninde gönüllü neferlik yapanlardan nefret ediyorum. Demokrasi diye milyonlarca insanın katledilmesine içim kan ağlıyor. Şimdi söyle bakalım sayın yazar ben hangi katagorideyim.Ortodoks batıcılık yerin dibine batsın
Yanıtla (0) (0)Geçenlerde bir belgeselde ortodoks yahudileri izlemiştim bizimkilerden bir farkı yok fazlası var anlaşılan örnek olarak onları almışız tek tanrılı dinlerin ilki çalışmazlar vergi vermezler sadaka ile geçinirler bizimkilerin farkı tepedekilerin güç ve saltanatı her kula nasip olmayacak ölçüde olması.
Yanıtla (0) (0)8.26, Ülkenin aleyhine her işi demokrasi sanan bir kültür var maalesef.
Yanıtla (0) (0)Muhteşem. Aynen öyle
Yanıtla (0) (0)Yorumunuza katılıyorum ama ben bu meselenin inanç ve düşüncenin sentezi ile değil ibn Rüşd'ün dediği gibi tamamen ayrılmasından yanayım.Açıkçası uzun tefekkür sürecinden sonra başka çıkış yolu bulamadım.
Yanıtla (0) (0)Batı ülkeleri dinden kopmuş ama yıkılıp gitmemiş. Müslüman ülkeler en dindar ülkeler ama ama her alanda Batı’nın gerisinde kalmış.
Yanıtla (0) (0)Kaleminize sağlık. Çok isabetli tespitler
Yanıtla (0) (0)Ne alaka, yazar burada batıcılıktan mı bahsediyor ? Bizim ülkemiz de demokrasi kültürünün neden gelişmediği ile ilgili fikirlerini beyan etmiş. Olaylar arasında sebep, sonuç ilişkisi kuramayan kafalardan Demokrasi kültürünün gelişmesi beklenemez elbette.
Yanıtla (0) (0)Herzamanki çizginizde güzel bir yazı, itirazım! yezid değilde hüseyin ,daha doğrusu muaviye değilde ali başa geçseydi demokratik hukuk devletimi kuracaktı.oda saltanatını kurup torunları hanedan olacaktı. Tüm kusurlarımızı toplayıp bir kişiye yüklemek doğru değil saygılar.
Yanıtla (0) (0)Asıl sorun Ortodoks Batıcılarda...Onların Batıyı kutsayan dogmatik Batı hayranlığı her şeyi mahvetti.
Yanıtla (0) (0)Ortak iyi"de buluşmak çok zor.Avrupa nasıl başarmış.Çok acılar çekmişler.İktidara gelmeden bu işler kolay gibi geliyor.Ama güç ve parayı görünce çoğunluğun feleği şaşıyor.Doğrular eğri,eğriler doğru gibi görünüyor.Kurallar olmayınca da hep kazanmak için insanlar iki yüzlü,münafıklaşma yoluna giriyor.
Yanıtla (0) (0)Demokrasi kültürü içselleşmeden demokrasi tecrübesi nasıl oluyor?
Yanıtla (0) (0)Yazara göre, Batıcı değilsen eğer İslamcılık, solculuk, milliyetçilik bir işe yaramıyor. İlle de Batıcı olacaksın.
Yanıtla (0) (0)Sayın yazar uğraşmayın dinle islamla. Herkes günahının sevabinin karşılığını görecek. Söylediğiniz yönetimler o kadar kötüydu de nasıl uzun yıllar yaşadılar. Dinden koptuklari an yıkılıp gittiler. Endülüs emevileri zirve bir örnektir. İlk dönem evlerden gelen el yazmalarinin yerini sonradan girnata sesleri alınca her şey mahvolmustur. Lakin unutmayalım ki bugün ispanya Endülüs tarihi üzerinden dünyaya kendini tanitmaktadir. Evet öyle olur böyle olur. Devletler doğar büyür. Bazen yokolurlar. Dünya böyle bir yer.
Yanıtla (0) (0)evrensel solu tarif etseniz de, Turkiyedeki sol ve sosyalist etiketiyle dolasan gercek nasyonal sosyalistleri millet tanisa! tespitlerinize kismen katiliyorum yazar, ancak kendinizi nasil tanimlarsiniz islamci iseniz hangi cesiti bilmiyorum. fakat esrefi mahlukati/bireyi ve adaleti ihmal eden "yuce menfaat" gerekcesiyle ARAC DEGIL AMAC OKAN DEVLETIN nasil canavarlastigini, DGM ler kurup insanlara zulmettigini hep virlukte yasadik bu ulkede.VESSELAM
Yanıtla (0) (0)