Malum, iktidar “faiz sebep, enflasyon sonuç” diye dünyada eşi benzeri bulunmayan bir teori icat etmiş ve bu teoriyle Türkiye’nin uçuşa geçeceği vaadinde bulunmuştu. Ama sonunda bu teori “faiz sebep, zamlar sonuç” olarak tecelli etti.
Açıkçası ben enflasyon, zam, yoksulluk olarak ortaya çıkan bu tablonun esas itibariyle ‘hukuksuzluktan’ kaynaklandığı kanaatindeyim. Çünkü bilimde, teknolojide, ekonomide artı değer üretemeyen bir ülkenin ‘refah’ üretmesi mümkün değildir. Ve biliyoruz ki bilimsel üretimin de her türlü yatırımın yapılabilmesinin de temel dinamiği ‘hukuk güvenliği’dir…
Bu çerçevede öncelikle bir tespiti yaparak başlamakta yarar var; Türkiye’deki geniş toplum kesimlerinin hukuk, demokrasi, özgürlükler ve insan hakları gibi temel değerler konusunda çok da duyarlı olduklarını söylemek ne yazık ki pek mümkün değil.
Elbette bu ülkede yaşayan her birey öncelikle kendisine adil davranılmasını, haksızlık yapılmamasını, eğitim, sağlık ve çalışma hakkı gibi en hayati konularda eşit muamele uygulanmasını isteyecektir, bu da en doğal hakkıdır.
Demokratik bir perspektiften bakıldığında; aynı bireylerin ya da toplumsal kesimlerin başkalarının en doğal ve anayasal hakları olan ifade özgürlüğü, adil yargılanma hakkı, gösteri hakkı, güvenliğinin teminat altına alınması gibi konularda aynı duyarlılığı gösterdiklerini söylemek biraz zor.
Kuşkusuz bu durum, kültürel kodlarımızdan kaynaklanabileceği gibi, demokrasi açığının bir sonucu da olabilir. Ama bir gerçek var ki demokrasi kültürünü yeterince içselleştirememiş toplumların hukuk ve özgürlükler konusunda duyarlı olmaları beklenmemelidir.
Ancak hakkaniyetli bakmak gerekirse; bu duyarsızlık hali geniş toplum kesimleri için bir nakısa değildir. Ayrıca Türkiye gibi ekonomik krizin altında ezilen, günlük maişet derdi içinde olan insanlardan sivil bir aktivite hali beklemek haksızlık olur. Bu arada şu anda yaşanan derin ekonomik krizin, toplumun önemli bir kesiminde özellikle adalet ve özgürlükler konusunda yeni farkındalıklar oluşturduğunun da altını çizmek gerekiyor. Galiba ekmeğimiz küçüldükçe demokrasiyi de keşfedeceğiz…
Hemen belirtelim, demokrasi ve özgürlüklerle ilgili farkındalığın esas itibariyle ülkeyi yönetenler nezdinde oluşması gerekiyor. Ne yazık ki Türkiye’nin esas talihsizliği de bu noktada başlamaktadır.
Eğer bugün ülkede, şiddete başvurmadıkları sürece herkesin gösteri yapma hakkı Anayasa’nın 34. maddesinde teminat altına alınmasına rağmen, iktidar erki "Sokaklara döküleceklermiş, ya siz 15 Temmuz'u görmediniz mi? Cumhur İttifakı sizi gideceğiniz yere kadar süpürecektir" diyerek insanların anayasal haklarını yok sayabiliyorsa o toplumda hukuk güvenliği yok demektir.
Maalesef Türkiye sadece ülkeyi yönetenlerin söylemleri noktasında değil, hukukun işleyişi açısından da ciddi riskler içeren bir ülke haline gelmiş bulunuyor. Bu yüzden de Türkiye, 2021 Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde (Rule of Law Index) 139 ülke arasında 117'inci sırada yer almaktadır.
Kuşkusuz durduk yerde böyle bir Türkiye fotoğrafı ortaya çıkmıyor. Bir bakanın “Metruk binaları yıkın, hukuk arkadan gelsin” benzeri açıklamalarından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına meydan okumaya kadar hukuki görünürlüğümüzü zedeleyen öylesine bir resim veriyoruz ki sonunda kaybeden Türkiye oluyor. Mesela son dönemde simgesel hale gelen Osman Kavala davası… Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHM) Kavala'nın serbest bırakılması kararını uygulamayan Türkiye için "ihlal prosedürü" başlatmasına rağmen bu konuda hala bir adım atılmış değil.
Oysa hukuk devleti, en temel tanımıyla temel hak ve özgürlükleri tanıyan, bu hak ve özgürlükler için güvence sistemi oluşturan ve böylece bireylerin hukuki güvenliğini ve de yargı bağımsızlığını sağlamayı taahhüt eden devlettir.
Muhtemelen birileri ‘hukuksuzlukla’ ekmeğin ya da fukaralığın bir ilgisinin olmadığını söyleyecektir. Hemen belirtelim, bir ülkede hukuk güvenliği yoksa yabancı yatırım gelmez ve aynı zamanda ülkenin kredibilitesi de olmaz. Dolayısıyla yatırım olmazsa ekmeğimiz de büyümeyecek demektir.
Unutmayalım ki Türkiye şu anda en riskli ülkeler liginde yer alıyor. Almanya merkezli kredi derecelendirme şirketi Scope Ratings, 2021 yılı için en riskli ülkeleri sıraladığı raporunu açıkladı. Raporda Türkiye, Arjantin ile birlikte en riskli ilk 10 ülke arasında yer aldı.
Bize ADALET lâzım, KALKINMA değil!
Yanıtla (0) (0)Yılbaşı akşamı benzin ve motorine yapılan zamdan sonra bugün yine,
Yanıtla (4) (0)Benzin ve motorine zam yapmışlar...
Gönül koyarım haftada değil günlük yapmazlar ise,
Gönül koyarım her seferinde fiyatlara, 50 kuruş bir lira değil, beşer onar lira koymazlar ise,
Gönül koyarım piyasaları maksatlı faiz nas diye konuşarak azdırarak getirdikleri bu hâli,
dahada konuşup azdırarak, fırından ekmek alamayacak hâle getirmezler ise,
Gönül koyarım..!
Yazık degilmi bu millete,
Bu milletmi bu krizin müsebbib
Ankara Siyasal'da başörtüsü özgürlüğüne karşı bir açıklama yapan hoca var. Bu da hukuksuzluk olsa gerek. Bunu da atlamamak gerek. Boğaziçi'nin kendi rektörünü seçme özgürlüğünden daha geri de değildir galiba başörtüsü özgürlüğü
Yanıtla (6) (37)Allah'tan başörtüsü silahı elinizden alındı.Hamit nerdeyse seni de türbanlı diye okula almayacaklardı diyecektin.
Yanıtla (12) (0)Uygulamada serbest birakilmis,kanunla korunmamis.bu ikiyuzluler orda bir acik kapi birakmis.
Yanıtla (4) (0)Birileri karsi ciksin biz yine kullanalim diye olabilir.Allahi bile siyasetlerine karistiran akp den hersey beklenir..
Bu konuları asıl bilmesi gerekenler, asıl uygulaması gerekenler, üç maymunu oynuyor..
Yanıtla (3) (0)Allah razı olsun.
Hislerimize tercüman oluyorsunuz.
Adaletin, hukukun olmadığı yerde ağzınızla kuş tutsanız, değil ekonomiyi hiç bir şeyi DÜ-ZEL-TE-MEZ-Sİ-NİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİZ.
Hak,hukuk,Adalet diye birşey maalesef Türkiye'de bulunmuyor.Eğer Akpli veya yandaşı değilsen herhangi bir hakkın bulunmuyor.%100 haklı olsan bile adı Adalet Sarayı ama kendisi bir virane bir yapı olan kurumlarda adalet aramak iğneyle kuyu kazmak gibi birşey.Ama sizi bir yalan dilekçeyle içeri atıyorlar.Bunu şikayet edeceğinizi söylediğinizde ise hakim ve savcı kararları bile kayboluyor.Zaten istihbarat oraya gitmeden ne yapacağını kararı baştan vermiş oluyor.
Yanıtla (2) (0)Fukaralığın faydaları.(!) Evin içinin soğuk olması kan dolaşımını artırır./Karanlıkta oturmak gözlerinizin daha iyi görmesini sağlar/Ekmek arası kuru soğan antibiyotik görevi yapar vucudunuzun direncini artırır./Faturanız az gelsin diye karanlık ve soğuk odalarda kuru soğan ekmek yerken sizi buna mecbur bırakanlara ettiğiniz küfürler de antideprasan etkisi yapar.Yaptıkları zamlar ömrünüzü uzatır(!)
Yanıtla (9) (0)Doğru tespit, doğru tedaviyi getirir. Bu sistem bizi çökertti.
Yanıtla (6) (0)14:02 Bu sistem sadece cökertmedi,"Soydu sogana" cevirdi üstelik..
Yanıtla (5) (0)AKP de hâlâ siyâset yapan kimi vekil bakan ve belediye başkanlarının pensilvanyaya ziyaretlerini, ağırlanıp birlikte resim çektirdiklerini, olimpiyat törenlerinde okyanus ötesine bağlılık bildirdiklerini, ekranlarda kürsülerde cemaat, hoşgörü, iyi insan yetiştiriyorlar diye övmelerini ve desteklerini, istedikleri herseyi verdiklerini sabi
Yanıtla (10) (0)sübyan bile bilirken, 15 temmuz sonrası, Kendilerini bir af ile temize çıkıp, başka herkesi sıraya dizip bunada ADALET dediklerini 'de herkes biliyor..!
AVM ler dolu, millet alışveriş sitelerinden habire mal alıyor. Bir milyona vasat otomobil alıyor. Nerede fakirlik. Buldunuz da bunuyorsunuz.
Yanıtla (2) (21)O bahsetttiğin kesim asgari ücretin 2,3 katı maaş alabilen çoğunluğu temsil etmeyen insanlar, kazanıyorsa harcar da ama ülkenin yüzde 50 si asgari ücretten maaş alıyor ya da emekli, ekmek kuyruklarına insanlar spor olsun diye mi giriyor.
Yanıtla (14) (1)Sade okur bunlarda vicdan kalmamis. Bunlar akpden gecinen ve akp ile zenginlesenlerdir bunlar herkesi kendisi gibi saniyor
Yanıtla (10) (1)Doğru söylüyorsun hocam , birkaç yıl önce bu sayfalarda bir yorum okumuştum, adam çankaya da bakkal dükkanı açmış o insanlar sayesinde para kazanıyor, Tayyip bey onları aşağıladı diye içimin yağları eridi diye yorum yazıyor. Demezler mi adama neden dükkanını sincan da veya çinçin de açmadın diye, okumuş insana bir kıskançlık ta var gibi.
Yanıtla (4) (0)Türkiyede oluşan gelir dağılımı adaletsizliğini göz önünde bulundurmadan satılan araçlara bakarak ekonomik sorun olmadığını nasıl iddia ediyorsunuz anlamıyorum. Sanki milletin çoğunluğu hr istediğini alabilirmiş gibi yazmışsınız.
Yanıtla (9) (0)Ulke zengin awmlerde dolsanlar 1 milyona araba alanlarin hepsi senin gibi akp den zengin olanlardir. Ben emekli ogretmenim ne awm ye gidip alisveris yapiyorum nede 1 milyonluk arabam var
Yanıtla (7) (1)Senin gözlüğün sadece zengin görüyor herhalde, gözlüğü değiştir fakiri de görürsün.
Yanıtla (6) (0)Adaletsizliğin olduğu yerde zülüm vardır. Zülmü destekleyen olamayız.
Yanıtla (7) (0)Senin ülken, 15 Temmuz 2016 tarihinde ABD-NATO-CIA –İSRAİL ve FETÖ tarafından işgal edilip neredeyse parçalanıp yok ediliyordu. Peki sorasım sana, ülkene kasteden teröristleri oncaya belgeye,görüntülere,20’den fazla Adalet Bakanlığının hazırlanmış olduğu hukuk alanındaki klasöre rağmen kendilerini hukukun bekçisi zanneden bu ülkeler bize teslim ediyor mu? Hayır,çünkü diyorlar ki, insanları sen terörist ilan edemezsin, kimin terörist,kimin insan hakları savunucusu olduğunu ancak biz belirleriz.
Yanıtla (1) (11)Madem oyleydi rte dostum diye pesine dolastiklarina darbeyi bile kabul ettiremedi.ucagini dusurdugu devlete milyar darlik rusvetle silah aldi yine kabul ettiremedi.hadi bunlari gec tbmm de konuyla ilgili butun arastirmalar kapatildi akp tarafindan.niye arkasinda abd...var denmedi.hukuk diyorsun tek tarafli propagandayla yuzbinler mahkum edildi.bir kisi tv ye cikip kendini savunabil di mi.sende efendilerin gibi tribune oynuyorsun.
Yanıtla (9) (0)Dünya'nin en zengin siyasileri listesinde Türkiye'den bir siyasi ilk sekiz arasina girmis..Ne mutlu bu "siyasiye" !..Bilin bakalim kim bu
Yanıtla (8) (0)mega sansli siyasi (?)..
O zaman ülkemizde Türk Yargısı tarafından yargılanan teröristleri AİHM istedi diye biz de bırakmayız.Türkiye ve ABD arasında bugüne kadar terörist başı Gülen'in iadesine ve FETÖ'ye ilişkin birçok görüşme yapılsa da FETÖ elebaşı Gülen'in ve örgüt mensuplarının iadesine yönelik henüz net bir adım yok.
Yanıtla (1) (8)Ama bir telefonla bıraktıklarımız da olmuştur değil mi?
Yanıtla (9) (0)hukuk güvenliği mi ? doğru senin gibi bir örgütçü bile serbest dolaşıyor
Yanıtla (1) (7)Adalet ekonomi siyasî ve sosyal alanda, bile isteye yaptıkları yanlışların sonucu tüm milletin omzuna zam, pahalılık, vergi olarak bindiği alenî iken,
Yanıtla (6) (0)Uyarı yapan tüm herkesi ellerindeki kamu gücü ve medyayı kullanarak hâin, satılık gibi çok ağır suçlarla damgalayıp susturuyorlar.
özellikle adalet ve ekonomideki ağır tahribat büyüyor, parayla güllük gülistan havası için her ne kadar davullu zurnalı halay çektirilsede..!
Bu arada "parası çalınıpta, halay çekerek kutlandığı" günleri yaşadık
Aç bir insana ekmek mi, özgürlük mü dersen elbette ekmek diyecektir. hukuk, özgürlük, demokrasi kavramları insani gelişimle ilgili. Türk toplumu Maslow'un ihtiyaçlar piramidinin güvenlik aşamasını geçemedi. bu sadece can güvenliği değil. onun için haşa cemaatler halinde yaşıyoruz. fırsat bulan da kaçıyor zaten. kök sebebe bakmak lazım.
Yanıtla (7) (0)Memurunu sosyal medya paylasimlari nedeniyle gorevden alan ihrac eden surgun eden bir devlette zaten hukuk yoktur. Insanlari diger canlilardan farkli kilan insanin sadece yeme icmesi disinda konusabiliyor olmasi dusunebiliyor olmasi.Siz insanlarin konusmasini ve dusunmesini yok ederseniz insanlarin diger canlilardan farki kalmaz.Bu gun turkiyede konusmak dusunmek yasaktir. bazi facebok paylasimlarim yorumlanarak hukumeti elestiriyor sonucu cikarilarak beni sube mudurlugu gorevimden aldilar
Yanıtla (9) (1)Tamamen katılıyorum.Önce adalet.Her alanda adalet/hukuk.Paranın dini imanı olmaz.Ekonominin kendi dinamikleri vardır.Güvenli olmayan limana ticaret gemileri demir atmaz ancak ,korsan gemileri dadanır.
Yanıtla (6) (0)Bütün sorun paraya kulluk edenler, para için vatanı ve milleti umursamayanlar ,gün gelecek vatan bulamayacaklar.
Yanıtla (5) (0)Sözlerin uyarıların fayda etmediği bir ülkedeyiz yani sözün bittiği yerdeyiz..
Yanıtla (5) (0)Böyle gelmiş böyle gider güçlü kim haklı o ülkede hukuk ne önden gidiyor nede arkadan geliyor denizdeki girdapta çırpınıp duruyoruz misali
Yanıtla (3) (1)Sayın yazar! Hukuk,ekonomi, insan hakları konusunda ülkeni , bir zamanlar milletvekili olduğun partini ve yöneticilerini eleştirdiğin kadar, insan hakları ve hukuk açısında çifte standart uygulayan ABD ve AB'ye de bir çift sözün olsa biz de senin samimiyetine inansaydık. AİHM diyorsun, BM Güvenlik Konseyi diyorsun; iyi -hoş- güzel diyorsun da,insan hakları, hukuk deyince hep bizim ülke ve bizim millet mi dayak yiyecek , kendine demokrat olan AİHM’den ya da BM’nin 5’li çetenin elinde.
Yanıtla (0) (7)Daha once yuzde 51 i evinde zor tutuyorum diyen kimdi? Daha once malum bir kesimin iktidarini surdurmek icin milleti sokaga cikarip kavga ettirecek sozleri insanin aklima geliyor.
Yanıtla (6) (0)Halk dolar faiz araba konut altın girdabında dolanıp duruyor vatandaş ticaret yapıyor çeki sahte çıkıyor resmen dolandırılıyor dolandıran adam o parayı resmen yemiş her şey ortada gerekirse parasını yediği adamı darp tehdit yaralamada yapabiliyor hiçbir şey olmuyor sahtekara üç kağıtçıya adaletin eşkıyanın haydutun katilin dolandırıcını koruma kalkanı olduğu yerde zenginlik olur mu ? ALLAHAŞKINA
Yanıtla (5) (0)Kominist çinde bile yatırımcının önü açmak onu korumak için hırsız ve dolandırıcıların bırakın en güzeli olan kolunu kesmeyi idam ediyorlar bizde kati hafta sonu izinli yüzlerce insanı dolandıran dolandırıcı hırsız eşkıya devletin hastanesini basan doktonrları darp ede okulu soyan haydut sokakta cezası yok sırf oy uğruna her gün suçlulardan yana düzenlemeler yapılıyor. Ondan sonrada bırakın yabancıları yatırım yapmayı yerleşik halk 270 milyar doları bankada bekletiyor ...
Yanıtla (7) (0)O zaman bize görede en riskli ülke Almanya , Amerika, ingilteredir. En güvendigimiz ülke Rusya , Çin , İran, Katar,israil dir(!!!!)
Yanıtla (2) (0)Hukuk’u sadece devlet-vatandaş arasındaki ilişkilerde gerekli olan bir kavram olarak sunmak hatanın en büyüğüdür.Vatandaşların kendileri arasındaki hukuksuzluklar,hak ihlalleri, şiddet,maddi ve manevi tecavüzler vb haksızlıkların miktarı devlet-vatandaş arasındakilerden kat be kat daha fazladır.Vatandaşların kendi haklarına razı olmama hali, hakkı olmayan bir işi yaptırmak için gayri meşru yollara başvurması, suç işleme oranlarının her geçen gün daha da artması gerçek sorundur!
Yanıtla (7) (0)Olmayan bir şeyin güvenliği de olmaz. Kimse sokaklara çıkılmasını beklemesin, doğru da değildir bu ortamda. Tüm rezilliklere tağmen, medeniyet ve saygı ölçüsüyle seçimler beklenmelidir. Tahriklere kapınılmamalıdır.
Yanıtla (8) (0)Sn.Ocaktan;bildiğim kadarıyla,önce gazeteci,sonra politikacasınız,şimdi yine gazeteci,çok güzel politik bakışlı bir yazı olmuş,zaten 2.parağraf,bence yazıya damgasını vurmuş,yalnız faşizan düzenlerinde bir hukuku var biliyorsunuz,sosyal bilinç seviyesinin geliştiği bir özğürlük olmadan gerisi,pekte verili değil bence,sscb.de özğürlükcu,daha net bir deyişle komonist arkadaşlarda özgurlüğü savunurlardı.Onlara göre özğürlüğün en yüksek olduğu coğrafya sscb.idi,yanlışı,itiraf ederlermi bilemem.Sayğ.
Yanıtla (1) (0)Yılbaşından önce bir Suriyeli ile karşılaştım , şehrini sordum Münbiç dedi , Suriye’nin şu anda nüfusu kaç oldu haber alıyormusun diye sordum , göz göze geldim , hüzünle altı yıl oldu buradayım , olanların olacakların farkına vardığımızda evimiz ülkemiz elimizden gitmişti , yeni yeni farkına vardık , dedi , neden yazdım bunu , birbirimizi düşman görüp yemememiz için , Allah korusun , bu ülkenin kadrini kıymetini bilelim ,
Yanıtla (7) (0)Üzülmeyin Mehmet bey bayrak inmez vatan bölünmez naralarımız bize yeter. Sahi biz bize yetebilir miyiz? Hukuk konusunda Taha beyin birçok makul açıklamasının yanında bana göre problemimiz şu:Yönetememek. Sürecin adı ne olursa olsun sonuç aynı.
Yanıtla (17) (0)Ülkede seçim yapılacak mı? Sağlıklı bir seçim olabilir mi? Seçim sonuçları hayata geçer mi ? Sorularının muhatabı bir ülke konumuna geldik. Kayıpların boyutu çok büyük.
Yanıtla (30) (2)