Türkiye idmanlı, hakemlik depremi de ne ki!..

TFF-MHK’nın hakemlerle ilgili kararı, tam bir deprem etkisine sebep oldu… Gölcük Depremi’nde 7.4’le sarsıntı geçirmiş gibi bir şey…

Dışarda aslanlar gibi düdük çalan hakemlerimizin, içerde kuzu postuna büründürülmesi, değişik roller biçilmesi, adaletsizliklerin liglere damga vurması bizi hep rahatsız ediyordu da…

Bunun bir gün mutlaka bir bedeli olacağını tahmin ediyorduk da… Bütün faturanın sadece onlara kesileceğini beklemiyorduk…

***

Ah hakemler, vah hakemler… “Alsan alamıyorsun, satsan satamıyorsun” diyorduk ki… Artık satıyoruz, hatta sattık bile…

İsterseniz medyaya bakın…, Alınanları da satılanları da görürsünüz… Hatta sırasını bekleyenleri de tahmin edersiniz…

***

Gerçekten futbolumuzun hazin haline üzülmemek mümkün değil… Sabıkasız bir sezon tamamladığımızı hatırlamıyoruz…

Kim kimin dostu, kim kimin düşmanı… Kimin eli kimin cebinde belli değil… Dün kader arkadaşı olanlar bugün düşman… Önceki gün kanlı bıçaklı olanlar şimdi sarmaş dolaş…

Yalancı gülüşler, riyakar bakışlar, sahte davranışlar, samimi olmayan icraatlar… Beşeri sermayenin bu kadar zengin olduğu bir ülkede, böylesine bir kavga ortamı, inanın bir spor adamı olarak da bir futbolsever olarak da bizi bıktırdı…

***

Hep aynı tecrübeleri yaşayıp da, aynı sonuca ulaşmak, hazin akıbetten kurtulamamak ancak Türkiye’de olurdu da….

E yeter artık, bir normale dönün , biraz da orta yolu bulun Allah aşkına…

Un var, şeker var, tuz var, su var, tava var, gaz var, aşçı var, hülasa her şey var ama bir türlü helva yok…

TFF’de, MHK’da, kulüplerde, stk’larda yetişmiç çok iyi beyinler, idealist arkadaşlarımız var…

Para var, sermaye var, ilgi var, bilgi var, sevgi var, ortam var, tesis var, bütün varlar arasında bir türlü var olamıyoruz… Varlık içinde yokluk çekiyoruz…

***

Geçmişten bir kıssa, aslında çokça hisse verebilir diye paylaşıyoruz…

Bütün bakanlıkların bütçesinin ana kalemi Maliye Bakanlığı’nca dağıtılır... Kaderidir maliyecilerin, kimseye de yaranamazlar...

Konu siyasetin renkli simaları arasında geçer...

Cemil Çiçek Adalet, merhum Kemal Unakıtan da Maliye Bakanı... Adalet ek bütçe ister, Maliye vermez...

Tartışma TBMM Genel Kurulu’na kadar yansır...

Büyük laf ustası Cemil Çiçek. Unakıtan’a çok esprili bir dokundurma yapar:

“Bizde adalet var, para yok. Sizde para var, adalet yok”...

***

Bir zamanlar 600 milyon doları bulan naklen yayın ücreti, bugün 150 milyonlara düşse de…

Kalitesiz liglerimiz, Avrupa’da sapır sapır dökülen kulüplerimizin sayesinde başarısızlığa mahkûm olsa ve marka değerimiz dip yapsa da…

Türkiye’de artık para sorunu yok... Dünyanın spor bütçesi en yüksek ülkelerinden biriyiz... Ciddi imkanlarımız var...

Hatta Avrupa’nın anlı şanlı devletlerini bile kıskandıracak parasal kaynaklarımız var... Bütün bunlar başarıya ne kadar yansıyor derseniz, hiç de iyimser konuşamayacağız...

Milli Takım seviyesinde bir Dünya ve Konfederasyon Kupası Üçüncülüğümüz, bir de Avrupa Şampiyonasında yarı finalimiz var...

***

Finallere katılma konusunda bile hep sıkıntı yaşıyoruz...

Sevgisini bu kadar çok veren bir millet ve imkanlarını seferber eden bir devlet daha çoğuna layıktır...

Keşke sevgimizi tribünde yer alarak değil bizzat sahaya inerek ve sporcu olarak göstersek çok daha farklı olurdu...

Kaldı ki mevcut sonuçlarımızı bile genellikle yurt dışından gelen gurbetçi gençlerimizle elde ediyoruz...

Avrupa’da yaşayan üç milyon nüfusumuzdan bu kadar başarılı isimler çıkarken anavatandaki 85 milyon insanımızdan, 35 milyon gencimizden niye bunun on katını, yirmi katını çıkaramıyoruz?...

Lisanslı futbolcu sayımız kaçtır, bilmiyoruz.. Halbuki 5 milyon kişi arasından Milli Takım’ımızı oluşturursak yeni yıldızlar ihraç etmemek için hiçbir sebep olmaz...

***

Neden böyleyiz?.. Çünkü paramız var, adaletimiz yok... Hep projelerle uğraşmamız gerekirken “kavga”yla ömrümüzü heba ediyoruz...

Federasyon bolca para dağıtıyor ama adalet dağıtamıyor... Her ceza alan fırtına koparıyor “çifte standart”tan bahsediyor... Çünkü özellikle büyük kulüplerimiz adalet istemiyor, hep kayrılmak istiyor…

Kendi hatalarını örtbas etmek, tribünlere oynamak için hakemleri günah keçisi lan ediyor… Daha da sıkışırsa, hocalarını feda ediyor…

SUÇ VARSA, HERKES SUÇ ORTAĞIDI

Bunu kavrayanlar da bu oyunun bir parçası oluyor, herkes birbirini idare ediyor… Kalıcı, gerçekçi ve bir düzen kurulamıyor… Kurulmak da istenmiyor… Bunun için Spor Kulüpleri Yasası ve LİG TV AŞ düzenlemesi bir türlü çıkarılmıyor, çıkarılamıyor…

Başarısızlıkta ve adaletsizlikte, TFF ve MHK dahil, Kulüpler Birliği, kulüplerimiz, basınımız, bakanlığımız dahil herkes suç ortağıdır…

Hepsi de ayrı ayrı ve müteselsilen suç ortağıdır… Ceza kesilecekse herkes suçu oranında payını almalı, sadece hakemler değil…

***

Elbette ki, bırakın şampiyonluk veya düşmeme mücadelesinin etkilenmesini, kulüpler, puan aldığı oranda para kazanıyor...

Bir hakem hatası veya kazası sonucu puan ya da puanları giden taraf büyük maddi kayba uğruyor...

Aldığı ücreti futbolcularına veya hocalarına yansıtacağından ‘kaybedilen’ sadece puanla kalmıyor, aynı zamanda direkt birisinin parası da çalınmış oluyor.

***

Hakemlik tartışmaları kimleri harcamadı ki?

Merhum Hilmi Ok, en tartışılmaz en müstesna isimdi… Yakın geçmişte kimlerin kellesi gitmedi ki… Yusuf Namoğlu, Zekeriya Alp, Serdar Tatlı…

Kuddusi Müftüoğlu gibi bir ismi bile tasfiye için FETÖ’cü iftirası atmadılar mı?

Ama, kulüpler, aynı hakemlerle iş görmeye devam ettiler. Talep ederek, reddederek, düdük astırarak, taltif ettirerek… Şimdi de tasfiye ederek…

Ancak bu da kalıcı çözüm değil…

Birilerini yok ederek, adaleti var edeceğinizi zannediyorsanız, aldanıyorsunuz…

Pırıl pırıl, yeni hakemleri çıkaracağından da eminiz... Zaman tanımamız gerektiğini de biliyoruz. Ama öbür taraftan da canı yanan takımlarımız kan kaybediyor...

***

Aynı eylem için bir kulüp yöneticisine verilen ceza 1 ayla geçiştiriliyor, bir başkasına 1 yıl fatura kesiliyorsa orada adaletten söz edilemez...

Gelen-giden hangi federasyonsa bir türlü güven telkin edemiyor... Sürekli savunmada kalıyor...

Kulüplerimiz de saldırı yoluna gidiyor... Adaleti sorgulayacak o kadar çok hata yapılıyor ki bu iddialara zemin hazırlanıyor…

Evet, temelimiz sağlam... İnsanımız kabiliyetli... Gençlerimiz yetenekli... Geleceğimiz aydınlık...

Ama artık iç çekişmeleri bir yana bırakalım... Çifte standardı aşalım... Her kulübe eşit davranalım ve geleceğe ümitle bakalım...

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
10 Yorum