Çürümüş bir şeyler var Türkiye’de

Önceki gün açıklanan “En yüksek yaşam kalitesine sahip 10 ülke” listesinin ilk sırasında Danimarka yer alıyordu. Oysa yaklaşık dört asırdır bu ülkenin adı çürüme kavramıyla bir arada anılıyor bütün dünyada.

Bunun da müsebbibi Shakespeare… Bildiğiniz gibi, Hamlet oyununun ilk perdesinde aralarında sohbet eden nöbetçi askerlerden biri yönetimdeki bozulmayı “Çürümüş bir şeyler var Danimarka devletinde” (Something is rotten in the state of Denmark) diyerek tarif eder. Bu söz İngilizcede deyim olarak kullanılıyor bugün. Devlet makinasında ortaya çıkan problemlerin ciddiyetini anlatmak için tekrarlanıyor tiyatro edebiyatının en meşhur tiratlarından biri.

Çekinmeye gerek yok, biz de bu tiradı ülkemizdeki durumu ifade etmek üzere kullanabiliriz: Çürümüş bir şeyler var Türkiye’de. Çürüyen birçok şey var gerçi ama en önemlisi tuzun çürümesi, Türkçesi tuzun kokması.

Devlet denen kadim kurumun varlık sebebi vatandaşların güvenliğini temin etmektir. Yani insanı insanın şerrinden korumak. Ama insanlar, diğer insanları bırakın, devlet gücünü kullananların şerrinden emin olamıyorsa tuz kokmuş demektir. Et kokarsa tuzlarsın, tuz kokarsa...

Vatandaşı arasında ayrım yapan, insanların hepsini güvende hissettirmeyen, adaleti herkesin eşit derecede hak ettiğini kabullenmeyen bir yönetim artık tuzun kokmuş olduğu anlamına gelir.
Adalet mülkün (ülkenin) temelidir, yani devletin temelidir. Devletin olduğu yerde memuriyete adam alırken de üniversite sınavı yaparken de ihale açarken de kamu bankasından kredi verirken de adalet gözetilir. Yasalar ve kurallar ülkedeki yoksullar ve güçsüzler için de para ve güç sahipleri için de muhalifler için de muvafıklar için de eşit şekilde uygulanır.

Bu ülkede durum böyle mi? Emniyet ve yargı kurumlarına yolu düşenlerin kaçı bu kurumlara güvenini muhafaza edebiliyor?

Özveriyle görev yapan, vicdanından başka hiçbir sesi dinlemeyen emniyet ve yargı mensuplarımız var tabii. Ama sistemin işleyişi çürük elmaları öne geçiriyor.

KARAR yazarı Elif Çakır’ın maruz kaldığı hadiseye bakın… Ortada kurumları çalışan gerçek bir devlet olsa böyle bir hadisenin yaşanması söz konusu olabilir mi?

Elif Çakır’ın başına gelenler devletin ne hale geldiğini görmenin üzüntüsü yanında, bizim için ailevi anlamda da üzüntü verici oldu. Çünkü arkadaşım ve meslektaşım Elif, kızım Elif’in düğünü için Bursa’ya gelmişti. Neler yaşandığını biliyorsunuz…

Ama buradaki temel mesele söz konusu beş polis memurunun yaptıkları “hata” değil. İşlenen usulsüzlükler değil, vatandaşa davranış tarzları değil. Bunlar elbette suç, kabahat, ayıp, günah... Ama her insan gibi devlet memuru da hata eder, suç işler. Bu durumda sistemin nasıl işlediğine bakılır. İşlenen hata görmezden mi geliniyor, cezası mı veriliyor? Yoksa hatanın kime karşı işlendiğine mi bakılıyor? Güçlüler ile güçsüzler veya “Bizimkiler” ile “Onlar” farklı farklı davranışlara mı muhatap oluyor?

Elif Çakır’ın maruz kaldığı olayda işte bu var. Normal şartlar altında böyle bir “yanlışlığa” maruz kalan vatandaştan en azından bir özür dilenir. Bu özür dilenmedi. Hadisenin mağduru tanınmış bir gazeteci olduğu için normal olarak herkes “Neler oluyor” diye merak etti. Ancak olanların basına yansımasından sonra Bursa Emniyeti konu hakkında kamuoyunu yanıltıcı şekilde yanlış ve çelişkili iddialarla dolu talihsiz bir açıklama yaptı. Açıkça bir suçu örtbas girişimiydi bu.

Memlekette yaşanan hukuk ihlallerinin, kanunsuzlukların, adaletsizliklerin yanında sizin yazarınızın başına gelen olayın ne önemi var diyebilirsiniz. Bir bakıma öyle ama çürümenin hangi seviyeye ulaştığını kendi gözlerinizle görmek, “tuzun kokusunu” bizzat hissetmek önemsiz bir tecrübe sayılmaz bence…

Artık yüksek sesle söylememiz lazım: Çürümüş bir şeyler var Türkiye’de.

YORUMLAR (191)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
191 Yorum
  • Mr / 03 Ekim 2024 09:45

    En önce siyasetçiler çürüdü. Devlet Bahçeli, Özgür Özel tiyatrosu 12 Eylül 1980 öncesi Türkeş ile Ecevit arasında vardı. Ülkeyi gere gere polisler bile Pol-der, Pol-bir diye ikiye ayrılmıştı. Beşbin genç öldürüldü, on binlerce genç hapse girdi. Ama bir tane siyasetçinin çocuğuna hiçbir şey olmadı. Siyasetçi sadece maaşlarının artmasında oy birliğiyle kabul eder, kalan herşey siyaseten söylenir.

    Yanıtla (26) (1)
  • cıa / 03 Ekim 2024 10:59

    O bir cia opersyonuydu galiba. Çünkü benzerini aynı yıllarda Şilide de uygulamışlar. Darbe yapmak için. Evren de bir sağdan bir soldan astık demişti. Yani taraf olmayalım diye. Adaletin ölçüsüne bak hizaya gel.

    Yanıtla (3) (0)
  • karar okuru / 04 Ekim 2024 20:32

    "Bana sağcılar adam öldürüyor, dedirtemezsiniz!" diyen birinin başbakan olduğu bir ülkeye CIA'nın ya da başka birinin operasyon çekmesine gerek yoktur.

    Yanıtla (1) (0)
  • KARAR OKURU / 03 Ekim 2024 08:57

    Cumhuriyet Dönemindeki kadar insanlar devletten korkmadı hiç. Menderese yapılanlara ses çıkaramadı. 1925 ile 50 arasında hiçbir şeye ses çıkaramadı. Darbeler olduğunda ses çıkaramadı. 28 şubatta ses çıkaramadı. İngilizler bu nedenle Türkiyeyi kendileri işgal edip vali atamadılar. Çünkü halk o zaman topyekun İngilizlerle mücadeleye girişecekti. Milletimiz devletçidir. Zaten içerde nasıl mücadele olacak ki. Devlete mi karşı çıkacaksın. Ancak seçimlerde sözünü söyleyebiliyor halk.

    Yanıtla (0) (27)
  • Reader / 03 Ekim 2024 10:58

    Adnan Menderes bir amerikancı idi az okusan bilinçli konuşursun ama okumadan kulaktan duyma ile anca bu kadar yorum yaparsın

    Yanıtla (16) (1)
  • okur / 03 Ekim 2024 21:44

    bu adamı da nerdeyse peygamber yapacaklar,

    Yanıtla (5) (0)
  • Osman / 03 Ekim 2024 12:41

    AKP iktidar olmadan önce sokakta,işyerinde insanlar gülerlerdi,bu kadar gelecek endişesi yoktu.Camilerini bile ayırdı insanlar.Çürüdük.

    Yanıtla (16) (1)
  • okur / 03 Ekim 2024 21:40

    camiler işi doğru,camiler artık cemaatlerin arka bahçesi gibi olmuş.Ben artık cumalara bile gitmiyorum.açaünki tansiyonum yükseliyor,

    Yanıtla (7) (0)
  • Sadi / 03 Ekim 2024 21:26

    Çürümüş vicdanlar çürümuş dimağlar çürümüs kalpler çürümüş merhametler çürümüs insanlık çürumüş siyaset çürümüş dindarlık çürümüş yargı bürokrasi emniyet anlayışı var

    Yanıtla (5) (0)
  • Sebahattin Gül / 03 Ekim 2024 09:42

    Sayın Kiras ,güzelim ilkemde " "cürümüş bir seylervar" diyorsunuz.Ulkemde çürümüş,kokusmuscok şeyler var.Hukuk çürümüş,adalet çürümüş,en acısı din anlayışı çürümüş,ahlaksız Müslümanlık zirve yapmış.Ne zaman ki Hamlet i yazan dusunurumuz, Fransız Emile Zola gibi dusunurumuz cikacak da ülkemde kayirmacilik, suçu örtbas etmek için devletricali( sözde devlet )0lan vicdanları Kara insanları uzaklastiracagiz.Para kadar,siyasi desteğin kadar vatandaş olmaktan kurtulacagiz.Tarih AFFETMEYECEk bu halimiz

    Yanıtla (22) (2)
  • Din çürümez. / 03 Ekim 2024 11:05

    Din değil dini yaşamayanlar çürüktür. Din Allahın koyduğu şartlardır. Asla çürümez. Çürür diyen çürür mezarında din çürümez. Dini güzel yaşayanın ahlakı güzel olur. En güzel örnek Peygamber Efendimizdir. O üsvei hasenedir. Ona bakıp sağfsn hizaya girersek kazanırız. Yegane çare budur. Emile Zolalar onun yanında çok sönük kalır.

    Yanıtla (8) (26)
  • Okurr / 03 Ekim 2024 13:05

    Bütün islam alemi içinde refaha kavuşmuş tek bir devlet/millet yok.Avrupa dini devletten uzaklaştırdığı için Avrupa. Kişiler istediği dini özgürce yaşasın, kimseye söz düşmez ama Devletin dini adalettir adalet. Adalet yoksa sürünmeye mahkumuz..

    Yanıtla (25) (3)
  • Kararlıı / 03 Ekim 2024 21:15

    Yazar ülkenin durumundan bahsediyor, dönüp dolaşıp sanki dine laf söylemiş gibi yorumlar… Okuduğunu anlamayan milyonlarcasından biri daha… Allah akıl fikir versin ne diyelim.

    Yanıtla (6) (0)
  • Barut Osman / 03 Ekim 2024 14:07

    ÇÜRÜKNAME
    Manavdan elma alsan yarısı çürük çıkar
    Ufağı iyi olsa irisi çürük çıkar
    Her yerde riya hile,
    doymuşuz yalan ile
    Yumurtaların bile yarısı çürük çıkar.
    Çürük dolu dört yanı
    Bir hastalar vatanı
    Alsan iki insanı
    Birisi çürük çıkar.
    Biraz iyimser olsak
    Çok arayıp yorulsak
    Bir tane adam bulsak
    Gerisi çürük çıkar.
    (Ü.Yaşar Oğuzcan)

    Yanıtla (26) (2)
  • okurc / 03 Ekim 2024 18:00

    çürükleri kim ayıklayacaktı ? yargı....onu da çürüttüler.

    Yanıtla (3) (0)
  • Seküler Okur / 03 Ekim 2024 20:49

    Toplumları ayakta tutan değerler çürüyünce sorunu sokaktaki insanlarda değil, sevgi, saygı, hoşgörü, özgürlük, adalet, eşitlik, kardeşlik, doğruluk, şefkat ve merhamet gibi toplumsal değerleri çürüten sorumlularda aramalıyız.
    Boṣuna balık baṣtan kokar dememiṣ atalarımız.

    Yanıtla (4) (0)
  • Hele bi yol sööle bakiiim / 03 Ekim 2024 16:16

    İktidarından muhalefetine, çürümemiş ne var ki bu ülkede...???

    Yanıtla (3) (8)
  • okurc / 03 Ekim 2024 17:55

    iktidar nefret ettirdi, muhalefet de umut vermiyor. en çalışkan ali babacan, halk da onun yüzüne bakmıyor.

    Yanıtla (2) (0)
  • Uu / 03 Ekim 2024 20:22

    Muhalefet ne yaptı sana. Seni çok mu mağdur etti. Hain muhalefet.

    Yanıtla (2) (0)
  • Okur / 03 Ekim 2024 20:18

    Bu çürüme seçim için kömür yardımıyla başladı, ne istedin de vermedikle devam etti, okyanus kuruyunca beka meselesi diye bir şey uyduruldu. Pavlovun deneyi gibi, şartlandırıldı millet menfaate. Eyt ye, bayram ikramiyesine vs. fit olununca ağlamanın anlamı kalmıyor.

    Yanıtla (6) (0)
  • Aristokurdos / 03 Ekim 2024 19:15

    Dedem daha önce de vardı; ancak kokuyu sadece mağdurlar duyardı. Endişelenmeyin, dün ve bugün arasında pek de bir fark yok…

    Yanıtla (0) (1)
  • Okur / 03 Ekim 2024 19:12

    Hata kimde,?
    Hata iktidarda olanların yaptıkları hataları dürüstçe dile getirmeyen medyada .
    Herkes taraflı davranıyör, şirin gorünmek için rol yapıyor.
    Gerçek olan bu .
    Din ,iman ,
    Vatan, millet ,sakarya,
    Boşuna kabadayılık ve efelik.
    Oysaki kendimizi kandırıyoruz.
    Doğru değilmi?

    Yanıtla (1) (0)
  • Aklın yolu / 03 Ekim 2024 18:23

    Türkiye'de çürümüşmbir şeyler yok sayın yazar. Bu ülkede başta toplum olmakmüzere her şey çürüdü. Eskiden çürükler sayılır derece azdı şimdi ise sağlamlar sayılır derecede az. Adamın bir şöyle demiş "Yöneticiler, hırsız ve zorba ise yönetilenler mağdur değil suç ortağıdır." Kur'an da buna benzer şekilde "Nasıl bir topluluksanız öyle yönetilirsiniz!" diyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • Soyadı Ecnebi 4 / 03 Ekim 2024 18:16

    cehenneme doğru da olsa hızlı adımlarla yol almak istiyorsun -rencide olmaktan evladır. Öyle güvenmiyorum ki artık bu sözde hukuk sistemine, istinaf sonrası temyiz hakkımı kullanmaktan vazgeçtim. Allah düşürmesin; ömrümden ömür, cebimden bir servet gitti ve ben yüzde-yüz haklı olduğum davaları kaybettim.

    Yanıtla (0) (0)
  • orka / 03 Ekim 2024 18:05

    çürümemişlik bedava değil. bunun için savaşmak gerekiyor. bu ülkenin dürüst insanları bunun için savaşmadı. "aman ali rıza bey dadımız bozulmasın" modunda takıldılar. çürükçüler bütün gücü ele aldı yürüdü gitti. süreç içinde dokundukları her şeyi çürüttüler. kurumları göçerttiler, yerine kendi hevalarını koydular. şimdi memleketi soyup soğana çeviriyorlar. az bile yapıyorlar.

    Yanıtla (2) (0)
  • MÜŞTEKİ / 03 Ekim 2024 14:28

    Savaşı kaybeden generale hesap soran Napolyon, generalin barutunuz bitmişti ifadesini duyunca tamam kes, gerisini anlatmaya hacet yok demiş ya...



    Görevi toplumun çürümüş kişi ve yapılarıyla mücade etmek olan Yargı ergini ele geçirip hukuku çürüttüler ya...



    Fazla söze hacet var mı?

    Yanıtla (8) (1)
  • okurc / 03 Ekim 2024 17:59

    yargı çürüyünce gerisini konuşmaya gerek yok... çok doğru. hakem satılmışsa maçta huzur kalmaz.

    Yanıtla (2) (0)
  • Karar Okuru / 03 Ekim 2024 16:08

    Günün anlam ve önemine binaen enflasyonu bilerek düşük gösterip her ay cebimizden para çalan TÜİK denen kurum yıllardır çürümüş kurumdur.Açıklanan rakama göre yine cebimizden bilerek para çalan iktidar çürümüştür.İmamoğluna ahmak dediği için yıllardır siyasi yasak kılıcını sallayan Adalet Bakanlığı ve hukuk çürümüştür.Elif hn ı gözaltına alan ve bir özür bile dilemeyen İçişleri Bakanlığı çürümüştür.Bu kadar çürük arasında bu partilere oy atan insanlarda çürümüştür vesselam.

    Yanıtla (17) (1)
  • Serhat / 03 Ekim 2024 15:28

    Emniyet ve adalet birilerinin elinde, güç ve baskı aracı olduğu sürece bu böyle. Adına yanlışlık derler, şöyle derler böyle derler... Ama aslında her biri planlıdır. Türkiye'de bunun önü alınamaz bir noktadadır. Bunun müsebbibi de iktidardır.

    Yanıtla (10) (1)
  • Hasan / 03 Ekim 2024 09:49

    Evet İslam dünyasında bir çürüme olduğu kesin. Sizin gazeteniz de dahil olmak üzere Filistin’de Lübnan’da İsrail’in yaptığı zulme karşı çıkarken dünyanın her yerinde terörist besleyen İran’ın milyonlarca sivilin yaşadığı şehirlere hiçbir hedef gözetmeksizin yüzlerce füze fırlatması biz Müslümanlara çok normalmiş gibi geliyor. bu durum bizim insanlığımızı kaybettiğimizi ve sadece Müslümanlara yapılanlara üzüldüğümüzü ve iki yüzlü olduğumuz için dünyada asla ciddiye alınamayacağımızı gösterir.

    Yanıtla (11) (9)
  • Süleyman Topçu / 03 Ekim 2024 14:53

    Vah vah! İsraile düşen füzeler çok mu üzüldün sen?

    Filistinliler Arap, onlardan bize ne? diyen siz Kemalistler değil misiniz?

    Yanıtla (2) (16)
  • karar okuru / 03 Ekim 2024 14:37

    Türk halkı cemaatler halinde yaşayan yığınlardan oluşuyor. yarısının piyasası olan bir mesleği yok ve hazineden geçiniyor. modern bir toplum olamadı henüz. olması da zor. en başta dinsel öğreti buna engel. kendi iyi insan(kul) tanımı var. bu durum tabanda çatışmaya neden oluyor. insanlar birbirlerine kuşku ile bakıyor. bu durumun her yere sirayet ettiğini görmek lazım.

    Yanıtla (17) (1)
  • Nazmi / 03 Ekim 2024 14:11

    Birçok şey değil hemen herşey çürüdü. Anayasa yoksa eğer, Devlet de, Devletin kurumları da çürür. Binali mesela. İDO´nun büfe ve paralarını iç etti diye atıldı. 1994 Erdoğan İBB, Binali de İDO´da. 2002, Akp iktidar ve Binali Ulşt. Bkn. oldu. TVF´nun Yön. Kur. yok, ama bir İng. Şirketine hoop 25 Mily. $ ödenir. Bu dolandırıcılık 6 yıl sonra BUGÜN mahkemede. Binali için soruşturmaya mahal yok diyecekler! Ben de olsam arkadaşımı kollar, bir emir salar ona ceza verdirtmem. Biz birbirimizi severiz!

    Yanıtla (15) (3)
  • Yusuf / 03 Ekim 2024 13:54

    Evet beraber çürüttük, kokuyor ama artık kokusunu da duymuyoruz. Zulmü alkışladık, ettiğimizi biçeceğiz.

    Yanıtla (22) (2)
  • Barut Osman / 03 Ekim 2024 13:49

    Ekonomik gidişat, sosyokültürel çürümeyi daha da artırıyor.Toplumdaki adaletsizlikler yaşam ile harmanlaşıyor..Okullarda eğitimdeki çürüme de buna eklenince, bu manevi çöküş hali toplumun tüm katmanlarına yayılıyor ve“normal”oluyor. cehalet sıradanlaşıyor, değer yargılarındaki zayıflamanın getirdiği ilkelliğe dönüş ise makbul görülüyor.Siyasetin zehirli dili, toplumdaki ötekileştirme pratiklerini besliyor, onaylıyor, kutuplaştırıyor, düşmanlaştırıyor..Yani çürüdükçe çoğalıyoruz...

    Yanıtla (16) (1)
  • ETİK / 03 Ekim 2024 13:44

    >> Bakıyorum suçluların telaşı içindesin diye bağırdı,biraz sonra adliye çalışanlarının birisi kapıdan baktı,aynı hakim oo ...hanım buyur gel dedi,o da sanığı göstererek arkadaşımın davası vardı başladımı diye baktım dedi. Tespit yaptırabilirsen ceza alır diyen hakim beraat verdi. Temyiz dilekçesini götürdüğümde pek masuma benzemiyor dedi. Ben de iftira atmamıştım hakim bey deyip çıktım,Türkiyede herkes adamına göre muamele yapar,çürüme bu işte !!

    Yanıtla (4) (1)
  • ETİK / 03 Ekim 2024 13:36

    İbrahim Bey, konunun üzerine gidip de "sehven" olmuştur yalanına zorlamayın. Türkiyede tefessüh etmeyen yer,bölge,kurum hemen hemen kalmamıştır da hergün yazılarıyla halkın karşısına çıkan bir gazeteciye yapamazlar diyordum ama özellikle o gazeteciye gözdağı için yapmışlardır kanaatindeyim boşuna zorlayıp koca koca bürokratlara yalan söyletmeyin. Çok özetliyerek bir hatıramı nakledeyim : Telefonla tehdit edildim,tespit yaptırdım dava açıldı,ilk duruşmada hakim sanığa ne kıpırdayıp duruyon ? >>>

    Yanıtla (2) (1)
  • Süleyman Topçu / 03 Ekim 2024 13:35

    Bu devlet bugün çürümedi, kurulurken çürümüştü. CHP teşkilatlarının valilik makamı olduğu yıllarda çürüme zirve yapmıştı. Şimdi o çürümüşlükten ortaya yeni bir örgütlenme ortaya çıkarma aşamasındayız.

    Yanıtla (3) (32)
  • YAKUP HALICI / 03 Ekim 2024 13:35

    "Çürümüş bir şeyler var Türkiye’de." DEĞİL.
    "HER ŞEY ÇÜRÜMÜŞ ARTIK TÜRKİYE'DE"

    Yanıtla (13) (2)
  • Karar okuru / 03 Ekim 2024 13:28

    80 darbesi sonrasında rahmetli Türkeş. ve arkadaşları “biz hapisteyiz ama fikirlerimiz iktidarda” demişlerdi. O fikirler ülkeyi bu hale getirdi ama dahası var bu gün güzel bir karikatür yayınlanmış; hırsız. Gaspçı, esrarkeş, katil, dolandırıcı, kaçakçı, tecavüzcü hapishane koğuşunda “biz hapisteyiz ama fikirlerimiz iktidarda” diye bağırıyor. Çürüme bu seviyede!

    Yanıtla (20) (2)
  • fahri fergan / 03 Ekim 2024 13:17

    bir şeyler mi sadece ..alayı çürümüş..

    Yanıtla (6) (1)
  • okur okumaz / 03 Ekim 2024 13:15

    Çürümüşlük; Var kere var

    Yanıtla (3) (1)
  • Okur / 03 Ekim 2024 13:11

    Kangren olmuş bir uzuv kesilmezse ölüm de kaçınılmaz oluyor.Ülkelerde de aynı.

    Yanıtla (5) (1)
  • Hakan / 03 Ekim 2024 13:07

    Dört bakanın dördünün birden yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla görevden alınması çok vahim bir olaydı.Sonra otobüsün üzerine çıkıp elele tutuşup poz vermeleri filan unutulmayacak şeylerdi.Çürüme sarmış her tarafı.

    Yanıtla (17) (1)
  • Musta / 03 Ekim 2024 12:52

    Köy enstitülerine din kültürü, ahlak ve muaşeret dersleri getirip güçlendirmek yerine kapattınız. Yerinde eğitim alan halkı "şehirleşme" hayaliyle plansız şekilde kentlere getirdiniz. E tabiiki, oradaki feodal tavırlar, hemşehricilikler şehirde, yönetimde, heryerde devam edecek. Siz hala 60-70 yıl öncesiyle kıyaslayıp avunmaya devam edin.

    Yanıtla (7) (1)
  • EMEKLİ / 03 Ekim 2024 10:36

    Huzurevi ve İnternet ücretlerine %300 zam yapılırken (tuuuikk ) enflasyon rakamlarına bak dalga geçiyorlar,bu çürümüşlüge hakkimizi helal etmiyoruz sebep olana sessiz kalana.

    Yanıtla (12) (2)
  • emekliye / 03 Ekim 2024 12:48

    Mart nisandan iyi olacak , 2074 te 2044 ten iyi olacak , ahiret hayatı dünya hayatından zaten iyi olacak, 70 yıl sabredin lütfen(!)

    Yanıtla (9) (1)
  • Musta / 03 Ekim 2024 12:48

    Ahirette; neden açık açık insanlar arasında ayrım yapana destek oldun; dendiğinde: " Ama Rabbim, CeHaPe mi gelseydi?" dersiniz. AKP ve CHP dışında iradeni kullanamıyor musun? Hiç mi tepki vermezsiniz.

    Yanıtla (14) (2)
  • Hakan / 03 Ekim 2024 12:44

    Montajlı videolarla miting yapan bir devlet büyüğü var.Ne desek boş.Herkes kendine yakışanı yapar.

    Yanıtla (14) (2)
  • Bjk / 03 Ekim 2024 12:07

    Milletinvekili arabasında uyuşturucu ticareti yapılıyor. Hala vekillik yapıyor.

    Yanıtla (13) (0)
  • Karar okurum / 03 Ekim 2024 12:18

    Normal bir ülkede olsa istifa eder ya da vekilliği düşürülmek üzere yargıya intikal ederdi. Tuz kokunca böyle oluyor. Ah neredesin adalet.

    Yanıtla (7) (0)
  • Samil has / 03 Ekim 2024 12:16

    Evet o kadar çok çürümüşki bu çürümüşlüğün7 örtmek için açığa çıkaranlara rüşvet verecek kadar da inanılmaz bir çürümüşlüğe imza atmıski rüşvet verip almada Dünya 3 . Sü olmuş abi bunu ifşa etme al sana rüşvet tanımı yapan kabul etmemiş kendi kötü durumunu kendi ülkesinde duyulmasono.
    .önlemek yani utandığından değil seçim kaybında rol.oynarmı başka bir yerde her yer böyle mi bilemem ama biz şükürler olsun 3. Dünyada ya sonlarda olsayd8k

    Yanıtla (1) (0)
  • Fuzuli / 03 Ekim 2024 12:15

    Cok sey curudu bu ulkede. Yukaridan asagiya. Balik bastan koktu.

    Yanıtla (2) (1)
  • Kahramanmaraş / 03 Ekim 2024 12:09

    Liyakat, Ehliyet ve Adaletin olmadığı bir ülkede herşey normal. Akıl ve Bilim yok, milletle dinle korkutulup, cennetle uytulmuş. 44 yıl bizde böyleydik. Bu ülkeden bir şey olmaz.

    Yanıtla (7) (1)
  • okur / 03 Ekim 2024 12:00

    çürüklükten nemalananlar yüksek mevkilerde oldukça çürüme bitmez. yeni yeni çürümeler dahi icat edilir. ülkemizde yaşanan süreç budur.

    Yanıtla (10) (1)
  • Namık Kemal Bayraktar / 03 Ekim 2024 11:34

    Bu ülkenin karakollarında hemen her gün sayın Elif Çakır örneğine -halkın deyimiyle-Rahmet okutacak ne kadar olay var, bilmiyoruz?

    Yanıtla (11) (1)
  • Musto / 03 Ekim 2024 11:34

    12 Eylül sonrası ülke içten içe çürümeye başladı.Asırlardır söylenilen özlü sözler bir bir gerçekleşmeye başladı..Balık baştan kokar..Sultanın izni olmadan eşkıya, Harami kervan soyamaz. ülkenin cumhurbaşkanı benim memurum işini bilir dedi.. Ardından gelenler rahat durur mu..Siyaseten zengin olanlar araştırılsın nereden buldun yasası çıkarılsın diyen, Başbakan
    görevden alındı.Gerekçe.. Sen bu kafayla partiye bırakın il ilçe başkanlarını.Çaycı bile bulamazsın çaycı..Eşkiya ülkeye hakim kılındı..

    Yanıtla (17) (1)
  • karar okuru-1 / 03 Ekim 2024 11:32

    ülke tarihinde hiç olmadığı kadar bıkkınlık, bezginlik içinde.
    oysa;
    suyun başındayız,
    susamışız,
    susuyoruz,
    suyun başı tutulmuş, SUSUYORUZ HALA.

    Yanıtla (5) (0)
  • Ali rıza / 03 Ekim 2024 00:13

    Fazla deşelemeye gerek yok İbrahim bey; ahlak çürürse gerisi çorap söküğü gibi gelir, ahlak çürüklüğü kolay kolay da tedavi edilmez, esas mesele bu!!.

    Yanıtla (46) (1)
  • KARAR OKURU / 03 Ekim 2024 09:34

    Ahlakın geri kazanılması ise ancak dini hassasiyetin artması ile grrçekleşir. Kork Allahtan korkmayandan. Herşeyin çaresi mahafrtullah ve aynı zamanfa muhabbetullahtır. Eğer gerçekten seviyorsa sevdiğinin sözünden çıkmaz. Eğer gerçekten korkuyorsa akıbetini düşünür.

    Yanıtla (4) (28)
  • yunus emre / 03 Ekim 2024 11:29

    yok babam, ahlakını düzeltmeden dini yüceltemezsin. avutma kendini. dini dikte etmek çözüm olsaydı, peygamberler seçilmiş olmazdı. kandırma kendini.

    Yanıtla (11) (3)
  • Sokrates / 03 Ekim 2024 10:36

    Buna zamanında tavır koysaydınız şimdi ağlamanın zamanı değil mücadele etmektir, bak biz 2008 den beri normal vatandaş olarak yapıyoruz?

    Yanıtla (1) (0)
  • kamil kaplan / 03 Ekim 2024 10:30

    Bu saaten sonra konuşmanın hiç bir anlamı yok ülkesinde her gün onlarca cinayet olurken vatandaşların canına malına namusuna kast edenler yüzlerce suçu olsada sokağa salınırken alkışlayan destekleyen büyük çoğunluğun sonu yakındır Allah merhametsizlere merhamet etmez.

    Yanıtla (2) (0)
  • Takipci / 03 Ekim 2024 10:08

    Gunumuz Turkiyesine ayna tutan bir yazi, tesekkurler sn yazar. "Devlet denen kadim kurumun varlık sebebi vatandaşların güvenliğini temin etmektir" Guvenligi temin edilenler var olmaya varda, onlar normal vatandaslar degil. Maalesef (Yerli-Yabanci) her turlu anormal gruplar/sahsiyetler bu ulkede tam bir koruma altinda...

    Yanıtla (3) (0)
  • okur / 03 Ekim 2024 10:05

    Ne bir şeyi Sn Yazar ne bir şeyi.. Genel, genel.. Herşeyi çürüttüler. Üstelik taammüden..

    Yanıtla (4) (1)
  • Ali / 03 Ekim 2024 09:55

    22 yıllık dindarların iktidarinda çürümüş birseyin kalmamış olması gerekirdi. Demekki dindarlık da boş imiş. Dindar değil, Ahlaklı insanların yönetimine ihtiyacımız var.

    Yanıtla (8) (1)
  • MC / 03 Ekim 2024 09:52

    Her problemde, aksaklıkta, hukuksuzlukta, haksızlıkta, yanlışta o eylemin sormluluğu birinci dereceden RTE de görülmediği sürece hiç bir şey düzelmez. Çünkü her şeyin sebebi oluşturulan düzen. RTE de bu düzeni isteyerek oluşturdu ve gidişattan da son derece mutlu. İlk seçimde değiştirilmesi lazım. Armutun sapı üzümün çöpü deyip Özel, Yavaş, İmamoğlu veya başkalarının denenmeden sadece yandaş medyanın köpürtmesiyle oluşturulan polemiğe takılınması Türkiye'ye yapılacak en büyük kötülüktür.

    Yanıtla (2) (0)
  • Hasan / 03 Ekim 2024 09:51

    Yarın aynı şeyi İsrailli yapsa Tahrannı silindir gibi ezse biz hepimiz ayaklarımıza basılmış gibi Yahudi zulmünden bahsederiz, çünkü biz iki Yüzlüyüz, insanlığı kendimize dert ettiğimize tarihi asla şahitlik etmemiştir.

    Yanıtla (0) (0)
  • Derdi Dereli / 03 Ekim 2024 09:37

    CB nı TBMM salonuna girerken CeHaPe ayağa kalkmış, bu zihniyette “çatlak!” olmuş:(
    Tıpkı “ekmek bulamıyorlarsa pata yesinler” lafı benzeri bir durum.
    Yada, Ayasofya da papaz sarığı görmektense.. yaaa… boş verin bu işleri artık.
    Devleyin kurumu personeli bir gasteciyi gel diye çağırmamış, bizzat refakat ederek içeri pardon nereye ise işte oraya götürmüş. Şimdi okurun derdi bu MUU??

    Yanıtla (2) (11)
  • Burhan Kula / 03 Ekim 2024 00:26

    ADALET VE HUKUK olmadan, AİHM VE AYM kararları tanınmadan uygulanmadan ,bu ülkede ekonomi de toplumsal çürümede düzelmez, düzelmeyecek.
    Dün kendileri defalarca AİHM ne başvuranlar, Bugün AİHM kararlarını tanımıyor uygulamıyor, böyle bir ülkenin refah görmesi, huzur bulması söz konusu bile olamaz.

    Yanıtla (32) (1)
  • KARAR OKURU / 03 Ekim 2024 09:29

    Hak yemek çok kötüdür. Haklıya hakkını vermek gerekir. Analara şefkati veren Allahtır. Elbetteki Allah en şefkatlidir. Ve kullarını analardan daha çok sever. Ve hiç bir ana çocuğunun haksızlığa uğrsmasını isyemez. Allah kuluna yapılanlardan daim haberdardır. Mühlet verir. İhmal etmez.

    Yanıtla (3) (9)
  • Barut Osman / 03 Ekim 2024 09:23

    Torpille düz memurluktan üstelik başka bir kurumda amir olan vatandaşa çalıştığı kurum hakkında soru soran başka bir vatandaşa amirin verdiği cevap: Kurumun sadece 'TABELADA'adı var,adı büyük. İçi ise BOŞ. (bunu söyleyen amir AKP li)

    Yanıtla (20) (0)
  • Neptun / 03 Ekim 2024 00:22

    Devlet epeydir böyle..artarak devam ediyor..esas toplum çürüyor hızla..bundan bahseden yok .aile içinde bile saygı bitti ..Esra erolluk olaylar her yaş ve sınıfta çok yaygın..antidepresan ve uyusturucu yaşı onikilerde ve çok yaygın .tüm akraba komşuluk aile ilişkileri bitti..insanlar yalnız.sosyal medya ve TV her yaştan insanın tek arkadaşı.kitap sanat vb yok insanların hayatindA.TV lerde vb duyduklarını birbirine anlatan cahil politize olmuş lumpenle dolu ortalık .sahici olmayan kalp insan dolu

    Yanıtla (14) (0)
  • Karar okuru / 03 Ekim 2024 01:52

    Neyse allahtan kemalist rejim yıkıldı ya önemli olan o. Diğer konular zamanla düzelir.

    Yanıtla (0) (31)
  • Reader / 03 Ekim 2024 10:53

    Cumhuriyet ile yönetilmek sana koymuş olabilir senin yerin lübnan Afganistan oralarda barınabilirsin

    Yanıtla (4) (0)
  • KARAR OKURU / 03 Ekim 2024 09:22

    Dinimizin anlatılabileceği hiç bir kurum kuruluş yok. Millet dinini nereden öğrenecek. Bu hallere düşenlere sotın bakalım. Dinlerini nekadar öğrenebilmiş. Üç ay yaz tatilinde camide bir buçuk aylık sürede ne ne kadar öğretilebilir. Ksldı ki camiye çocuğunu kaç kişi gönderiyor. Dinini bildiğini söyleyip yaşamayanların yaptıkları kötü misaldir. Ve kötü misal misal olmaz.

    Yanıtla (0) (17)
  • Karınca / 03 Ekim 2024 09:13

    Artık işlemeyen bir siyaset kurumu var bu ülkede. Siyasi olarak bir kurtarıcı bekleme aymazligina düşüyoruz hepimiz. Nasıl olur bilemiyorum ama bireysel aydınlanma olmadan bu işlerin hiçbirisi düzelmez. İlk önce adaleti tesis edeceksiniz ki gerisi gelsin. Hani sağlık olmadan maddi anlamda hicbirseyin anlamı olmadığı gibi adalet olmadan da devletin hiçbir anlamı yok. Zaten devletin amacı güçlüye karşı güçsüzu korumak değil mi? Bugün ise tam tersi

    Yanıtla (7) (0)
  • Abdullah / 03 Ekim 2024 09:12

    Çürümeyen ne kaldı?

    Yanıtla (4) (0)
  • OKUR / 03 Ekim 2024 00:16

    Her alanda "Kötülük normalleşti". AKP'liler övünebilir!

    Yanıtla (40) (0)
  • suçlama / 03 Ekim 2024 09:11

    Ne ilkellik ne başka bir şey. Herkes herşeyi görüyor. Ama alternatif yok. Çıkış yolu bulunamıyor. Hem akp hem de chp herkesin kendilerine sorgusuz sualsiz ram olmasını istiyor. Alternatifleri anında etkisiz hale getiriyorlar. İyi parti yüzde 17lere kadar çıkınca bir alternatif olur diye sevinmiştik. Kemal Kılıçtaroğlu hırsıyla Metal Akşeneri buldozet gibi ezdi geçti. İyi parti diye bir şey kalmadı.

    Yanıtla (2) (2)
  • emekli / 03 Ekim 2024 09:10

    Emeklileri, "sosyal atık" yerine koyan o zatı ve partisini, "siyasal atık" yapıp, parti mezarlığına gömünceye kadar sivil direniş mücadelemiz sürecek. Gözyaşları eşliğinde yapılan beddualarımız yerde kalmayacak. TÜİK'e ürettiğiniz yalan oranlarla çaldığınız hakkımız çoluğunuzdan çocuğunuzdan çıksın inşallah.

    Yanıtla (13) (0)
  • Evrensel Karar / 03 Ekim 2024 09:09

    Sayın yazar ülkemizde ve doğu toplumlarında çürümüşlüğün ve yozlaşmanın ötesinde bir sorun bu. Bence insanlaşma ve insan denen biyolojik canlının kan dökmede ve fesat çıkarmada hala aynı beyinle hareket ettiğini görmek gerekiyor. İlkel, ataerkil, dinsel ve biyolojik aklın insanlaşamayacağını sürekli vurguluyorum. Sınırını ve sınıfını aşabilen ve evrensel adalet ve ahlak üreten beyine geçmesi gerekiyor ama %70 ve üzeri bunu başaramaz. Okumayan, düşünmeyen ve sorgulamayan akıl insanlaşamaz.

    Yanıtla (2) (0)
  • Felix Shancez / 03 Ekim 2024 08:25

    Çürüyen milletin ta kendisi. Çürümeye neden olan koşulları son 5 yılda ilmek ilmek dokuyan da AKP ve liderinin uyguladığı "ekonomi" politikasıdır. Para kazanmayı, gayrimenkul, inşaat, arsa sahibi olmayı, hırs içinde 3er 5er, 10ar ev almayı insanlara hedef yaparsan, millet de ne olursa olsun benim de olsun diyerek para için her şeyi yapar hale gelir. Ekonomik ahlaksızlık ta diğer ahlaksızlık ve çürümeyi başlatır ve zamanla tüm değerler çöker. Türkiye'de olan tam da budur. Geçmiş ola!!

    Yanıtla (12) (0)
  • KARAR OKURU / 03 Ekim 2024 09:04

    Parasız o dediklerin nasıl olacak ki. Faizler düşük iken insanlar param değer kaybetmesin diye herkes gücüne göre ev arsa araba motor aldı. Alamayanın elindeki üç beş kuruşun enflosyon kadarı elinden uçtu gitti. Halk 5 lira kazandıysa onu harcayana kadar 1 lirası uçtu.

    Yanıtla (1) (1)
  • Reader / 03 Ekim 2024 08:25

    Boş kafalı insanlar makam sahibi olunca o makamın kendilerine her çeşit kudret liyakatı sağladığını sanırlar .

    Yanıtla (9) (0)
  • KARAR OKURU / 03 Ekim 2024 08:58

    Sanı diyorsun ama onlar yaşıyorlar.

    Yanıtla (1) (0)
  • Osman Baltaoğlu / 03 Ekim 2024 08:52

    Çürümüş bir şeyler var Türkiye'de, Polisler haksız yere şöyle şöyle yaptı denebiliyorsa bu da nispeten iyi bir duruma işaret eder. Çünkü bunların söylenemediği zamanları da biliyoruz.

    Yanıtla (0) (3)
  • Batandaş / 03 Ekim 2024 08:49

    Bir lider bir başka parti liderini tehdit ediyor geleni gideni hedef tahtasına koyuyor. Ardından tüm milletin gözü önünde tehdit ettiği parti liderine "siyaseten söylenen şeyler alınmayın" diyor. Diğer parti lideri de "yok canım olur böyle şeyler" diyor.
    Aynı lider yıllarca PKK uzantısı dediklerinin gülerek elini sıkıyor.
    Bir başka lider "İsrail'in sonraki hedefi Türkiye" diyor. Ekonomi umurunda değil? Millet biraz daha kemer sıkar kimin umurunda.
    ÇÜRÜMEYEN YER KALDI MI?

    Yanıtla (4) (0)
  • İLHAN CENGİZ / 03 Ekim 2024 08:45

    Sn. Kiras; bu "çürümüşlüğü" ülkede yaşayan herkes günlük hayatında, devletin kurumlarıyla olan münasebetlerinde, eğitimde, yargıda vb. yaşıyor ve görüyor. Ancak artık tuz da kokmaya başladıysa, 22 yıldır bu ülkeyi yönetenler dün iktidara gelmiş gibi "sivil anayasa"dan bahsediyorlarsa şapkayı önümüze koyup düşünmemiz lazım; "biz nerede hata yaptık? Hatamızı nasıl telafi ederiz?" diye.. Saygılarımla.

    Yanıtla (3) (0)
  • Hakan / 03 Ekim 2024 08:45

    Düzen değişti, adamına göre hukuk düzeni bu, Saf olmayın

    Yanıtla (3) (0)
  • OKUR 41 / 03 Ekim 2024 08:40

    Başlık," Çürümeyen bir şey mı ülkede" olarak değişse nasıl olur?

    Yanıtla (7) (0)
  • F.A / 03 Ekim 2024 01:03

    Kurumlar bilerek çökertildi. Liyakat yerini bizimkilere bıraktı. Kurumların hiç biri doğru bilgi üretmiyor. Bu yüzden memleketin durumu sanılandan daha vahim. Bulanık suda balık tutmak hikayesi ama balığı bizimkiler tutuyor.

    Yanıtla (25) (0)
  • Şero / 03 Ekim 2024 03:36

    Önceleri ben de öyle düşünüyordum, fakat sonradan düşüncem değişti. Bunlar hiç bir şeyi ‘bilerek’ yapmıyorlar. O yüzden sefil bir haldeyiz.

    Yanıtla (9) (0)
  • Ali Malat / 03 Ekim 2024 08:32

    Şero kardeş bunlar her şeyi en az bizim kadar biliyor. Bu bir proje. gerçekleşiyor. Siyonistlerden üstün başarı ödülü alanlar,beride one munıte diyorlar bu size bir şey anlatmıyormu.saygılar.

    Yanıtla (11) (0)
  • MİZAN / 03 Ekim 2024 08:19

    RTE, her şeyi çürüttü.

    Yanıtla (12) (0)
  • Dokuzuncu köy / 03 Ekim 2024 07:25

    Sayın Kiras; Artık yüksek sesle söylememiz lazım derken çok geç kaldınız çünkü çürümüş bir şeyler var yerine çürümeyen ne kaldı ifadesi daha doğru olurdu.

    Yanıtla (9) (0)
  • Dokuzuncu köy / 03 Ekim 2024 07:20

    Sayın Kiras; Elif hanıma yapılan muamele elbette çok üzücü, ama ona geçmiş olsun derken en azından bu talihsiz durum Elif hanımı bundan sonra kimsesizlerin kimsesi yapabilir. Yani başkaları başına geleni yazdıklarında yok ya daha neler denilmeyecektir.

    Yanıtla (3) (0)
  • Fatih / 03 Ekim 2024 07:17

    Sizin bizim yazar diye bir anlayış yok. Maalesef burası Survivor-Türkiye. Bunu manşette tutun ki bu devlet memurları karşısında kendinden güçlü birilerinin olduğunu görsün. Ancak o zaman korkarlar.
    Ancak onları oraya getiren güçten daha büyük güçlerin başkalarını kolladığını görmüyorlar. Asıl en büyük gücün Allah olduğunu unutuyorlar.
    Maalesef İktidar bu şekilde olmasını istiyor, bilerek cahiliye dönemini yaşatmak istiyorlar. Zengin ve paraya tap anların dönemini.

    Yanıtla (2) (0)
  • Cem Öz / 03 Ekim 2024 07:16

    On Bi r yıldan beri düşük ücretle oturan kiracıdan evimi boşaltamıyorum.İhtiyacım önemli değil.Ettiği küfürler hiç önemli değil.Gerçekten adalet çok kıymetli.Saygılar Sayın Kiras

    Yanıtla (4) (0)
  • Muhriç / 03 Ekim 2024 06:37

    İşte Türkiye'nin problemi; her birimizin, bir-iki değil, onlarca standardımız var. Bir eylem, kim tarafından, kime karşı yapılıyor, hemen her zaman eylemin niteliğinin önüne geçiyor. Maalesef bu halkın çok büyük bir çoğunluğu (kendimi de dahil ederek söylüyorum), adalet duygusundan yoksundur. Bu anlayış ve idrak seviyemiz devam ettikçe, güzel bir gelecek inşa etmemiz, çocuklarımız ve torunlarımızın daha adil bir dünyaya gözlerini açmaları hayaldir.

    Yanıtla (4) (0)
  • haluk d / 03 Ekim 2024 06:26

    Sayin yazar Bu curumuslugun giderilmesi için bir an once seçim yapılıp mevcut duzenin degismesi lazim . size soruyorum siz OZGUR beyin CHP sinde bu iradeyi görüyormusunuz?

    Yanıtla (4) (4)
  • Hasan Hüseyin Yılmaz / 03 Ekim 2024 06:25

    Çürümeyen bir şey söyleyin İbrahim bey.

    Yanıtla (5) (0)
  • Personfuxco / 03 Ekim 2024 03:22

    Sadece kötüler değil, onları hayra çağırmayan, neme lazım diyenler de (yani toplumun çoğunluğu) bu durumdan ve olacaklardan sorumlu. Yanlarına kalır sandılar ama aslında görmeleri ve duymaları imkansızdı. Allah korusun ibretlik, kıssalık olacağız diye korkuyorum.

    Yanıtla (3) (0)
  • Cabbar / 03 Ekim 2024 02:45

    İstiklal Savaşı'nın hain düşmanı, sözde hilafetçi ve isyancı Anzavur, mezarında keyifle seyrediyor bizi. Resmen bunu hissediyorum.

    Yanıtla (3) (0)
  • İlhan / 03 Ekim 2024 02:14

    Bircoklari az çok su taşıdı bu çürümüşlüğe. Görmezden gelinen kötü hallerin bir eseridir çürümüş birşeylerin olduğu bu ülke. Hesap ödemeden kurtulmak yok

    Yanıtla (4) (0)
  • Karar okuru / 03 Ekim 2024 01:57

    “Artık yüksek sesle söylememiz lazım: Çürümüş bir şeyler var Türkiye’de.” Komik olmayın! ne çürümüş bir şeyler varı, ülke toptan çürüdü! Yetmez ama evet dedik değil mi? Yetti mi bari?

    Yanıtla (13) (0)
  • Rafael / 03 Ekim 2024 01:00

    İlk yorumumu tamamlamak adına yazdıklarınıza harfiyen katılıyorum. Mutlu gününüzde size misafirinize (ki Elif Hanım insan evladı, vicdan sahibi birisidir) yaşatılanlar en hafif tabiriyle hukuksuzluktur. AKP eseriyle ne kadar övünse azdır. Birileri geliyor sizi evinizden, otelinizden keyfine göre alabiliyor. Hem de bir gazeteciyi. Bu basit bir yanlışlık değil. Hadi AKPli gazeteciye yapsınlar da görelim. Çok adaletsiz oldu bu ülke ama herkes başına gelince anlayacak ve çok geç olacak.

    Yanıtla (15) (0)
  • Kaldi / 03 Ekim 2024 00:46

    Curumemis ne kaldi Turkiye'de?

    Yanıtla (4) (0)
  • KARAR OKUR / 03 Ekim 2024 00:33

    "Yalanı, gıybeti, kul hakkına riayet etmemeyi kanıksayıp,yaşam tarzı haline getirdiğimizde,
    Bunlardan pişman dahi olmayıp
    Tövbelerimizi alelacele dualar arasına sıkıştırılan sözcüklere hapsettiğimizde kaybettik."
    Alıntı...

    Yanıtla (6) (0)
  • Kararlı / 03 Ekim 2024 05:57

    İnsanlar hata-yanlış yapamaz mı?!.. Hata-yanlış yapanlar hatasından, yanlışından dönmemeli mi?!.. O hatanın yanlışın içinde debelenmeli mi?!.. Zamanında iyi zannederek destekleyenler yanlış yapıldığını görünce, bunlar yanlış yapıyor dememeli mi?!... Başta destekledim yanlışta yapsalar desteklemeye devam mı edeyim demeli?!... Bunu mu istiyorsunuz?!..

    Yanıtla (9) (2)
  • Karar okuru / 03 Ekim 2024 09:57

    Hata ve yanlış yapıp, uyaranlara da tepeden bakıp sonra yaptığınızın sonuçları ile yüzleşince yaygara yapmak yerine önce susup yüzleşmek gerekir. Ülkenin içine düştüğü hale bakınca öyle “ne yapalım hata olmuş” dşyerek zevahşri kurtarmaya çalışmak en hafif deyimi ile gaflettir. Ayrıca ölüme ve yıkıma sebebiyet verdikten sonra özrün de, pişmanlığın da anlamı yoktur. Dün bu çürümüşlüğe giden yolları açan liberal, Kürt siyaseti, cemaatçiler ve muhafazakar çok bilmişler vebalin ortağıdırlar.

    Yanıtla (1) (1)
  • Mr / 03 Ekim 2024 12:30

    Biz hata yapmadık, bizim ortalama zeka seviyemiz IQ 90 , gorilinki IQ 82. Bizim elimizden gelen bu, bu zeka seviyesiyle bu kadar.

    Yanıtla (1) (1)