Bugün muhalefette Erdoğan olsaydı
Bugünlerde muhalefet partileri birbirine düşmüş, bir taraftan seçim yenilgisinin suçunu birbirlerinin üzerine atıyor, bir yandan da önümüzdeki yerel seçimde ittifak yapıp yapmayacaklarını tartışıyorlar.
Peki, konuştukları mevzuların halkın umurunda olduğunu mu düşünüyorlar acaba?
Gözden kaçırılmaması gereken tek bir siyasi realite var bugün Türkiye’de. O da 14 Mayıs-28 Mayıs seçimlerinin sonucu.
İktidar bloku her şeye rağmen halktan onay aldı ve muhalefetin seçim yenilgisi muhalif seçmen kitlesinde büyük bir hayal kırıklığı ve ümitsizlik yarattı. Elimizdeki realite bu.
Demek ki muhalefet öncelikle yüzde 48’in hayal kırıklığına ve ümitsizliğine çare bulmaya uğraşmak zorunda. Ama bunu yapabilecek moral motivasyonu yok.
Onun için bunu yapmak yerine yaşanan büyük yenilgiden küçük zaferler çıkarmaya, majör kayıptan minör kazançlar elde etmeye çalışıyorlar. Hem de son seçimde aldıkları oyun ceplerinde olduğu varsayımıyla yerel seçim hesapları yapıyormuş gibi görünüyorlar.
Oysa muhalefet partileri açısından durum o kadar parlak görünmüyor. Bugünkü şartlarda ittifaksız seçim kazanmak çok zor. Türkiye genelinde oyları yüzde onun altında olan partilerin “Biz yerel seçime kendi adaylarımızla katılacağız” demeleri ise akla aykırı bir tutum.
Belki de muhalefet partilerinin arasındaki ittifak kavgaları aslında liderlerin kendi partilerine sahip çıkma, yani parti içi iktidarlarını tahkim etme çabalarının zemininden ibaret.
Ne yazık ki bu ittifak kavgalarında söylenen yeni bir şey yok. Topluma gösterilen cezbedici bir hedef yok.
Vaat edilen bir ufuk yok. Ümit yok. İnanç yok.
Muhalefetin topluma yeniden ümit ve güven aşılaması gerekmiyor mu? Bunun için atılan bir adım var mı? Bir hazırlık var mı? Bir arayış var mı? Hatta bir niyet var mı?
Bugün itibarıyla artık siyaset yapmanın yeni yollarını aramak, bu yolda farklı yöntemler denemek gerektiği aşikâr. Muhalefet partileri bunun ne kadar farkında? Meseleyi geçen seçimdeki ittifakı sürdürmek veya dağıtmak ikilemi içinde ele almanın kime ne kazandırabileceği düşünülüyor acaba? Bu şekilde topluma ne söylenmiş oluyor? Hangi hedef gösteriliyor?
Son bir soru: Kendilerinin kendilerinden ümitleri var mı ülkenin geleceği adına?
***
Şimdi mevcut muhalefetin durumunu bir kenara bırakıp muhal bir varsayım üzerinde kafa yormaya ne dersiniz?
Farzı muhal, bugün Erdoğan ve partisi muhalefette olsaydı ve iktidarda olanlar da yine bugünkü gibi bir yönetim performansı sergiliyor olsalardı ne olurdu?
Mesela ülkede işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, zamlar vs. halkın belini bükerken iktidardakilerin “vatan, millet, din, kitap” konularını gündeme getirmeye çalışmasına AK Partili bir muhalefet nasıl tepki gösterirdi?
Hayat pahalılığı yüzünden evine et, süt, yumurta götüremez hale gelen vatandaşın şikayetine karşı “Soğanı sarımsağı boş verin, vatan elden gidiyor” retoriğine baş vuran bir hükümete ne cevap verirdi?
“İslam dünyasının lideri olacağız, Kudüs’ü kurtaracağız, Ay’a çıkıyoruz, uzaya gidiyoruz…” iddialarına nasıl karşılık verirdi?
Bir düşünelim, muhalefetteki AK Parti adayının kazandığı belediye seçimini iptal edip yenileselerdi ne olurdu?
Seçim kampanyasında “Bunlar terör örgütlerinin uzantısı, bunlar talimatı Kandil’den, Pensilvanya’dan alıyor” denseydi, “AK Parti iktidara gelirse erkekler erkeklerle evlenecek” diye propaganda yapılsaydı ne tepki gösterirlerdi?
İktidar mensupları “Bu seçim, işgalcilere karşı istiklal mücadelesi seçimidir, muhalefeti Cudi’ye, Gabar’a gömeceğiz” diye konuşsalardı ne olurdu?
Türk tipi yönetime geçiyoruz diyerek kuvvetler ayrılığı ortadan kaldırılsa, parlamento etkisizleştirilse, devlet kurumları işlevsizleştirilse, yönetim kadrolarında liyakat yerine sadakat esas alınsa AK Parti ne şekilde tepki gösterirdi?
Orman yangınını söndüremeyen… Depremde 48 saat boyunca müdahale edemeyen… Vatandaşın cebindeki paranın değerini koruyamayan… Soğan sarımsak fiyatını kontrol etmeye gücü yetmeyen bir iktidar karşısında nasıl bir muhalefet yapardı Erdoğan?
Erdoğan’ın siyaset yapma tarzını az çok bildiğimizden bu farazi sorulara yine farazi bazı cevaplar vermek kolay olmalı. Bu vereceğimiz cevapların aynı zamanda mevcut muhalefetin mevcut iktidar karşısındaki zaaflarının da açıklaması olacağı muhakkak.