Darbeci Sisi ‘in’ ‘canımız ciğerimiz’ ama Müslüman Kardeşler ‘out’ mu?
Darbeci Sisi in “canımız ciğerimiz” ama Müslüman Kardeşler “out” mu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘asla ama asla’, ‘bu can bu bedende olduğu müddetçe’ diyerek başlayıp kestiği raconların, meydan okumalarının tam tersini yaptığının en son örneği Mısır Cumhurbaşkanı Sisi oldu…
11 yıl aradan sonra geçen hafta Mısır’a giden Erdoğan, asla barışmam, tokalaşmam, tenezzül de etmem dediği Sisi ile barıştı, tokalaştı. Mısır Cumhurbaşkanı için “Değerli kardeşim” ifadesini kullanarak, Sisi’yi Ankara’ya davet ettiğini, ilk fırsatta bu ziyareti gerçekleştirmesini istediğini, bu ziyaretin iki ülke ilişkilerinde yeni bir sayfa açacağını duyurdu.
Bir aksilik olmazsa Sisi de Nisan ayında Türkiye’ye gelecek, Cumhurbaşkanı Erdoğan Sisi’yi kırmızı halılarla karşılayacak.
***
Erdoğan’ın şu sözlerinin üzerinden ne kadar zaman geçti:
“Ben böyle bir kişiyle asla görüşmem. Görüşenler de tarihte farklı bir şekilde değerlendirilecektir. Göreve geldiğinden bu yana 42 kişiyi idam etti. En son 9 genci idam etti. Bir defa yenilir yutulur lokma değildir. Mısır halkı bizim canımız ciğerimizdir ama Sisi asla!”
Peki ya şu sözlerinin üzerinden ne kadar zaman geçti:
“Beni Sisi ile çok barıştırmak isteyenler var, ama asla kabul etmiyorum, etmem de. Neden? Halkının yüzde 52 oyunu almış bir Mursi’yi ve arkadaşlarını cezaevine mahkûm eden bir anti-demokratla karşı karşıya gelmem, onunla aynı masaya da oturmam.”
Türkiye’de gündem yoğun, siyasetçiler de çok konuştuğu için sözler arada çabukça kaynayıp unutulabiliyor. Erdoğan Sisi’yle münasebetini sürdüren Avrupa Birliği ülkelerini de “AB ülkelerinde darbecilik yasak olduğu halde siz nasıl oluyor da Sisi’nin davetine icabet ediyorsunuz?” diyerek eleştirmişti.
Erdoğan 23 Haziran 2019 yılındaki yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde Sisi üzerinden çıtayı öyle bir yere çıkardı ki, seçmenlere “Pazar günü Sisi mi diyeceğiz, Binali Yıldırım mı diyeceğiz” diyerek oy istedi, Ekrem İmamoğlu’nu Sisi diyerek miting meydanlarında seçmenlerine yuhalatmıştı.
***
Peki bu kadar söz, öfke, hamaset, tepki, söylenen sözler ne oldu?
Mısır açısından ne değişti? Hiçbir şey, Mısır orada duruyor, Sisi de…
Ayrıca bildiğimiz kadarıyla Sisi Türkiye’yle barışmak için araya aracılar falan da koymadı.
Sisi Türkiye için Erdoğan için kendisini bugün çelişkiye düşürecek, ‘şunu şunu demişti, ne oldu’ dedirtecek sözler de sarf etmedi.
Değişen her zamanki gibi Türkiye oldu, Erdoğan çıkıp Mısır ile ilişkilerimizi bozmaya sebep olan şu, şu gerekçeler vardı artık onlar ortadan kalktı diyebilir mi, olsaydı zaten açıklardı, bunu bir zafer olarak propagandasını yapardı.
Yanlış anlamayın Erdoğan Mısır’a gitmekle, Sisi’yle tokalaşmakla doğru olanı yaptı, olması gereken de budur.
Ama bir sınırımızın, bir ölçümüzün olmadığı, terazinin bir türlü denge de durmadı da ortada.
***
Şimdi Erdoğan “asla ama asla” barışmam dediği Sisi’yle barışırken, “Mısır halkı bizim canımız ciğerimizdir” dediği Sisi’den kaçıp Türkiye’ye sığınan merhum Mursi’nin arkadaşları, Müslüman Kardeşler’in İstanbul’da yaşayan lideri Mahmut Hüseyin’in de aralarında bulunduğu bazı Müslüman Kardeşler yöneticilerinin Türkiye vatandaşlıkları iptal edilmiş!
Ama bir düzeltme yapalım, Erdoğan Sisi’yle görüştükten sonra değil, Sisi’yle görüşmeden iki ay önce Mahmut Hüseyin ve diğer Müslüman Kardeşle yöneticilerinin vatandaşlıkları iptal edilmiş.
Ayrıntılarını öğrenmek için Mahmut Hüseyin’e yakın bir isimle görüştüm.
Mahmut Hüseyin Mısır İhvanı Müslimin’in genel sekreteri olarak görev yapan önemli bir isimdi. Sisi’nin darbesinden iki gün önce Türkiye’ye gelmiş ve sonrasında ülkemizde kalmış. Mahmut Hüseyin’e yakın isim, şu anda ülkemizde Sisi’den kaçıp ülkemize gelen 30 bin Mısırlı olduğunu ifade etti.
Mahmut Hüseyin beş yıl önce gayrimenkul alımıyla vatandaş olmuş. İki ay önce nüfus idaresinden aranarak vatandaşlığının iptal edildiği söylenmiş. Bunun üzerine Mahmut Hüseyin’in durumu iktidar yetkililerine bildirilmiş, bir yanlışlık olduğu, bunun düzeltileceği söylenmiş ama herhangi bir gelişme olmamış. Yani Erdoğan’ın haberi olmuş iki ay öncesinde.
Mahmut Hüseyin’in vatandaşlığının iptal edildiği bilgisinin kamuoyuna yansıması AK Parti içinde de bir hayli rahatsızlık oluşturmuş. Pazartesi gecesi iktidar yetkilileri Mahmut Hüseyin ile görüşmüşler, dosyasının Cumhurbaşkanı Erdoğan’da olduğu, vatandaşlığının tekrar yeniden verileceği bilgisi verilmiş.
MAHMUT HÜSEYİN’İN DOSYASI ERDOĞAN’IN ÖNÜNDE
Dün Mahmut Hüseyin’in durumuyla ilgili bilgi almak için ilk aradığım isim İnsan Hakları Savunucusu Avukat Gülden Sönmez’di. Sönmez’e Mahmut Hüseyin’in durumunu sorduğumda ‘kaç Mahmut Hüseyin var. Mahmut Hüseyin’in durumu kamuoyuna yansıdı ve vatandaşlığı geri verilir, peki diğerleri ne olacak?’ dedi. Ve dün vatandaşlık verilen ve bugün gizlice, haber verilmeden vatandaşlıktan çıkarılan Suriyelilerin, Mısırlıların yaşadığı sorunları anlattı.
Gülden Sönmez’in anlattıkları şöyle:
“Vatandaşlıktan çıkarma ve/veya verilen vatandaşlığı geri alma konusu sadece açıklanan isimler ile sınırlı bir konu değil maalesef. Son bir buçuk yıldır artan oranda bu şekilde vaka ile karşılaşıyoruz.
Mısırlı, Suriyeli, Çeçen, Özbek şahıs ve ailelerle ilgili dava işlemleri avukatlar tarafından takip edilmekte. Vatandaşlıktan habersiz olarak çıkarılanlar, bir anda TC kimlik nosuz kalıp tüm kamu sistemi erişimleri ve banka erişimleri iptal olduğu için yaşarken resmi olarak öldürülüyorlar. Tapularını devredemiyorlar, arabalarını satamıyorlar, noterden vekaletnameyi TC adıyla ve nosu ile çıkaramadıkları için bu işlemleri avukata da yaptıramıyorlar. TCKN ile yapılan hiçbir işlemi yapamıyorlar. Çocukları da bir anda MEB sisteminde (okulda) yok oluyor. Burada vatandaş olarak düzen kuran yatırım yapan insanlar bir anda sınır dışı edilme ile karşı karşıya kalıyorlar. Yapabilecekleri şey Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile atıldıkları için Cumhurbaşkanlığına dava açmak. Dava açmak için de bu kararnamenin bulunup nüfus tarafından kendilerine resmi yazılı tebligat yapılması için Nüfus İdaresine gidip “beni vatandaşlıktan attığınızı bana bildirir misiniz?” demeleri gerekiyor. Sonra dava süreci başlıyor. Bu dava bitinceye kadar en iyimser yorumla minimum 1 yıl çok zorlu bir hayatta kalma mücadelesi vermek zorundalar.
Şanslıysalar ya da sokağa çıkmazlarsa kaçtıkları savaş ve zulüm ortamına sınır dışı edilmekten korunabiliyorlar. Bir diğer seçenek ise ölüme gitmemek için sıtmaya razı olup “Geri Gönderme Merkezlerinin” girdabında sabır ve çileye maruz kalmak.”
Bir ölçümüz yok dediğim bu. Ya da siz şöyle okuyun. Her işimiz Türk usulü. Aşırı heyecanla arkasını önünü tartmadan Allah Allah diyerek bir işe dalıyoruz, şöyle Ensarız, böyle mazlumların hamisiyiz diyerek yeri göğü inletiyoruz. Sonra Hay Allah moduna geçiyoruz ama burada da bir ölçü yok. Âlayı vâlâ ile Suriyelilere Mısırlılara verdiğimiz vatandaşlığı gizlice iptal ediyoruz!















Devlet de ciddiyet denen bir şey kalmadı. Gerçi nasıl kalsın. Hukuk mu var memlekette. Tuz koktu tuz.
Yanıtla (10) (0)Tuz koktu. Niye kokmasın? Herşeye boyun eğenlerin olduğu ülkede tuz da kokar buz da.
Yanıtla (2) (0)Eskiden vatandaşlıktan çıkarılma TBMM kararı ile olurdu. bu yetkide cumhurbaşkanına devredilmiş. kimi istemiyorsan at vatandaşlıktan valla. ne güzel iş.
Yanıtla (7) (1)Ah keşke senin dediğin gibi olsa.
Yanıtla (1) (1)Sayın Elif Çakır yazınızda yerden göğe kadar haklısınız ama böyle olumsuz eylemlere "Türk usulü " yakıştırması rahatsız edici. Yalan, dolan, entrika, sahtekarlık gibi eylemler Türk kelimesi ile özdeş hale geliyor. Bu durum çok can sıkıcı. ülkemiz için samimiyetle çalışan hatta canını veren insanlarımız içinde haksızlık. Aynı zamanda farklı etnik kimliğe sahip ama Türk milleti çatısındaki kardeşlerimiz içinde olumsuz bir bakış açısı.
Yanıtla (3) (2)Ben Türk'üm. Atalarımın bilinen TC belgeli geçmişi 1830 yıllarına dayanmakta. Yurtları da belli. Ama Türk olmaktan utanıyorum. Türk kelimesi bana şerefli bir kelime gibi gelmemekte. Etrafımda Türküm diyen (evet, benim gibi Türk olduklarını biliyorum) birçok insanın ahlaksızlıklarını, yalancılıklarını, kendi insanına hainliklerini gördükçe Türk olmaktan utanıyorum.
Yanıtla (6) (1)Sayın Karar Okuru, Türklük bizim seçimimiz değil. Fiillerimiz iyi ya da kötü olabilir. Ne iftihar etmek, ne de utanmak durumundayız. Buna mukabil İslam bizim seçimimizdir. Cenabı HAKKA verdiğimiz ahdi bozduğumuz da utanmıyorsak, zaten hangi miletten olursak olalım, kıymeti yoktur.
Yanıtla (1) (0)evet lütfen TÜRKLÜĞÜ karıştırmayın,bunu yapanlar bahçeli de dahil türk falan değil,hele milliyetçi hiç değil ne olduğunu siz biliyorsunuz.
Yanıtla (3) (0)Aslında ortadoğu usulü demek lazım. Bu bir coğrafya meselesi, nasıl ki iskandivav coğrafyası öyle, bu coğrafya da böyle.
Yanıtla (0) (0)Ah orta Doğunun dışında herkes sabundan temiz demek ki.
Yanıtla (1) (0)Tarihe geçecek ibretlik bir dönem yaşıyoruz.
Yanıtla (2) (0)Herkes, Tarih'e öyle yada bu şekilde, yaptıkları ve söyledikleri ile geçiyor, geçecek. Tarih de yandaş medya, ihaleler ile, bedava krediler, vergi afları ile beslenen hainlerin sözü yok,. Yine Tarih de, eyt ile, bayram ikramiyesi ile, sosyal yardımlar ile kandırılanların payı yok. Tarih yazılıyor.... Okunacak.....
Yanıtla (0) (0)Ona mı sordular Türkiye'ye gelirken, değil mi ya?..
Yanıtla (4) (0)Yazıklar olsun.
Yanıtla (4) (0)Gülden Sönmez bir kahramandır.
Yanıtla (1) (0)İnsanda ahlak norumları dumura uğradığında savrulması mukadderatdır.
Yanıtla (2) (10)Sizin özel hayatınızda tutumlarında yaptığığın değişiklikler senin tabii hakkın oluyor ancak darbeye karşı demokrat tutum takdir edilip bu tutumu göstermeyen...
İnsan bir yerden başka bir yere, bir düşünceden başka bir düşünceye, bir eylemden başka bir eyleme savrulabilir. Doğaldır. Millet ise kendi değerleri, erdemleri doğrultusunda dosdoğru olmalıdır. Yöneticiler dışarıya ve içeriye verdikleri fotoğraflarda dosdoğru olmaktan yer yer ve zaman zaman sapmışlardır. Bu durum milletin sarsılmasıyla, doğru yoldan sapmasıyla sonuçlanır.
Yanıtla (1) (0)benim emir komutan ne derse. ben onu yaparım ,diyen kimdi....
Yanıtla (3) (0)Arkadaşını dostunu söyle senin kim olduğunu söyliyeyim. Gücü elinde bulunduranlar zalim olur bu güç devlet iktidar para gücüdür. Onun İÇİN zalimlere yardım etmeyin ateş sizide yakar Zalim zalimle mazlum mazlumla dost olur. Allah a hesap vereceğini bilen kılı kırk yarar kul yetim hakkı yemez. Hele hele kamu malını israf bile etmez şahsi işlerinde bile kullanmaz. Ama maalesef öyle yönetici Avrupalılarda var. Bizim tarafta yok.
Yanıtla (5) (0)Kibir insanı hor gördüklerine muhtaç eder.
Yanıtla (15) (0)Günün en anlamlı yorumu. Son 23 yıldır başımıza gelen tüm musibetlerin başında işte o kibir abidesi özgüven yatmaktadır. Kişiliklerini kaybeden, iradelerini tamamen başlarına atanan çobanlarına teslim eden koyunlar böyle külhanbeyilik kibri çok sever nasıl olsa!
Yanıtla (7) (0).... tek kelime yazma cesareti gösterme.
Yanıtla (0) (27)Dünyanın savrulduğu tarihin dayattığı olguların çözümünü kendi ülkesi menfaati tavrını acizlik kararsızlık göster.
İnsana sorarlar devletler arası tutumların ilahi emir değildir.
Ya senin tutumunun sonucu ötelediğin kişisel davranışının temel sebebi ne? Para mı? Düşünce mi? Yoksa ilahi emirlere bakış reddi veya ihmalinizden mi? Hadi yaz.
Fatih sancar hem "tek kelime yazma" diye emir veriyor. Sonra verdiği emri unutarak veya önemsemeyerek "Hadi yaz" diyor. Tutarsızlık diye buna denir.
Yanıtla (10) (1)İlahi emirlerin en önemlilerinden birisi "yalan söyleme" dir. Haydi Fatih sancar, halen siyaset yaparak yalan söyleyenlerden bir iki örnek ver ve eleştir. Yoksa, yalan söylemek hiledir mi diyeceksin? "Harp hiledir" diyen pek çok bugünlerde. Düşmana yalan, dosta yalan ama asıl önemlisi Allah'a yalan gırla gidiyor.
Rabia kelimesi ve el isareti artik "yasak" Müslüman Kardesler de "derin dondurucuya" konuldu..Ne kadar bir müddetle orasi bilinmez bir anda U dönüsü de her an olabilir..Burasi Türkiye bu siyasetten cikis yok (!)..
Yanıtla (4) (0)Benim merak ettigim,"Kardesim Sisi" bu defa ki Istanbul Belediye
Yanıtla (6) (0)seciminde hangi tarafi destekleyecek (?)..
"Insanlığın yıldızının sönmeye başladığı bu yakın gelecekte, Allah siyasilerimize akıl ve irfan nasip ederken umarım evlatlarımızı da doğacak felaketlerden korur."
Yanıtla (2) (0)Köse yazarınız Şenol beyin son paragrafını alıntıladım
Artık kim gelse insanlar ümidini ve umudunu kaybetti
Fırtınaya ve gelecek olana tevbe,evbe ile hazırlık zamanı.
Galiba yavaş yavaş sular yükselmeye başladı!!!
Sayın yazar (afdrsnz)yazdığınız, çizdiğiniz, uyardiginiz her şey beyhude bir çaba
Yanıtla (2) (0)Toplum iki kutba bölündü
Körü körüne inanış devrindeyiz
Arafta olanlar ise diğeri de gelse bir süre sonra aynı hale gelecektir umitsizliginde!!!
O halde ne yapmak lazım?
Içe dönmek ,öze dönmek lazım
Tüm mesaimizi buna harcamamız lazim
Yoksa bak bak ay ikiye bölünmüş dense de sihirdir deyip yalanlayacaklar
Belli ki Allah'in hikmet dairesi dışında bir Rabbani mudahalesi olacak!!
Allahım Merhamet et...
Dünya rekorlar literatürüne girecek bir vakıadır. Dön Baba dönelim, dün dündür, yarın öbür gündür.
Yanıtla (8) (0)Hayret edilecek bir durum yok. Onun ipiyle kuyuya inenlerin sonunu da hesap etmesi gerekirdi!
Yanıtla (12) (0)Esat a da degerli kardesim demeye az kaldi o simdilik naz cekiyor.süslümanlarin tek degerleri yesil Dollar haram oldugu halde. bu ahlaksiz durumu din ezan camii bayrak sözde milliyetcilik hamaseti kilifi ile hortuma baglanmis ahlaksiz medya troll ordusu araci ile sirf saflara sürekli yutturmalari lazim. Sisi barismasi sirf Gazze Israil icin diye yeni bulunan mavalina inanan saftirikler de az degil tipki 2013 de icaat edilen yalan Mobesede gördük cumaya kadar yalani gibi.
Yanıtla (6) (0)Devlet adami tükürdügünü yalamaz. Cünkü tükürmeden önce ülkenin mefaatlarini düsünür. Ona göre adimlarini atar. Basmizdaki devlet adami degil ki, ne bekliyordunuz?
Yanıtla (20) (0)Hakikaten sözün tesir etmemesi ne enteresan bir durumdur. Hak nedir, hukuk nedir, iyi nedir, kötü nedir, önemsememe hali. Bu hal ülkemizin en büyük beka meselesidir bence.
Yanıtla (13) (0)Ben bunların cahil cüheyla takımının bu tür omurgasızlıklara aldırış edeceğini hiç zannetmiyorum. Yalnız kendilerini aydın gören güya islami duyguları olanlarının bu kadar omurgasız olmalarına şaşıyorum. Buradaki güya tabiri diğerlerinden ayırmak için kullanılmıştır ve onlar çoğunluktadır. Gerçekten gece başlarını yastığa koyunca bu kadar da olmaz diye hiç mi içlerinden geçirmiyorlar valla çok merak ediyorum. Yoksa bir yerden sonra film kopuyor mu?
Yanıtla (10) (0)"Amaç için her yol mübahtır." diye bir ilkeyi benimsemişseniz söylem ve eylemde tutarsızlık aramak boşunadır. Bir de Hamas ya da Müslüman Kardeşler içinde de çekişmeler, karşıtlıklar var olabilir.
Yanıtla (7) (0)Epilepsy diver adiyla Sara hastaligi butun bunlarin sebebi.
Yanıtla (5) (0)Eşsiz, harikulade, misilsüz "Tükürdüğünü yalayan adam işte burada" diye manşete çekilecek belkide bir gün.
Yanıtla (10) (0)Desenize açık açık aldatma, kandırma, gasp, çalma-çırpma, su istimal, satma, sırtından vurma, yalan, hile hurda namına bil umum fecaatle karşı karşıya insanlar.
Yanıtla (6) (0)Ne yazarsan yaz, ne söylersen şöyle etkin bu yazının okuyucuları kadar. Karadenizin köyünde Anadolunun kırsalında mektep yüzü görmemiş, görse bile PISA sonuçlarına göre zaten okuduğunu anlamaz, zaten okumaz, araştırmaz bir nesil var. Bayrak inmez de, benim gibi namazda gözü olmayana bile ezan de, vatan bölünmez de açlığını da unutur, nasılsa camide hocalar mübarek peygamberimiz de açlıktan karnına taş bağlarmış deyince koşa koşa rey vermeye koşar.
Yanıtla (12) (0)İşte devlet ciddiyeti olmayınca ülkedeki mevcut yatırımcılar son 3 aydır harıl harıl ya Fabrikalarını satıyorlar yada başka ülkeler taşıyorlar. Zavallı Mehmet Şimşek'te yurtdışından Yatırımcı arıyor! Ülkede Hukuk olmazsa bütün işler sarpa sarar. Ama gel de anlat Efsunlaşmış halka.
Yanıtla (7) (0)Aynen öyle...Geçmiş geçmişte kalıp 'OUT' Sisi ve diğerleri 'İN'!
Yanıtla (6) (1)Bu zihniyeti aşın.
Yanıtla (1) (7)Herşey iç politikaya alet edildiği için bu tarz omurgasızlıklar gayet doğal, hem seçmenide memnun gerisi fasa-fiso....
Yanıtla (11) (0)İslam ülkeleri bir dış güç projesi yani yeşil kuşak projesinin mamulü olan siyasal islam bataklığındadır. Dış gün filan aramayın.
Yanıtla (16) (0)Bu iktidarın yaptıklarının bir tanesinin devlet ciddiyeti ile alakası yok. Cumhuriyet tarihinde bu kadar ciddiyetsiz bir devlet olmamıştır. Fakat buna rağmen Müslümanlar kardeşler felaketinden kurtulmamız lazım. Bu terör şebekesinin ismi Müslüman kardeşler olsa da hiçbir insani değer ile alakası yok. Bunlar yaşadıkları tüm devletleri ele geçirmek isteyen bir şebek grubudur din min ile bir alakaları yoktur.
Yanıtla (13) (2)Hukukmuş hukuk güçlüler tarafından yazılır. Adaletle alakası yoktur. Örnek mi : Parası olanın bedelli askerlik yapması hukuktur.
Yanıtla (10) (0)Ah be Rabia, senin adina oy topladik, ülkeyi bastaki zatin keyfine göre ayarladik. Sende mazi
Yanıtla (14) (1)oldun; gene sözüm ona zihniyette bir kisi bile “hop birader, ne oluyor” deme haysiyetini, vicdanini, yada aklini bulamiyor.
ardamarı çatlamış
Yanıtla (10) (0)Köyde okulda sokakta kavga eder bazen de dayak yerdik... Ağlayarak koşa koşa eve gelir ailemize şikayet ederdik.. Bir Tokat'ta babadan yerdik.. Arkası kalabalık sorunlu aileler çocuklarını haklı görür.. 2 Aile birbirine girer kan davası başlar..Lliderlik de böyledir..Sorunlu lider..Arkasını önünü geleceği düşünmeyen.. Liderler toplumlarını felaketlere sürükler...
Yanıtla (12) (1)İlahi Elif hanım bunu anlamayacak ne var.iktidar ülkenin kasasında para varken afra tafra yapiyordu.afra tafra yaptığı ülkeler sen misin kafa tutan deyip tüm yatırımlarını çektiler ülkeden .ülkedeki hukuksuzluk yüzünden yerli yatırımcı dahi Mısır'a kaçtı..şimdi cepler boşaldı
Yanıtla (12) (0)Para yok yatırımcı yok.. Mısır'a suudilere fetocü birleşik Arap emirliklerine buyur emrin olur ağbi çekiyoruz..Bak f16 icin ABD yalvar yakar olduk ne gurur kaldı ne onur ülkede.. öğrendik ki vücutta kemigimizde kalmamış.
Erdem,ahlak,adalet,nezaket,kibarlık,karakter,mertlik,dürüstlük,doğruluk,saygınlık,bilgelik,söznde durma,...Yüz üzerinden kırk alır mıyım ?
Yanıtla (12) (1)Birileri belki RTE ideolojik saplantılarından artık sıyrılıyor, gerçek devlet adamı oluyor sonucunu çıkarabilir. Ama sağa sola yalpalanmaları o kadar çok ki ne içerde ne dışarda kimseye bir türlü güven vermiyor.
Yanıtla (16) (3)