'Yorulanları eleyenin yorulmazlığı' üzerine

Aklınıza neler geliyor öyle, hemen politik düşünmeyin. Modern hayat mücadelesine, onun yarış hızına ve yoruculuğuna dair bir ironi bu.

Doğru, 'yorulanlar kenara çekilsin' siyasetinden aldım ilhamı. Ama onunla sınırlamadım.

Belki bir gün deyimler sözlüğüne de girer. İşte o zaman bu sözün ne anlattığını anlamaya çalışacakları yormamak için yazıyorum.

Yorulanların elendiği, güçlülerin hayatta kaldığı bir dünyada mı yaşıyoruz? Yoksa yorulmayanlar, gerçekten yorulmaz değil mi? Onların da canı çıkıyor mu bu arada?

Yani yorgunluk, yorulmazlara da olmadık hatalar yaptırıyor mu? Ve bu, yorgun bir sürücünün trafikte yaptığı gibi hepimizin hayatını riske atıyor mu?

"Yorulanları eleyenin yorulmazlığı" sözü, böyle bir sorgulamaya imkan tanıyor.

Başarıya ulaşmak için rekabet etmek, sınırları zorlamak ve nihayetinde yorulanları geride bırakmak neredeyse bir kural haline geldi.

Ancak bu mecburiyet, insanın sınırlarını ve insanca yaşama hakkını göz ardı ediyor.

"Yorulmazlık" dediğimiz şey, gerçekten var mı? Yoksa başarı hırsının ve sürekli kazanma arzusunun bize dayattığı bir illüzyon mu?

Sorguladığımızda bu anlayışın insancıl olmadığı gerçeğiyle yüzleşiriz.

Herkesin bir sınırı vardır ve bu sınırları zorlayan bir sistem, en nihayetinde insanın kendisine bile yabancılaşmasına yol açar. Robotlaştırır. Bu makineleşmeyse sadece yorulmazlık maskesi takan yorgun şahsı değil, çevresini de etkiler.

Hadi akademik bir hava katalım yazıya. Şu ciddiyette olsun cümle:

Sonuç olarak, yorulanları eleyenin aslında yorulmaz olmadığını, aksine bu sürecin kendisinin yıpratıcı ve yıkıcı olduğunu söylemek gerekir.

Yorulmazlar, belki de en çok yorulanlardır; çünkü onları ayakta tutan rekabet hırsı, aynı zamanda benliklerini, kişiliklerini öğüten bir çarktır.

Konuyu başka bir kavramla boyutlandırabiliriz: Sultani tembellik.

Hem şahsi güç gösterisini hem de rehaveti içinde barındırır.

Sadece tarihin tozlu sayfalarına ait sanmayın, günümüzün toplumsal gerçeklerine de ayna tutan bir kavram.

"Sultani tembellik", bir iktidar sahibinin, sahip olduğu gücün rehavetine kapılarak, artık çalışmaya ya da çaba sarf etmeye gerek duymadığı bir durumu ifade eder.

Nasıl mı ortaya çıkar? Gücün doruğuna ulaşanların, bu gücün getirdiği sorumlulukları üstlenmemesi şeklinde.

Ama mesele burada bitmiyor.

Aslında bir çeşit zafer sarhoşluğudur da.

Malumdur; güç, insanı kolayca yanıltabilir.

Zirvede olmanın verdiği rahatlık, sorumlulukların ihmal edilmesiyle, rehavetin bir yaşam biçimi haline gelmesiyle sonuçlanır.

Oysa tarihte nice sultanlar, bu rehavetlerin kurbanı olmuştur. Güçlü oldukları zannedilen anlarda zayıflıklarına yenilmiş, farkına bile varmadan güçlerini kaybetmişlerdir.

Sultani tembellik, sadece bireyler için değil, toplumlar için de tehlikeli bir tuzak.

Güç ve iktidar, aslında daha fazla çaba gerektirir. Sürekli, durmaksızın pedal çevirmek zorundasınızdır.

Rehavete kapılınca kolay çözümlere kaçarsınız.

Kolaycılığa kaçmaksa kısa vadede tatlı gibi görünse de, uzun vadede ağır bir bedel ödetir.

Rehavetin, kolaycılık kılığında sizi ele geçirmesine izin vermeyin. Her an tetikte olmalısınız, uykuda bile tek gözünüz açık...

Sultani cinsinden dahi olsa tembelliğe kapılanlar, eninde sonunda tahtlarını kaybetmeye mahkûmdur.

"Yorulanları eleyenin yorulmazlığı"ndaki acıklı ironi de burada.

Siz, siz olun; tahtın altında durmamaya bakın, üstünüze yıkılır.

Cumartesi şarkınız Ahmet Kaya'dan gelsin, Yorgun Demokrat.

YORUMLAR (120)
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
120 Yorum
  • fulyasarıbas / 18 Ağustos 2024 00:04

    tahtını kaybetse ne olur ki memleketin altını üstüne getirdikden sonra

    Yanıtla (0) (0)
  • okur / 17 Ağustos 2024 12:23

    manda yoğurdu ve kestane balı yiyenlere metal yorgunluğu dokunmuyormuş...

    Yanıtla (12) (3)
  • Bir Dost / 17 Ağustos 2024 15:01

    @Okur.....Manda yogurdu ile kestane balini oturup beraber mi yediniz..Manda yoğurdunu, kestane balını; üc harfli marketkerde bile ; BIM'den, A101'den, ŞOK'tan da uygun fiyatlarla bulabilirsin..

    Yanıtla (3) (21)
  • Okurrr / 17 Ağustos 2024 17:54

    Defalarca anlattık, Eşofmanlı Şevket hoca'yı geçtik, anlayan kim?Muhalefetin Fransa'da ,İtalya'da içtiği lüks şarapları görmezler , manda yoğurduna, kestane balına takarlar.Kayış koptu, patinaj yapıyor arkadaşlar, yazacak bir şey bulamayınca tekrara düşüyorlar:))

    Yanıtla (0) (23)
  • Okur / 17 Ağustos 2024 18:31

    Siz de yeyin , yoğurt, ceviz ,somon balığı, bal...Omega 3, omega 6 ,b 12 çok önemli, beyne çok faydalı,belki biraz fikir ihtiva eden yorumlar yazarsınız böylece:))

    Yanıtla (5) (2)
  • Okur / 17 Ağustos 2024 18:37

    En azından yoğurt, bal helal gıda.

    Yanıtla (1) (2)
  • Okur / 17 Ağustos 2024 20:40

    Siz de yeyin derken manda yoğurduna, kestane balına kafayı takan troll arkadaşları kastettim, yanlış anlaşılmasın :))

    Yanıtla (0) (0)
  • Osman / 17 Ağustos 2024 21:30

    Bir dost bu kadar kendini feda etme kardeşim! İşsiz insanlar, asgari ücretli mutsuz insanlar,çocuğunu sağlıklı besleyemeyen insanlar, kirasını ödemekte zorlanan insanlar bırakta konuşsun! Sarayda yaşayanlara insanlar konuşsun kardeşim celallenme!

    Yanıtla (4) (0)
  • Osman / 17 Ağustos 2024 21:50

    Helal parayla insanlar dilediğini yer içer! Haram parayla yapılanlar sakat!

    Yanıtla (3) (1)
  • okur / 17 Ağustos 2024 21:51

    aklım sıra reklam yapıyorsun bu marketlerin ama anladımki senin bırak dünyayı ülkenden haberin yok be mirim.

    Yanıtla (2) (0)
  • okur / 17 Ağustos 2024 21:51

    bende şu istakozlardan ve milyarlık saatlerden bahsedecen sandım.

    Yanıtla (2) (0)
  • okur / 17 Ağustos 2024 21:52

    haklısın valla.

    Yanıtla (1) (0)
  • Bir Dost / 17 Ağustos 2024 22:39

    Amenna...

    Yanıtla (0) (0)
  • Fattum Kıbrıslı / 17 Ağustos 2024 12:55

    Genel Başkanı SN. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN OLAN ve iktidarda olan AKP BÜYÜK BİR PARTİ. TİP Muhalefette olan küçük bir parti. AKP ye hangisi yakışırdı, MİLLETİN KÜRSÜSÜNDE HATİP’e SALDIRMAK Mİ?

    Yoksa, saygı ile dinleyerek, yine milletin kürsüsünden cevap vermek mi?

    Bir de üşenmedim AKP genel başkanı Sn. Erdoğan’ın ağzından çıkan bazı sözleri alt alta yazdım, bir de Sn. Ahmet ŞIK’ın dünkü konuşmasını alta alta yazdım, lütfen sizde bir alt alta yazın, sonra yorum yapınız.

    Yanıtla (5) (0)
  • Kurtuluş Güzel / 17 Ağustos 2024 16:47

    Etrafımız ateş çemberi, Milletin kürsüsüne saldırı olursa, bu birlik ve beraberliğimize olan bir saldırıdır, Türkiye düşmanlarının işine gelir…

    Yanıtla (4) (0)
  • Kasım Bayrakçı / 17 Ağustos 2024 16:53

    Milletin Meclisinde Kavga, Yumruklaşma, Küfür vs., Sokağa, Caddeye, Üniversitelere, bin(1000) kat olarak yansır. Milletvekillerimizin aklını başına alması lazım, Kürsüye saldırı olmaz!, sabırla dinle ve sonra sataşma oldu de söz iste ve cevabını ver!…

    Yanıtla (6) (0)
  • okur / 17 Ağustos 2024 21:58

    bunlar sözden anlamaz sırf birilerine yaranmak için o zeki ve ahlaklı olmayan sporcu gibi kaba kuvveti sever. onun içinde özel seçilmişlerdir.adam yumruk attı kaçtı,diğer boksörler geldi

    Yanıtla (3) (0)
  • Osman / 17 Ağustos 2024 21:55

    Görünen o ki, Sayın İmamoğlu oy farkını milyonun üzerine çıkarınca ve kime hizmet ettiği bilinmeyen dernek tayfasına giden hortumları kesince buradan nemaları kesilenlerin sinirleri kötü bozulmuş! İmamoğlu harama dur dedi! Sizi de günaha girmekten korudu!

    Yanıtla (4) (0)
  • behlül / 17 Ağustos 2024 20:23

    Meşhur hikayedir, adam sadrazam olur. Selefi 4 mektup bırakır. Başın sıkıştığında sırayla aç der. Gel zaman adam memleketi düzgün yönetemez millet homurdanir. 1.mektubu açar, vaatleri çoğalt yazılıdır. Sadrazam olmayacak vaatleri sıralar. Millet acaba der bekler. Hedefler tutmayınca yine homurtular, 2.mektup açılır. Geçmişi kötüle yazılıdır. Yapar. Bir müddet sonra 3.açılır. Yanındakileri suçla yazılıdır. Yoruldular der değiştirir. 25 yıl geçmiştir 4. açılır, 4 mektupta sen yaz yazılmıştır.

    Yanıtla (4) (0)
  • The end / 17 Ağustos 2024 19:16

    Bahceliye yakışır.fikri olmayanin yumruğu olur.akp bizi aratmadı.bizden de iyisini yaptı demiş.tbmm kavgası için.

    Yanıtla (3) (0)
  • efedamat / 17 Ağustos 2024 18:51

    yorulanın kim olduğu belli ama o hala kendisini seçilmiş biri olarak görüyor.

    Yanıtla (3) (0)
  • HAYRETI MUCIP / 17 Ağustos 2024 18:40

    Valla yorulanları eleyeyen , kendisi yorulmaz adamdan da artık millet olarak biz yorulduk.

    Yanıtla (8) (1)
  • Vatandas / 17 Ağustos 2024 18:25

    Siyasetçilerden hangisi vatanı ve milleti için çalışıyor? Benim gördüğüm kadarıyla birinci sırada kendi makam ve mevkii,siyasi geleceği ve partisi ! Anayasaya bağlı kalacağına yemin edenler yeri gelince anayasa ve ana yasa mahkemesini tanımıyorlar.Yalancilik bazılarınınruhuna işlemiş. Allah vatanimizve milletimizi korusun.

    Yanıtla (2) (0)
  • Karar okuru / 17 Ağustos 2024 18:16

    Promptersiz konuştuğu zaman söylenen sözler, söyleyenin ne kadar yorgun olduğunu gösteriyor.

    Yanıtla (1) (1)
  • Sedat F. / 17 Ağustos 2024 14:26

    Senesini hatirlamiyorum. Istanbul'da Türkiye-Ingiltere maci
    vardi.Ingiliz Takiminin da kaptani David Beckham.Macta
    Alpay devamli D.Beckham'a satasti bulasti.D.Beckham
    penalti atsini da kacirinca Alpay iyice "kecileri kacirdi" Ingiliz
    seyircisi bu rezalete TV'de tanik oldu.Bu tarihte Alpay Aston Villa takiminda oynuyordu.Ingiltere'ye döndügünde Ingiliz holiganlari Alpay'i pataklamak icin firsat kolladilar.Alpay korkudan evinden cikamiyordu,bir hafta sonra aniden G.Kore'ye kacti.

    Yanıtla (5) (0)
  • Sedat F. / 17 Ağustos 2024 18:11

    Alpay iki sene öncesi bir yandas gazeteye konustu; RTE
    siyasette Dünya lideri,ayni zamanda cok iyi bir sporcu, futbolu cok iyi taniyor.Ben Erdogan'a futbolda bir Dünya ve Avrupa sampiyonlugu hediye etmek icin bütün varligimi ortaya koyarim.Uyanik Alpay TFF veya Spor bakani makamini "kapmak"icin bu yalakaligi yapmisti.Olmadi AKP'nin TBMM'inde "fedai-dayi" makamina layik görüldü.

    Yanıtla (5) (1)
  • Alp Demir / 17 Ağustos 2024 17:04

    'Şecaat arz ederken merdikıptı sirkatin söyler'. Her ne kadar sözlük gerektirse de, anlattığınız konuya tam uyuyor.

    Yanıtla (1) (0)
  • karar okunur / 17 Ağustos 2024 13:57

    Kürsü dokunulmazlığını savunanların düştüğü hale bakın. Hepsinin ortak noktası kendilerini üstün insan olarak görmesi. Şiddetsiz, çağdaş bir toplum istemiyorlar. „incitildik efendim“ algılarıyla utanmadan şiddete 'kılıf' arıyorlar.

    Yanıtla (11) (0)
  • Resul Altunkaya / 17 Ağustos 2024 17:01

    Kürsüye çıkan istediği fikri söyleyebilmeli. İstediği hakareti yada küfrü değil.

    Yanıtla (2) (0)
  • Musto / 17 Ağustos 2024 16:57

    Kanuni Sultan Süleyman 74 yaşında at sırtında sefere çıkıyor..Avrupa içlerine kadar binlerce kilometre ilerliyor ve otağında vefat ediyor..Adam onlarca uçağıyla yorulmadan maç seyretmeye gidiyor.. Sadece ekranlarda konuşuyor laf üretiyor...Kendisine oy vermeyenlere muhalefet edenlere ağzına geleni söylüyor..Birazcık ağırca eleştirenleri doğruyu söyleyenleri..Tetikçi savcı ve hakimleriyle kodese tıktırıyor.. Yükselme dönemindeki Osmanlı sultanları bile bu kadar rahat değildi...

    Yanıtla (13) (1)
  • A.Derin / 17 Ağustos 2024 14:47

    Bu yorulanlar eleme yapanın da yorulduğunu içlerinden olsun gecirmediler mi acaba?

    Yanıtla (2) (0)
  • Bir Dost / 17 Ağustos 2024 14:44

    Ben yoruldum hayat...Gelme üstüme....

    Yanıtla (1) (1)
  • Emekli / 17 Ağustos 2024 13:55

    Hırs nedir.
    Bir ülke bu hastalık sebebiyle bitti

    Yanıtla (6) (0)
  • karar okunur / 17 Ağustos 2024 13:54

    Yorulana baston ne güne duruyor. Memlekette tutunacak bir yer, genellikle ağaçtan yapılmış bir odun parçası bulmak hiç de zor değil. Onları ayakta tutan rekabet hırsından ziyade, kendilerini üstün insan olarak görmeleri. Benliklerini, kişiliklerini besleyen çarkın ana gıdası “sen kimsin“ dir. Bu kadar ağır “kibir“ yükünü bastonsuz hiç bir güç kaldıramaz. Sağımda baston solumda baston, yürü kervanlarım yürü.

    Yanıtla (13) (0)
  • Hakkı kul / 17 Ağustos 2024 13:23

    Yüce yaradan herşeyi bilendir, duyandır..

    İnsanlar nasıl cezalandırıldıklarının bile farkında olmak istemezler..

    Yaradan uyarıyla başlar,

    Bi gün bakarsın diyabet olmuşsun,

    Konduramazsın,

    Bi gün daha bakarsın tansiyon eklenmiş.

    Yakıştıramazsın,

    Sonra,

    İç organlarında arızalar başlar,

    Yine düşünmezsin iyi biri değilmiyim neden bu arızlar beni buluyor diye,

    Yavaş yavaş elden ayaktan düşmeye başlarsın, heyhat hiç düşünmessin kul hakkı yedim mi, harama, hakkım olmayana el uzattım mı...

    Yanıtla (2) (0)
  • Yorgun Yurttaş / 17 Ağustos 2024 12:52

    Biri yorulmamış gibi yapacak diye yorgunluktan öldük bre!

    Yanıtla (5) (0)
  • Güneş / 17 Ağustos 2024 12:48

    Sayın beki daha nasıl anlatılır, anlayabilene. Güzel bir yazı olmuş.

    Yanıtla (0) (0)
  • mehmet / 17 Ağustos 2024 12:40

    Yorulmanın çeşitleri vardır: İşinin hakkını vermek için çok çalışmak, halka hizmet için koşturmak, hak-hukuk için çırpınmak yorucu olabilir.
    Bir de, siyaset basamaklarında yükselmek, ihale kovalamak, cebine giren paraları saymak, 3 maaş almak için yönetim kurullarında boy göstermek, mecliste yumruk sallamak da oldukça yorucu aktivitelerdir.

    Yanıtla (4) (0)
  • OKUR / 17 Ağustos 2024 12:34

    Bir de yerken yorulup ölenler oluyor. Arkadaşları:
    Yiyince rahmetli gibi yemeli diyor.

    Yanıtla (4) (0)
  • Fikri Sabit / 17 Ağustos 2024 12:33

    Ben de yoruldum. Kenara çekileyim diyorum ama bu emekli maaşları ile mümkün değil. Hani bir "huzur hakkı" alabilseydim kesin çekilirdim kenara.

    Yanıtla (3) (0)
  • okur / 17 Ağustos 2024 12:29

    insan çalışmaktan yorulur, emretmekten yorulmaz. rte de çalışmıyor zaten, emrediyor. hiç bir çalışmasını kendisinin bizzat yaptığını sanmıyorum.

    Yanıtla (7) (0)
  • okur / 17 Ağustos 2024 12:22

    nefis kocamaz karımaz farımaz...hele ki bir siyasi nefsine gömülü yaşıyorsa (self absorbed) ve imkanı varsa ölünceye kadar koltuğu bırakmaz. dünya siyaseti bunun örnekleriyle dopdolu....kılışdar 13 kez seçim kaybettiği muhalefet koltuğunu dahi bırakamıyor. hala daha geri dönme peşinde. ondan daha kötü ahlaki durumu olan malum kişi iktidar koltuğunu mu bırakacak?

    Yanıtla (1) (0)
  • okur / 17 Ağustos 2024 12:17

    bu millet bu beyaz fili daha ne kadar taşıyacak? yok mu bir sonu? beyaz filde değil ama millette metal yorgunluğu emareleri fena halde görünmeye başladı...beyaz fili bir gün tepetaklak göreceğiz umarım... şerefli at cihan... sana da buradan selam olsun.....

    Yanıtla (1) (0)
  • Adem / 17 Ağustos 2024 12:16

    Gönüllü kölelelerden olmamalıyız,meydanı bu kadın yumruklayan utanmazlara bırakmamalıyız.

    Yanıtla (18) (1)
  • Ragıp Şentürk / 17 Ağustos 2024 12:01

    Yorulmak ne kelime? Bir şey söyleyeyim siz de not alın.Oturduğunuz an yorulursunuz.Ayakta ölmek diye bir deyim var biliyor olmalısınız.

    Yanıtla (2) (0)
  • Ali Rıza / 17 Ağustos 2024 01:18

    En büyük yorgun dinlenmeye çekilse, ben istirahat edeceğim, benden bu kadar , bundan sonra ben yokum dese, bu millet inanın dualarla, alkışlarla yolcu eder.!!

    Yanıtla (32) (6)
  • ibrahim cevahir / 17 Ağustos 2024 11:58

    yok artık .neden hak helalliği nasıl olacak ,yedik içtik biz eğlendik ya dışarda kalanlar...ünlem ve soru işaretleri klavye basmıyor da.

    Yanıtla (4) (2)
  • Cenk Cemil / 17 Ağustos 2024 10:56

    Sayın beki! Yazınıza başlık olabilecek bir cümle de " Hizmetleri İki-Üç Dönemle sınırlandırılanlara karşı, hizmet dönemleri sınırsız olanlar üzerine !.." olabilirdi diye düşünüyorum.

    Yanıtla (8) (0)
  • ibrahim cevahir / 17 Ağustos 2024 11:54

    bununla ilgili bir makale okuduk bu köşede son seçimim tadında.

    Yanıtla (0) (0)
  • ibrahim cevahir / 17 Ağustos 2024 11:51

    kral çıplak deyişi de böyle bir ikilemi içinde barındırıyor gibi,muhatabı alınıyor bu çıplaklık durumu insanı ürkütüyor,muhatabını açık ediyor .oysa en iyi kıyafetlerle örtünen o .güldür güldür deki şaşırtmacalı sorulara benziyor belki de sakal bıyık ilişkisi ironi belki de şekilsel durumdan çok kral olduğuna vurgu yapılanın tükenmişliğini öne çıkarıyordur ,ne dersiniz, belki de insansızlaşmanın tavan hali ve der devam edebilirsiniz.

    Yanıtla (4) (0)
  • Mr / 17 Ağustos 2024 08:04

    Reisi bir tek Alpay anladı. Alpay yorulmadığını kanıtlamak için TBMM'de kadın erkek farketmeksizin herkesi yumrukladı.

    Yanıtla (24) (3)
  • Toprak KARA / 17 Ağustos 2024 11:09

    1.Alpay Bey hangi kadına yumruk attı,

    2-İlk yumruğu Alpay Bey atmadı iyice bakın isterseniz “öbürü” attı,

    3-Öbürü zaten hazırlıklı ve kavga çıkarmaya gelmişti, çünkü dışardakiler öyle istiyordu, çünkü TBMM’nin bir gün önceki Mahmut ABBAS lı muhteşem töreninin bir an önce Dünyaya unutturulması gerekiyordu, bu tuzağa düşüldü maalesef,

    4-Birisi size, öbürünün Ak Partililere söylediği sözleri söylese siz ne yapardınız, hiç bir şey mi ?

    Yanıtla (3) (45)
  • Karar okuru / 17 Ağustos 2024 11:21

    evet Alpay ilk yumruğu atmamış olabilir ama Alpay oraya niye gitti?Ve Alpay sol elini adamın boğazına sağ elinide adama vurmak için kaldırmış yolda.Adamın söyledikleri tasvip edilemez ama karşılığı bu olmamalıydı.Badigard gibi davaranmak milletvekiline yakışırmı?

    Yanıtla (19) (2)
  • Osman / 17 Ağustos 2024 11:23

    Söylenenler doğruydu, yanlış olsaydı cevap verirlerdi,utanmazca kadına saldırdı.

    Yanıtla (18) (3)
  • Çiko / 17 Ağustos 2024 11:33

    1-Kadınları Alpay yumruklamadı ama AKP'liler yumrukladı
    2-Sinsice arkadan yanaşıp arkadan aniden yanaşıp hatibin boğazına sayılan Alpay'dır.
    3-Meclis çatısı altı bir vekil öbürüne hakaret ederse Meclis içtüzüğü elverişli imkanlar sunmaktadır. İlgililer söz alır hakaret edene ağzının payını verir.
    4-Hayatta her şey AKP'lilere karşı hazırlanmış "birilerinin" tuzağı değildir. AKP'liler diğer herkesteki "canı burnuna gelmişliği" görse iyi eder.

    Yanıtla (9) (1)
  • Gani / 17 Ağustos 2024 11:37

    88 yaşındaki artık ayakta duramayan Abbas'ın zoraki geldiği törendeki sıkıcı ve tekrarlar içeren konuşması nasıl muhteşem oldu üstat?

    Yanıtla (15) (0)
  • Toprak KARA / 17 Ağustos 2024 12:51

    Üstad; öncelikle seviyeli cevabınız için çok teşekkür ederim, sonra temsili olarak mazlum Filistin’in Gazze‘nin resmi temsilcisi olarak TBMM‘de bulunması Dünya ya yeterliydi, konuşması iyidir kötüdür azdır çoktur o ayrıca tartışılır.

    Yanıtla (0) (0)
  • Toprak KARA / 17 Ağustos 2024 13:02

    Sinsice arkadan gelmedi, göstere göstere geldi, Meclis kürsüsünde konuşulur sadece hakaret edilmez, konuşursanız adınız hatip olur, hakaret ederseniz o zaman hatip olmazsınız,hiç kimse kimseye hakaret edemez.

    Yanıtla (1) (7)
  • Sedat F. / 17 Ağustos 2024 14:16

    Alpay( Bey) olmus ve Ahmet Sik da "öbürü"(!) AK troll kendi kazdigin kuyuya düstün böylece..Ben cok merak ediyorum
    bu saltanat yikildiginda Alpay ve digerleri nereye kacacaklar? Türkiye'de korkudan sokaga cikamazlar bir daha ,ömürleri korkularla gececek..

    Yanıtla (6) (2)
  • Çiko / 17 Ağustos 2024 15:19

    Aç da iyice bak. Hiçbir şey yokmuş gibi yürüyerek yandan yaklaşıp, adamın dibine gelince aniden atak yapıyor. Kürsüde kim konuşursa o kişi o anda hatiptir ne derse desin. Hakaret ederse söz alır cevabını verirsin, meclis çatısı AKP'nin canını sıkanları dövebileceği bir yer değildir. Hakarete gelince AKP'lilerin başkalarına ettikleri hakaretin yanında bunlar oldukça masum kalıyor. AKP yaparsa ağzının payını verdi, başkası yaparsa kimse hakaret edemez Kusura bakma artık bu laflara karnımız tok

    Yanıtla (4) (1)
  • Toprak KARA / 17 Ağustos 2024 16:02

    Teşekkür ederim kul hakkıma girip günah yükümü azalttığınız için, biz kimsenin “trolü” falan değiliz, hakkın haklının yanında yer alırız, hakaret eden kim olursa olsun bu Alpay Beyde olsa karşısında oluruz, hakarete uğrayan kim olursa olsun yanında yer alır ona da Mehmet Bey, Ahmet Bey deriz siz rahat olun.

    Yanıtla (0) (4)
  • Osman / 17 Ağustos 2024 16:24

    Yani sen diyorsun ki benim veya ailemden birisinin konuşmasını beğenmeyen biri boğazımıza sarılıp bizi yumruklayabilir, olabilir normaldir!

    Yanıtla (2) (1)
  • Sert TOPRAK / 17 Ağustos 2024 17:40

    Size hayranım ya, ne güzel insanlarsınız, siz haklı haksız kimi savunursanız savunun “trol” olmuyorsunuz, ama başkaları haklı bile olsa birinin hakkını teslim edince “trol” oluyor (ki biz kimsenin trolü falan değiliz her zamam doğrunun yanındayız) bu seviye için ne yenir ne içilir lütfen bize de öğretin de biz de sizin gibi “tarafsız” olabilelim.

    Yanıtla (1) (0)
  • Toprak KARA / 17 Ağustos 2024 17:57

    Siz neden böyle davranıyorsunuz anlamadım, o normal bir konuşma değil “hakaret” ti.
    Mesela olmaz ya, birisi size aynı “sözlerle” hitap etse, siz ne yaparsınız, sessizce dinlerim diyorsanız ve bu fikrinizde samimiyseniz, klavyeyi duvara asar Emekli olurum.

    Yanıtla (1) (1)
  • Çiko / 17 Ağustos 2024 19:14

    Mesela biri diğerine mahalle kahvesinde hakaret ederse sinirleri zayıf olan taraf kavga ederek reaksiyon verebilir. Ancak mecliste hakaret içerse de söze söz ile karşılık verilir. Hele de hakaret eden haksız ise bu evleviyetle böyledir. Ancak, diyecek bir sözü olmayan, ağır ifadelerle bile olsa yediği haltlar yüzüne vurulan, kaybetmekte olduğu, ayağındaki zeminin kaymakta olduğunu düşünen stresli tipler ağır konuşanı Meclis kürsüsünden yerin dibine sokmak yerine otomatik olarak şiddete başvurur.

    Yanıtla (0) (0)
  • Demokrası / 18 Ağustos 2024 12:50

    Bla bla bla… Millet bıktı sizden kardeşim anlayın artık..

    Yanıtla (0) (0)
  • 07Cem / 17 Ağustos 2024 11:49

    İzmir yanarken İzmir milletvekili. Şimdi bu bizim vekilimiz mi? Ömür boyu maaşını biz mi vereceğiz?

    Yanıtla (11) (1)
  • 07Cem / 17 Ağustos 2024 01:36

    Kimsede "efendim siz de yoruldunuz"diyemiyor!

    Yanıtla (29) (1)
  • EMEKLİ / 17 Ağustos 2024 11:33

    Diyenler de bir tvitle affını istiyor

    Yanıtla (6) (0)
  • meraklı / 17 Ağustos 2024 11:07

    İlahi Akif Beki! Tayyip Erdoğan'ı biz sıradan insanlara eşit tutup, onun da yorulabileceğindi düşünmek, elmayla armutları toplamaktan da daha beter gaflet.

    İlkokul öğretmenin duymasın. :) Anayasayı,

    AYM kararlarını, AİHM kararlarını tanımayan Erdoğan bir kral. Yapıp ettiklerine, yargı önünde sorumsuzluğuna bakınca, tek başına kral onu tanımlamaya yetmez.

    Yanıtla (12) (0)
  • meraklı / 17 Ağustos 2024 11:25

    İşgüzar sansürcü, siyaset tarihinde Tanrı Kral diye isimlendirilen bir figür var. Bi' zahmet, elindeki makası bırak da Google'a veya yapay zekaya sor; sana neler anlatırlar neler. Arkadaşım, ya, yorumuma, kestiğin kısmı ekle ya da tamamını kaldır.

    Yanıtla (1) (0)
  • Pirireis / 17 Ağustos 2024 11:18

    Her akşam manda yoğurdu, anzer balı, Medine hurması, badem, fındık ye, özel doktorlar nezdinde yemek kürleri uygula sende yorulmazsın canım milletim. Eee! Yukarıdaki beslenme yöntemini uygulamayıp yorgun görünüyorsan canım kardeşim, eh! Biraz kenara çekil, taze kuvvet gelsin. Ben mi dersen, onu geç derim. Rte.

    Yanıtla (2) (0)
  • karar okuru / 17 Ağustos 2024 11:17

    Eski Ankara belediye başkanı yorgunluk bahanesi ile makamından kovuldu resmen. ses etmedi. partisinden kopmadı. kopamaz. Ak parti kaybederse bir daha gün yüzü göremeyebilir. aynı durum sadece onun için değil, pek çoğu için geçerli. buradan hareketle aşağıdakiler yorulabilir ancak yukardakiler yorulursa/kaybederse durum çok daha başka olur. bunu biliyor olmalılar.

    Yanıtla (6) (0)
  • Okur / 17 Ağustos 2024 11:02

    Siyasetçilere ( genel başkanları da dahil) ve bürokratlara her senede , bir gün, fazla değil beş kilometre yürüyüş yaptıracaksın. Tamamlayamayanlar görevi bırakacaklar. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.

    Yanıtla (6) (0)
  • Matrakçı... / 17 Ağustos 2024 11:01

    Politikacilar kesin..!..ama Gasteci esnafından da yorulanlarin kenara çekilmesini lazim..Yorulduğu nerden belli oluyor...Dili patinaj yapıyor hep aynı şeyi konuşuyorlar...

    Yanıtla (3) (3)
  • memmet / 17 Ağustos 2024 10:56

    Asıl sözü edilen, fakat isminden bahsedilmeyen kişi millete ve ülkeye hizmetten değil, böyle bir hırsı yok zaten, daha çok maddi kişisel hırslarından dolayı yorgunluktan bahsedemiyor.

    Yanıtla (5) (1)
  • Ziraatçı / 17 Ağustos 2024 10:55

    Ben Sultani deyince hep bir üzüm çeşidini hatırlardım. Demek bir yorgunluk çeşidiymiş aynı zamanda. Tabi bilmemem normal. Çünkü hiç sultan olamadık şu dünyada.

    Yanıtla (0) (0)
  • Dr / 17 Ağustos 2024 10:15

    Altınları eve taşımaktan yorulanlarda metal yorgunluğu olur. Taşı taşı bitmiyor. Yeni taşıyıcılara ihtiyaç var.

    Yanıtla (10) (1)
  • O k u r / 17 Ağustos 2024 09:58

    Herkes yorulur ama er ama geç herkes yorulur..
    Herkes oturur,
    Herkes üzülür,
    Herkes tükenir,
    Herkes gider,
    Herkes biter,
    Geride bir ah, bir de hoş seda bırakılır...
    Geride hoş seda bırakmışlara ve bırakacaklara selâm olsun.

    Yanıtla (9) (0)
  • Kararında / 17 Ağustos 2024 09:28

    "Yorulanları eleyen yorulmaz" "Allah'ın bütün sıfatlarını üzerinde toplayan fâni" gibi bir tasavvuf terimi mi?

    Yanıtla (3) (0)
  • Hakan / 17 Ağustos 2024 08:58

    Yazının başlığı muhtesem, genel durumun resmi

    Yanıtla (4) (0)
  • Burhan Kula / 17 Ağustos 2024 01:54

    Sorun yorgunluk değil, sorun adaletsizlik.

    Yanıtla (11) (1)
  • Doğan Alioğlu / 17 Ağustos 2024 08:53

    Burhan Kula'ya bir katkı olarak:Adaletin kaybı da ahlak kaybına veya doğrudan ahlaksızlığa bağlıdır. Ahlaksızlık bütün üstün değerleri kaybettirir. "Utanmadıktan sonra dilediğini yap"(Buhârî, Edeb, 78) hadisi her şeyi anlatıyor. Belli bir kerteden sonra insanlar günahlarını, suçlarını bile günah ve suç olarak görmezler.

    Yanıtla (12) (0)
  • Sedat F. / 17 Ağustos 2024 08:51

    Yorulan ve "yolunu bulanlar" cekilsin de yeni "panik transferlere de" firsat dogsun (!)..

    Yanıtla (6) (0)
  • Bir Dost / 17 Ağustos 2024 08:48

    Yorulmazlar tarafindan elenen bir yorulan olarak "Attan düşenin halinden; yine attan dusen anlar.."

    Yanıtla (3) (0)
  • SG / 17 Ağustos 2024 07:42

    Horoza sormuşlar tavukmu yumurtadan,yumurtami tavuktan,Horoz cevap vermiş.Ben işimi yaparım gerisine karışmam demiş(TC CB RTE).İBB Başkanının ipini çektiler.Kozmetik Hüdaverdi yüzde bin CHP CB Adayı. Para sen Nelere kadirsin.

    Yanıtla (0) (5)
  • O k u r / 17 Ağustos 2024 07:40

    Baki olan Allah (cc) tır.
    Herkes vakti saati geldiği gün mutlak ölecek,
    Nasib varsa yıkanacak,
    10-12 metre beze sarılıp tabuta konacak. (inananlar) Cami avlusuna taşınıp musalla taşına konacak,
    Er kişi niyetine tekbir alınıp namaz kılınacak,
    Ve oradakilere sorulacak "nasıl bilirsiniz" ?
    Sonra kimi omuzda, kimi cenaze arabasında taşınıp,
    kazılmış 2 metrelik topraga yatırılıp üzerimiz kapatılacak.
    Sonrası?
    İnanın bilmiyorum!

    Yanıtla (12) (0)
  • Fani / 17 Ağustos 2024 06:02

    Dediğim dedik çaldığım düdük, bunun başka tarifi yoktur. Ben ne dersem o olur, gerisi beni alakadar etmezin sonucudur. Sonuç mu hüsran olmuştur da ; hesabını kim verecek ve dâhi soracak mesele budur.

    Yanıtla (4) (0)
  • karar okuru - ... / 17 Ağustos 2024 03:24

    amerika ne güzel kural koymuş. ne olursan ol, kim olursan ol, en fazla 8 sene devlet başkanı olabilirsin demiş. milletini devletini ataletten, sultani tembellikten korumuş. biz ise hokus pokusla 3ü 2 yapmayı becerdik, şimdi ise başka bir derdimiz kalmamış gibi, 4ü nasıl 2 yaparız, ona çalışıyoruz.

    Yanıtla (14) (0)
  • okur / 17 Ağustos 2024 02:14

    Tüm meslek sahipleri için geçerli bir tespit ; rehavetin, kolaycılık kılığında sizi ele geçirmesi... Buna izin vermemek için: Yıllardır okul müdürüsünüz ve işleri otomatiğe bağlamışsınız...yani rehavet çökmüş....Hemen öğretmenliğe geçin... Derslere girin... Bu sizi rehavetten kurtaracaktır...Sadece bir alanla ilgili örnek verdim...Her meslek kendi alanında bu değişimi yapmalı....

    Yanıtla (9) (1)
  • Karar okuru / 17 Ağustos 2024 02:00

    Süper mesaj

    Yanıtla (4) (0)
  • Y Y Y / 17 Ağustos 2024 01:07

    Tövbe de...
    Millet yoruldu, o yorulmadı.

    Yanıtla (29) (1)
  • Mehmet Dursun / 17 Ağustos 2024 01:02

    Usta yazar, biraz da 'kazar' mı ne?... Hay sen çok yaşa Sn Beki. Şu tanımı hep hatırlamak istiyeceğim:

    Yanıtla (3) (0)
  • Etem / 17 Ağustos 2024 00:58

    Tozlu raflarda bekleyen onca yolsuzlukla, rüşvetle, hukuksuzlukla, kara parayla ilgili açılacak bir sürü dosya var…yoruldum deyip kenara çekilmek o kadar kolay mı. Her pahasına o koltuğa sarılmaktan başka çıkar yolları yok.

    Yanıtla (35) (1)
  • Ali İncirci / 17 Ağustos 2024 00:39

    Köylü çocukları bilir: ağaca tırmandıkça riskin artar, ayağın kayar, dal kırılır vs..her an tetikte ve dikkatli olman lazım, çok yorar seni!. O nedenle yüksektekiler hiç bir zaman alçaktakiler kadar güvende değildir! Önünde sonunda o ağaçtan inecek, ya isteyerek, ya ağaca çıkaranlar tarafından yada düşerek!. Ama ağacı kökünden kesme de var!. Şimdi, ülkeyi ağaç olarak düşünün. Diktatörlerin inişi genelde düşüş şeklinde oluyor!.

    Yanıtla (34) (2)
  • Sahin / 17 Ağustos 2024 00:36

    Yoruluyor uz ama
    karşılığını alıyoruz bunda şükür

    Yanıtla (5) (1)