Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir haftada 13 Mehmetçik’in şehit düştüğü saldırılar sonrası “Artık lafa değil sadece sahadaki gerçeklere bakarak hareket edeceğiz” dedi. Moskova destekli Şam’a net mesaj verdi: Gözlem noktalarındaki askerlerimize zarar gelirse, İdlib ile Soçi muhtırası sınırlarıyla bağlı kalmadan rejim güçlerini her yerde vuracağız.
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, şubat sonuna kadar rejimi Soçi muhtırası sınırları dışına, gözlem noktalarının gerisine çıkartmakta kararlı olduklarını bildirerek “Bunun için karada ve havada her ne gerekiyorsa çekinmeden, tereddüt etmeden, hiçbir oyalamaya meydan vermeden bunu yapacağız” dedi.
Partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuşan Erdoğan’ın iki önemli gündemi vardı: İdlib ve FETÖ’nün siyasi ayağı tartışmaları. Cumhurbaşkanı’nın konuşmasında bu iki konuya dair öne çıkanlar şöyle oldu;
AMAÇLARI BÖLGEYİ BOŞALTMAK
“Bu son saldırıyla bugüne kadar İdlib’de verilen şehit sayımız 14, yaralı sayımız 45 oldu. İdlib’te Rusya, rejim ve bunlarla birlikta hareket eden güçler teröristleri değil doğrudan sivil halkı hedef alıyor. Amaç kolayca işgal etmek için bölge halkını ülkemiz sınırlarına doğru hareketlenmeye zorlayarak sahayı tamamen boşaltmaktır. “
KARA VE HAVADAN GEREKENİ YAPACAĞIZ
“Bugüne kadar yapılan anlaşmalara, verilen sözlere riayet edilmesini bekleyerek en az fiili müdahaleyle süreci yönetmeye çalıştık. Ama bize verilen sözler yerine getirilmediği gibi anlaşmalara da kimse uymuyor. Üstelik bir süredir bu saldırılar doğrudan askerlerimizi, dolasıyla doğrudan Türkiye’yi de hedef almaya başladı. Madem durum buysa biz de artık lafa değil sadece sahadaki gerçeklere bakarak hareket edeceğiz. Şubat ayının sonuna kadar rejimi Soçi muhtırası sınırları dışına yani gözlem noktalarımızın gerisine çıkartmakta kararlıyız. Bunun için karada ve havada her ne gerekiyorsa çekinmeden, tereddüt etmeden, hiçbir oyalamaya meydan vermeden yapacağız.”
İDLİB’TEKİ ‘BAŞIBOZUKLARI’ DA UYARDIK
“Türkiye, Suriye konusunda bitmez tükenmez toplantıların sonucunu beklemeden atması gereken adımları hemen atacaktır. Bu amaçla İdlib’deki askeri gücümüzü ciddi oranda tahkim ettik. Bölgedeki muhalif gruplardan başı bozuk hareket ederek, rejime saldırı bahanesi verenlere de artık tavizsiz davranılacağının mesajı iletildi. Geldiğimiz noktada, artık kimsenin taşkınlığına, bağnazlığına, satılmışlığına, provokasyonlarına göz yumacak değiliz.”
SALDIRI OLURSA HER YERDE VURURUZ
“Bizimle birlikte hareket eden Suriyeliler, rejimi Soçi mutabakatı sınırlarının ötesine atmak için harekete geçti. İdlib’de sivil yerleşim yerlerini vuran hava araçları artık eskisi gibi rahat hareket edemeyeceklerdir. Karada da rejim güçlerini aynı şekilde belirlediğimiz sınırların ötesine kadar kovalayacağız. Adana mutabakatının gereği bu. Bu süreçte gözlem noktalarındaki veya diğer yerlerdeki askerlerimize en küçük bir zarar gelmesi halinde bugünden itibaren İdlib ile ve Soçi muhtırası sınırlarıyla bağlı kalmadan rejim güçlerini her yerde vuracağımızı buradan ilan ediyorum. Türkiye’yi hedef alan herkes, bunun bedelini sadece saldırı alanında değil, her yerde ödeyeceğini bilmelidir.”
KİMSE KENDİNİ GÜVENDE HİSSETMESİN
“Mehmetçiklerin kanının döküldüğü bir yerde kendini ne kadar büyük görürse görsün, hiç kimsenin güvende olamayacağını da burada açıkça söylüyorum. Bugün Suriye’de vermekten imtina edeceğimiz mücadeleyi, yarın kendi topraklarımızda yürüteceğimizin bilinciyle tüm gücümüzü kullanacağız. Unutulmamalıdır ki, Suriye halkının özgürlük mücadelesi aynı zamanda 83 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının beka mücadelesidir. Bu mücadeleyi başarıya ulaştırırsak, önümüzdeki bir asır da Anadolu topraklarında huzurla yaşayabiliriz. Ülkemizin ne terör örgütlerinin eylem sahası haline getirilmesine ne de kukla rejimlerin burnunun dibinde sürekli tehdit unsuru olarak kalmasına izin vereceğiz. Rabbim bu yolda gayret gösteren kahraman ordumuz başta olmak üzere herkese güç, kuvvet versin; zafer nasib eylesin.”
PUTİN İLE İDLİ'İ DEĞERLENDİRDİK
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya lideri Putin ile yaptıkları telefon görüşmesinde İdlib’i değerlenhdirdiklerini söyledi. Erdoğan “Bu değerlendirmede özellikle askerlerimizin, rejim güçleri hatta hatta Rusya’nın vermiş olduğu hasarları ele aldık. Bu konuyla ilgili olarak askerlerimizin Türkiye’de, Dışişleri, Savunma ve istihbaratın da Moskova’da bir araya gelmeleri konusunda Sayın Putin ile mutabakata vardık. En kısa zamanda bu görüşmeleri yapacağız” karşılığını verdi.
HDP VE SP’LİLERE İŞLEM YAPSAK AYAĞA KALKARLAR
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Kahramanmaraş’ın Kurtuluşunun 100. Yıl Dönümü Kutlamaları’ için düzenlenen törende konuştu. “Dün dedeleri arkalarına bakmadan kaçanlar bugün bizimle ilgili hayaller kurmaya başladılar” diyen Erdoğan, “Hem sahada hem masada yürütülen sinsi faaliyetlerin hiçbirinde amacına ulaşamayacaklardır. Bu sinsi faaliyetlerden biri geçtiğimiz gün Avrupa Parlamentosu’nda yaşandı. Kırmızı bültenle aranan bölücü teröristler misafir edilip konuşturuldu. Maalesef HDP ve Saadet Partisi vekilleri de yer almışlardır. Şimdi biz bu vekillere ve partilere karşı işlem yapsak ortalığı ayağa kaldırırlar” ifadelerini kullandı.
FETÖ'NÜN SİYASİ AYAĞI KILIÇDAROĞLU VE EKİBİDİR
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, “FETÖ’nün en önemli siyasi ayağı bizatihi Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisi ve ekibidir” dedi. Türkiye’nin dışarıda hayati bir mücadele verirken birilerinin içeride ‘fitne’ çıkardığını söyleyen Erdoğan “Açık söylüyorum, bunun adı tetikçiliktir, alçaklıktır, fırsatçılıktır” dedi. Türkiye’nin en büyük sorununun ana muhalefet partisi lideri olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı FETÖ’nün siyasi ayağı tartışmaları için de şunları söyledi: “Madem bu kadar istiyor, bugün burada FETÖ’nün siyasi ayağını açıklıyorum. FETÖ’nün en önemli siyasi ayağı bizatihi Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisi ve ekibidir. Türkiye’de tüm iktidarlar bu yapıyı ihtiyatla takip etmiştir. Ta ki 15 Temmuz hain darbe girişimine kadar, işte o vakit durum değişmiştir. Bu yapıyı suç örgütü olarak ilan eden ve o Milli Güvenlik Kurulu kararının altında imzası olan benim. Daha eskileri bir kenara bırakıyorum. Sayın Baykal’ın genel başkanlıktan ayrılması ve yerine Kılıçdaroğlu’nun gelmesiyle birlikte CHP bu işin tam göbeğine yerleşmiştir. Bu zat ve ekibi omurgasızdır. FETÖ’ye diyet borçludur. FETÖ’nün siyasi ayağını soranların bakacakları yerler buralardır. FETÖ’nün siyasi ayağı, bu yapı terör örgütü olarak tanımlanmadan önce görüntü veren midir, devlet aynı yapıyı terör örgütü olarak tanımladıktan sonra yanından ayrılmayan mıdır? FETÖ’nün siyasi ayağı, bu yapıyla canı pahasına mücadele eden midir, genel başkanlık koltuğu dahil CHP Genel Merkezini işgal etmiş olan FETÖ’nün ayak takımı mıdır? Buradan soruyorum, malum Genelkurmay Başkanı (İlker Başbuğ), bir diğer şu anda tabii öldü... Her ikisinin de Genelkurmay Başkanlığı döneminde çıksınlar şunu söylesinler, ‘Biz şu kadar FETÖ’cü subayı ordudan ihraç ettik.’ Bu, sizin görevinizdi. Niye ihraç etmediniz? Kimi aldatıyorsunuz? Çıkıp sağda solda ‘Ben Başbakan’a şunu söyledim, bunu söyledim.’ Yalan söylüyorsun. Sadece yargıdakilerden endişe ettiğin, korktuğun için ve bunlardan dolayı da ‘biz acaba bunu çözer miyiz’ diye bize bunları anlattınız. Açık ve net söylüyorum, elinizde rahatlıkla ihraç edebileceğiniz FETÖ mensubu subaylar vardı. Niye bunların tespitini yapmadınız? Askeri istihbarat da vardı. Kimi aldatıyorsunuz?”