Trabzon Üniversitesi tarafından Trabzonspor'u 38 yıl aradan sonra şampiyonluğa ulaştıran Abdullah Avcı'ya doktora unvanı verildi. 58 yaşındaki teknik direktör bugüne kadar aldığı ödüller içerisinde en anlamlı ödülünün 'Fahri Doktora' unvanı olduğunu vurgulayarak "Birçok ödül aldım ama bu aldığım 'Fahri Doktora' unvanı bu zamana kadar aldıklarımın en anlamlısı" diye konuştu.
Spor Toto Süper Lig’i şampiyon olarak tamamlayarak şampiyonluk hasretine son veren Trabzonspor'da Teknik Direktör Abdullah Avcı’ya, Trabzon Üniversitesi tarafından doktora unvanı verildi.
Üniversitesinin 4. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Mahmut Goloğlu Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende konuşan tecrübeli teknik adam bugüne kadar aldığı ödüller içerisinde en anlamlı ödülünün 'Fahri Doktora' unvanı olduğunu vurguladı.
Abdullah Avcı'nın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Şampiyon olduğumuzun ertesi günü beni ilk Şenol Güneş aradı. Tebrik etmek için aradı, ona da buradan teşekkür ediyorum. 18 ayı bitirdim bu şehirde olmaktan son derece mutluyum. Bu şehrin çok büyük bir enerjisi var. Bu şehrin bu enerjisini lütfen olumlu yönde, pozitif enerjiye çevirelim. Olumsuzlukları bir tarafa bırakalım olumluya çevirelim. Çünkü enerji çok büyük. Çok daha iyi şeyler yapabiliriz. Bu duyguyu yaşadığımız için teşekkür ediyorum.
2005 senesinden itibaren tanınabilir bir antrenör oldum. Eğitim ve sağlıkla ilgili çok sayıda teklif geldi ve bunların hepsine cevap vermeye, içinde bulunmaya çalıştım. Üniversitelerde bulundum. Birçok ödül aldım ama bu aldığım 'Fahri Doktora' unvanı bu zamana kadar aldıklarımın en anlamlısı.
AHMET SUAT ÖZYAZICI HOCAYI SAHNEYE ÇIKARTMAK İSTEMİŞTİM
Trabzon'a imza attığımda müzeyi gezerken 'tarihte yer almak istiyorum' demiştim. Geldiğim ilk gün 10 Kasım'dı. O gün Özkan hoca aradı beni. Çünkü beni 2 kere daha Trabzonspor'a istemişti hoca olarak. 'Bize kısmet değildi, şimdi oldu. İnşallah iyi olacak' dedi ama bir araya gelemedik. Allah toprağını bol etsin. Kupayı aldığımız ilk gün planım vardı, ailesiyle de paylaşmıştım. Ahmet Suat Özyazıcı hocamızı kupa törenine tekerlekli sandalyesi ile beraber kasketini de takarak çıkartmak istedim ama sahne çok yüksek olunca ve erkenden de uyuduğunu oğlundan öğrenince bunu gerçekleştiremedim. Bunu sizlerle paylaşmak istedim."
