Son dakika haberi... Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı. İddianame Yüksek Mahkeme'ye gönderildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Mart ayının başında HDP ile ilgili inceleme başlatmıştı.
Başsavcılık bu kapsamda Ankara Başsavcılığına bir yazı göndererek, aralarında HDP'li üst düzey yöneticilerin de bulunduğu 108 sanıklı Kobani İddianamesi ile HDP'liler hakkında düzenlenen fezlekelerin birer örneğinin gönderilmesini istemişti.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı.
Yüksek Mahkeme'ye gönderilen iddianamede HDP üyelerinin beyan ve eylemleriyle devletin milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı, ortadan kaldırmayı amaçladıkları belirtildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Şahin, yazılı açıklamasında, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarından olan siyasi partilerin, toplumun ekonomik ve sosyal gelişimine katkı sunmayı amaçlayan kurumlar olduğunu belirtti.
ANAYASA'NIN 14. MADDESİNİ HATIRLATTI
Siyasi partilerin bu amaçlarını evrensel ve demokratik hukuk kuralları çerçevesinde barışçıl yollarla gerçekleştirmelerinin esas olduğunu vurgulayan Şahin, bununla birlikte Anayasa'nın 68/3. fıkrasında ve Siyasi Partiler Yasası'nın 90. maddesinde, siyasi partilerin faaliyetlerini Anayasa ve kanun hükümleri çerçevesinde sürdürmeleri gerektiğinin düzenlendiğini hatırlattı.
Yine Anayasa'nın 14. maddesinde, temel hak ve hürriyetlerden hiçbirinin, "Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve ortadan kaldırmayı amaçlayan" faaliyetler biçiminde kullanılamayacağının öngörüldüğünü anımsatan Şahin, şunları kaydetti:
"Anayasanın 69. maddesinin 6. fıkrasında ve Siyasi Partiler Yasası'nın 103. maddesinde, bir siyasi partinin Anayasa'nın 68. maddesinin 4. fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak bu nitelikteki fiillerin işlendiğinin ve odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verileceği belirtilmiş, fıkranın devamında da bir siyasi parti, bu nitelikteki fiiller o partinin üyelerince yoğun bir şekilde işlendiği ve bu durum o partinin tüm organlarınca zımnen veya açıkça benimsendiği, yahut bu fiiller doğrudan doğruya anılan parti organlarınca kararlılık içinde işlendiği takdirde söz konusu fiillerin odağı haline gelmiş sayılacağına işaret edilmiştir."
Başsavcı Şahin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 11. maddesinin 1. fıkrasında, "herkesin barışçıl olarak toplanma ve dernek kurma hakkı"na sahip olduğunun belirtildiğini, aynı maddenin 2. fıkrasında ise bu hakların kullanılmasına, ulusal ve kamusal güvenliğin korunması, kamu düzeninin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla kanunla kısıtlama getirilebileceği ilkesinin kabul edildiğini vurguladı.
"DEVLETİN BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZMAYI AMAÇLADILAR"
Şahin, açıklamasında şu değerlendirmelerde bulundu:
"Nitekim, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, terörün kınanmamasını dahi siyasi partilerin kapatılması için yeterli bir gerekçe olarak kabul etmiştir. Siyasi parti yönetici ve üyeleri demokratik ilkeler çerçevesinde faaliyetlerine devam etmeli, terör örgütleri ile irtibatlı ve iltisaklı olmamalı, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve ortadan kaldırmayı amaçlamamalıdır. Bu bağlamda, Halkların Demokratik Partisi yönetici ve üyelerinin beyan ve eylemleriyle demokratik ve evrensel hukuk kurallarının kabul etmeyeceği şekilde davrandıkları, PKK terör örgütü ve bağlı örgütlerle birlikte hareket ettikleri, örgütün uzantısı olarak faaliyetlerde bulunarak, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve ortadan kaldırmayı amaçladıkları anlaşıldığından, adı geçen siyasi partinin kapatılması Anayasa Mahkemesinden talep edilmiştir."
HDP'DEN AÇIKLAMA: HUKUKUNA AĞIR BİR DARBEDİR
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca HDP’nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi’nde kapatma davası açılması üzerine yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, HDPye kapatma davasının demokrasiye yeni bir darbe olduğu ileri sürülerek, “Kocaeli Milletvekilimiz Ömer Faruk Gergerlioğlunun, iktidarın siyasi hesapları ve hukukun çiğnenmesiyle vekilliğinin düşürüldüğü gün, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı partimiz hakkında kapatma davası açmıştır. Partimize yönelik kapatma davası, ülke demokrasisine ve hukukuna ağır bir darbedir” denildi.
“OLAĞANÜSTÜ TOPLANTIYA ÇAĞIRIYORUZ”
HDP’nin sadece bir parti değil aynı zamanda bir fikir olduğu ve demokratik siyasetten taviz verilmeyeceği vurgusu yapılan açıklamada, “Bu fikir etrafında milyonlarca insan kenetlenmiş durumdadır. Milyonlarca insan siyasi iradesine ve geleceğine sahip çıkacaktır. Partimizin Merkez Yürütme Kurulunu yarın olağanüstü toplantıya çağırıyoruz. Sahip olduğumuz tarihsel mücadele geleneğiyle bu karanlık süreci atlatacağız. İnançlıyız ve kararlıyız. Mutlaka, ama mutlaka kazanacağız.” ifadeleri yer aldı.
NE YAŞANDI?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Yargıtay Cumhuriyet BaşsavcıIığı, 6-8 Ekim olayları ilgili iddianameyi temel alıp HDP’ye kapatma davası açabilir” çağrısında bulunmuştu.
Bu çağrısını ocak ayından bu yana partisinin meclis grup toplantısında yaptığı konuşmalarda sık sık dile getiren Bahçeli, 2 Mart 2021 tarihinde “HDP'nin kapatılması acildir, hayatidir, şarttır” ifadelerini kullanmıştı.
Aynı gün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı açıklamada HDP hakkında inceleme başlatıldığını duyurmuştu.