Bahçeli: AYM başkanı istifa etsin, HDP kapatılsın

Partisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Bahçeli, AYM'nin verdiği hak ihlalleri kararlarına sert tepki göstererek, "Anayasa Mahkemesi milletin mahkemesi olmayacaksa, derhal kendini feshetsin, başındaki zat da gecikmeden istifa etsin." ifadelerini kullandı. Bahçeli, HDP'nin kapatılması gerektiği görüşünü yineledi.

Partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin hedefinde Anayasa Mahkemesi (AYM) vardı. AYM'nin, Enis Berberoğlu, Can Dündar, Osman Kavala, Selahattin Demirtaş hakkındaki kararlarına sert tepki gösteren Bahçeli, "Anayasa Mahkemesi kime hizmet etmektedir? Kimin mahkemesidir? Hak konusu sadece Türkiye'nin anayasal düzenini bozmak için uğraşan ve ihanete kapıkulluğu yapanlar için mi geçerlidir" diye konuştu.

HDP'nin kapatılması gereğini yineleyen Devlet Bahçeli "HDP’yle hesaplaşmadan, PKK’yı bitirdik, yok ettik, mahvettik diyemeyiz. Bu itibarla HDP’nin kapatılması elzemdir, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı inanıyorum ki gereğini yapacaktır." dedi.

Bahçeli’nin konuşmasının satır başları şöyle;

BU COĞRAFYAYI ÇEKİLİŞTEN KAZANMADIK

Bahçeli, "Tarihi varlığımızı birilerinin lütfuna borçlu değiliz. Bağımsızlığımızı birilerinin sponsorluğuyla kazanmış değiliz. Bu coğrafyayı çekilişten kazanmadık, bonus diye almadık. Kan verdik, can verdik, bu topraklara vatan dedik. Baş verdik, ömür verdik, bu vatana Türk dedik. Her karışını şühedanın damla damla dökülen kanlarıyla bereketlendirdik. Kör bir taassup ve köhne bir tahammülsüzlükle üzerimizde hesap yapanların ışık diye ateşe koştuklarını, eninde sonunda cayır cayır yandıklarını gördük ve de inşallah yine göreceğiz." ifadesini kullandı.

Bahçeli, "Özellikle ifade etmeliyim ki, hıyanetle haysiyet arasında, terörle huzur ayrımında ikinci bir seçenek, tarafsız bir alan veya ara bir durak yoktur. Terörü hilesiz veya hilafsız kınayamayan, kurduğu cümlelere amaları, fakatları el yapımı patlayıcı gibi konuşlandıran, zevahiri kurtarabilmek amacıyla kanlı örgütün adını anmaktan bile imtina edenler sadece korkak değil, sadece kokuşmuş değil, aynı zamanda terörün irili ufaklı koçbaşlarıdır. Kitabın ortasından konuşacak olursak, bu koçbaşları esas itibariyle Türk milletine ve Türkiye’ye ait olan her değere mesafeli, her emanete hazımsızdır. Bunların hüviyetini biliyoruz, hesaplaşacağımız günleri de sayıyoruz." diye konuştu. 

GARA BÖLGESİ'NE YAPILAN PENÇE KARTAL-2 HAREKATI

Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara Bölgesi’ne yapılan Pençe Kartal-2 Harekatının geçen cumartesi günü tamamlandığını, harekat süresince teröristlere ait barınak, sığınak ve mühimmat deposu ile sözde karargah olarak kullanılan pek çok yerin tahrip edildiğini belirten Bahçeli, harekat kapsamında çok sayıda teröristin ihanetlerinin bedelini canlarıyla ödediğini kaydetti.

Bahçeli, "Uluslararası hukuktan doğan meşru haklarımız sonuna kadar kullanılmıştır. Dileğimiz teröristlerin peşinin bırakılmaması, döktükleri kanların hesabının damla damla şerefsiz varlıklarından sorulmasıdır. Kandil'e bir şafak vakti Türk'ün şanlı bayrağı dikilmeli, terör elebaşları mağaralarına gömülmelidir. Mahmur'da kurulu bulunan terör kampları yakılıp yıkılmalıdır. Ayrıca PKK'nın Irak-Suriye arasında irtibat ve intikal sahalarından birisi olan Sincar'ın kısa süre içinde yerle bir edilmesi, özellikle örgütün nefes aldığı ve kontrolünde tuttuğu Peşhabur sınır kapısının da temizlenmesi artık hayat memat konusudur." dedi.

PKK'nın köşeye sıkıştığını, kaçış ve kurtuluş şansını önemli oranda azalttığını ifade eden Bahçeli, terör örgütü can çekiştikçe, sonu göründükçe, yurt içinde ve yurt dışında zora girdikçe hiçbir canlının yapamayacağı iğrençliklere tevessül etmeye başladığına dikkati çekti.

Bahçeli, Gara Harekatı’nda derinden üzen şehadetler yaşandığını, milletin ve vatanın bu kahraman şehitlere minnettar olduğunu dile getirdi.

11 Şubat'ta teröristlerle girilen sıcak bir çatışma sırasında Yüzbaşı Ertuğ Güler, Yüzbaşı Burak Coşkun ve Astsubay Kıdemli Başçavuş Harun Turhan'ın şehit düştüğünü ifade eden Bahçeli, aziz şehitlerin al bayrağa sarılı naaşlarının Ankara'da dualar eşliğinde vatan toprağına emanet edildiğini söyledi.

Acının ve kaybın bu kahramanlarla sınırlı kalmadığını, aldığımız bir başka kara haberin milli yürekleri adeta kasıp kavurduğunu söyleyen Bahçeli, şunları kaydetti:

"Farklı tarihlerde PKK terör örgütü tarafından kaçırılan 13 vatandaşımız, 13 masum insanımız, 13 kahraman kardeşimiz bir mağara deliğinde baş bölgelerine yakın mesafeden ateş edilmek suretiyle şehit edildiler. Erhan Pekçetin, Aydın Günel, Sedat Yabalak, Vedat Kaya, Semih Özbey, Hüseyin Sarı, Mevlüt Kahveci, Sedat Vardar, Ümit Gıcır, Adil Kavaklı, Müslüm Altuntaş, Sedat Sorgun, Süleyman Sungur düşman tarafından bir mağarada katledildiler. Bu katliam yeryüzünde çok nadir görülen bir canavarlık örneğidir. Bir mıh gibi çakıldığı milli hafızadan asla çıkmayacaktır. Suçsuz günahsız, üstelik savunmasız insanlarımıza kurşun sıkmak terörizmin tahammülü ve tarifi olmayan ilkel yüzünü tekraren deşifre etmiştir. Ey şereften ve namustan bihaber hainler, bu kadar mı alçaldınız? Bu kadar mı insanlıkla aranızı açtınız?

"GARA ÖNCESİYLE GARA SONRASI AYNI OLMAYACAKTIR"

PKK/YPG'ye kol kanat geren sözde insan hakları savunucuları, özgürlük simsarları şimdi ne diyeceksiniz? Ne yazacaksınız? Neyi anlatacaksınız? Bu cinayetleri nasıl tevil edeceksiniz? Gara'da akan kan alayınızı boğacak, biliyor musunuz? O mağaradaki feryat figan sesleri alayınızı hüsrana uğratacak, farkında mısınız? Bundan sonra terörle mücadele stratejisi bakımından Gara öncesiyle Gara sonrası inanıyorum ki aynı olmayacaktır.

Bu sefer ateş yalnızca düştüğü yeri yakmayacak, PKK'nın yanında yöresinde saf tutan kim varsa çembere alıp tepeden tırnağa tutuşturacaktır. Türk milletinin izzeti nefsiyle oynamaya cüret etmenin bedeli, masum evlatlarımızın hayatlarına kast etmenin ağır sonucu silahlı eşkıyaya, şehirlere tutunmuş yandaşlarına, elbet siyasi ortakçılarına felaket olarak yansıyacaktır. PKK terör örgütü ya silahlarıyla birlikte ve son teröristine kadar güvenlik güçlerine teslim olup Türk adaleti önünde hesap verecektir, ya da azdan az çoktan çok gidecek, hainlerin kafaları kopartılacaktır.

O meşum mağarada aslında Türk milletinin tamamına ateş açılmıştır. Kurşunlar hepimize isabet etmiştir. Biz göreceğimizi gördük, çekeceğimiz çileyi çektik. Acılara dayandık, sıramızı savdık. Bundan böyle gerisini bölücüler, yardım ve yataklık yapan iş birlikçiler, eli ve vicdanı kanlı teröristler düşünmelidir. Herkes kulağını açsın ve bizim kim olduğumuzu dinlesin: 'Şahikalar üstünde meydan okur bu erler/Yaklaşacak düşmana mezar olur bu yerler/Bağlayamaz bir kuvvet bu kasırga milleti/Tarihlere sorun ki bize 'Ölmez Türk' derler. Şehitler ölmez vatan bölünmez. Beşeriyete mertliği öğreten bizleriz. Adaletle ve kudretle hükmeden bir ceddin ahfadıyız. Teslim olmayız her silah doğrultana, boyun eğmeyiz her saldırı komutuna. Bu keder dolu günleri de aşacağız, içimize akıttığımız gözyaşlarıyla ihaneti boğacağız." 

"HDP’NİN KAPATILMASI ELZEMDİR"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sözlerine şöyle devam etti:

"CHP yönetimine sesleniyorum; Gara katliamcısı PKK'yı saklamak ne size ne de gayri meşru dostunuza hiçbir şey kazandırmayacak, bilakis aziz milletimizin gözünden ve gönlünden daha da düşürecektir. Korkmayın, çekinmeyin, HDP'ye ve bölücü terör örgütüne verilmiş bir sözünüz yoksa PKK'ya katil demek, eşkıya demek, terörist demek, cani demek size ancak onur, ancak şeref, millet nezdinde de itibar kazandıracaktır. HDP’yle hesaplaşmadan, PKK’yı bitirdik, yok ettik, mahvettik diyemeyiz. Bu itibarla HDP’nin kapatılması elzemdir, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı inanıyorum ki gereğini yapacaktır. Ve tarih önünde yapmak durumundadır.

Şayet bize bir görev düşerse, ki bu zaman yakındır, MHP Siyasi Partiler Kanunun 100’üncü maddesinden kaynaklanan hakkını tam ve eksiksiz kullanarak tarihi müracaatını mutlaka yerine getirecektir. Anayasa Mahkemesi milletin mahkemesi olmayacaksa, Türkiye’nin egemenlik ve tarihsel haklarını çiğneyenlere ihlal gerekçesiyle destek vermeyi sürdürecekse, derhal kendini feshetsin, başındaki zat da gecikmeden istifa etsin. Yeniden milli varlığımıza layık, adalet ve hukuk ölçülerimize müzahir bir yüksek mahkemeyi kurmasını Allah’ın izniyle başarırız, buna da muktediriz. Anayasa’nın ilk dört maddesi Türkiye Cumhuriyeti’nin hukuki kimliği, kuruluşunun ve kurtuluşunun simgesidir. Bu kimliği tahrip etmeyi hayal edenler veya aklından geçirenler ya HDP’ye kapağı atsınlar, ya PKK’nın dağ kadrosuna katılsınlar, ya da Pensilvanya’da soluğu alsınlar."

"AYM DERHAL KENDİNİ FESHETSİN"

"Anayasa Mahkemesi milletin mahkemesi olmayacaksa, Türkiye’nin egemenlik ve tarihsel haklarını çiğneyenlere ihlal gerekçesiyle destek vermeyi sürdürecekse, derhal kendini feshetsin, başındaki zat da gecikmeden istifa etsin. Yeniden milli varlığımıza layık, adalet ve hukuk ölçülerimize müzahir bir yüksek mahkemeyi kurmasını Allah’ın izniyle başarırız, buna da muktediriz."

DAHA ÖNCE DE KAPATILSIN DEMİŞTİ

Bahçeli, 30 Eylül 2020'de yaptığı açıklama Anayasa Mahkemesi'nin gerektiğini söylemişti. Bahçeli, "Anayasa Mahkemesi yeni hükümet sisteminin doğasına uygun şekilde yeni baştan yapılandırılmalıdır. Parlamenter Sistem’in oluşturduğu kurumların yeniden yapılanması ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne fonksiyonel açıdan müzahir noktaya taşınması artık kaçınılmaz bir zarurettir" ifadelerine yer vermişti.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (28)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
28 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN