Hamilelik döneminde maruz kalınan plastikler, bebeklerde olumsuz etkilere neden oluyor. Peki, hamileyken makyaj yapılır mı? Hamileyken fondöten sürülür mü? Hamilelikte yüze ne sürülmez? İşte, hamileyken makyaj yapmanın zararları...
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yeliz Yıldırım, hamilelik döneminde kullanılan plastik ve kozmetik ürünlerinin olumsuz etkilerine dikkat çekti. Prof. Dr. Yeliz Yıldırım, hamilelikte gebelerin maruz kaldığı plastiklerin, bebeklerin yaşamlarında olumsuz etkiler oluşturduğunu söyledi.
Plastik ve kozmetiklerin halk sağlığı açısından önemini belirten Prof. Dr. Yeliz Yıldırım, şunları söyledi:
"Özellikle 2000'li yıllardan sonra tüm dünya genelinde okul çağındaki çocukların zekasında ciddi bir düşüş görüldüğü, dahi (zeki) çocuk sayısında da ciddi bir azalma olduğu gözlenmiş ve sebeplerin araştırılmasına yönelik çalışmalara ağırlık verilmiştir.
Yapılan kapsamlı çalışmalar sonucu, gıda yoluyla alınan kimyasalların yanı sıra özellikle plastik ve kozmetiklerle bulaşan ve hamilelik sürecinde annenin maruz kaldığı kimyasalların, anne karnındaki bebekte zeka gelişimi üzerinde ciddi sorunlara yol açtığı ortaya konmuştur."
"BEBEĞİN SİNİR DOKUSUNU BASKILIYOR"
Sezaryen doğumda plastiğe çok fazla maruz kalındığını söyleyen Prof. Dr. Yeliz Yıldırım, şu bilgileri paylaştı:
"Özellikle sezaryen doğumlar, bu plastik maruziyetini arttırıyor. Sezaryen doğum sonucu mecburen çok fazla tıbbi cihaz kullanıldığı, anne sütünün gelmemesiyle de yeni doğan bebekte biberon ve emzik kullanımı bir mecburiyet haline geliyor.
Sıklıkla plastik ve kozmetiklerin yapımında kullanılan ve annenin hava, deri ve ağız yoluyla aldığı bu kimyasallar, östrojeni taklit etmek suretiyle anne karnındaki bebeğin sinir dokusunda ve genital organlarında gelişimi baskılamakta, özellikle erkek çocuklarda bu yıkım çok daha belirgin olmaktadır."
"BİRÇOK HASTALIĞA NEDEN OLUYOR"
Plastiklere maruz kalınması sonrası oluşan kronik hastalıklardan da bahseden Prof. Dr. Yeliz Yıldırım, şöyle konuştu:
"Erkek çocuklarda öğrenme bozukluğu, otizm, hafıza eksikliği, odaklanma ve hiperaktivite gibi sorunlarla kendini belli eden durumlar ortaya çıkmaktadır. Erkek çocuklarda son zamanlarda kriptoşizm denilen testislerin inmemesi, çeşitli organ anomalileri, ileri yaşlarda ortaya çıkan infertilite problemleri temelde anne karnındaki süreçte maruz kalınan kimyasallara bağlanmaktadır. Kız çocuklarında ise ileri yaşlarda erken puberte, psikolojik bozukluklar, erken yaşlarda ortaya çıkan endometriyal ve ovariyal birtakım rahatsızlıklarla seyredebilmektedir."
"TEK KULLANIMLIK PLASTİKLERE SINIRLAMA GETİRİLMESİ LAZIM"
Gündelik yaşamda plastik kullanımının azaltılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Yeliz Yıldırım, şunları söyledi:
"Hamilelik döneminde plastiğe maruz kalınmasıyla beraber öğrenme bozukluğu, hafıza eksikliği, odaklanma ve hiperaktivite gibi sorunlar çok daha ön plana çıkıyor. Erkek çocuklarda son zamanlarda genital bölgelere yönelik birtakım anomal doğumlar çok ön plana çıkıyor.
Bu kapsamda kozmetik ve plastik üretiminin denetim altına alınarak halk sağlığını tehdit eden kimyasal kullanımının denetlenmesi, özellikle tek kullanımlık plastik kullanımına sınırlama getirilmesi, başta hamileler olmak üzere tüm toplumun söz konusu kimyasalların yol açacağı sağlık sorunları hakkında bilgilendirilmeleri ve tüketici bilincini artırmaya yönelik çalışmalara ağırlık verilmesi gerekmektedir.
Konuyla ilgili sağlık politikalarının bir an önce uygulamaya konularak yaygınlaştırılması, ülke genelinde toplum bilincinin oluşturulması, halk sağlığı açısından hayati öneme sahiptir."
