ABD destekli PKK'nın Suriye uzantısı PYD, DAEŞ kontrolündeki Münbiç'i ele geçirdi. ABD, Türkiye'ye verdiği güvenceye göre, DAEŞ'in ilçeden uzaklaştırılmasıyla PYD'nin de bölgeyi terk etmesi gerekiyor. Gülen'in ardından Türkiye - ABD ilişkileri yeni bir sınavda. ABD'den konuyla ilgili ilk açıklama da geldi...
ABD destekli Suriye Arap Koalisyonu (SAK) ve PKK'nın Suriye uzantısı PYD, Halep'in kuzeyinde DAEŞ kontrolündeki Münbiç ilçesini ele geçirdi. ABD, Türkiye'ye verdiği güvenceye göre, DAEŞ'in ilçeden uzaklaştırılmasıyla PYD'nin de bölgeyi terk etmesi gerekiyor. Gülen'in ardından Türkiye - ABD ilişkileri yeni bir sınavda...
AA muhabirinin yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, SAK ve PYD, Fırat nehrinin batısında, iki buçuk aydır saldırdığı Münbiç'i terör örgütü DAEŞ'ten aldı.
KOALİSYON HAVADAN DESTEK VERDİ
DAEŞ militanları, Suriye'nin Halep ilinin kuzeyindeki ilçede, ellerindeki son yerleşim yeri Sirb mahallesinden çekilerek, canlı kalkan olarak kullandıkları 500 kadar sivil ile kuzeyde Türkiye sınırındaki Cerablus ilçesine yöneldi. Kaçmak isteyen bazı sivillere DAEŞ militanları ateş açarken ölü ve yaralı sayısına ilişkin bilgi alınamadı. SAK ve PYD operasyonunu destekleyen koalisyon uçakları da ilçeden bir arada çıkan militanları ve sivilleri hedef alırken, saldırıda 20'den fazla kişi öldü.
2 AYDIR KUŞATMA ALTINDAYDI
SAK ve PYD güçleri, DAEŞ kontrolündeki Münbiç'e yönelik operasyonu geçen mayıs ayının sonunda başlatmıştı. Fırat'ın batısından ilerleyerek çok sayıda köyü ve beldeyi ele geçiren gruplar, ilçeyi 2 aydır kuşatma altında tutuyordu.
DAEŞ, Suriyeli muhaliflerin elindeki Münbiç ilçesinin denetimini 2014 yılının başında ele geçirmişti.
ABD GÜVENCE VERMİŞTİ
SAK, terör örgütü PKK’nın Suriye’deki kolu PYD’nin öncülük ettiği Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) çatısı altında yer alıyor. ABD yönetimi, Fırat'ın batısındaki Münbiç ilçesinin DAEŞ'ten alınmasının ardından operasyonlara katılan PYD militanlarının burayı terk edeceğine dair Türkiye'ye güvence vermişti.
GÖZLER ABD'YE ÇEVRİLDİ
ABD destekli Suriye Arap Koalisyonu (SAK) ve PYD'nin, Fırat nehrinin batısındaki Münbiç ilçesini ele geçirmesinin ardından Washington yönetiminin tutumu merak ediliyor. Amerikan yönetiminin, Türkiye'ye verdiği güvenceye göre, DAEŞ'in ilçeden uzaklaştırılmasıyla PYD'nin de bölgeyi terk etmesi gerekiyor.
Suriye'nin kuzeyinde Türkiye sınırı boyunca Haseke ili, Kobani (Ayn el-Arab) ve Afrin ilçelerinde hakimiyetini ilan eden PYD, Fırat nehrinin batısında Münbiç'in ardından Cerablus'u da alarak Reyhanlı ilçesinin karşısındaki bölgeye kadar genişlemeyi hedefliyor. PYD kuşağı böylece Türkiye-Suriye arasında bir duvar işlevi görerek iki ülkenin coğrafi bağlarını büyük ölçüde koparmış olacak.
ULUSAL GÜVENLİK ENDİŞESİ
ABD yönetimi de Suriye'nin Türkiye sınırında ve Fırat'ın batısında yer alan Azez-Cerablus hattının DAEŞ'ten arındırılması gerekçesiyle PYD militanlarına savaş uçaklarıyla destek sağlıyor. Washington yönetimi, PYD'nin bazı yerel Arap unsurlarla Fırat nehrinin batısında operasyonlara katılması gerektiğinde ısrarcı olmuştu.
Örgütün Suriye'de uygulamaya koymak istediği planlar konusunda Washington'u uzun süredir uyaran Ankara ise müttefiklik ilişkileri çerçevesinde Türkiye'nin ulusal güvenliğini tehlikeye atan adımlardan kaçınılması gerektiğini vurgulamıştı.
ABD, DAEŞ kontrolündeki Münbiç'e Arap savaşçılarla beraber saldıracak PYD'nin, ilçenin düşmesinin ardından burada kalmayacağını Türkiye'ye taahhüt etmişti.
BİR TANE BİLE YPG'Lİ İSTEMEYİZ
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 7 Haziran'da yaptığı açıklamada "Fırat’ın doğusunda (PYD'nin silahlı kolu) YPG’liler lojistik destek vermek istiyorsa o ayrı ama özellikle operasyonlar bittikten sonra batısında bir tane bile YPG’li istemeyiz. ABD de bu konuda garanti verdi. Eğer sözünde durursa garanti verdi. Çünkü YPG/PYD gittiği yerlerde etnik temizlik yapıyor" ifadelerini kullanmıştı. Bu çerçevede, SAK ve PYD'nin Münbiç'i öğleden sonra DAEŞ'ten tamamıyla almasının ardından ABD yönetiminin Türkiye verdiği güvence gündeme geldi.
FETÖ ELEBAŞIYLA BERABER YENİ SINAV
Özyeğin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Türkiye’nin ABD gibi koalisyon ülkeleri ile yürüttüğü stratejik işbirliğinin temel nedeninin DAEŞ ile mücadele olduğunu hatırlatarak, Türkiye’nin DAEŞ’den açılan alanın PYD ile doldurulmasını kabul edemeyeceğini belirtti.
ABD’nin ne şekilde hareket edeceğinin henüz bilinemeyeceğini dile getiren Caşın, “Türkiye’yi ikna edecek bir planın ortaya konması gerekiyor. Bu noktada, Münbiç’te Türk-Amerikan ilişkileri çok ciddi bir sınav verecek.” şeklinde konuştu.
Caşın, "Türkiye çok önemli bir müttefiki olan ABD ile çok önemli bir sınavdan geçiyor. Bir tarafta Fetullah Gülen’in iade edilmesi üzerinden devam eden bir kriz var. Türkiye restini çekti fakat ABD'nin ‘Bu hukuki bir konudur’ şeklindeki yaklaşımı meseleyi uzatacağını gösteriyor. Şimdi de Münbiç üzerinden, iki ülke ilişkileri yeni ve çok ciddi bir sınav verecek.” ifadelerini kullandı.
GERİ ÇEKİLECEK Mİ?
Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) Ortadoğu uzmanı Oytun Orhan da ABD'nin Fırat'ın batısına geçen PYD militanlarının DAEŞ’e karşı savaştığı argümanını ileri sürdüğünü ve Münbiç DAEŞ’ten kurtarıldıktan sonra PYD'ye bağlı unsurların buradan tamamen geri çekileceği sözü verdiğini hatırlattı.
Orhan, “Beklenen, ABD’nin müttefiklik ilişkisine bağlı kalarak verdiği sözü yerine getirmesi ve savaşa katılan PYD unsurlarının artık geri çekilerek yönetim, idare ve güvenliği yerel halka bırakması. ABD’nin de bu konuda baskı uygulaması. PYD'nin ABD’den bağımsız davranması mümkün değil. ABD bunu yapacak imkanlara sahip.” ifadelerini kullandı.
ABD'DEN İLK AÇIKLAMA
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Suriye’nin kuzeyindeki Münbiç kentinin Suriye Arap Koalisyonu (SAK) ve PKK’nın Suriye uzantısı PYD tarafından ele geçirilmesine yönelik operasyonların devam ettiğini belirterek DAEŞ’ten alınmasının ardından şehrin Arapların kontrolünde bir kent olacağını bildirdi.
Pentagon sözcülerinden Gordon Trowbridge, bakanlıkta düzenliği basın toplantısında gazetecilerin Münbiç’in terör örgütü DAEŞ’ten alınmasına yönelik operasyonlara ilişkin sorularını yanıtladı.
Münbiç’te sahadaki durumun çok hızlı değişkenlik gösterdiğini belirten Trowbridge, örgütün şehir merkezinin kontrolünü yitirdiğini ifade etti.
“Münbiç’teki operasyonlar şu an devam ederken DAEŞ açıkçası çaresiz durumda.” diyen Trowbridge, kentin kuzeyinde yer yer çatışmaların sürdüğünü vurguladı.
Trowbridge, DAEŞ’in Münbiç’ten çıkış yolları aradığına dair güçlü belirtiler bulunduğunu aktararak örgütün bu noktada masum insanları canlı kalkan olarak kullandığını ifade etti.
TÜRKİYE'NİN HASSASİYETİNİ ANLIYORUZ
ABD’nin ilçenin kurtarılmasının ardından PYD’nin burada kalmayacağına dair Türkiye’ye verdiği taahhüdünün hatırlatılması üzerine Trowbridge, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin buradaki hassasiyetlerini kesinlikle anlıyoruz. Münbiç tarihsel olarak bir Arap şehri ve bizim beklentimiz de kentin kurtarılmasından sonra bu şekilde devam etmesine yönelik. Münbiç askeri konseyiyle sadece operasyonların tamamlanmasını değil aynı zamanda şehrin alınması sonrasında sivillerin dönüşü, temel hizmetlerin başlaması gibi konuları da görüşüyoruz. Türklerin, Irak hükümetinin ve yerel Arapların tarihi hassasiyetlerini kesinlikle anlıyoruz ve kaygılarını dikkate alıyoruz. Bunun (Münbiç) tarih boyunca bir Arap şehri olduğu gerçeğinin kesinlikle farkındayız ve askeri operasyonlar tamamlandıktan sonra da böyle olmaya devam etmesini bekliyoruz.”
SAK ve PYD güçleri, DAEŞ kontrolündeki Münbiç'e yönelik operasyonu mayıs ayının sonunda başlatmıştı. Fırat'ın batısından ilerleyerek çok sayıda köyü ve beldeyi ele geçiren SAK ve PYD güçleri, yaklaşık 2 aydır ilçeyi kuşatma altında tutuyordu.
ANKARA/AA