Din hizmeti cami dışına çıkıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan İstanbul Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz, din hizmetlerini bundan sonra dezavantajlı gruplar yani sokak çocukları, uyuşturucu bağımlıları, engelliler ve huzurevindekilerin ayaklarına kadar götüreceklerini belirterek “Bu hizmeti herkese sunmak bizim görevimiz” dedi.
Yeni İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, din hizmeti ve görevlileri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Yılmaz İstanbul Müftülüğü makamının Diyanet İşleri Başkanlığı içinde dini hayatı temsil etmesi bakımından çok önemli olduğunu söyledi ve ekledi: “En iyi hizmeti sunmak için öncelikle İstanbul’da din hizmeti bakımından camilerimiz, Kur’an kurslarımız, ilahiyat fakültelerimiz ve imam hatip liselerimizin MR’ını çekmeye çalışıyoruz.”
Yılmaz, din hizmetinin sadece camilerde sunulandan ibaret olmadığını vurguladı ve şunları kaydetti: “Camiye gelen var, gelmeyen var. Bunların hepsini hesaba katarak cami dışında bir din hizmeti vermek zorundasınız. Bunun içinde en önemli muhataplarınız dezavantajlı gruplardır. Dezavantajlı gruplar yani sokak çocukları, uyuşturucu bağımlıları, engelliler, huzurevi, yetimhanede kalan ve toplumun insafına bırakılmış insanların ayağına din hizmetlerini ulaştıracağız. Tabii burada rehberlik edecek insanların yani din adamlarının söylemeleri de önemli. Dini hizmetini dezavantajlı grupların yanı sıra herkesin ayağına götürmek de görevimizdir.” Yılmaz, İstanbul’un Türkiye’nin nüfus bakımından en büyük kenti olmasına rağmen cami ve din görevlisi sayısının düşük olduğunu belirtti ve ekledi: “İstanbul’da 8 bin 500 din görevlimiz ve 3 bin 500 civarında camimiz var. Böyle olunca İstanbul’un cami ihtiyacının yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında bir protokol imzalandı. Artık yasayla ibadet alanlarının belirlenmesinde Diyanet İşleri Başkanlığı ve il müdürlüklerinin de görüşünün alınması ve onlardan sorulması mevzuata giriyor. Bu çok önemli.” Toplumun her kesiminden insanı camiye çekmeyi amaçladıklarını vurgulayan İstanbul Müftüsü Yılmaz “Sivil toplum kuruluşları ve din hizmeti veren kurumlarla bir araya geleceğiz. Onlarla ne tür işler yapabileceğimizi konuşacağız. Genel kabullere uygun, toplumda çok problemi olmayan, şova değil hizmete dönük olanları seçerek ilişkilerimizi geliştireceğiz” ifadelerini kullandı.
MİLYONLUK STATLAR DEĞİL AMA CAMİLER GÖZE BATIYOR
‘İstanbul’da cami çok, hiçbiri dolmuyor’ söyleminin gerçeği yansıtmadığını ifade eden İstanbul Müftüsü Yılmaz “Senede 2-3 maçın oynandığı, her biri 50 dönüm arazi üzerine kurulan ve milyonlarca lira harcanan statlar kimsenin gözüne batmıyor. Senede 52 hafta var. Cuma günü dolup taşmayan bir camimiz yok. Ayrıca ramazan, kandiller ve bayramlar var. Bunları göz önünde bulundurduğunuzda senede 100 gün camilerimiz dolup taşıyor. Ayrıca her cuma 18-20 milyon insan cuma hutbesi dinliyor. Nerede ihtiyaç varsa, bunun gereğini yapmamak, ihtiyacı gidermemek yanlış olur” diye konuştu.
DİYANET’TEN YABANCI ÖĞRENCİLERE EĞİTİM
Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye Diyanet Vakfı’nın (TDV) aracılığıyla 100’e yakın ülkeden gelen binlerce öğrenciye imam hatip ve ilahiyat dersleri verirken, yurt dışında da dini eğitim hizmetini sürdürüyor. 2012’de başlayan İhtisas Eğitim Projesi’ni kapsamda halen İstanbul, Konya, Kayseri ve Kocaeli Dini Yüksek İhtisas Merkezlerinde 88 öğrenci eğitim alıyor. Bugüne kadar çeşitli ülkelerden gelen 32 kursiyer mezun oldu. Yurt dışı eğitim-öğretim hizmetleri kapsamında ise Kırgızistan, Azerbaycan, Bulgaristan, Romanya, Kazakistan, Haiti, Pakistan, Somali, Malezya, Bangladeş’te orta öğretim, lisans ve yüksek lisans düzeyinde 3 bin 635 öğrenciye 17 okula eğitim veriliyor.