Almanya, dört buçuk aylık hükümet krizini sonunda aştı. Merkel liderliğindeki Hristiyan Birlik ile Sosyal Demokratlar arasındaki müzakereler sonuçlandı. Nihai kararı, Merkel’den önemli tavizler koparan SPD’nin 460 bin üyesi verecek.
Almanya’da hükümet kurmak için müzakere yürüten Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti (SPD) anlaşmaya vardı. Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Genel Başkanı ve Başbakan Angela Merkel, Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) lideri Horst Seehofer ve SPD Genel Başkanı Martin Schulz başkanlığındaki partilerin müzakere heyetleri dün CDU Genel Merkezi’nde bir araya geldi. Alman Haber Ajansı’nın (DPA) haberinde, yaklaşık 24 saat süren görüşmelerin ardından tarafların yeniden bir hükümet kurmak için anlaştığı bildirildi. Alman basınında yer alan haberlerde, anlaşmaya göre SPD’ye dışişleri, maliye ve çalışma gibi önemli bakanlıkların verildiği ileri sürüldü. Böylelikle 24 Eylül’de yapılan genel seçimden 136 gün sonra ülkede bir hükümetin kurulmasının yolu açıldı. Seçimlerin ardından SPD, oy kaybını gerekçe göstererek muhalefette kalacağını duyurmuştu. Bunun üzerine Merkel, Yeşiller ve Hür Demokratlar ile beraber koalisyon kurma girişimlerine başlamıştı. Partilerin renklerinden dolayı ‘Jamaika koalisyonu’ olarak adlandırılan hükümeti kurma girişimleri, Yeşiller ve Hür Demokratların uzlaşamaması sebebiyle başarısız olmuştu. Bunun üzerine Merkel SPD’ye yönelmiş, Sosyal Demokratlar da kamuoyu baskısı karşısında muhalefette kalma kararından vazgeçerek görüşmelere katılmaya karar vermişti. CDU/CSU ile SPD arasındaki ön görüşmeler 7-12 Ocak’ta yapılmış ve 28 sayfalık bir mutabakat metni ortaya çıkmıştı. CDU ve CSU bu metni yetkili parti kurullarında onayladı. SPD de 21 Ocak’ta olağanüstü kurultayda delegelerin yüzde 56 oyuyla metni kabul ederek CDU/CSU ile doğrudan koalisyon görüşmelere girilmesi konusunda yeşil ışık yakmıştı. 26 Ocak’ta koalisyon görüşmelerine başlayan taraflar, 4 Şubat Pazar günü görüşmeleri sonlandırmayı hedeflemişti. Ancak bazı konularda anlaşmaya varılmayınca görüşmeler 3 gün daha sürdü. CDU/CSU ile SPD’li yöneticiler koalisyon protokolünde anlaştı ancak koalisyon kurulmasına SPD’nin 463 binden fazla üyesi karar verecek. SPD, üzerinde anlaşılan koalisyon protokolünü 463 binden fazla üyesine oylatacak. Bu sürecin de yaklaşık 3 hafta sürmesi bekleniyor. Almanya, 2005-2009 ve 2013-2017 yıllarında Merkel liderliğinde ‘büyük koalisyon’ ile yönetildi.
KRİTİK BAKANLIKLAR SOSYAL DEMOKRATLARDA
Koalisyon görüşmelerinde anlaşmaya varılmasının ardından, mutabakatın içeriğine ilişkin bilgiler Alman medyasına yansıdı. Sosyal Demokratlara ait bir WhatsApp grubunda paylaşılan mesajda, SPD lideri Martin Schulz’un Dışişleri Bakanı olacağı ifade edildi. Mesajın görüntüsü, Alman internet sitelerinde yer aldı. Ayrıca maliye ve çalışma bakanlıklarının da SPD’ye verildiği ifade edildi. Bu bakanlıklar, SPD’nin müzakere sürecinde önemli tavizler koparması şeklinde yorumlandı. Öte yandan İçişleri Bakanlığı’na ise CDU’nun kardeş partisi CSU’nun lideri Horst Seehofer’in getirileceği kaydedildi. Seehofer, Hristiyan Birlik kanadındaki en muhafazakar isimlerden biri olarak biliniyor.
‘TÜRKİYE ÖNEMLİ BİR MÜTTEFİK AMA...’
Almanya’da partilerin mutabakata vardığı 177 sayfalık protokolde Türkiye’ye iki bölümde yer verildi. AB’nin genişlemesiyle ilgili bölümde ‘Türkiye’nin katılım sürecinde hiçbir faslın kapatılmaması ve yeni bir başlığın açılmaması’ ile ‘koşullar yerine getirilene kadar vize serbestisi uygulanmaması’ ifadeleri yer aldı. Taslakta ayrıca “Türkiye, çok yönlü ilişkilerimizin olduğu Almanya’nın önemli bir müttefiki ve AB’nin komşusudur. Bu yüzden Türkiye ile iyi ilişkide olmak için özel çıkarımız var” denildi. Bu bölümde, Türkiye’deki demokratik durumun ve hukuk devleti konumunun uzun süredir kötüleştiği iddia edildi. Gümrük Birliği’nin genişlemesinin de Türkiye’nin gerekli şartları yerine getirdiğinde mümkün olabileceği belirtildi.