İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Filistin tarafıyla yeniden barış görüşmelerine başlamak için Filistin’in İsrail’in Yahudi Devleti olduğunu ve İsrail’in Ürdün Nehri’nden Akdeniz’e kadar olan topraklardaki güvenlik hakimiyetini kabul etmesi şartlarını öne sürdüğü bildirildi.
İsrail Devlet Radyosunun haberine göre, İsrail parlamentosu Knesset'te milletvekillerinin sorularını cevaplayan Netanyahu, Filistin ile barış görüşmelerinin başlamasının, Filistin’in İsrail’in Yahudi Devleti olduğunu ve İsrail’in Ürdün Nehri’nden Akdeniz’e kadar olan topraklardaki güvenlik hakimiyetini kabul etmesi şartlarına bağlı olduğunu söyledi.
İsrail’in bu iki şarttan taviz vermeyeceğini dile getiren Netanyahu, ülkesinin yerleşim faaliyetlerinin, İsrail-Filistin çekişmesinin ana meselesi olmadığını savundu.
Hakkında yürütülen yolsuzluk soruşturmalarına da değinen Netanyahu, hiçbir suç işlemediğini iddia ederek, uzun yıllar boyunca başbakanlık makamında kalacağına inandığını dile getirdi.
GÜVENLİK HAKİMİYETİ ŞARTINI ORTAYA ATTI
İsrail, sorunun çözüme kavuşturulması ve Filistin tarafı ile barış görüşmelerinin yeniden başlamasını daha önce İsrail Devleti’nin Yahudi kimliğine bağlarken, Netanyahu, ilk defa Ürdün Nehri’nden Akdeniz’e kadar olan topraklarda güvenlik hakimiyeti şartını ortaya attı.
Netanyahu hakkında, biri iş adamlarından fayda sağladığı diğeri de Yedioth Ahronoth gazetesinin genel yayın yönetmeniyle yaptığı anlaşma olmak üzere iki ayrı dosyadan soruşturma açılmış bulunuyor.
Hakkında açılan yolsuzluk soruşturması kapsamında bu ay içinde polise iki kez ifade veren Netanyahu'nun Kudüs'teki resmi konutunda gerçekleşen sorgulamalardan ilkinin üç saat, ikincisinin ise beş saat sürdüğü belirtilmişti.
Netanyahu'nun, yolsuzluk yaptığının kesinleşmesi durumunda görevinden istifa etmek zorunda kalabileceği ifade ediliyor.
2 BİN 500 YENİ KONUT İNŞASINA ONAY VERMİŞTİ
İsrail Başbakanı Netanyahu ayrıca dün işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Yahudi yerleşim birimlerinde 2 bin 500 yeni konutun inşa edilmesini onaylamıştı.
İsrail ile Filistin arasındaki barış görüşmeleri, İsrail'in Yahudi yerleşim birimleri inşasını durdurmayı, 1967 sınırlarının esas alınması ve Filistinli tutukluların serbest bırakılması şartlarını kabul etmemesi sebebiyle Nisan 2014'te durmuştu.