Fransız Le Monde gazetesi "Canan Kaftancıoğlu, Şebnem Korur Fincancı, Meral Akşener: Türkiye'de Erdoğan'ın yolundaki üç kadın" başlığıyla yayımladığı yazıda, "Erdoğan'ın tek yıldız olduğu dönem bitti" dedi.
Fransa'nın önde gelen gazetelerinden Le Monde'da, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında yazı yayımladı.
"Canan Kaftancıoğlu, Şebnem Korur Fincancı, Meral Akşener: Türkiye'de Erdoğan'ın yolundaki üç kadın" başlığıyla yayımlanan yazıda, farklı kanatlardan gelen üç kadının Türkiye siyasetindeki yeri incelendi.
"ERDOĞAN'IN TEK YILDIZ OLDUĞU DÖNEM BİTTİ"
T24 ve Euronews'in aktardığına göre, yazıda "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin siyaset semalarındaki tek yıldız olduğu dönem bitti" ifadelerine yer verildi.
2019 SEÇİMLERİ 'MAĞLUBİYET'
2019'daki yerel seçimlerde AK Parti'nin aldığı sonucu bir 'mağlubiyet' olarak değerlendiren gazete, bu tarihten itibaren aralarında kadınların da bulunduğu muhaliflerin 'organize olduğuna' dikkat çekti.
"DİRSEKLERİYLE KAZIYARAK İLERLEMELİ"
Yazıda, "Muhalefet kendini toparladı. Ancak aralarında yalnızca erkekler yok. Kadın muhalifler çevresindeki spot ışığını çalıyor. Farklı siyasi kanatlardan gelen güçlü karakterli kadınlar, Erdoğan'ın 'yeni Türkiye'sinde' dirsekleriyle kazıyarak ilerlemeli" ifadelerine yer verildi.
"ERDOĞAN VE ÇEVRESİNDEKİLER ÖZGÜRLEŞMİŞ KADINLAR SEVMİYOR"
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Le Monde'da "feminist, motosiklet tutkunu bir doktor" olarak tanımlandı. Le Monde'a konuşan Kaftancıoğlu "Türkiye'de erkeklerin sözü geçiyor. Bir kadın olmak zaten kolay değil, siyasette bir kadın olmak zor. Erdoğan ve çevresindekiler özgürleşmiş kadınlar sevmiyor. Bir kadının siyasi hedefleri olması onlar için dayanılmaz" dedi.
Le Monde gazetesi, 'siyasi İslam'ın' programında zayıf cinsiyetin eşit haklara sahip olmasının yer almadığını ifade etti ve Erdoğan'ın "Kadın her şeyden önce annedir" sözüne atıfta bulundu. Yazıda, "Atatürk sayesinde kadınlar haklar elde etti ama bu haklar geriledi" diyen Kaftancıoğlu'nun ise partisi CHP'nin sağ kanadı tarafından HDP'ye yakınlığından dolayı eleştirildiğine işaret edildi.
"KAFTANCIOĞLU VE FİNCANCI AYNI ETİKETİ PAYLAŞIYOR"
Herhangi bir partinin mensubu olmadığı belirtilen insan hakları savunucusu, Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı'yla konuşan Le Monde, Fincancı'nın Özgür Gündem gazetesine destek protestosuna katılmaktan dolayı 2016 baharında 10 gün boyunca hapiste tutulduğu, 3 yıl sonraki mahkemede beraat etmesine rağmen 2020 sonbaharında kararın bozulduğunu hatırlattı.
Yazıda, Fincancı ve Kaftancıoğlu'nun Türkiye'de iktidarın gözünde aynı 'etiketi' paylaştığı; ikisine de 'terörist' denildiği ifadeleri yer aldı. Fincancı, "İktidarın düşmanlar üretmeye ihtiyacı var, bu onun için bir hayatta kalma meselesi. Askeri darbeler döneminde bile adalet sistemi daha özerkti" dedi.
Yazının "Türk kadınları oy verme hakkını 1934'te Fransızlardan önce aldı" ifadelerini yer aldığı bölümü şöyle devam etti: "İş alanında görünmez olan kadınlar, hükûmette iki kadın bakanla birlikte az sayıdalar. Meclis'te ise vekillerin yüzde 17'si kadın."
"EN COŞKULUSU AKŞENER"
Siyasetteki kadınların 'en coşkulusu' olarak tanımlanan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in ise "milliyetçi siyasetin elitlerinden biri" olduğu ifadelerine yer verildi. Le Monde'a konuşan Akşener "Erdoğan'ı korkutabilen tek kişi benim" dedi.
Akşener'in her konuşmasında Erdoğan'ın 'mutlakiyetçiliğini, nepotizmini ve 'görkemli sarayını' eleştirdiği belirtildi.
Le Monde, AK Parti ve MHP'nin İYİ Parti'nin yanlarında yer almasını istediğini, ancak Akşener'in bu konudaki "Başıma silah dayasalar da olmaz" yanıtını aktardı.
