Olağan Büyük Kongre için hazırlanan AK Parti’de kabine revizyonu konuşuluyor. Muhalefet eleştirilerinin keskinleştiği virajda isim değişiklikleri üzerinden ‘yeni dönem’ mesajları veriliyor. Ancak hükümet ile sokağın gündemindeki ayrışma dikkat çekiyor. İktidar ‘partide yenilenme’ hedefine odaklanırken toplum, uzun süredir devam eden olumsuz gidişatı değiştirecek kapsamlı bir anlayış değişikliği yapılmasını bekliyor.
AK Parti, 24 Mart’ta yapacağı Olağan Büyük Kongre için hazırlıklarını sürdürüyor. Erken seçim tartışmalarının kamuoyuna yansıdığı süreçte ‘koltuk değişimi’ne ilişkin değerlendirmeler gündeme geldi. Eski Hazine Bakanı Berat Albayrak’ın yeniden görev alacağına ilişkin iddialar da dikkat çekti.
Parti yönetiminden bazı isimlerin kabineye kaydırılabileceği dile getirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, yenilenme hamlesiyle yeni ivme hedeflediği belirtiliyor.
ANLAYIŞ AYNI KALDIKTAN SONRA HİÇBİR ANLAMI YOK
İktidar ‘partide neşter’ hesabı yaparken toplumda farklı beklenti söz konusu. Her kesimde, ekonomiden hukuka birçok başlıkta geriye gidişin durdurulabilmesinin ancak mevcut zihniyetin terk edilmesiyle sağlanabileceği yönünde güçlü bir kanaat oluştu.
Hükümete ‘Bu yönde adımlar atılmazsa isimlerin değişmesinin hiçbir anlamı yok’ çağrıları yapıldı. Bu konudaki iradenin ortaya konup vakit kaybedilmeden uygulamaya geçilmesi talep edildi.
İSİM DEĞİL ZİHNİYET DEĞİŞSİN
24 Mart’ta 7. Olağan Büyük Kongre’ye hazırlanan AK Parti’de kabine revizyonu iddiaları gündeme geldi. Erdoğan’ın rezerv polemiğinde sahip çıktığı Albayrak’a yeniden görev verebileceği belirtilirken, revizyonun kapsamının geniş olabileceği kaydedildi. Toplumda ise ekonomiden hukuka birçok alanda kapsamlı bir zihniyet değişimi beklentisi bulunuyor.
2021 itibariyle Erdoğan’ın Bahçeli’yi ziyaretleri sıklaşırken, hem AK Parti ve hem MHP bu ay içinde olağan kongrelerini düzenleyecek. 1997’de yapılan olağanüstü kongre sonrasında genel başkanlık koltuğuna oturan Bahçeli, 3 gün sonra yapılacak kurultayda 9. kez güven tazeleyecek. AK Parti ise 24 Mart’ta parti yönetimini yeniden şekillendirecek.
18 Ekim 2020’de başladığı il kongrelerini 24 Şubat’ta tamamlayan AK Parti’de kadrolarda yaklaşık yüzde 70 oranında bir yenileşme sağlandı. Kongre sürecinde İstanbul dahil 24 il başkanını değiştiren AK Parti’de son 1.5 yıl hesaba katıldığında bu sayı 50’yi buluyor.
Katıldığı kongrelerde parti teşkilatına yönelik sık sık uyarılarda bulunan Erdoğan’ın “Kimsenin vazgeçilmez olmadığı” şeklindeki ifadesi dikkat çekmişti. Parti yönetiminde yüzde 50-60 oranında bir değişim beklenirken, 2.5 yıldır görevde olan Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nde de revizyona gidilebileceği iddiaları gündeme geldi.
Hazine ve Maliye eski Bakanı Berat Albayrak’ın istifası ile Cahit Turhan’ın Ulaştırma Bakanlığı’ndan alınması dışında kabinede değişikliğe gitmeyen Erdoğan’ın, parti yönetimindeki yenilenmeyle eş zamanlı olarak kabinede de kapsamlı revizyon yapabileceği ifade ediliyor.
Erdoğan’ın kabineye yönelik ‘siyasi cevvalliğinin düşük kaldığı’ eleştirisinde bulunduğu ileri sürülürken, CHP’nin Merkez Bankası rezervlerine dair paylaşımlarından sonra avukatı aracılığıyla sessizliğini bozan Albayrak’ın yeniden görevlendirilebileceği iddia edildi.
Cumhurbaşkanı’nın parti kongreleri ve grup toplantısında Albayrak’a yönelik destek mesajları ve dönemindeki çalışmalara yönelik övgüleri dolu sözleri de bu iddiayı güçlendirdi. Albayrak’ın yeniden Enerji Bakanı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı ya da parti yönetiminde görev alabileceği belirtildi. Kabinedeki birden fazla bakanın değişebileceği ve bazı bakanlıkların yapısında da değişikliğe gidilebileceği kulislere yansıdı.
AK Parti yönetimindeki bazı yetkililerin Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nde görevlendirilebileceği bildirilirken; Hazine ve Maliye Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yeniden ayrılması gündemde.
Öte yandan daha önce de gündeme gelen Erdoğan’ın genel başkanlığı bırakacağı iddiası ise kesin bir dille yalanlanıyor.
Seçim ve Siyasi Partiler Yasası’na yönelik hazırlıklar, dokunulmazlıkların kaldırılması, parti kapatmaya yönelik çağrılar ve erken seçim tartışmalarının gündemde olduğu süreçte toplumun beklentisi ise gerçek bir normalleşme.
Pandemi öncesi yaşanan ekonomik sorunların salgında daha da belirgin şekilde hissedildiği dönemde kamuoyunda hemen her alandaki geriye gidişin önüne geçilmesi adına beklenti oluştu. İsim ve görev değişikliği yerine kapsamlı bir zihniyet değişiminin hayata geçirilmesi gerektiği belirtildi.
