İnanın, süreç böyle yönetilmez
Yaşadığımız küresel virüs salgını daha önce benzeriyle karşılaşmadığımız bir felaket.
Eski alışkanlıkların, babadan kalma reflekslerin bu mücadelede yetersiz kalacağı konusunda herkes hemfikir. Nitekim bizde de bu mücadele alışılmış olandan farklı bir yöntemle ele alınıyor.
Eski alışkanlıklar yüzünden yapılan bazı ciddi hatalar ve gecikmeler bir tarafa bırakılırsa, Sağlık Bakanlığı bünyesinde bir bilim kurulunun oluşturulması, bakanın konu hakkındaki verileri günlük olarak kamuoyu ile paylaşması “olumlu” olduğu kadar, hiç değilse bizim için, “yeni” bir yöntem.
Gelgelelim hükümetin bu mücadelede sergilediği “yeni yaklaşım” yalnızca bundan ibaret görünüyor. Onun dışında eski usulde yürüyor her şey.
Salgınla mücadele gibi bir konunun siyaset üstü bir mesele olarak ele alınması gereği pek akla gelmiyor.
Böyle bir zamanda “Ülkemiz sadece Koronavirüsten değil aynı zamanda bu medya ve siyaset virüslerinden de inşallah kurtulacaktır” gibi sözler söyleniyor.
***
Yanlış işler yapılıyor. Eskiden de yanlış olan ama şimdi çok daha yanlış olan işler… Geçen sene 31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinde yanlış olduğu halk tarafından iki defa üst üste ve ikincisinde daha da şiddetlenen bir tonda ifade edilmiş olan yanlış işler…
Sözgelimi, sokağa çıkma yasağı ilan ediliyor, kendi üzerine düşen hazırlıkları yapması gereken belediyelere haber verilmiyor…
İstanbul ve Ankara Belediyelerinin salgın mağdurlarına destek olmak amacıyla yardım toplamaları engelleniyor, toplanan yardım paralarına -ve hatta CHP’li belediyelerin aşevi bağış hesaplarına bile- el konuluyor. Bu mantık dışı ve vicdan yaralayıcı uygulamaya “Belediyeler daha önce de bu tür kampanyalar yapıyordu, onlar niye engellenmedi” diye itiraz edildiğinde “Öyle ama bu sefer devletin valisinden izin alınmadı” gerekçesi ileri sürülüyor.
***
Nedense “devletin valileri” de bu aralar bir şekilde hep gündemde oluyorlar...
Mersin Büyükşehir Belediyesinin halka ücretsiz ekmek dağıtması Mersin Valisi tarafından yasaklanıyor. AK Parti yöneticileri bedava ekmek dağıtmanın “devlet içinde paralel yapı kurmak” anlamına geldiğini ileri süren açıklamalar yapıyorlar.
Zonguldak Valisi canlarını ortaya koyarak bu mücadelede görev alan doktorlar ve diğer sağlık çalışanları arasında korona virüsüne yakalananlar hakkında “Misafirhanede onları misafir ettik, ücret almadık. Yemek ücreti de almadık. Ama onlar dikkatli olmadıkları için hem kendilerini sıkıntıya soktular hem bizi sıkıntıya soktular” diye konuşabiliyor.
Adana Valisi ise belediyenin şehirdeki fuar alanında “ileriki günlerde ihtiyaç duyulması halinde Sağlık Bakanlığına devretmek üzere” bir sahra hastanesi tesis etme girişimine engel oluyor. Gerekçe şu: “Sağlık hizmeti sunumu açısından ilimizin herhangi bir ek yataklı veya yataksız tedavi hizmetine ihtiyacı bulunmamaktadır.”
***
İlgi çekici bir nokta da şu: Adana’da “hastane mühürlenmesi” konusunu CHP’den fazla AK Partililer gündemde tuttular. Belki de bu meselede haklı olduklarını anlatma ihtiyacı duydukları için. Neredeyse konu hakkında konuşmayan iktidar yetkilisi kalmadı…
Bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan da dün Başakşehir Şehir Hastanesi’nin açılış töreninde Adana’da yapılan sahra hastanesini hedef aldı. Açılışına izin verilmeyen, kapısına mühür vurulan hastaneyi…
Oysa şöyle bir düşünün: Cumhurbaşkanı, İstanbul’daki hastane inşaatının temel atma töreninde çıkıp da Adana Belediye Başkanı’na hitaben “hastane öyle olmaz böyle olur” diye konuşacağına, farzımuhal, “böyle bir girişimde bulunan belediyeye teşekkür ediyorum, her birimizin elini taşın altına koyarak bu mücadeleye bir şekilde katkı vermemiz gerekir” deseydi ne olurdu? Muhakkak ki her bakımdan daha doğru ve makamına yakışan bir tutum sergilemiş olurdu. Bilhassa böyle bir zamanda söylenmesi utanç verici ama siyasi getirisi de daha fazla olurdu bu ikinci tutumun.
Ama ne yazık ki dünya yıkılsa alışkanlıklarımız değişmiyor. Keza siyasetçilerimizin siyaset yapma usulleri ve refleksleri de değişmiyor. 31 Mart’ta değişmedi, 23 Haziran’da da değişmedi. Küresel bir salgına karşı bütün ülke can derdindeyken de değişmiyor.















Adana ve Zonguldak ile ilgili yazdıklarınıza katılmıyorum. Adana olayı kılıçdaroğlu nun hastaneyi kamuoyuna duyururken kullandığı dilden ve tavırdan bağımsız asla değerlendirilmez. Zonguldak valisinin ise bazı yanlış kelimeler kullanmış olsa bile haklılığı vardır. Açıklamayı yaptığı zaman Zonguldak ta hasta sayısı 450 civarıydı ve bunun 130 u sağlık çalışanı. Hemde herhangi bir koruyucu malzeme eksikliği olmadığı halde. Sizcede haklılığı yokmu
Yanıtla (0) (0)Kılıçdaroğlu, Adana Belediyesinin yaptığı hastaneyi sen Cumhurbaşkanı olarak yapamıyorsun dedi. Erdoğan da buna cevaben Hastane öyle olmaz böyle olur dedi. Ama yazında kılıçdaroğluna hiç değinmemişsin. Aferin hakikatleri gizlemeye devam edip cambaza baktırmaya devam et Kiraz
Yanıtla (0) (0)Ağzına yüreğine sağlık sayın yazar. Iyi ki KARAR var.
Yanıtla (0) (0)Adam bana yardim etmek istiyor niye benim ekmegimi engeliyorsun? Benim ac kalmam cok mu hosuna gidiyor ??? Sen diyorsun ki ben yardim edecem ee kardesim senin yardimin nedir bilmiyorum ki Banka dan krdi istedim vermediler oturdugum yerin belediyesini akp aradim biz birsey vermiyoruz deyip kaymakamlik numarasini verdiler aradim yarim saat bekledim cvp yok. Cimer yazdim 20 gün oldu cvp yok. Eee kardesim sen ne istiyorsun bu halktan ??? Hersey oyle televizyonda bagirarak konustugun gibi degil. Sayin cumhurbaskani anlatiklarin %90 yalan gercek hayattan hicbir karsiligi yokkkk
Yanıtla (0) (0)Doğrularında yanlışlarında çok net yazmışsınız.inşallah anlayan olurda yanlış kararlar ve davranışlardan uzaklaşır.burada devlet başkanlığı şapkasının partilerüstü vasıfta olmasının önemini görüyoruz...
Yanıtla (0) (0)Bursa Büyükşehir Belediyesi kendi kuruluşu olan BESAŞ'ın ekmek üreten tesislerinde sadece yardım kumanyası hazırlayan bir ekip kuruldu mu)Bu yardımlar sadece Bursa ve çevresine Doğu illerine'de (Mesela Muş)gönderiliyor mu?Sayın Belediye Başkanı yapılmış olan yardımların dağıtımının videosunu bizzat kendisi paylaşıyor mu? Eğer bu yardımı hükümetin belediyeleri yapınca ''devlet dışında devlet''mi olmuş oluyor.Bir de çeşitli derneklerin yapmış olduğu 'yardım paketleri' de mi 'devlet dışında devlet' oluyor.Benimki sadece bir merak.
Yanıtla (0) (0)Süreç derken, gündemi ele almışsınız. Bogucu gündemin içinde, madalyonun arkasını oluşturan olaylara bakmak lazım.
Yanıtla (0) (0)Merak ediyorum bu "Ceren" de, Meclis"deki "Yeliz" gibi biyikli mi acaba?
Yanıtla (0) (0)tek elden dagıtılan maskemi istirem maskemi...
Yanıtla (0) (0)Herseyi getirip,getirip ic politikaya bagladik Onyillarca simdiki gibi,eskiden Dinci partiler vardi.hep ağlardı. Simdi de hibrit partiler gundem.Turk Hava Kurumu Deri toplardı mesela Bilincaltinda carcur edecekler diye vermez Dine hizmet edene vermeye calisirdim.(simdi kimse takmıyor Derileri para etmiyor diye) Cuz i irademle,,,.Bugun de ayni teraneler .isteyen,istedigine yardimi yapabilr.mesrebine,mezhebine gore.Partizan degilim,olsam kimse engel olamaz yardim ederdim istediğim partiye,Millete Partiler ustu ornek olun/olalim.Adalet ve Ahlak onceligimiz olsun.ic politika degil.!.
Yanıtla (0) (0)CHP'nin böyle güçlü olduğu zamanlarda bir Ankara valisi vardıO zaman da devletin valileri şimdiki gibi partinin valisi haline getirilmişti ve 'Bu memlekete şeriat gelecekse de biz getiririz' demişti.Belediyelerin yardımlarını engelleyenler işte günkü CHP' nin durumundadırlar.Serbest Fırka ve benzerlerinin halk nezdinde kabul görmeleri onların akli muvazenesini bozmuştu tıpkı bunlar gibi.Güç böyle bir şey sarhoş eder,akli muvazeneyi bozar sonunda yanlış ve doğru yer değiştirir.İbrahim (a.s.) in toplumunda putlarına söz söyleyeni ateşe atıyorlardı şimdi de hapse.İnsan bu iş fazla gelişemiyor.
Yanıtla (0) (0)Gerçekten bir "partizan" politikaları doğu bloku parti üyeliklerini aratmıyor. İnançlı olmak hasım sayını artırmakla değil bunu yakınlaşma fırsat görerek bu felaketin insanı boyut üzerinden aradaki mesafeleri azaltmayı gerektirir. Ufak bir eleştiride sizi virüs ilan ediyorsalar işimiz çok vahim. Bu partizanlık biz Müslümanları yolu değil. Partizan gözlükleri acile mikropsularla değiştirlmeli vesselam
Yanıtla (0) (0)pardon. yanlış oldu. maske bile dağıtamayan, sokağa çıkma yasağının ne zaman açıklanacağını bile hesap edemeyen hükümete başka bir isim bulmak lazım. "Maskesizlik hükümeti!" ile "maskesizlik günleri". kapak gibi oldu valla.
Yanıtla (0) (0)CHP'Lİ belediyeler işlerini düzgün yapıp EMANET OYLARI tutmaya devam edebilirlerse, AKP'nin bundan sonra seçim işleri zora girer.
Yanıtla (0) (0)Hayatım boyunca, yardıma muhtaç birini gördüğümde ve imkanım elvermediğinde ilk aklıma gelen "belediyeye git, sana yardım ederler" cümlesiydi. Şimdi bu düşüncem yıkılmakla kalmadı, artık farklı bir düşünce de oluşmaya başladı. Artık yardıma muhtaç birini gördüğümde "sakın belediyeye gitme, hem yardımsız kalırsın ve hem de niçin o belediyeye gidiyorsun, bizim vakfa karşı olduğun için mi gidiyorsun diyerek seni fişleyip yardımsız bırakırlar" diyeceğim. Yardım, yardım ya! Başka bir şey değil bu... Yardıma da mı karşısın, EY İZAN, EY İNSAF? Hani komşusu açken tok yatan bizden değildi?! HA?!
Yanıtla (0) (0)Ülkesinde kaç kişinin hasta olduğunu, kaçının nerede ve nasıl öldüğünü ve gömüldüğünü bilme ve öğrenme zahmetine bile katlanmayan ve vicdanlarını kaybetmiş, kişisel çıkar peşine düşmüşlerden başkalarının kayıplarını ve acılarını hissetmelerini beklemek boş hayaldir. Hal böyle olunca tok ve milletin kesesinden beslenen “bitler”den açların halinden anlamalarını beklemek en hafif tabirle saflıktır. Kendisi beslenmeye alışık olunca, aç ve perişan yaşayanların problemlerini yazanları da kendisi gibi “besleme” zannederler. Ortak ezberci beslemeler!
Yanıtla (0) (0)Kocaeli Başiskele'de ikamet ediyorum. Yakınlarımda 4 tane eczane var. Devletimin 2 gün önce verdiği kod ile maskemi alabilmek için evden dışarıya çıktım. 2 eczanede maske kalmamış. 3.süne gittiğimde eczacı kapıya maske kalmadı ikaz kağıdını yapıştırmaktaydı. Kalmadı mı dedim. Son iki tane kaldı abi dedi. Ben aldıktan sonra bir kişi daha gelip maskesini aldı. Böylelikle 3. eczanede de maske kalmamış oldu. Şimdi soruyorum. Maske gerekliyse eczanede niçin yok? Maske gereksiz ise insanlara niçin maske takma zorunluluğu getirildi? Maske organizasyonunu bile yapamayan insanlar niçin hala görevdeler?
Yanıtla (0) (0)Dervişe BELEDİYELER PARALEL DEVLET oluyorlar.Demişler.Derviş : " Corona günlerinde müziksiz kalmayacağız..Paralelli , terelelli...! "
Yanıtla (0) (0)Adamın gözünü hırs bürüdümü kırık plak değil kırık radyo yu bile dönderir insana...
Yanıtla (0) (0)Taktınız tüm Karar yazarları Belediye yardımı, belediye yardımı. Ciddi olarak soruyorum. Bu belediyelerin sizlere ciddi bir yardımı mı var da bozuk -kırık da olabilir-plak gibi tekrarlar durursunuz bu konuyu.
Yanıtla (0) (0)Sayın yazar, yardım yasaklama kabul edilemez anladım da, sahra hastanesi çok saçma. Öyle hastane mi olur. Bakanlıkla koordinasyonsuz iş mi yapılır. Bu eleştiride haksızsınız.
Yanıtla (0) (0)Sayin Kiras yazınız güzel fakat birileri eski alışkanlıkları olanlar yalan ve karalama konuşmalarına devam etmeleri ne anlama geliyor?
Yanıtla (0) (0)Cumhurbaşkanı, İstanbul’daki hastane inşaatının temel atma töreninde çıkıp da Adana Belediye Başkanı’na hitaben “hastane öyle olmaz böyle olur” diye konuşacağına, farzımuhal, “böyle bir girişimde bulunan belediyeye teşekkür ediyorum, her birimizin elini taşın altına koyarak bu mücadeleye bir şekilde katkı vermemiz gerekir” deseydi ne olurdu?
Yanıtla (0) (0)dindar bir arkadaşım, insanların Allah katında eşit olduğunu söyledi. akp ve mhpliler aklıma geldi de arkadaşımla aram bozuldu. çünkü yalan söylediğini söyledim
Yanıtla (0) (0)Cırcır böceği ben oluyorum bir maske 15 günde gelmez mi?
Yanıtla (0) (0)Bazıları izin diyor onlar zaten milletten izin almışlar atanmışlardan izin almaya ne gerek adı üstünde devletin valisi kendini atayanın emrettiğinden farklı karar verebilirmi, güldürmeyin insanı yıllarca yerel yönetimlere daha fazla insiyatif diyenlerin hatta srçilmillerin atanmışların emrinde olmaması gerektiğini savunanların düştüğü hale bak. Devletten daha devletçi oldular heyhat bugünleri de görecektik
Yanıtla (0) (0)Trollerin maaşı da 1100 liraya düştü mü?
Yanıtla (0) (0)Nöbete kaç kişi kalıyor acaba?
Yanıtla (0) (0)bir gavura, soylunun, virüsün yayılmaması için sokağa çıkma yasağını açıklamadıkları açıklamasını yazdım, adam, "pisada sonuncu olan öğrencilerle aynı ülke vatandaşı mısın?" diye sordu. o an yöneticilerimizle gurur duydum
Yanıtla (0) (0)süleyman soylu, alınan 4 günlük sokağa çıkma yasağını çarşamba günü akşam saat 10'da açıklayacakmış. millet alışveriş merkezlerine gidip virüs bulaştırabilir diye düşünüyormuş. soylu açıkladıktan sonra hep beraber alışverişimizi yaparız. akpnin başarısının timsali. milli ve yerli ülkenin medar-ı iftiharı.
Yanıtla (0) (0)rte 82 milyonun ç.başkanı olamadı,akp'lilerin ve bir kısım mhp'lilerin ç.başkanı...
Yanıtla (0) (0)Erdoğan, bütün siyasi hayatı boyunca neyi savunduysa iktidarı, gücü ele geçirince tersini yaptı. Chp’li büyük şehir belediyelerinin akp’nin oy deposu olan varoşlara yardım dağıtması hatta bu yardımları artırması beli ki akp’yi çok korkutmuş. Seçimlerden sonra kılıçdaroğlunun CHP’li belediyelere ilk talimatıydı yoksullara daha çok yardım etmek.
Yanıtla (0) (0)Sayın kiraz hepsi tamam da arabadaki hastahane mi
Yanıtla (0) (0)dunyayi, kureyi degistirmeye kendinizi degistirmekle baslamalisiniz)
Yanıtla (0) (0)devletimiz ve hükümet bu kriz günlerinde halka güven vermektedir.hizmetlerden memnunuz.destekliyoruz.
Yanıtla (0) (0)çünkü bizde başarılı olanın kıskanılıp aşağıya çekilmesigibi bir huy var.korona mücadelesinde başkanın ve bakanların ve bilim kurulunun başarıları kıskanıldı ve hemen aşağı çekme karalama yıpratma iftira atma huyları açığa çıktı muhalif kesimde.oysa vatanını en çok seven işini en iy yapandır diyoruz yeri geldikçe.bugünlerde işini çok iyi yapanlara tebrikler ve başarılar.allah utandırmasın.cırcır böceği gibi ötenlere allah akıl fikir versin.
Yanıtla (0) (0)Cumhurbaşkanımız 83 milyon birlikte mücadele etmeliyiz demesinin hemen ardından CHP'li belediyeleri eleştirmesini doğru bulmadık..
Yanıtla (0) (0)Sevgili ülkemde ne zaman bir siyasetçinin "Birlik ve beraberlik içinde olmalıyız" sözünü duysam, söyleyen sanki "Geçin arkamda tek sıra olun" demiş gibi geliyor bana... nedense.
Yanıtla (0) (0)Sizleri Allaha havale ediyorum
Yanıtla (0) (0)Bunlar iyice delirdi. Katar'a mı kaçsak İsviçre'ye mi düşünüyorlar her gece.
Yanıtla (0) (0)Bazı okurların partizanlığı idrakini köreltmiş.Siz istediğiniz kadar doğruları söyleyin.
Yanıtla (0) (0)Ciasal islam
Yanıtla (0) (0)Yıllarca “seçilmişler edebiyatı” yaptılar, şimdi seçilmişleri itip kakıyorlar. Bu ülkenin vatandaşları seçti bu belediye başkanlarını. Ekmek bile dağıttırılmıyor muhalefet belediyelerine. Oysa Ak Partili belediyelere her şey mübah. İstediklerini yapıyorlar. Ak Parti örgütlerinin de kapı kapı dolaşıp yardım kolisi dağıttığı, parti genel başkanından ilçedeki parti yetkililerine kadar herkesin adını gönderen olarak söylemeyi ihmal etmediği videolar dolaşıyor. Millet görüyor kimin kime ne yaptığını.
Yanıtla (0) (0)Yerel yönetime falan ne gerek var her şey Başkana bağlansın herkes rahat etsin. CB 'nin bu söylemlerden sonra muhalif partiler olarak pasif direnişe geçer tüm kurumlarda el etek çekerim ne halleri varsa görsünler...
Yanıtla (0) (0)Yukarıdaki kötü davranışlar örnek oluşturuyor, siyasi görüş dolayısıyla aileyi dostlukları hırpalıyor, yazık ölümlü dünya
Yanıtla (0) (0)Hala maskem gelmedi rica minnet eczaci tanidigimizdan bulduk oyle ise gidiyorum
Yanıtla (0) (0)Kara okuru 02.53 - sen belediyenin yardimina mani olmaya destek veremezsin. Milletin rizkina karsi geliyorsun. Yardimi isteyen yapar simdi roller degisiklik olsaydi chp yardima mani oldu diye yeri gogu inletirdin. Birakin devletin ulasamadigina belediye ulassinm milletin rizkina mani olmayin ayiptir cok pisman olursunuz
Yanıtla (0) (0)02:53 tam tipik saray zurefasi muhabbeti bu.. dunyalarindan bi cikip gercekten etrafa baksalar, iki degil 12 cesit yardim alsa insanlarin ihtiyaclarini gene karsilamayacagini net gorurler, cunku yardim dedikleri zaten cok cok az, belediyenin paketleri de, o bin tl.lik sadakalar da bi atimlik barut sadece.. bin tl bir aileye.. artik bozdur bozdur harca!.. o yuzden tam tersine yardimlar dort koldan paralel yurutulmelidir, ki aslinda bu hep te boyle yapilir her ulkede.. sonradan zengin zariflere ac kalmamak icin ölümü goze alarak ise gitme "mecburiyet"ini anlatamiyoruz herhalde:(
Yanıtla (0) (0)Istanbul'da Atatürk Hava Limani binalarini gecici hastane yspalim dedi IBB, sonra ne oldu, pist basina insaat baslandi! Havaalani böylece hiç ediliyor! Yazik degil mi? Böyle bir kamu degeri kullanilmali kendi islevini Sabiha gibi sürdürmeli. Yeni hava limanini kullanmak bir zulüm. Niye burayi hiç ediyoruz! Ve arada Yesilköy diye de eski adi kullaniliyor . Ne garip!
Yanıtla (0) (0)Bazen insanların kalpleri karalasiyor ve komurlesiyor. Ondan sonra da düzelmiyor malesef. Bir koltuk uğruna halkın ekmeğinden olanlara öbür tarafta hesap sorulur inşallah.
Yanıtla (0) (0)Mevcut yönetim ömrünü doldurdu. Yaptıkları yanlışların faturasını Allah’ın lütfü virüs sayesinde hızlı çekim ile izliyoruz. Asıl virüs sonrası ekonomik kriz vurduğunda nasıl yanlışlar yapıldığını daha net göreceğiz ve iş işten geçmiş olacak. Yabancılar eldeki kağıtları satarak hızlı bir şekilde çıkıyorlar diyor Kahveci köşesinde. Öyleyse bu yıkıma girmeden önce hızlı bir şekilde yeni yönetim adayları ne yapacaklarının planını ve programını şimdiden iyi düşünmeli ve açıklamalılar. Siyaset boşluk kaldırmaz. Bir başka kifayetsiz muhterise düşmeyelim.
Yanıtla (0) (0)Tayyip Erdoğan artık sorun çözücü değil sorun çıkarıcı biri okumaktadır. Babacan ve Davutoğlu 'nu dinlerseniz bu daha iyi anlaşılmaktadır. Tayyip'in en parlak döneminin iki mimarı(ekonomi ve dış politika) Türkiye'nin ortak aklı terk edip tek adam rejimine savrulduğunu söylüyor...
Yanıtla (0) (0)Maskem gelmedi. 12. Gün. Keşke paralel ekmek yapılanması dağıtsaydı maskeleri. Yerelden yönetim ve Milli İrade söylemlerine ne oldu?
Yanıtla (0) (0)Atanmış vali seçilmiş belediye başkanının üzerinde. Ne iş?
Yanıtla (0) (0)Hedef belli bizden kimse çalışmıyor kimse yardım etmiyor duygusunu yerleştirmek. Halbuki belediyelerde bu devletin bir parçası zaten.
Yanıtla (0) (0)Yahu kardeşim, siz bir devlet ve devlet adamından bahsediyorsunuz. Biraz gözlerinizi açıp da konuşun, nerede o devlet, nerede o devlet adamı???
Yanıtla (0) (0)O kadar korkuyorlar ki... Allah korktuklariyla imtihan etsin inşallah.
Yanıtla (0) (0)AKP seçimleri belediyecilikle kazandı. Kazanırken merkezîyetçiliği hep tenkit etti. YÖK, CBaşkanlığı, MSB gibi bir çok darbe oluşumlarını rehabilite edip merkeziyetçilikten yerel yönetimlere daha fazla yetkiyi savundu. 2012 yılından sonra iktidar zehirlenmesi -adına ne denirse artık- ile tam tersini yapmaya başladı. Ekonomik, istikrar ve güven kazanımlarını cepten yemeye başladı. Geldiğimiz nokta da ise, geçmişte şikayet edilen merkeziyetçiliğin iktidar ve gücü elde tutmak için önemini gördü. MHP faktörü ve diğer etkenler ile ilkelerinden şaştı.Hata, hataları getirdi.
Yanıtla (0) (0)Mahmut eliduzgün,daha maske dağıtmayı beceremiyorlar,sen organize hizmettenmi bahsediyorsun,birtek koyunlar sağlıkli düşünür öylemi,gece gece güldürme beni
Yanıtla (0) (0)Kriz var dünyada,22 milyon insan ABD de yemek kuyruklarında karnını doyuruyor.Ülkemde aç yok açık da yok.Hastaneler ücretsiz, ölüme terk edilen yok.Nereden çıktı bu fuar alanını hastane yapmak.Tiyatro oynuyorsunuz.Kriz dönemlerinde yardımlar tek elden yürütülür.Belediye yardım yapacaksa bunu valilerle paylaşmak zorunda birine iki kere yardım diğerine yardım yapılamaz duruma düşülmesin.Sahi yapılan yardımlarda ölçüsü ne bu belediyelerin kim fakir kim zengin ölçümünü mü yapmış Sosyal yardımlaşma kurumundan fakir listesi alsa,yaptığı yardımları bildirse daha doğru olmazmıydı.
Yanıtla (0) (0)Aslında tüm dünyada geçer akçe popülizm. Şaşırmamak gerek toplumların sadece maddi gelir değil onun arkasındaki kalite farkı nedeni ile de ayrıştığı bir dönem. Madden ve manen geride kalan toplum kesimleri geniş yığınlar oluşturuyor ve katkısından da fazlasını talep ediyor galiba. Trump ve Boris örneğinde de olduğu gibi kendi öfkesine tercüman olan popülistlerin peşine takılıyor. Her yerde cehalet tavan yapıyor. Bugünki ayrışmalar geçmişteki ideolojik ayrılıktan farklı olarak daha çok eğitim, kültür ve buna bağlı yaşam kalitesi farkından kaynaklı gibi.
Yanıtla (0) (0)Cumhuriyete olan düşmanlık,birilerinin zihninden ve ruhundan asla silinmeyecektir !Yaşasın 23 Nisan !
Yanıtla (0) (0)1-Cumhurbaşkanlığı başbakanlıkta mündemiçtir. Yani yok edilmiştir. Süper yetkili sorumsuz bir başbakanlık bu. (bunun anlamı hep kaos hep çatışma) 2-Belediyeler şu zor günlerde ekmek bile dağıtamayacaksa niye seçim yapılıyor ki? Üstelik ekmek üretimi yapmayan belediye neredeyse yok! Bence burada asıl cezalandırılanlar bu kişileri başkan seçenler. Yani "şahsıma" oy vermeyenler.
Yanıtla (0) (0)Akp halkı unuttuğu için belediyelerin hizmetlerini kıskanıyor,rte herkesi kendine rakip görüp kabuslar içinde yaşıyor,zaten yanlış yapa yapada kendini bitirecek,ülke bitmeden kurtulursa ne âlâ .
Yanıtla (0) (0)Bir yazar güzel bir benzetme yapmış.'' paralel ekmek yapılanması'' çok tuttum.
Yanıtla (0) (0)Olumlu olanlar da aslinda yuzeysel, yani ben bilgi edinme hakkim yasal olarak var oldugu halde hem ozet hem eksik bilgi edinebiliyorum ve soruldugunda da bilgi vermiyorlar, hangi bolgelerde, hangi ekonomik kosullara sahip olanlar daha cok hastalaniyor veya ölüyor? Test disi klinik ve radyolojik bulgularla teshis/tesavi edilenlerin ve bu sekilde ölenlerin sayisi nedir? vs vs.. siki onlemler almadan gidince ozellikle calisanlar daha cok hastalanir/ölür, ama bilmezseniz sorgulamaz, dusunmez ve elestirmezsiniz.. kapali devlet-toplum iliskisi topluma degil guc sahiplerine yarar.. bu yanlis.
Yanıtla (0) (0)iyi , kötü gibi kavramların aslında sadece iletişimi mümkün kılmak için türetilmiş, eşyanın tabiatında var olmayan, gerçek bir karşılığı bulunmayan "proxy" kelimeler. Bunları kullandığınız belli yerler var mesela "yemek kötü" deriz ve başka bir yemek ısmarlanır./ Ama olayın çapı büyüyünce olmuyor. Mesela "süreç kötü yönetildi" dediğiniz zaman buradan hareket edip bir düşünsel eylem içerisine giremiyoruz. /Bu yönetim(management) kelimesi de apayrı bir problem zaten. kapitalist jargonun yansıması. "müşterinin iade talebini manage edelim" ne yapalım? oyala gitsin zamanla bıkar zaten!"
Yanıtla (0) (0)Anadolu'da bir söz vardır da bu günler de ama pek de galiye alınmıyor gibi.....koyun can derdinde kasap et derdinde.....
Yanıtla (0) (0)Cumhurbaşkanı şöyle değil böyle demeliydi “ derken siz de her konuda öyle suçlayıcı değil daha barışçı ve müsamahakâr olabilirsiniz. Malum üzüm üzüme bakarak kararır.
Yanıtla (0) (0)Rasyonaliteden uzak geçirdiğimiz günlerin en dip noktalarında falan olduğumuz kanaatindeyim. İki kere ikinin ısrarla beş olduğunu ya da üç olabileceğini anlatmanın, kime ne fayda getirebileceği düşünülüyor ki ! Kelimelerin kifayetini, insanların akl-ı selimi yitirdiği günler... Karamsar bir tablo.
Yanıtla (0) (0)Salgın günlerinde hizmet ve yardımların tek elden daha sağlıklı ve organize yapılması için her ilde "Pandemi Kurulu" oluşturuldu. Belediye başkanları bu kurulun tabii üyesi. Bazı belediyelerin Kurul kararları çerçevesinde hareket etmek ya da tekliflerini kurula getirmek yerine bile isteye ayrı baş çekme gayretindeki niyeti görmüyor olamazsınız. Tam da siz böyle şeyler yazın diye benimsenen ucuz bir taşra siyaseti bu. Biraz insaf!
Yanıtla (0) (0)