676 sayılı KHK ile devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, milli savunmaya, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkum olanların avukatlarıyla yaptıkları görüşmeler teknik cihazlarla kaydedilebilecek.
Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, milli savunmaya, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkum olanların avukatlarıyla yaptıkları görüşmeler teknik cihazlarla kaydedilebilecek.
Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkındaki 676 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 59'uncu maddesinde değişiklikler yapılacak.
HÜKÜM DEĞİŞTİRİLECEK
İlgili maddenin "Avukatların savunmaya ilişkin belgeleri, dosyaları ve müvekkilleri ile yaptıkları konuşmaların kayıtları incelemeye tabi tutulamaz. Ancak, 5237 sayılı Kanun'un 220'nci, İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü ve Beşinci bölümlerinde yer alan suçlardan mahkum olan hükümlülerin avukatları ile ilişkisi; konusu suç teşkil eden fiilleri işlediğine, infaz kurumunun güvenliğini tehlikeye düşürdüğüne, terör örgütü veya diğer suç örgütleri mensuplarının örgütsel amaçlı haberleşmelerine aracılık ettiğine ilişkin bulgu veya belge elde edilmesi halinde, Cumhuriyet Başsavcılığının istemi ve infaz hakiminin kararıyla, bir görevli görüşmede hazır bulundurulabileceği gibi bu kişilerin avukatlarına verdiği veya avukatlarınca bu kişilere verilen belgeler infaz hakimince incelenebilir. İnfaz hakimi belgenin kısmen veya tamamen verilmesine veya verilmemesine karar verir. Bu karara karşı ilgililer, 4675 sayılı Kanuna göre itiraz edebilirler." hükümlerinin yer aldığı dördüncü fıkra, "Görüşme sırasında; hükümlünün avukatına veya avukatın hükümlüye verdiği belge veya belge örnekleri, dosyalar ve aralarındaki konuşmaya ilişkin olarak kendilerinin tuttukları kayıtlar incelenemez; hükümlünün avukatı ile yaptığı görüşme dinlenemez ve kayda alınamaz." şeklinde değiştirilecek.
Maddeye eklenecek fıkrada ise şu hükümlere yer verilecek:
KAYITLARA EL KONABİLECEK
"Türk Ceza Kanunu'nun 220'nci maddesinde ve İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci bölümlerinde tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkum olanların avukatları ile görüşmelerinde, toplumun ve ceza infaz kurumunun güvenliğinin tehlikeye düşürüldüğüne, terör örgütü veya diğer suç örgütlerinin yönlendirildiğine, bu örgütlere emir ve talimat verildiğine veya yorumları ile gizli, açık ya da şifreli mesajlar iletildiğine ilişkin bilgi, bulgu veya belge elde edilmesi halinde, Cumhuriyet Başsavcılığının istemi ve infaz hakiminin kararıyla, üç ay süreyle; görüşmeler teknik cihazla sesli veya görüntülü olarak kaydedilebilir, hükümlü ile avukatın yaptığı görüşmeleri izlemek amacıyla görevli görüşmede hazır bulundurulabilir, hükümlünün avukatına veya avukatın hükümlüye verdiği belge veya belge örnekleri, dosyalar ve aralarındaki konuşmalara ilişkin tuttukları kayıtlara el konulabilir veya görüşmelerin gün ve saatleri sınırlandırılabilir."
GÖRÜŞMELER KAYDEDİLECEK
Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, milli savunmaya, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkum olanların avukatlarıyla yaptıkları görüşmeler, 3 ay süreyle teknik cihazlarla kaydedilebilecek.
Söz konusu maddeye eklenecek diğer fıkralara göre ise söz konusu kaydetme süresi 3 aydan fazla olmamak üzere uzatılabileceği gibi, sürenin kısaltılmasına veya sonlandırılmasına da karar verilebilecek.
HEMEN SONLANDIRILABİLECEK
Görüşmenin, toplumun ve ceza infaz kurumunun güvenliğinin tehlikeye düşürülmesine, terör örgütü veya diğer suç örgütlerinin yönlendirilmesine, örgütlere emir ve talimat verilmesi amacıyla yapıldığının belirlenmesi halinde hemen görüşmeye son verilebilecek. Görüşme başlamadan önce taraflar bu konuda uyarılacak.
Söz konusu nedenlerden dolayı hakkında tutanak tutulan hükümlünün avukatlarıyla görüşmesi Cumhuriyet Başsavcılığının istemiyle 6 ay süreyle yasaklanabilecek.
Yasaklama kararının ardından hükümlüye yeni bir avukat görevlendirilmesi için ilgili baro başkanlığına bildirimde bulunulacak. Cumhuriyet Başsavcılığı baro tarafından bildirilen avukatın değiştirilmesini baro başkanlığından isteyebilecek.
ANKARA/AA