Para ile mutluluk arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırma verilerini değerlendiren Doç. Dr. Zeynep Burcu Uğur., hanehalkının geliriyle mutluluk arasında önemli bir ilişki olduğunu belirtti. Paranın mutluluğu satın aldığının ortaya çıktığı araştırma sonuçlarında Uğur, gerçek mutluluğun sırrının ise para olmadığını söylüyor. Verilere göre, yüksek gelir grubunda mutluluk oranı yüzde 56, mutsuzluk oranı yüzde 4 iken düşük gelir grubunda mutluluk oranı yüzde 49, mutsuzluk oranı ise yüzde 12.
Türkiye'de 2017'den itibaren yaşanan iki kur krizinin de etkisiyle enflasyon arttı, geçim sıkıntısı arşa ulaştı. Durum böyle olunca ülkede mutsuzluk ve umutsuzluk yaygınlaştı.
Para ile mutluluk arasındaki ilişki 'paranın olmadığı yerde' daha çok göze çarparken araştırmacılar bunu incelemeye aldı. Ortaya çıkan son bulgular ise para ile mutluluğun sanılandan daha sıkı bir ilişkisi olduğunu gösterdi.
BBC Türkçe'de yer alan haberde, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi’nden Doç. Dr. Zeynep Burcu Uğur, TÜİK’in yaşam memnuniyeti araştırmasının 2003 ve 2017 yılları arasındaki verilerini kullanılarak yaptığı çalışmada, hanehalkının geliriyle mutluluk arasında önemli bir ilişki olduğunu gördü.
GELİR VE MUTLULUK ORANLARI
Buna göre Türkiye’de yüksek gelir grubunun yüzde 56’sı kendisini mutlu olarak tanımlıyor.
Bu oran orta gelir grubunda yüzde 51 iken düşük gelir grubunda ise yüzde 49.
Kendisini mutsuz olarak tanımlayanlar ise yüzde 12 ile düşük gelir grubunda daha fazla.
Orta gelir grubundakilerin ise yüzde 7’si kendisini mutsuz olarak tanımlıyor, yüksek gelir grubunda ise bu oran sadece yüzde 4.
Araştırma sonuçlarını yorumlayan Zeynep Burcu Uğur, “Yoksul olmak mutluluk açısından olumlu değil, çünkü yoksul bir insan sürekli yaşamını nasıl idame ettireceğini düşünüyor. Peki çok zengin olmak çözüm mü? O da değil” açıklamasını yaptı.
PARAYLA MUTLULUK ARTIYOR
Son dönemde paranın mutluluğa katkı sağladığını gösteren akademik çalışmalar artarken bu alanda en çok ses getiren araştırmalardan biri, Pennsylvania Üniversitesi’nde çalışan Dr. Matthew Killingsworth’ün 2021’de yayımladığı makale oldu.
Yedi yıl boyunca asgari ücretten yıllık 500 bin dolara kadar maaş alan yüz binlerce kişinin mutluluk seviyelerini inceleyen Killingsworth, kazanılan paranın artması durumunda mutluluğun da arttığını buldu.
Killingsworth, en mutsuz olan kişilerin ise kişisel başarısını parayla ilişkilendirenler olduğunu vurguluyor.
O yüzden mutluluğunuz için anahtar mesele, paranızın olmasını isteseniz bile aslında bunu çok da umursamamanız.
Bütün bu araştırmalar sonunda Killingsworth mutluluk ile para arasındaki ilişkiyi şöyle açıklıyor: Para gerçekten de mutluluğu satın alabiliyor, ancak gerçek mutluluğun sırrı para değil.
STRES PARAYLA YOK OLUYOR
Harvard Business School’dan araştırmacı Jon Jachimowicz ise para ve mutluluk arasındaki ilişkiye farklı bir açıdan bakılması gerektiğini düşünüyor.
Harvard Business School’un organizasyonel davranış araştırmaları biriminden Doçent Jachimowicz’e göre paranın sağladığı en büyük konfor, günlük hayatın streslerinden insanı uzak tutabilmesi.
Bu yağmurlu bir havada taksiye binebilme lüksü gibi daha küçük bir rahatlık da, beklenmedik bir hastalığın masraflarıyla daha kolay mücadele edilebilmesi de olabilir.
Jachimowicz’in farklı üniversitelerden bilim insanlarıyla yaptığı ve bu yıl yayımlanan araştırma, paranın stresi azalttığını, daha çok paranın karşılaşılan olumsuz durumlarla daha kolay başa çıkma yetisi verdiğini ve gelir seviyesi yüksek insanların hayattan daha çok keyif aldığını ortaya koydu.
TÜRKİYE’DE BAŞKA İNSANLARIN NE DÜŞÜNDÜĞÜ ÖNEMSENİYOR
Zeynep Burcu Uğur’un Türkiye’ye ilgili yaptığı araştırmada ortaya çıkan bir diğer sonuç da şu: Katılımcıların yüzde 50’si, diğer insanların maddi durumlarıyla ilgili ne düşündüğünü önemsiyor.
Bu yüzden de zengin bir şehirde yaşayıp gelir seviyeniz düşükse bu mutsuzluğunuzun katlanmasına yol açıyor.
Ancak başka insanlardan daha zengin olduğunuzu düşünüyorsanız bu mutluluğunuzun artmasını sağlıyor.
Araştırmanın kapsamında yer alan son yıl 2017.
Uğur, her ne kadar son beş yılın verilerini ele almasa da yaptığı araştırmanın Türkiye’nin bugününe de ışık tutabileceğini düşünüyor.
Çünkü araştırma sonuçlarına göre önümüzdeki dönemde gelirinizin azalacağını düşünmek bile daha mutsuz olmanıza yol açıyor.
Aynı şekilde gelirinizde bir artışın olacağı beklentisi içindeyseniz mutluluğunuz artıyor.
EŞİTSİZLİĞİN OLDUĞU ÜLKELERDE PARA DAHA ÖNEMLİ
Uğur, eşitsizliğin fazla olduğu ülkelerde paranın daha ön planda olduğunu vurguluyor:
“Yaşadığınız toplumdan görece daha fakirseniz gelirinizden o kadar fayda alamıyorsunuz.”
Bu sebeple eşitsizliğin olduğu ve orta gelir grubunun daraldığı toplumlarda varlıklı insanlar da “Varlığımı nasıl koruyacağım?” endişesine gark olduğu için hayattan çok fazla keyif alamıyor.
HAYATA OLUMLU BAKAN İNSANLAR DAHA MUTLU
Uğur, son olarak paranın nihai hedef olarak seçilmemesi gerektiğini, böyle bir durumda paraya ulaşıldığı takdirde mutsuzluğun gelebileceğinin altını çiziyor:
“Para gereksiz demiyoruz, gerekli; ancak ona atfedildiği kadar da değerli bir şey değil. Çok büyük oranda insanların bakış açısı mutluluklarını etkiliyor. Hayata daha olumlu bakan insanlar daha mutlu, gelir seviyesi düşük olsa dahi...”
Ancak Uğur, burada karamsarlık ve gerçekçilik arasında önemli bir fark olduğunun altını çiziyor.
Uğur’a göre karamsar insanların ekonomik şartlar düzelse bile hayata olumsuz yaklaşması öngörülebilir; gerçekçi bir insanın ise yaşadığı ülkenin ekonomik durumunun farkında olduğu için mutsuz olmasına hak verilebilir.