"Türkiye yeni kuşatıcı bir anayasaya hazırdır" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Yeni anayasanın önündeki en büyük engel önyargıdır. Biz yeni Anayasaya kuru bir belge olarak değil, bir toplum sözleşmesi olarak bakıyoruz. Türkiye'nin darbe anayasasından kurtulma vaktinin geldiği kanaatindeyiz." açıklaması dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 2024-2025 Adli Yıl açılış töreninde önemli açıklamalar yaptı. "Türkiye'nin darbe mahsulü olan mevcut Anayasa'dan kurtulma vakti geldi." diyen Erdoğan, Türkiye'nin yeni ve kuşatıcı bir anayasaya hazır olduğunu ifade ederek, yeni anayasanın önündeki en büyük engelin önyargı olduğunu ifade etti. Erdoğan'ın "Biz yeni Anayasaya kuru bir belge olarak değil, bir toplum sözleşmesi olarak bakıyoruz. Bu konuda samimiyiz, kararlıyız. Diğer siyasi partilerin de aynı niyeti sergilemesini umuyoruz" ifadeleri de dikkat çekti.
Erdoğan'ın açıklamalarından önemli başlıklar şöyle
-Teröristlerce şehit edilen Adliye teşkilatımızın ruhlarını yad ediyorum. 6 Şubat depremlerinde 231 yargı çalışanımıza da burada tekrar rahmetle anıyorum. Bu sene Yargıtay başkanlığımızın seçim yılıydı demokratik bir iklimde rekabetçi bir atmosferde yapılan seçimlerde sayın Ömer Kerkez Beyefendi başkan seçildi. Kerkez'i canı gönülden tebrik ediyorum.
-Toplumun huzuru için vazgeçilmez kavramlar vardır. Bunların en başında adalet yer alır. Adalet konusunda şu ince ayrımı yapmamız gerekiyor. Kanun, hukuk, adalet birbiriyle bağlantılı kavramlar olmak ile birlikte aynı manaya gelmez. Hukuk toplumun temel değerlerini koruyan bir klavuzen adalet ise hukukun doğru tatbikinin ödülüdür. Adalet bir idealdir.
-Aziz milletimizin takdiriyle ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstendiğimizde Türkiye'yi üzerinde yükselteceğimiz 4 sütundan birinin adalet olduğunu ilan ettik. Yaklaşık 22 yıla ulaşan iktidarımızda bu önceliklerimize sadık kaldık. Bir yandan toplumun sofrasındaki ekmeğini büyütüp, refahın arttırırken, diğer taraftan devletle vatandaş arasındaki bağın güçlendirmenin çabasında olduk.
-Toplumda adalete olan güveni arttıracak her çaba önemlidir. Birileri küçümsemeye çalışsa da modern adalet sarayları, teknolojik yeniliklerden istifade edilmesi önemlidir, mahkemelerin sayısının artması önemlidir. Ama kabul edelim ki bunların hiçbiri adaletin garantisi değildir. Asıl önemli olan vicdanların teskin olmasıdır.
-İnsanı merkeze alan, hızlı ve etkili işleyen bir sistem kurmak adalet politikamızın en önemli hedefidir. Yeni teknolojilerin etkisiyle toplum hızla değişiyor, dönüşüyor. Talep ve istekleri farklılaşıyor. Yargıdan beklentiler artmaktadır. Vatandaşlarımızın adalet arayışında karşılaştıkları zorlukları ortadan kaldırmak amacıyla yeni adımlar atıyoruz.
'DARBE MAHSULÜ ANAYASA'DAN KURTULMA VAKTİ GELDİ'
-Türkiye'nin darbe mahsulü olan mevcut Anayasa'dan kurtulma vakti geldi. Biz samimi ve kararlıyız. Devletin temel kaynağı, refah toplumunu inşaa etmenin yolu adaletten geçer.
-Hakim, savcı sayılarının artırılmasından, yeni binalara kavuşturulmasına kadar akla gelebilecek her türlü konuda yenilik gerçekleştirdik.
'BU YIL 2 YENİ UYGULAMAYI HAYATA GEÇİRİYORUZ'
-İnsanı merkeze alan hızlı ve etkili bir sistem kurmak adalet politikalarımızın en önemli hedefidir. Tolumun yargıdan beklentileri artıyor ve hızlı beklentileri yükseliyor. Yeni adımlar atıyoruz.
-Bunlardan ilki hukuk mesleklerine giriş sınavıdır. Bu sınavla avukat, hakim, savcı ve noter olacak kişilerin mesleki niteliklerinin artırılmasını hedefliyoruz. İlk sınav 29 Eylül.
-Hakim ve savcı yardımcılığı kurumu da diğeridir. 3 yıllık bir modeli devreye alıyoruz. Bir yılı adalet akademisinde, 2 yılı ise usta çırak ilişkisiyle geçecek olan sistemde hakim ve savcılarımız çok daha donanımlı ve tecrübeli olarak yetişecek.
-2024-2028 yıllarını kapsayan Türkiye Yüzyılı yargı reformu belgemizi önümüzdeki süreçte milletimizle paylaşacağız.
-Mahkeme salonlarımızın duvarında yazan "Adalet mülkün temelidir" sözü devletin adalet üzerinde durduğunun delilidir.
YENİ ANAYASA
-Hukuk eğitimini daha da geliştirecek adımlar atacağız. Daha güçlü bir insan hakları koruma politikaları oluşturacağız. Bunları yeni bir sivil anayasa ile taçlandırmayı düşünüyoruz. Ortak akılla bu süreci yönetmek istiyoruz.
-Türkiye yeni kuşatıcı bir anayasaya hazırdır. Yeni anayasanın önündeki en büyük engel önyargıdır. Biz yeni Anayasaya kuru bir belge olarak değil, bir toplum sözleşmesi olarak bakıyoruz. Bu konuda samimiyiz, kararlıyız. Diğer siyasi partilerin de aynı niyeti sergilemesini umuyoruz. Türkiye'nin darbe anayasasından kurtulma vaktinin geldiği kanaatindeyiz.
-Özellikle muhalefet çevreleri sivillerin anayasa yapması hususunda tam manasıyla bir öğrenilmiş çaresizlik durumu yaşıyorlar. Öz güven eksikliğinin işaretlerini her tavır ve söylemlerinde şahit oluyoruz. Yeni Anayasa konusunda maalesef sağlıklı bir tartışma değil, kemikleşmiş ön kabullerden kaynaklı bir kakafoni yürüyor. Yeni yasama yılında inşallah siyasi partiler arasındaki diyalog zeminini güçlendirerek esasında hiç olmaması gereken bu sıkıntıyı aşacağımıza inanıyorum.
-Millete karşı sorumluluklarını yerine getirmeyenleri millet affetmez. Türkiye'ye karanlık senaryolara figüranlık yapanları bu millet affetmez. Diyaloğa çok fazla ihtiyaç duyduğumuz günlerden geçiyoruz. Biz elimizden geleni yapacağız.
'TÜM YARGIMIZ HEDEF TAHTASINA KONULUYOR'
-Yargı kararları hakkında farklı görüşler söylenebilir ve tartışılabilir. Zaman Zaman 'Bu nasıl karar?' denilen kararlar olabiliyor. İnsanın olduğu her yerde yanlış olur. Önemli olan telafisi imkansız hasarlar olmadan bunların giderilmesidir. Adalete karşı husumet kabul edilemez bir durumdur.
-Çoğu zaman savcılarımız hedef tahtasına konuluyor. Hemen her gün sosyal medyada bir kişi ya linç ediliyor ya da itibar suikastına uğruyor.
-Toplumda adalete, mahkemeleri güveni sarsmak toluma yapılacak en büyük kötülüktür. Eksiklerimizi tabii ki konuşacağız ama yargı erki yıpratmamaya özen göstereceğiz.
-Milletimizin mahkemelerden beklentisi adli bir kararlardır. Vicdanlarını kiraya verenlerin milletimize verdiği zararları tabii ki hatırlıyoruz. Partimize açılan kapatma davasında hukuksuzluğu gördük. Her türlü vesayetle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Hukukun üstünlüğü yerine üstünlerin hukukunu getirmeye çalışanlara müsaade etmeyeceğiz.