İBB Başkanı İmamoğlu’na 2 yıl hapis ve siyasi yasak kararına Altılı Masa ortak tepki gösterdi. Saraçhane’deki coşkulu mitingde buluşarak ‘siyasi operasyon’ vurgusu yapan liderler ‘İktidara yürüyüşümüz engellenemez’ mesajı verdi: Millet iradesine darbe vuramazsınız. 85 milyon yargı oyunlarıyla iradesini görmezden gelenlere cevabını sandıkta verecek.
MİLLET İRADESİNE DARBE VURULDU
Kılıçdaroğlu: Toplum vicdanını yaralayan hukuksuz kararla millet iradesine darbe vuruldu. Ama bu hüküm bize bir milim bile geri adım attıramayacak. Milli iradeye darbe yapanları sandıkla göndereceğiz.
GELDİKLERİ GİBİ GİDECEKLER
Akşener: Bir tiyatroya karşı çıkan İstanbullular ‘Zulüm sizinse sandık bizimdir’ diyor. 85 milyon İmamoğlu’nun yanında. Hiçbir haksızlık sonsuza kadar sürmez. Geldikleri gibi millet iradesiyle gidecekler.
‘BAĞIMSIZ MAHKEME DEMEYİN’ İNANMAYIZ
Davutoğlu: Melese seçmenin iradesini, demokrasiyi korumak. Hepimiz hak, hukuk, özgürlük diyoruz. Bu yolla bizi korkutmak istiyorsanız korkmuyoruz. Sakın ‘bağımsız mahkeme kararı’ demeyin, inanmayız.
DÜNÜN EZİLENİ ŞİMDİ ZULMEDİYOR
Babacan: Bu haksızlığı, hukuksuzluğu reddediyorum. Daha dünün ezileni üste çıkınca zulmetti. Ama 85 milyon birden büyüktür. Millet yargı oyunlarıyla iradesini görmezden gelenlere ilk sandıkta cevabı verecek.
VİCDANLARDA KARŞILIĞI YOK
Uysal: Milli iradenin önüne duvar örülmez. Bilsinler ki bu kararın milletin vicdanında nokta karşılığı yoktur. Çaldıkları yetmedi, sandığı çalmaya karar verdiler ama bilsinler ki yarınlarımızı çaldırtmayacağız.
SARAÇHANE’DE TÜRK BAYRAKLI BULUŞMA
İstanbul’da düzenlenen mitingde Türk bayrakları taşıyan kalabalık ‘Hak, hukuk, adalet’ sloganları attı. Sağlık gerekçesiyle katılamayan Karamollaoğlu “Ortak talebimiz adalet” paylaşımı yaptı. SP’yi Genel Başkanvekili Sabri Tekir temsil etti. İBB Başkanı İmamoğlu ise “İstanbul’da kurdukları israf düzeni sürsün istiyorlar. Yapılanların nedeni bu. Millet iradesine set koymak isteyenlere üç yıl önce gününü gösterdi. Yine gösterecek” dedi.
İBB BAŞKANI İMAMOĞLU’NA VERİLEN CEZA SONRASI SARAÇHANE’DE DÜZENLENEN MİTİNGDE ALTILI MASA’NIN LİDERLERİ VATANDAŞLARA SESLENDİ
-Kılıçdaroğlu: Milli iradeye darbe yapanları göndereceğiz.
-Babacan: İmamoğlu kardeşime ve Demirtaş’a yapılan hukuksuzluğu reddediyorum. 85 milyon 1’ den büyüktür, Türkiye 1’den büyüktür.
-Uysal: Büyük bir mücadeleyi burada başlatıyoruz.
-Davutoğlu: Ateşe değil milletin iradesine dönün. Biz bu kararı tanımadık, tanımayacağız.
-Akşener: Hiçbir haksızlık sonsuza kadar sürmez. Geldikleri gibi sizin iradenizle gidecekler. Demokrasi bizimdir, sandık bizimdir, bu irade bizimdir.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu kendisine verilen hapis cezası ve siyasi yasak kararı sonrası Altılı Masa’daki liderler dün Saraçhane’de düzenlenen mitinge katıldı. Saraçhaneye CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti lideri Meral Akşener, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA partisi lideri Ali Babacan ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal katıldı. Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu dayanışma mitingine bir hastane randevusu nedeniyle katılmadı. Alanda kurulan platformda liderler birer konuşma yaptı.
GÖZLERİ HİÇBİR ŞEYİ GÖRMÜYOR
Ekrem İmamoğlu: “Önce sizlere soru sormak istiyorum. Bu ülkeyi yönetenlerin, milletimizle, sizinle ne alıp veremediği var? Sizden ne istiyorlar? 31 Mart’ta helal oyunuzu iptal ettiler, seçimi yenilediler. Sizin seçtiğiniz belediye başkanını görevden alıp hapsetmek için mahkemeden karar çıkarttılar. Allah aşkına, ey vatandaşlarım; bu ülkeyi yönetenlerin sizinle alıp veremedikleri ne var? Onları gönderecek 6 siyasi partinin lideri burada. Bu ülkeyi yönetenlerin sizinle derdi ne biliyor musunuz? Bunlar hasta hem de çok hasta! Bunlar milletin iradelerine karşı alerjisi olan insanlar. Milli iradeyi geçersiz kılmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Yapsınlar, nafile.
İKTİDAR OLMAK İÇİN GELECEĞİZ
Kemal Kılıçdaroğlu: “Bugün Türkiye’de kim kendini güvende hissetmiyor. Bu manzarayı bitireceğiz. Yargıyı itibarsızlaştıranlar var. Ağacın kurdu kendi içindedir. Parti teşkilatından gelenleri hakimlik savcılık koltuğuna oturturlar. Bu tabloyu değiştireceğiz. Adaletin ağzı görkemli olacak. Zulmün aksın ki tez zeval bulasın. Milletvekillerimiz tutuklandı, gazetecilerimiz tutuklandı. İstanbul İl Başkanımız da siyasi yasağa uğradı. İBB Başkanı İmamoğlu hakkında verilen karar kabul edilemez. Verilen bu karar bir adım bile geri adım attırmıyor. Ekrem Başkan’ın arkasında duracağız. Hiç kimse hiçbir güç İmamoğlu’na İstanbul’a hizmet etmekten alıkoyamaz. Göndereceğiz. Adaletsizliği yapanları göndereceğiz. Milli iradeye darbe yapanları göndereceğiz.
85 MİLYON 1’DEN BÜYÜKTÜR
Ali Babacan: Olanları kabul etmiyorum bu haksızlığı hukuksuzluğu reddediyorum. İmamoğlu kardeşime yapılan hukuksuzluğu, birkaç ay evvel Canan hanıma yapılan hukuksuzluğu reddediyorum. Demirtaş’a yapılan hukuksuzluğu reddediyorum. Devlet gücünü elde eden başlıyor aşağıdakileri ezmeye. Yaşam farkı, inansın inanmasın fark etmez; tüm Türkiye için özgürlük adalet diyoruz. Onun için bugün buradayız. Yıl 2002 şuan ki 3Y ile mücadele edeceğim diye iktidara gelmedi mi? Yasaklarla yolsuzlukları yaşatan bir hükümet ile karşı karşıyayız. Daha bugün uçakta konuşmuş ben partiyi bırakmam diyor. Mutlak güç yozlaştırır. Tek imza ile ülkeyi yöneten bu ülkeyi bataklığa sürüklemiş durumda. 85 milyon 1’ den büyüktür, Türkiye 1’den büyüktür!’
ADINIZ DEĞİL ALNINIZ AK OLSAYDI
Gültekin Uysal: “Bir büyük üzüntü içerisindeyim. Milletim için üzüntü içerisindeyim. Bu büyük devlet için üzüntü içerisindeyim. Geleceği karartılan gençlerimiz adına bir büyük üzüntü içerisindeyim. Üzüntümün sebebi şudur: Bu büyük ülke, bu büyük millet, bu kadar kötülüğü hak etmiyor. Zalim, zulmünü celladına yaptırırmış. Zalime, onun cellatlarına, uşaklarına karşı bir büyük mücadeleye burada başlatıyoruz. Yek vücut oluyoruz.
MİLLETİN İRADESİNE DÖNÜN
Ahmet Davutoğlu: “Meselemiz İstanbul seçmenin iradesini korumak. Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik değerlini korumaktır. Altı genel başkan olarak buradayız. Hepimiz aynı sesle temel hak ve özgürlükler diyoruz, demokratik Türkiye diyoruz. Sayın Erdoğan’a benzer karar verilmişti. Ben de o binadaydım. 21 Nisan 1998’de belediye binasında hangi değeri savunduysa yine aynı değerler için buradayım ve burada olacağım. O avcunuzda tuttuğunuz güç, sıktığınız anda kordan bir ateş gibi sizi yakar. Ateşe değil milletin iradesine dönün. 2023 seçimlerine de ipotek koyarız diyorsanız; işte 85 milyon demokrasi aşıkları adına söylüyorum; korkmadık, korkmayacağız. Sayın Erdoğan’a sesleniyorum; mahkeme tarafsız karar verdi demeyin. Biz bu kararı tanımadık, tanımayacağız. Kim ki milli iradeye el uzatırsa; gerçek terörist olur, gerçek düşman olur.
SARAY SİZİN SARAÇHANE BİZİMDİR
Meral Akşener: Bugün burada büyük bir haksızlık için toplandık. 100 yıl önce olduğu gibi bugün de egemenlik kayıtsız şartsız milletindir diyenler burada. Bir tiyatroya bir haksızlığa kara cübbelerini saranlara seslenen İstanbullular diyorsunuz ki Saray sizinse Saraçhane bizimdir. 16 milyon İstanbullunun iradesi burada. Size bize terörist deseler de haksız yere Ekrem kardeşimi yargılasalar da bu irade, bu yürek, bu cesaret bu demokrasi aşkı bu sandıkta verilecek cezanın ortaya koyduğu irade gösteriyor ki artık 16 milyon İstanbullunun dışında 85 milyon Türkiyelinin de Ekrem İmamoğlu’nun yanında olduğunu görüyoruz. Hiçbir haksızlık sonsuza kadar sürmez. Geldikleri gibi giderler. Geldikleri gibi sizin iradenizle gidecekler. Demokrasi bizimdir, sandık bizimdir, bu irade bizimdir.”
TÜRKİYE’YE KARŞI BÜYÜK BİR HAKSIZLIK
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, mahkemenin İmamoğlu’na verdiği 2 yıl 7 ay hapis cezasını değerlendirdi. Kararı sadece İmamoğlu’na değil Türkiye’ye karşı yapılan büyük bir ‘haksızlık’ olarak değerlendiren Gül paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “Bugünkü mahkeme kararı sadece Ekrem İmamoğlu’na değil Türkiye’ye karşı yapılan büyük bir haksızlıktır. Millet iradesi her şeyin üstündedir. Üst mahkemelerin bu yanlışı düzelteceklerine inanıyorum.”
OPERASYONUN HEDEFİ CHP GENEL BAŞKANI
MHP lideri Devlet Bahçeli, İBB Başkanı İmamoğlu’nun yargılandığı davada hapis cezası almasına ilişkin yaptığı açıklamada “İmamoğlu hakkında dün vermiş olduğu karar siyasi ortamı sadece hareketlendirmekle kalmamış, abuk sabuk pek çok tartışmayı da körüklemiş, böylelikle fırsatçılara gün doğmuştur” dedi. Bahçeli “Nitekim operasyonun hedefi CHP Genel Başkanıdır. Kılıçdaroğlu’nun adaylığına soğuk ve şaşı bakanların Saraçhane tantanasına can havliyle sarılması, İP Başkanı’yla İmamoğlu’nun sevinç içinde kucaklaşmaları, bu şarkı burada bitmeyecek nakaratları tam bir düzenbazlıktır” ifadelerini kullandı.
ADALET SİYASİ AMAÇ İÇİN KULLANILIYOR
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na cezası verilmesine Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor da tepki gösterdi. Amor “Olanaksız görülüyordu ama oldu: İmamoğlu, ‘bir kamu yetkilisine hakaret ettiği’ iddiasıyla 2 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırıldı ve siyasi yasak aldı. Türkiye’de adalet çok vahim durumda, iğrenç şekilde siyasi amaçlar için kullanılıyor. Çok üzücü bir gün” dedi.
ABD: ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, konuyla ilgili şunları söyledi: “Bu haksız ceza insan haklarına, temel özgürlüklere ve hukukun üstünlüğüne aykırıdır. Türkiye’yi bu temel özgürlüklere saygı duymaya ve bu davayı hızlı ve adil bir çözüme ulaştırmaya davet etmeye devam ediyoruz.”
ALMANYA: Almanya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Bugün verilen karar demokrasi adına büyük bir gerilemedir. İfade özgürlüğü, özellikle seçim kampanyalarında adil rekabet için önemli bir kılavuzdur” denildi. Avrupa Şehirler Birliği Yönetim Kurulu: “Bu dava bir muhalefet üyesine yönelik siyasi temelli saldırıdan başka bir şey değil. Bu karar Türkiye’de iyi yönetimin yıllarca geriye gitmesi tehlikesine yol açıyor.”
ÖNCE İSTİNAF ARDINDAN YARGITAY YOLU AÇIK
İBB Başkanı İmamoğlu, yargılandığı YSK üyelerine hakaret davasında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Peki bundan sonra süreç nasıl işleyecek. İmamoğlu’nun başkanlığının düşürülmesi ve olası cumhurbaşkanlığı adaylığının engellenmesi tedbirleri için önce cezanın istinaf ve Yargıtay tarafından onanması gerekiyor. Bu aşamada Ekrem İmamoğlu’nun avukatları mahkemenin kararını istinafa götürecek. Bölge Adliye Mahkemesi’nin, İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin kararı onaması halinde İmamoğlu bu defa kararı Yargıtay’a taşıyacak. Belediye başkanlığı ancak Yargıtay’ın onamasından sonra düşürülebilecek. İmamoğlu Yargıtay’ın kararına kadar belediye başkanlığını sürdürecek. Yargıtay süreci Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonraya kalırsa, İmamoğlu’nun olası adaylığı önünde de mevzuat açısından bir sakınca bulunmuyor.
CEZAYI İKİ KEZ ARTIRILMIŞ
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan ise kamuoyunda, Yargıtay’a temyiz başvurusunun açık olup olmadığı ile ilgili tartışma yaşandığını ifade eden Sağkan, bu tartışmayı şu şekilde açıkladı: “Öngörülen cezanın belirli bir sınırın altında kalması nedeniyle Yargıtay’a temyiz başvurusunun açık olup olmadığına ilişkin kamuoyunda bir tartışma yaşandığını görüyoruz. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun bu konudaki düzenlemesi son derece açık. Türk Ceza Kanunu’nun 125/3’ten verilen cezalarda, verilen cezanın miktarına bakılmaksızın bu kararların tamamı Yargıtay incelemesine tabii kararlar. Dediğim gibi devamında Yargıtay süreci olacak.” Öte yandan Mahkemenin karar metninde İmamoğlu’nu 1 yıl 6 ay hapis ile cezalandırıldığı ardından mahkemenin, cezayı 1/6 ve 1/2 oranında iki kez artırdığı ortaya çıktı.
CEZA AK PARTİ’YE YAPILMIŞ KÖTÜLÜK
Eski bakan, AK Parti üyesi Hüseyin Çelik, İmamoğlu’na verilen hapis cezası ve siyasi yasak kararına dair sosyal medya hesabından paylaşım yaptı. İmamoğlu’na verilen cezanın “AK Parti iktidarına yapılmış en büyük kötülük” olduğunu belirten Çelik şunları kaydetti: “Sn.Ekrem İmamoğlu’na verilen ceza, Ak Parti iktidarına yapılmış en büyük kötülüktür. 1998’de İBB Başkanı iken Sn. Erdoğan’a verilen ceza ile bunun ne farkı var? Askerin ve yargının siyaseti şekillendirme çabası her zaman ters tepmiştir. Bu karar, sadece muhalefeti konsolide eder.” Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç ise kararı eleştirerek “Bu yanlıştan dönülmediği sürece kararın siyasî sonuçları AK Parti’nin karşısına güçlü bir aday profili inşa edecek yolun taşlarını döşemekten başka bir işe yaramayacaktır. Mahkemeden çıkan mahkûmiyet kararı Türk yargısı adına utanç verici ve umut kırıcıdır. Siyasî yasak kararının hiçbir şekilde uygulanmasına imkan olmayacaktır. Adalet sistemi ve bugünkü yargının haline bakarak ümidimiz kırılsa da yine Türkiye’de hukuk ve adalete gönül vermiş hakimlerimizin var olduğunu biliyorum” dedi.
