Konya denildiğinde herkesin aklına ilk olarak etli ekmek gelmektedir. Ancak gözden kaçırılan ikinci bir lezzette bulunuyor. Bakır kazanlarda 7 saat pişiriliyor görenlerin iştahı kabarıyor. Kendi yağında ortaya çıkan efsanevi lezzet.
Konya mutfağının birbirinden güzel farklı lezzetleri bulunuyor. Etli ekmekten sonra en çok bilinen lezzetlerin başında gelen fırın kebabı koyun ve kuzu etinin kendi yağında pişmesi ile ortaya çıkan efsanevi bir lezzettir. Bakır kazanlarda 7 saat kadar pişirilen bu fırın kebabı görenlerin ağzını sulandırıyor.
PİŞMESİ 7 SAAT YEMESİ 7 DAKİKA SÜRÜYOR
Konya'da etli ekmekten sonra en çok tüketilen lezzetlerin başında fırın kebabı gelmektedir. Koyun veya kuzu etinin kendi yağında bakır kazanlarda yaklaşık 7 saat kadar pişirilmesi ile hazırlanan bu lezzetin kökeni Selçuklulara kadar uzanıyor. Geçmişten günümüze ulaşmayı başaran en eski lezzetlerden biri olarak damakları şenlendiren fırın kebabı, sıcacık pidenin Üzerine kendi yağında pişirilmiş etlerin eklenmesi ile servis ediliyor.
Bakır kazanlarda pişip kızarmış koyun ve kuzu etinin eklenmesi ile ortaya çıkan fırın kebabı yanında kuru soğan ve ayranlı servis edilmektedir. Ustalar kebabın çatal ve bıçak kullanılarak değil elle yenilmesini tavsiye ediyor.
Sıcak pidenin üzerine, kendi yağında bakır kazanlarda pişip kızarmış koyun veya kuzu etinin eklenmesi ile yapılan fırın kebabı, yanında kuru soğan ve ayranla servis ediliyor. Ustalar, kebabın genelde çatal, bıçak kullanılmadan elle yenilmesi tavsiyesinde bulunuyor.
3 KUŞAKTIR BU LEZZETİ YAPIYOR
1974 yılından bu yana Konya'da üç kuşaktır faaliyet gösteren restoran sahibi 77 yaşındaki Ali İyi Göcek, Konya'ya özgü bu lezzeti restoranına gelenlere tattırmadan göndermiyor. 46 yıldır bu yemeği yapan usta şef restoranı 3 oğlu ve torunları ile birlikte işletiyor.
İşini zevkle yaptığını ifade eden Göcek, gelecek kuşaklara bu lezzeti aktarmak istediğini vurguladı. Ustasından öğrendiği bu mesleği önce oğullarına sonra da torunlarına öğrettiğini ifade eden Göcek fırın kebabı yapmanın inceliklerini de anlattı.
SABAH DÖRTTE BAŞLIYOR
Öyle saatlerinle hazır edilmesi gereken fırın kebabı için her gün sabah 4'te kalkıp Kasaptan aldıkları kuzu etine hazırlamaya başladıklarını söyleyen Göcek, fırın kebabı yapmanın inceliklerini şu sözlerle anlattı:
"İşin durumuna göre 50 kilo ile 100 kilo arasında günlük et alırım. Aldıktan sonra kemikleri mutfakta etten ayırıyoruz. Daha sonra yağlı kısımlarını alıp küçük bakır kazanlara koyuyoruz. Etin pişirildiği fırının geleneksel ot tuğlasından yapılmış kara fırın olması gerekiyor. Etleri sabah 5'te pişirmeye başlarız, yaklaşık 5-6 saat meşe odunu ateşinde pişer. Pişince közünde kaynaması gerekir. Kızaran etleri 5-10 dakika arayla içeride çeviririz. Bu da bir kaç saat sürer. Yani kebabın pişmesi 7 saati buluyor. Et tamamen kendi yağıyla pişer. Kazanın içine et dışında sadece iri kaya tuz taneleri girer. Hazırlanan kebap aynı gün içinde tüketilir ve akşam saat 5 gibi biter. Ertesi güne kalmaz."
SADECE PİDE İLE SERVİS EDİLİYOR
Bu lezzetin yalnızca esmer unla karıştırılarak yapılmış tırnaklı pide üzerinde servis edildiğini söyleyen Göcek yanında kuru soğan ve ayranın olmazsa olmaz ikramlardan olduğunu belirtti. Pişirdiği için en çok yağlı kaburga kısmını sevdiğini ifade eden Göcek bazılarının kuzunun ön kol kısmını tercih ettiğini de belirtti. Fırın kebabının her yeriyle ayrı bir damak tadı sunduğunu belirten Göcek, bu lezzetin mutlaka tadılması gerektiğini aktardı.