CHP Lideri Özel, Uğur Dündar'ın 'Özel Röportaj' programında merak edilen soruları yanıtladı. Özel, İYİ Parti lideri Akşener ile ittifak yapıp yapmayacaklarına ilişkin soruya "Meral Ablam ile beraber pek çok zorluğu aşacağımıza inanıyorum. Bunun için de ben üzerime ne düşüyorsa yapacağım. Umutla baktığım bir süreç. Mümkün olan en kısa sürede yapmalıyız. Olmazsa dünyanın sonu değil" yanıtını verdi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sözcü TV'de Uğur Dündar'ın 'Özel Röportaj' programına katılarak merak edilen soruları yanıtladı. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile ittifak yapıp yapmayacaklarına ilişkin soruya yanıt veren Özel, "Meral Ablam ile beraber pek çok zorluğu aşacağımıza inanıyorum. Bunun için de ben üzerime ne düşüyorsa yapacağım. Umutla baktığım bir süreç. Mümkün olan en kısa sürede yapmalıyız. Olmazsa dünyanın sonu değil" diye konuştu.
Ayrıca Özel, Erdoğan'ın "yüzde 50 artı 1" çıkışı ve Bahçeli'nin açıklamasına ilişkin, "Erdoğan, MHP'den kurtulmaya çalışıyor" ifadelerini kullandı.
Yerel seçimlere ilişkin konuşan Özel, "CHP ile İYİ Parti arasında ittifak olacak mı?" sorusuna, yerel seçimin tüm partilere özel bir sorumluluk yüklediğini belirterek, en fazla üç parti ile özel iş birlikleri yapabileceklerini söyledi.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“(Kemal Kılıçdaroğlu ve Ümit Özdağ arasında Mayıs seçimleri öncesi imzalanan protokole ilişkin) Bu protokolden haberdar olmadığımızı kamuoyuna açıklamıştım. Geçirdiğimiz kurultay sürecinde de bu konu oldu ama bunu bir siyasi parti kendisi için gündemde kalma aracına çevirmek istiyor. Ben böyle bir şeyin tarafı olmak istemem.
Beyefendi şimdi protokolü falan yayınlamış. O kendisini gündeme getirmek istiyor ama ben o tartışmanın tarafı olmam. Cumhuriyet Halk Partililer benim atanmışlarla değil, seçilmişlerle yöneteceğimi, bir daha gizli protokoller yapılmayacağını söylemiştim. Geriye dönüp de o konuya saplanmanın anlamı yok.
MERAL ABLAM İLE PEK ÇOK ZORLUĞU AŞACAĞIMIZA İNANIYORUM
(İttifak konusu sorusuna yanıt) Yerel seçimlerde ittifak yapmayacağız. Çünkü ittifak kelimesi çok yoruldu. El birliği ile o kelimeyi bayağı yıprattık. İttifak kelimesi artık çok olumlu çağrışım yapmıyor seçmenin kulağında. Ben ‘işbirliği' kelimesini kullanmayı tercih ediyorum. Seçim bölgelerine özel işbirlikleri yapılabilir. Bu işbirliğinde mümkünse iki parti ama özel bir gereklilik varsa belki bazen üçe çıkabilir ama genelde iki partinin işbirliğinin, güç birliğinin doğru olacağını düşünüyorum.
İş yerel seçim olduğunda bir sorumluluğumuz var hep beraber. O sorumluluk da şu: Ben kazanmazsam, sen kazanmazsan, biz kazanmazsak o kazanacak. O kim? Recep Tayyip Erdoğan. Muhalif seçmen, Erdoğan'ın üzerinde helikopterle uçup Araplara kupon arsa rezerve etmesini istemeyen seçmen. Bu seçmen, bizim ona kaybetmemize tahammül edemez. O zaman ne yapacağız? Yerel seçimlerde işbirlikleri yapmalıyız. Kaybettirecek formüller üzerinde durmak bize yakışmaz.
Ben Meral Hanım’la, Sayın Genel Başkan’ımızla, onun deyimiyle Meral Ablam ile beraber pek çok zorluğu aşacağımıza inanıyorum. Bunun için de ben üzerime ne düşüyorsa yapacağım. Umutla baktığım bir süreç. Mümkün olan en kısa sürede yapmalıyız. Olmazsa dünyanın sonu değil.
"BUNLARIN NE AYRILIĞINA ÜMİT BAĞLARIM, NE BİRLİKTELİKLERİNDEN TASA DUYARIM"
(Erdoğan'ın ‘yüzde 50 artı 1' çıkışı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamasına ilişkin) Erdoğan, MHP'den kurtulmaya çalışıyor. Türkiye'de çok önemli bir yoksulluk var, enflasyon var. Türkiye'nin gündemi bambaşka, bunlar gündemi başka bir şey ile meşgul ediyorlar. Memleketi meşgul etmeyin. Aranızda ne konuşursanız konuşun. Ben bunların ne ayrılığına ümit bağlarım, ne birlikteliklerinden tasa duyarım. Esas mesele bizim ne yapacağımız."