ÖHD, İç Anadolu Bölgesi'ndeki cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve sorunlara dair detaylı bir rapor yayımladı. Raporda öne çıkan tespitlere göre, hasta tutuklu ve hükümlülerin hastanelere sevkleri sırasında yapılan ağız içi ve çıplak aramaların dayatıldığı belirtildi. Bu tür aramaları reddeden mahpusların sağlık hizmetlerine erişim haklarının engellendiği vurgulandı. Yeterli gıda ile suya erişimde ciddi sıkıntıların da olduğu söylenen raporda acil harekete geçilmesi gerektiği ifade edildi.
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Ankara Şubesi Hapishane Komisyonu, İç Anadolu Bölgesi'nde bulunan cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve sorunları içeren detaylı bir rapor hazırladı. Derneğin üyesi avukatlar, tutuklu ve hükümlülerle yaptıkları görüşmeler, mektuplar, ailelerden gelen başvurular ve medyada yer alan haberlerden yola çıkarak raporu oluşturdu. İncelemeleri kapsamında İç Anadolu'daki 16 cezaevinde gerçekleştirilen görüşmelerde ortaya çıkan tespitler, cezaevlerinde yaşanan ciddi sorunları ve insan hakları ihlallerini gözler önüne serdi.
SAĞLIK HAKKI İHLAL EDİLİYOR
Duvar'dan Ceren Bayar'ın haberine göre; raporda, cezaevlerinde sağlık hakkının doğrudan ihlal edildiği vurgulanarak, bazı ağır hasta mahpusların bilimsel olmayan ve taraflı raporlar yüzünden hastaneye sevk edilemedikleri ya da geç sevk edildikleri belirtildi. Sağlık hizmetlerine erişimde yaşanan eksikliklerin yanı sıra, yetersiz gıda ve su sorunları da rapor edildi. Ayrıca cezaevlerinde uygulanan çıplak arama gibi insanlık dışı yöntemlerin, tutuklu ve hükümlülerin sağlık haklarını ciddi şekilde ihlal ettiği ifade edildi.
HABERLEŞME HAKLARI KISITLANIYOR
İşkence ve kötü muamele başlığı altında yapılan incelemelerde, mahpusların gardiyanlar tarafından darp ve cebire maruz kaldığı, tecrit uygulamaları ile sosyal ilişkilerinin kesildiği ve psikolojik baskıya maruz bırakıldıkları belirtildi. Ayrıca, keyfi kararlarla mahpusların infazlarının engellendiği ve tahliye haklarının keyfi gerekçelerle ihlal edildiği tespit edildi. Haberleşme haklarının da sürekli olarak kısıtlandığı, mektuplara sansür uygulandığı ve sosyal etkinliklerin engellendiği rapor edildi.
Özgürlükçü Hukukçular Derneği Ankara Şubesi, raporunun sonuç bölümünde, yaşanan hak ihlallerinin ulusal ve uluslararası hukuk çerçevesinde çözülmesi için bağımsız denetim mekanizmalarının oluşturulmasını talep etti. Devlet yetkililerinin derhal gerekli adımları atmaları ve bu sorunlara karşı harekete geçmeleri çağrısında bulundu. İnsan hakları ihlallerine karşı Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT), Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, TİHEK ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu'nun sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiği vurgulandı.
