14 Mayıs seçimlerine günler kala Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, “panikle sergilenebilecek olası farklı tavırlardan endişe duyduklarını” belirtti. Karamollaoğlu, İçişleri Bakanı Soylu’nun seçim güvenliği konusunda sıkıntı kaynağı olduğuna dikkat çekerek “İçişleri Bakanı hem aday oldu, hem İçişleri Bakanı hem de şimdi huzuru sağlayacak. Nasıl güveneceğim ben?” diye sordu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, VOA Türkçe’ye verdiği röportajda 14 Mayıs seçimleri nedeniyle Türkiye'deki son durumu değerlendirdi. Karamollaoğlu, seçimin yaklaşmasıyla “panikle sergilenebilecek olası farklı tavırlardan endişe duyduklarını” dile getirdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun seçim güvenliği konusunda sıkıntı kaynağı olduğunu söyleyen Karamollaoğlu, “İçişleri Bakanı hem aday oldu, hem İçişleri Bakanı hem de şimdi huzuru sağlayacak. Nasıl güveneceğim ben?” diye sordu.
Karamollaoğlu, özellikle Sakarya gibi muhafazakar seçmen nüfus ağırlığına sahip kentlerde Kılıçdaroğlu’nun adaylığına yaklaşımı olumlu bulduğunu söyledi.
Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Erzurum'da da bir problem yaşandı biliyorsunuz. Ama burada hamdolsun böyle bir problem yok. Gerçi dün akşam küçük bir beldede bazı sıkıntılar olmuş. Ama görünen manzara o ki, hakikaten seçimlerde büyük bir başarı elde edilebilecek gibi görünüyor. Seçimlerin huzur ve barış içinde olmasını arzu ediyoruz. Kavga ederek bir yere varılmaz. Bunu da sık sık tekrar etme ihtiyacını duyuyoruz. Çünkü panik seçime yakın daha farklı tavırların sergilenmesine vesile olabilir. Bundan endişe ediyoruz.
Sayın Soylu’nun normalde İçişleri Bakanlığını bırakması icap ederdi. Yani aday olan, seçime giden bir yerde 1960 ihtilalinden sonra alınan bu karar çok önemliydi. İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı ve Ulaştırma Bakanı’nın kesinlikle görevlerinden ayrılmaları icap eder. Bağımsız adayların milletvekillerinden veya şahıslardan bu görevi üstlenmeleri ifa gerekir diye düşünülüyordu. Maalesef bunlar tarihe karıştı. İçişleri Bakanı hem aday oldu, hem İçişleri Bakanı, hem de şimdi huzuru sağlayacak. Nasıl güveneceğim ben?"