İstanbul Hava Limanı'nda milletvekillerinin de adının karıştığı altın kaçakçılığı iddiaları devam ederken bu kez de içinde 24 ayar altın levha olduğu beyan edilen 6 çantadan pirinç levha çıktı. 755 milyon 500 bin TL’lik ihracat faturası beyan edilen levhalar incelenmek üzere Darphane'ye gönderilirken çantaların içindekilerin değiştirildiği tespit edildi. Olayla ilgili Gümrük Müdür Yardımcısı görevden uzaklaştırıldı. Soruşturma devam ediyor.
26 Temmuz 2024 tarihinde Hera Diamond Kuyumculuk Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin, ihracat beyannamelerinde içinde 24 ayar altın levha olduğunu ve Dubai’ye götürüldüğünü belirttiği 6 çanta İstanbul Havalimanı Yolcu Salonu Gümrük Müdürlüğü'ne getirildi. Toplam 326 kilo ‘altın levhalar’ için 755 milyon 500 bin TL’lik ihracat faturası beyan edildi.
BirGün'de yer alan habere göre Güvenlik kontrol noktasındaki X-Ray cihazında çantaların içindekilerin altın olmadığı şüphesi artınca Gümrük Müdürü’nün talimatıyla 6 çantanın Darphane’ye gönderilip analiz edilmesi için tutanak tutuldu.
MHP'li vekiller hakkında altın kaçakçılığı iddiası
SADECE BİR ÇANTA DARPHANE'YE GÖNDERİLDİ
30 Temmuz 2024 günü çantalardan yalnızca 1 tanesi muhafaza memuru Ahmet Ö. eşliğinde Darphane’ye gönderildi. Çantadaki eşya 24 ayar altın olarak tespit edildi.
ŞİRKET 'HATA OLMUŞ' DEDİ
Hera Diamond Kuyumculuk Sanayi ve Ticaret A.Ş. bir gün sonra diğer beş çantadaki eşyanın altın değil pirinç levha olduğunu beyan etti. Dilekçede, ayar evinde yapılan bir hata sonucu pirinç levhaların altın levha olarak beyan edildiği savunuldu. Şirket tüm beyannameleri iptal edip kendisine iadesini istedi.
Gümrük müdürlüğündeki bazı kısım amirleri ambarda kalan çantalara gümrük mührü vurdu ve çantaların şirkete iade edilmemesi için talimat verdi. Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü konuyla ilgili bilgilendirildi.
ÇANTANIN İÇİNDEKİLER YOLDA DEĞİŞTİRİLDİ İDDİASI
Bu kısım amirleri, Gümrük Müdür Yardımcısı Abdulhakim S.’nin bu çantaları şirket için çıkartmaya çalıştığını öne sürdü. Ayrıca incelemeye gönderilen çantadaki eşyanın yolda değiştirildiği, pirinç levha yerine altın levha konularak Darphane’ye götürüldüğünü iddia ettiler.
Bunun üzerine Ticaret Bakanlığı 1 Ağustos 2024 tarihinde inceleme başlattı ve iki müfettiş görevlendirildi.
Gümrük’teki görevlilerin ifadelerini alan ve kamera kayıtlarını inceleyen müfettişler 18 Ekim 2024 tarihinde raporlarını tamamladı.
Raporda özetle şu tespitler yapıldı:
"Altı çantanın Darphane'ye gönderilmesi yönünde tutanak düzenlendi. Ancak Gümrük Müdür Yardımcısı Abdulhakim S. tarafından sadece bir çanta Darphane’ye gönderildi. S., diğer çantaların ambarda kalıp incelenmeden şirkete iadesini sağlamaya çalıştı."
"Şirket pirinç levhaların yanlışlıkla altın levha olarak beyan edildiğini iddia etse de sorumlu ayar evinin kamera kayıtları incelendiğinde eşyanın analiz edilmediği tespit edildi. Şirket pirinç levha ticaretiyle ilgili fatura sunacağını beyan etmişti ancak bu fatura, eşya Gümrük’te takıldıktan sonra düzenlenmişti."
ÇANTA DARPHANE'YE GİDERKEN YOLDA NELER OLDU?
Müfettişlerin tespitlerine göre; Abdulhakim S., o günün refakat listesinde olmayan Ahmet Ö.’yü çantanın analiz için Darphane’ye götürülmesinde refakat memuru olarak görevlendirdi. Ayrıca havalimanı kamera kayıtlarına göre zırhlı araca şoför ve refakat memurunun yanı sıra Hera Diamond Kuyumculuk Şirketi ile irtibatlı Erol K. binmişti.
30 Temmuz 2024 günü Darphane’deki analiz öncesi görüntüler incelendiğinde, ambardaki görüntülerin aksine çantadan çıkan ruloların herhangi bir dağılma olmaksızın rahat ve nizami bir şekilde çıkarıldığı görüldü.
Müfettişler çantayı taşıyan zırhlı aracın güzergâhını Plaka Tanıma Sistemi’nden çözdü. Araç, İstanbul Havalimanı-Darphane arasında yolu manasız şekilde uzatmış ve sahil yolundan gitmişti. Bu güzergahta İstanbul Kuyumcukent ve Eminönü Kapalıçarşı’daki Hera Diamond Şirketi vardı. Normal şartlarda ve güzergâhta o saatte İstanbul Havalimanı-Darphane arası 40-50 dakika sürüyordu. Ancak araç Darphane’ye havalimanından ayrıldıktan 1 saat 22 dakika sonra ulaşmıştı.
ÇANTALAR JET HIZIYLA ÇIKARILDI
Darphane’deki analiz aynı gün tamamlandı ve şoför ile refakat memuru Ahmet Ö.’nün bulunduğu zırhlı araç saat 17.06’da havalimanına döndü. Yanlarında Darphane’de altın olduğu tespit edilen eşya vardı.
Şirket sadece 40 dakika önce bu eşyanın beyannamesini iptal ederek kendisine iadesi için dilekçe vermişti. Gümrük Müdür Yardımcısı Abdulhakim S., henüz çanta Gümrük ofisi içine girmeden saat 17.13’te beyannamenin iptalini onayladı. Bir dakika sonra saat 17.14’te Muayene Memuru Feyzi B., evrakın onayını verip 3 dakika sonra saat 17.17’de kapalı statüye getirerek beyannamenin iptal işlemlerini tamamladı. Bu sırada çanta halen gümrük bölümünde değildi. 11 dakika sonra saat 17.28’de Ahmet Ö., çantayı Gümrük ofisi içindeki diğer görevlilere teslim etti. Hera Diamond Şirketi’nin müşaviri, hemen çantayı alıp gümrük ofisinden çıkardı. Eşyanın analiz dönüşü fiziki kontrolleri yapılmamıştı.
Bu sırada Abdulhakim S. ve Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü Kısım Amiri Erkan D. havalimanındaki bir kafede buluştu. Saat 17.33’tü. Saat 17.56’ya kadar görüştüler.
MÜFETTİŞ RAPORU ÇELİŞKİYİ ORTAYA KOYDU
Müfettişlerin raporunda şöyle deniliyordu: “6 kap eşyadan sadece açılan 1 kap eşyanın altın olup diğerlerinin olmaması makul ve kabul edilir bir durum değildir. Firmanın ambarda bırakılan kaplar için düzeltme dilekçesi vermesinin nedeni; Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü’nün olaya müdahil olmasıdır. Çünkü bu eşyanın, darphaneye gönderileceği ve altın olmadığının ortaya çıkacağı kesindi.”
DİĞER ÇANTALAR DA DARPHANE'YE GÖNDERİLDİ
Nitekim; ambarda kalan 5 çanta da 1 Ağustos 2024 günü Darphane’ye gönderildi ve imitasyon pirinç levha olduğu tespit edildi. Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Savcılığı’na bilgi verildi. Savcılığın talimatıyla Hera Diamond Kuyumculuk Şirketi’ndeki bilgisayarlara el konuldu. Şirketin Kuyumcukent’teki ofisinde de kamera kayıtları, faturaları, analiz raporları alındı.
GÜMRÜK MÜDÜR YARDIMCISI GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILDI
İdari soruşturmada ise Gümrük Müdür Yardımcısı Abdulhakim S., görevden uzaklaştırıldı.
Dubai'de yaşayan Hera Diamond Kuyumuculuk Şirketi’nin sahibi İlhami Çörtük, ilk savunmasını avukatı aracılığıyla yaptı. Ayar Evi’nin sehven pirinç levha yerine altın levha beyannamesi verdiğini savundu. Altın ihracatında devletin teşviki, altın getirme hakkı ve KDV olmadığı için hayali ihracattan bahsedilemeyeceğini savundu. Şirketin böyle bir işlem yaparak maddi menfaat elde edemeyeceğini iddia etti. Daha sonra Türkiye’ye gelerek ifade veren İlhami Çörtük de yanlış beyannameleri sonradan fark ettiklerini anlattı. Suçlamaları kabul etmedi.
MASAK İNCELEMESİNE KARAR VERİLDİ
Müfettiş raporunda şöyle denildi: “Bu işlemlerin yurda kaynağı belli olmayan döviz veya altın girişi sağlamak adına yapıldığı düşünüldüğünden konunun Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun Kapsamında değerlendirilmesinin T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından yapılmasının uygun olacağı kanaatine varılmıştır.”