İBB Başkanı İmamoğlu, Türkiye'yi yasa boğan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine tepki gösterdi. Bir etkinlikte yaptığı konuşmada İmamoğlu, "Bir çocuğu kaybettikten sonra aranan adalet benim için bir adalet değil" diyerek derin üzüntüsünü dile getirdi. İmamoğlu, "Benim için adalet bebeğini, çocuğunu bu ülkede doğduğu andan itibaren hatta doğmadan korumaktır” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Enstitü İstanbul İSMEK Eğitim Dönemi Açılışı ve Eğitmenler Buluşması’nda tüm Türkiye'yi sarsan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan Narin ile ilgili, “Bir çocuğu kaybettikten sonra aranan adalet benim için adalet değil. Benim için adalet bebeğini, çocuğunu bu ülkede doğduğu andan itibaren hatta doğmadan korumaktır” dedi.
İmamoğlu şunları söyledi:
“Bilimin, kültürün, eğitimin, birçok icadın insanlıkla buluştuğu topraklarda yaşıyoruz. Mezopotamya’dan Trakya’ya, Ege’den Karadeniz’e, İç Anadolu’dan… Böylesi önemli bir coğrafyadayız. Farklı coğrafyalardan gelmiş burayı yurt edinmiş bir milletiz. Aynı zamanda ilk emri ‘oku’ diye gelen bir inanca sahibiz büyük çoğunlukla. İlimin nerede olursa olsun ona koşulması, ‘bir harf öğretenin kölesi olurum’ inancın bireyleriyiz.
“BU ÜLKEDE NARİN NİYE ÖLDÜ”
Bütün bunları bilirken bu ülkede Narin niye öldü? Benim kalbim buruk, vicdanım köşeye sıkışmış durumda. Hücrelerim birbiriyle çarpışıyor ve inanın vicdanen çok şeyi sorguluyorum. Bu milletin ayağa kalkması, cahillikten ve cehaletten uzak duracak bütün tedbirleri alması, b bu memleketin kötü düşünceye sahip, yobazlıkla insanları birbirine düşüren, ayrıştıran ne varsa onlardan uzak olduğu, iyi kelimelerin dünyanın en güzel işlerini yapan bir millet olmayı başarabilmemiz lazım. İşte o zaman Narin bu ülkede ölmez. Başka türlü o bir bebeğe, bir mini minnacık çocuğun ölümünün altında 86 milyon kalır ve eziliriz.
Ezildik biz. Bu konunun altından milletçe ayağa kalkabilmenin yolunu bulmalıyız. Aranan adalet bir çocuğu kaybettikten sonra aranan adalet benim için adalet değil. Benim için adalet bebeğini, çocuğunu bu ülkede doğduğu andan itibaren hatta doğmadan korumaktır. Bunu yapabilirsek o zaman boş konuşmak yerine iş başardık diyebiliriz.”