İBB Başkanı hakkındaki YSK’ya hakaret davasında savcı siyasi yasak istedi. Mahkeme duruşmayı ikinci kez erteledi. Kararın seçim öncesi sürüncemede bırakılması ‘Aleni şekilde siyasi sopa gösteriliyor’ yorumlarına yol açtı. Muhalefet kanadından da ortak tepki yükseldi: Hukuku gerektiğinde kullanılabilecek bir siyasi aygıta dönüştüren anlayış en büyük tehlike.
İMAMOĞLU: DEVLETİN DİNİ ADALETTİR ADALET MÜCADELESİNİ BIRAKMAYACAĞIZ
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında YSK üyelerine hakaret gerekçesiyle açılan davada reddi hakim talebi geri çevrildi. Savcı 4 yıl hapis ve ‘siyasi yasak’ istedi. Duruşma 14 Aralık’a ertelendi. İmamoğlu “Beraat beklerdim” açıklaması yaptı. İBB Başkanı “Hakimin sözlerimin muhatabının bakan olduğunu söylemesine rağmen en üst ceza istenmesi şaşırtıcı. Devletin dini adalettir sözü çok kutsal. Bu bir adalet davası” dedi.
‘SEÇİM ÖNCESİ YARGI DA KURUMLAR DA SİYASİ HESAPLARA SİPER EDİLİYOR’
Seçim öncesi süreçte davanın sonuca bağlanmayıp ertelenmesi ‘gözdağı mı’ değerlendirmelerine yol açtı. Tartışma yaratan karara ilişkin ‘Davanın hukuk ekseninde ilerlemediğinin göstergesi’ görüşleri ileri sürüldü. CHP’li Engin Özkoç “Kurumlar seviyesiz siyasete siper ediliyor” dedi. İYİ Partili Bahadır Erdem ise “16 milyon İstanbullunun iradesi gasp edilmek isteniyor. AK Parti kaybettiği seçimden ders almamış” tepkisini gösterdi.
Hakimin “Ahmak” ifadesinin muhatabının İçişleri Bakanı olduğunu belirtmesine karşın savcı YSK üyelerine hakaretten yargılanan İmamoğlu için en üst sınırdan ceza istedi. Duruşma 14 Aralık’a ertelendi. Seçim iptaline işaret eden İBB Başkanı “Bir hata yaptınız bedeli 800 bin fark oldu. Böyle bir hatanın bedeli 8 milyon olur” dedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na, Yüksek Seçim Kurulu üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle açılan dava Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada reddi hakim talebi kabul edilmezken savcı, nisan ayındaki mütalaasını yineledi ve İmamoğlu’na en üst sınırdan ceza verilmesini istedi. Hakim duruşmayı 14 Aralık’a erteledi. Duruşmada FOX TV muhabiri Gülşah İnce’nin tanık olarak dinlendi. İnce “Görüntüler de ayan beyan ortada. Ham görüntüleri ve haberi size gönderdim. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kendisi hakkında sarf ettiği sözleri tırnak içinde alıntılayarak aynen İmamoğlu’na sordum. O da yanıt verdi. Başka TV kanalları da vardı. Aynı gün Soylu’ya yanıt olarak haberleştirdik” dedi. Hakim ise “Sözlerin kime yönelik olduğu, muhatabı belli. Tartışılmasız. Sayın Süleyman Soylu’ya karşı söylendiği belli” dedi. Avukat Gökhan Günaydın “Kayda geçmesini istiyorum” ifadesini kullandı. Avukatın ifadeleri üzerine hakim “Bu sözlerin Süleyman Soylu’ya söylenmediğini iddia eden başka biri varsa gelsin” dedi. Savcı ise İmamoğlu’nun Türk Ceza Kanunu’nun ‘siyasi yasak’ içeren 53. maddesinden cezalandırılmasını istedi.
Duruşma sonrası konuşan avukat ve CHP PM üyesi Gökhan Günaydın “Burada emir almış, yönlendirilmiş bir heyetin faaliyetine tanık olduk. Bu sözlerin Süleyman Soylu tarafından Ekrem İmamoğlu’na söylendiği konusunda bir tereddüt olmadığını söyledi. Bunu mahkeme arasında ağzından kaçırdı. Zorlamamız üzerine zorla tutanağa geçirmek zorunda kaldı. Böylece İmamoğlu ile Soylu arasında bir dava olduğu konusunda tereddüt kalmamış oldu. Buna rağmen iki tanık dinlenmesi talebimizi reddetti. Reddi hakim talebimize yönelik herhangi bir işlem yapmadan esas hakkındaki mütalaayı okuttu” dedi.
Karar sonrası destek verenler için teşekkür paylaşımı yapan İmamoğlu ise “Bu bir adalet davasıdır ve biz bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz” dedi. İmamoğlu sabah saatlerinde FOX TV’ye yaptığı açıklamada “Bugünkü davanın İmamoğlu’na zararı ne, faydası ne? Hücremde en ufak endişe hissetmiyorum ama bu mahkemeden utanç duyuyorum. 16 milyon insanı cezalandırmak için yaptığınız şu mahkeme komedi” ifadesini kullandı. İmamoğlu “Bakın bir hata yaptınız seçimlerde bedeli 800 bin fark oldu. Yani ayağınızı denk alın. Fazla değil 6-7 ay sonra bunlar gidiyor. Tamamen siyasi bir dava. Siyasi yasaklı yapmak... Kayyum atamak gibi belediyeyi nasıl ele geçiririm... AK Parti içinde siyaset yapan namuslu dostlarım var. Ama öyle insanlar var ki elini ovuşturup ‘Bunun başına bir şey gelse onu görevden alsalar da konsak.’ Neye konuyorsunuz. Hala öğrenemediniz mi? Böyle bir hatanın bedeli 8 milyon olur. Onun için ayağınızı denk alın. Adil olun adaleti etkilemeyin. Yargı için birilerinden talimat gelmesini beklemeyin” dedi.
İmamoğlu cuma namazı çıkışı ise şu açıklamayı yaptı: “Hakimin benim sözlerimin muhatabının sayın bakan olduğunu ısrarlı bir şekilde dile getirmiştir. Bu ısrarlı tarife rağmen savcının en üst noktadan cezayla ilgili mütalaa bildirmesi ya da bir beyanda bulunması çok şaşırtıcıdır, üzücüdür. Bugün ben net olarak beraat ve mahkemenin bugün sonlanmasını beklerdim. İçeride ettiğim duayı burada etmekten geri durmayacağım. Allah memleketimizi ve insanlarımızı vicdan yoksunu, ahlak, adalet yoksunu insanların şerrinden korusun. Adaletsizliğe, hukuksuzluğa uğrayan kim varsa hepsinin hakkında en yakın zamanda adalet yönünde kararlar verilsin. Herkesin hukuka, adalete ihtiyacını olduğunu unutmamamız gerekiyor. ‘Devletin dini adalettir’ sözü çok kutsal. Her zaman duamı kendi adıma da ederim. ‘Allah’ım ne olur kimseye adaletsiz bir kararı ya da bir süreci yaşatmayayım’ derim. İnsanoğluyuz eksiğimiz, hatamız olur ama gerçekten insanlara adaletli hizmet edebilmek bir devlet insanının temel sorumluluğudur. Yüce Türkiye Cumhuriyeti yargısına, adaletine güvenmek istiyorum.”
Öte yandan CHP’li Murat Bakan, CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın hazırladığı afişler hakkında polislere toplatma talimatı verildiğini iddia etti. Ayrıca duruşmanın ikinci kez ertelenmesi hakkında seçim ve muhalefetin aday belirleme sürecine işaret edilerek ‘Demokles’in kılıcı’ eleştirileri yapıldı. CHP’li Engin Özkoç ise “Herkes biliyor ki İmamoğlu YSK’yı hedefe koymamıştır. Genel Başkanımız’ın Jandarma ve Emniyet’i hedefine almadığı gibi. Soylu, seviyesiz siyasetine devlet kurumlarımızı siper etmeye devam ediyor. Adaletten, hukuk önünde hesap vermekten kaçamayacaksın” paylaşımı yaptı. İYİ Partili Bahadır Erdem ise “Görünen o ki AKP iki kere kaybettiği İstanbul seçimlerinin acısından dersini hala almamış” dedi. İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu da “31 Mart ve 23 Haziran’daki demokrasi mücadelesini, İstanbul’a hizmet çabasını cezalandıramayacaksınız” ifadesini kullandı. CHP’li belediye başkanları da dava öncesi dayanışma mesajları paylaştı. Mansur Yavaş “Ya birlikte varız ya da adaletsizlikte hiçbirimiz yokuz” dedi.