CHP eski Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Türkiye’de son yıllarda uyuşturucu ve madde bağımlılığı nedeniyle ortaya çıkan tabloyu KARAR’a anlattı. Tekin, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya seslendi, “Sadece torbacıları değil, işin kaynağına da inerek bu sorunu çözün” dedi.
SEMA KIZILARSLAN
Eski CHP Genel Sekreteri ve İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Mayıs ayında “Parçalanmış Hayatlar” isimli madde kullanımının söndürdüğü hayatları ekrana taşıyan bir belgesel yayımlamıştı.
Belgeselde madde bağımlılığının pençesinden kurtulmuş insanlarla bir araya gelen Tekin, uyuşturucu bağımlısı gençlerin hayatların hikayesini dinlemişti.
Belgeseli izlemek için: https://www.youtube.com/watch?v=SEREShamOFQ
MET, EN SON BİNGÖL’DE 4 CAN ALDI
2021 yılında Türkiye'de uyuşturucu madde bağlantılı suçlardan ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutuklu oranı yüzde 33,6 iken 2022 yılında bu oran yüzde 35,4'e yükseliyor. (Adalet Bakanlığı, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, 2023)
En son Bingöl'de 25 Temmuz’da öğle saatlerinde uyuşturucu madde etkisinde bir kişi 7 kişiye saldırmıştı. Saldırıya uğrayan dört kişi hayatını kaybetmişti.
Bingöl'deki bıçaklı dehşette art arda acı haber: Can kaybı 4'e yükseldi
19 yaşında uyuşturucu bağımlısı Emircan Zazaoğlu, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.
“İSTİSNASIZ OLARAK HER GÜN TÜRKİYE COĞRAFYASINDA HER GÜN BU MESELELER YAŞANIYOR”
Türkiye’de özellikle son yıllarda artan uyuşturucu bağımlılığı ile ilgili KARAR’a konuşan Gürsel Tekin, bu sorunun “Bir beka meselesi” olduğuna dikkat çekti. Tekin, sadece Bingöl’de değil, Türkiye’nin her yerinde madde bağımlısı kişilerin aile ve çevrelerine zarar verdiğini anlattı. Sık sık sahada çalışmalar yaptığını söyleyen Tekin, MET isimli uyuşturucu maddenin toplumun her kesimine yayıldığının altını çizdi:
“Bu bir beka meselesidir. Eğer bugün bunun önüne geçemezsek, bunu önleyemezsek, yarın çok geç olacağını söyleyebilirim. Tabii biraz sonra nedenlerini anlatacağım. Ama önce yapılması gereken şeyler var. Yani geçmiş dönemde ismini uyuşturucu olarak kabul etmiş olduğunuz birkaç madde inanın şu anda çok mütevazı geliyor.
Son dönemlerde, özellikle son 10 yıldır hayatımıza giren MET gibi ve ona benzer çeşitli kimyasal uyuşturucular can alıyor. Bingöl'de dört kişi yaralandı bir kişi tarafından ve öldüler ama istisnasız olarak Türkiye coğrafyasında her gün bu meseleler yaşanıyor. Antep'te on dört yaşındaki bir kız çocuğu babasını öldürdü. İzmir'de hem annesini hem babasını bir uyuşturucu bağımlısı öldürdü. İstanbul'un çeşitli bölgelerinde annesinin kafasını kesen, babasını öldüren, kardeşini öldüren, arkadaşını öldüren, rastgele giden insanlara zarar veren binlerce hikaye var.
Bu hikayeler bugünün meselesi değil. Bilmiyorum, bunu anlamakta zorluk çekiyorum. Bütün bu olup bitenleri Gürsel Tekin görüyor da, Gürsel Tekin gibi yerel yöneticiler, vekiller, bakanlar, siyasi danışmanlar, teşkilatlar görmez mi? Niçin ilgilenmezler? Bu mesele gerçekten Türkiye'nin bir milli meselesi haline dönüşüyor, mücadele etmemiz lazım. Aynı zamanda da bağımlıların hayata bağlanabilmesi için elimizden gelen çalışmaları yapmamız gerekiyor.”
“BU MESELE SADECE TORBACILARIN OPERASYONLARIYLA ÇÖZÜLECEK BİR SORUN DEĞİL”
Sadece büyük şehirlerde değil, küçük şehirlerde de uyuşturucu madde bağımlığının son yıllarda arttığını anlatan Tekin, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya seslendi:
“Konya gibi, Kayseri gibi, Urfa gibi daha çok muhafazakarlığın hakim olduğu yerlerde şu anda patlama noktasında uyuşturucu illeti. Bu maddeyi elde etmek o kadar kolay hale geldi ki artık siz onu satın almıyorsunuz, maalesef o sizi satın alıyor. Uyuşturucu çeteleri siyaset tarafından muhafaza ediliyorsa bunun da kamuoyu tarafında bilinmesi gerekiyor. Bu uyuşturucu çoğunlukla yurt dışında geliyor. Bunlar nasıl geliyor? Kimler tarafında getiriliyordur? Kimler tarafında muhafaza ediliyordur?
Bütün buna rağmen ben özellikle Sayın İçişleri Bakanına teşekkür ediyorum. Olağanüstü bir mücadele içinde olduğunu görüyorum. Ama bu mesele sadece torbacıların operasyonlarıyla çözülecek bir sorun değil. Bunun kaynağının bulunması gerekir. Özellikle ithalat yapan kimyasal şirketlerin bu belli maddeleri kimlere sattığının çok yakın takibe alınması gerektiğini düşünüyorum. Yani kısacası sadece torbacılarla mücadele etmek değil aynı zamanda bu sürecin kaynağını kurutmamız gerekiyor.”
BM UYUŞTURUCU RAPORU: TÜRKİYE METAMFETAMİN TİCARETİNDEKİ GEÇİŞ NOKTALARINDAN BİRİ
Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Uyuşturucu Raporu'nun 2024 sonuçlarına göre dünya genelinde nitazen adı verilen sentetik opioidlerin kullanımındaki artış en önemli tehditlerden biri.
Raporda Türkiye "captagon" ve metamfetamin uyuşturucuların ticaretindeki geçiş noktalarından biri olarak göze çarpıyor. Captagon, son yıllarda Orta Doğu'da adeta çok fazla bağımlılık yapan amfetamin benzeri bir uyuşturucu. Çoğunluğu Suriye'de ve az bir bölümü de Lübnan'da üretilen uyuşturucu maddenin en büyük pazarı Yakın ve Orta Doğu.
Aynı raporda, Türkiye’de metamfetamin pazarının da büyüdüğü ve ürünün son yıllarda alışılageldik pazarların dışında da ele geçirildiği belirtiliyor. BM bölgedeki uyuşturucu kaçakçılığı operasyonlarının hem ölçeği hem de karmaşıklığı hızla artarken, ülkelerin karşı karşıya olduğu önemli zorluklardan birinin Yakın ve Orta Doğu'da sınır ötesi bağlantıları ve ekonomik çıkarları olan silahlı güçlerin varlığı olduğu konusunda uyarıyor.
İçişler Bakanlığı 2023 Uyuşturucu Raporu’nda da, Türkiye'nin Balkan Rotası üzerinde önemli bir konuma sahip olduğu ve eroin yakalamalarında rekor seviyelere ulaşıldığı ifade edilmişti. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Aralık ayında yaptığı açıklamada 132 bin uyuşturucu operasyonu yapıldığını söylemişti.