Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldığı metaverse toplantısında sosyal medyaya yönelik eleştirilerde bulunarak "Kartel haline geldiler" ifadesini kullandı ve "Siber suçlar; gücün, paranın, sapkın yönelimlerin borusunun öttüğü bir düzenin hakim olduğuna işaret ediyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium'da "Forum Metaverse" etkinliğinde konuştu. Erdoğan, konuşmasında yeni dijital çağa adapte olmak için seferberlik çağrısında bulunarak sosyal medyayı eleştirdi. Cumhurbaşkanı, "Sadece kartel haline gelen sosyal medya platformlarının hukuki ve ahlaki sınır tanımayan tasarrufları bile tek başına bu alanda mutlaka kendi yolumuzu çizmemiz gerektiğinin en somut ifadesidir" şeklinde konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Tüm kardeşlerimizin Nevruz'unu tebrik ediyorum. 'Nevruz' kelimesi yeni gün anlamına da geliyor. Bugün dijital teknolojilerin nevruzu, yeni bir safhası ve 3.0 ve onunla bağlantılı en popüler mecra olan metaverse hakkında konuşmak, tartışmak, tespit ve tespitlerimizi paylaşmak üzere bir aradayız
'5 NESİLDE DÜNYANIN YAŞADIĞI DEĞİŞİM ÇOK BÜYÜK'
İnsanlık tarihinde ,dünyanın tamamında bu kadar çok bireyi içine alan değişimlerin bu denli kısa sürede gerçekleştiği bir başka dönem herhalde yoktur. Dedelerimizden babalarımıza, babalarımızdan bize, bizden evlatlarımıza evlatlarımızdan torunlarımıza geçen 5 nesilde dünyanın yaşadığı değişim çok büyük.
Babalarımız giyim kuşamdan, sanayi devrimiyle ortaya çıkan kimi araçları kullanmaya; elektrik, televizyon, telefon gibi kimi imkanlarla tanışmaya varan gelişmelerle modern dünyaya atım atmışlardı. Biz ise tarlada sabandan elektrik donanımlı traktörlere, evde siyah beyaz tüplü televizyondan internetin sunduğu sınırsız medya alternatiflerine; iş hayatında mal takasından dijital pazarlamaya, günlük hayatta ıslıkla seslenmeden sosyal medya emojilerine geçişe uzanan baş döndürücü bir devrime bizzat şahitlik ettik.
Evlatlarımız bu büyük dijital devrimin aktif kullanımından içerik üretimine, teknik donanımından yazılımına kadar tüm süreçlerin bizzat içindeydi. Torunlarımız ise konuya hakimiyetleri ve kullandıkları teknolojik araçların zenginlikleriyle, bizim kavrayabileceğimizin çok ötesinde bir dünyada yaşıyorlar.
'DÜNYA YENİ BİR DÖNEME DOĞRU DOLU DİZGİN GİDİYOR'
Meta projeler ve 3.0 denen çok daha kapsamlı kuşatıcı, çok daha karmaşık bir teknolojik dönüşümün üzerinde inşa edilen mecralardan yalnızca biridir. Bu süreç 5G, 6G gibi yeni altyapı teknoloji ve yatırımların hızla inşa edilmesini, yaygınlaştırılmasını gerektiriyor.
Koronavirüs salgın dönemi dijital tüketimi artırarak bu teknolojilerin cazibesini parlatmışsa da böylesine büyük yatırımların kısa sürede gerçekleşmesi mümkün değil. Gerçek şu ki dünya dijital teknolojiler üzerinde inşa edilen yeni bir döneme doğru dolu dizgin gidiyor.
Bizlerin görevi kendi insanlarımızı, kendi gençlerimizi bu kaçınılmaz geleceğe en doğru, güvenli, güçlü donanımlı şekilde hazırlamaktır. Teknolojinin altyapı hazırlığı ne kadar yüksek maliyetli bir faaliyet alanıysa içerik üretimi de işin aynı derece stratejik kritik hayati bir yönüdür.
'SAPKIN YÖNELİMLERİN BORUSUNUN ÖTTÜĞÜ BİR DÜZEN HAKİM'
Biz teknolojinin altyapısını üretmenin yanında önce kendimizin, ardından etki alanımızın, nihayetinde tüm dünyanın kullanabileceği içerikler üretilmesini platformlar kurulmasını sağlamak istiyoruz. Asıl hedefimiz ise kendi medeniyet birikimimizin kendi kültür ve değerlerimizin üzerinde inşa etmektir.
Sadece kartel haline gelen sosyal medya platformlarının hukuki ve ahlaki sınır tanımayan tasarrufları bile tek başına bu alanda mutlaka kendi yolumuzu çizmemiz gerektiğinin en somut ifadesidir. Siber ve dijital alanda işlenen suçlar karşısında küresel şirketlerin keyfi tasarruflarıyla karanlık amaçlara hizmet eden algoritma düzenlemeleri burada sadece gücün, sadece paranın, sadece sapkın yönelimlerin borusunun öttüğü bir düzenin hakim olduğuna işaret ediyor.
Madem artık giderek büyüyen bir ekonomi gerçeği dijital kültür hakikati var; öyleyse ülkelerin tamamının uzlaşmayla kabul edip arkasında duracağı bir dijital hukuk düzeni kurmadan bu sorunların çözümü mümkün değil. Bize düşen bu kaotik dijital ikliminde kendi insanımıza ve evlatlarımıza sahip çıkmak aynı zamanda onların küresel gelişmelerin içinde ve hatta önünde yer almalarını sağlayacak imkanları oluşturmaktır."