CHP yönetimi, 4 Eylül'de başlayacak tüzük kurultayının seçimli kurultaya çevrilebileceği iddialarını yalanlayarak, partideki gündemin kurultay tartışması değil erken seçim hazırlığı olduğunu belirtti.
CHP'de yaklaşan tüzük kurultayı öncesinde önceki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na yakın isimlerin delegelerden imza toplayarak kurultayı olağanüstü seçimli kurultaya çevirme çabasına gireceği iddia edilmişti. Kılıçdaroğlu'nun belediye başkanları Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu ile kurduğu ve kuracağı temasları da bu iddialara dayanak olarak gösterilmişti.
Ancak CHP kurmayları parti içinde böyle bir tartışma olmadığını, asıl gündemin vatandaşın da gündeminde olan ekonomik kriz nedeniyle olası erken seçim için hazırlık olduğunu bildirdi.
'ERKEN SEÇİM DURUMUNDA OLACAKLARI KONUŞUYORUZ'
CHP kurmayları, gündemlerinin CHP’nin yaz programı ve olası bir erken seçimde uygulanacak parti politikalarını hazırlamak olduğunu kaydetti. Parti kaynakları, önceki genel başkanlarla yapılan görüşmelerin normal olduğunu, tüm eski genel başkanlarla düzenli görüşmeler yapıldığını ve kendilerinin tecrübelerinden yararlanıldığını söyledi. CHP’nin kasım ayındaki seçimli kurultayını anımsatan kaynaklar, “Zaten kongremizi gerçekleştirdik. Tüzük kurultayı da seçimsiz. Bir sorun yok” ifadelerini kullandı.
'EKONOMİ DIŞINDAKİ TARTIŞMALAR ANLAMSIZ'
CHP’nin 31 Mart yerel seçimlerinde birinci parti olarak çıkmasının ardından AKP’den alınan borçlu belediyelere rağmen belediyelerde süreci başarılı yönettiklerini aktaran kaynaklar, ülkenin öncelikli sorununun ekonomi olduğunu, diğer tartışmaların kısır ve anlamsız olduğu yorumunu yaptı. Kaynaklar, “CHP’de böyle bir tartışma zemini yok. Biz olası erken seçim için dış politikadan eğitime, sağlıktan çalışma hayatına kadar neler yapacağımızın programını çalışıyoruz” diye konuştu.
'YEMEK YENENE 'AFİYET OLSUN' DENİR'
Kılıçdaroğlu-Yavaş ve beklenen Kılıçdaroğlu-İmamoğlu görüşmelerini değerlendiren kurmaylar, şunları söyledi:
“Her şeyden bir anlam çıkartmaya çalışıyoruz ama parti içinde herhangi bir anlam çıkarma yok, daha çok dışarıda böyle bir durum var. Bunlar gayet sıradan, medeni ilişkiler. Bunlardan bir anlam çıkartmamak lazım. Yemek yeniyorsa ‘afiyet olsun’ denir.”
