Bahçeli, MHP'nin 100 maddelik anayasa teklifini açıkladı: Hürriyet esas sınırlama istisna

Kameraların karşına geçen MHP lideri Bahçeli, "Partimiz, 100 maddelik yeni anayasa önerisini milletimize, siyasi muhataplarımıza bugün itibarıyla duyurmaktadır" sözleriyle partisinin anayasa teklifi üzerinde çalıştıklarını duyurdu: Devletin genel esasları, ilk 5 maddede düzenlenen şekli ve nitelikleri aynen korunarak 1. maddede ele alınmış, maddenin son fıkrasında 'bu madde değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez' denilmiştir.

Gündem ile ilgili basın toplantısı düzenleyeceği bildirilen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sürpriz bir çıkış yaptı ve partisinin 100 maddelik bir anayasa teklifi üzerinde çalıştığını açıkladı.

"Partimiz, 100 maddelik yeni anayasa önerisini milletimize, siyasi muhataplarımıza bugün itibarıyla duyurmaktadır" sözleriyle yeni anayasa üzerinde çalıştıklarını duyuran Bahçeli, şunları kaydetti: 

"Artık uzlaşmak ve yeni bir anayasa hazırlamak milli vecibedir. MHP, yeni anayasa konusunda sık sık dile getirdiği çalışmalarını bitirmiş ve metin yazımı sonuçlanmıştır. Cumhuriyet'in 100. yılında '100 Maddelik Yeni Anayasa' adıyla, 100 maddelik anayasa önerimizin hazırlık aşaması tamamlanmıştır. Devletin genel esasları, ilk 5 maddede düzenlenen şekli ve nitelikleri aynen korunarak 1. maddede ele alınmış, maddenin son fıkrasında 'bu madde değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez' denilmiştir."

"SALGIN YÖNETİMİ DOĞRU BİR ŞEKİLDE YAPILMAKTADIR"

Koronavirüs salgını sürecinin iyi yönetildiğini iddia eden Bahçeli, bir kez daha iktidara destek verdi: 

"Aşılama çalışmalarının hedeflenen düzeye ulaşmasıyla bayram ertesini karşılayacağımızı umut ediyorum. İnsanlığa musallat olan koronayı en az hasarla atlatmak için devlet ve millet kenetlenmesi tezahür etmelidir, Türkiye'de bu kenetlenme sağlanmıştır."

Aşı konusunda güven sorunu yaşayanların kaygılanacağı hiçbir şey olmadığını belirten Bahçeli, "Bir diğer mesele de aşıların tedarikidir. Bununla ilgili memnuniyet verici gelişmeleri Sağlık Bakanımız sürekli vurgulamaktadır. Salgın yönetimi doğru bir şekilde yapılmaktadır" diye konuştu.

"ANAYASA YAZILMASI KAÇINILMAZ BİR GÖREV"

"Mazisi neredeyse 145 yılı bulan anayasa tartışmaları toplum ve devlet hayatımıza ambargo koymuştur" diyen Bahçeli, Türkiye'nin yeni bir anayasa ihtiyacı olduğunu vurguladı: 

"Devlet ile millet arasındaki karşılıklı sorumlulukları esas alan anayasalar değiştirilemez metinler değildir. Şartlar el verdiğinde, zamanın ruhuyla müsemma bir anayasa yazılması kaçınılmaz bir görevdir. Anayasalar devletin ana teşkilat düzenin tayin ve tespit etmektedir. Devletin siyasi ve hukuki teşkilatlanması sosyal ve hukuki alana yaslanmalıdır. Masa başında devlet teşkilat düzenini hazırlamak demokrasiyle izah edilemeyecektir. Yeni anayasa yapmak demek, milletin ihtiyaç ve hedeflerini idrak etmek demektir.

Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkeleri ve kurucu felsefeleri kıskançlıkla muhafaza edilmelidir. Ön şart bu ilk ve felsefenin anayasanın başlangıç kısmında kesin bir dille temellendirilmesidir. Millet nam ve hesabına hazırlanacak her anayasa teklifinin Türkiye'nin ruh kökünden doğması asıl olmalıdır. Her partinin yeni anayasa konusunda destekleyici tavrı görülmektedir. En azından herkes yeni bir anayasadan bahsetmektedir."

"BU DEVLET BİZİMDİR, BU MİLLET BİZİZ"

Bahçeli, şöyle devam etti: "Görüşmek, konuşmak için müsait bir zeminin varlığına işarettir. Sıra nasıl bir anayasa yazılsın sorusuna geldiğinde ne yazık ki potansiyel anlaşmazlıklar, kutuplaşmalar kuvveten fiile geçmektedir. Ön yargıların giyotinine, mayınlı alanlara ülkemizi teslim etmek vatan ve millet sevgisiyle bağdaşmayacaktır. Sıkılı yumruklarla, ideolojik taassuplarla anayasa yapmak ne tarihte ne bugün mümkün olmuştur. Bu devlet bizimdir, bu millet biziz. Cumhuriyet cumhurun aziz mükafatıdır. Daha iyiyi bulmak, daha güzele ulaşmak ütopya olarak görülmemelidir.

Artık uzlaşmak ve yeni bir anayasa hazırlamak milli vecibedir. Buna sırt dönenler fuzuli bahanelerle konuşmaya bile uzak olanlar, demokratik hesaba şimdiden hazır olmalıdır. Cumhuriyetin 100. yılında 100 maddelik yeni anayasa önerimizin hazırlık aşaması tamamlanmıştır. Partimiz cumhuriyetin 100. yılını yeni anayasa açısından hem bir fırsat hem de bir dönüm noktası olarak ele almaktadır.

MHP'DEN 100 MADDDELİK TEKLİF

Başkanlık sistemini kurumsallaştırmak, 100 maddelik yeni anayasa yapmak Türk milletine borcumuz, vefa görevimizdir. MHP, cumhuriyetin 100. yılı anısına 100 maddelik tam metin önerisiyle milletimizin ve siyasi muhataplarımıza sunmaktadır. Metin hazırlanırken mevcut anayasa, geçmiş dönem Osmanlı, Türk anayasaları, dünya anayasaları, uluslararası insan hakları sözleşmeleri, bugüne kadar hazırlanmış anayasa önerileri ve raporları, bilimsel yayınlar dikkatle incelenmiş, kuyumcu hassasiyetiyle analiz edilmiştir."

01.jpg

Bahçeli'nin açıklamaları şöyle: 

"Milliyetçi Hareket Partisi yeni anayasa konusunda sık sık dile getirdiği çalışmalarını Allah’a şükürler olsun ki bitirmiş ve metin yazımı sonuçlanmıştır.

'Cumhuriyet’in 100. Yılında 100 Maddelik Yeni Anayasa' adıyla ve bu çerçeve içinde 100 maddelik anayasa önerimizin, iftiharla belirtmek isterim ki, hazırlık aşaması tamamlanmıştır.

Stratejik hedeflerimizden birisiyle ilgili sözümüz yerine getirilmiştir. Bu kapsamda titizlikle sürdürülen ön çalışma şu anda elimizdedir. Partimiz, Cumhuriyet’in 100’üncü yılını yeni anayasa açısından hem bir fırsat hem de tarihi bir dönüm noktası olarak ele almaktadır. Bilindiği üzere, Türk milleti yüz yıl önce Kurtuluş Savaşı verirken egemenlik yetkisini Büyük Millet Meclisi’ne devretmiştir.

"AHLAKİ VE MİLLİ BİR SORUMLULUK"

Gazi Meclis, kurucu iktidar yetkisine dayanarak 20 Ocak 1921 tarihinde Teşkilat-ı Esasi’ye Kanunu’nu kabul etmiş, 29 Ekim 1923 tarihinde de bir anayasa değişikliği ile Cumhuriyet rejimine geçiş sağlamıştır.

Cumhuriyet’in 100’üncü yılında, milletin iradesinden feyzini alarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kabul edip aziz milletimizin takdir ve tensibine sunmasını amaçladığımız sivil anayasa ile "Yeni yüzyılı lehimize çevirme" imkanı doğmuştur.

Her zaman millet iradesini ve egemenlik haklarını esas alan, bu doğrultuda fikri ve siyasi mücadelesini kararlılıkla ifa ve icra eden partimiz "Cumhuriyet’in 100. yılında 100 maddelik Yeni Anayasa Önerisi"ni milletimize ve siyasi muhataplarımıza bugün itibariyle duyurmaktadır.

Milliyetçi Hareket Partisi’ne göre, "Cumhuriyet’in 100. yılında yeni anayasa yapmak, yeni bir toplum sözleşmesini milletimize kazandırmak bir tercihten öte tarihi, ahlaki ve milli bir sorumluluktur."

"GELECEĞİMİZİ İNŞA VE İHYA HAMLESİ"

Biz bu sorumluluk duygusuyla hareket ederek üstümüze düşen siyasi görevi yapmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Eğer istikbalin yol haritasını çizeceksek; ruh kökümüzü yansıtan, yalnızca bize özgü, bizi anlatan, geçmişle gelecek arasında herkesi kucaklayacak bir köprü kuracaksak yeni bir anayasadan başka bir seçenek kalmamıştır.

Bu anayasa önerimiz önümüzdeki yüz yılın demokratik meşalesi, milletimizin geleceği inşa ve ihya hamlesidir. Her şeyden önce bu çağın insan hakları, devlet düzeni, demokrasi kazanımları ve hukuk anlayışına müzahir yeni bir anayasa yapmak, Türkiye’nin "21'inci Yüzyılda Lider Ülke" gayesine muazzam bir hizmettir.

Dünya genelinde, 19’uncu yüzyılda hazırlığı yapılmış 7 ülke anayasası kalmış, 51 ülke ise 21’inci yüzyılda yeni bir anayasa yazmış ve yapmıştır. Değişim dinamikleri ve tarihin hızı bakımından bundan daha doğal bir şey de olmayacaktır.

"BU ÇELİŞKİ SÜRATLE AŞILMALI"

İlk olarak, milli ve manevi müktesebatımızla çelişmeyen, yeni yönetim sisteminin doğasıyla katiyen çatışmayan, aynı zamanda Türkiye’nin dünyada yükselen güçlü rolünü destekleyecek yeni bir anayasaya ihtiyaç ileri düzeydedir.

İkinci olarak, Cumhuriyet’in 100’üncü yılında “Demokratik ve sivil nitelikli bir anayasa” yapma fırsatı doğmuş, siyaset kurumu ve sivil toplum kuruluşları tarih huzurunda sorumluluk altına girmişlerdir.

Cumhuriyet’in 100’üncü yılı, çoğulcu, katılımcı, kapsayıcı ve demokratik usullerle yeni bir anayasa hazırlamak için büyük bir "Şevk, heyecan, ilham kaynağı" olarak önümüzdedir. Kaldı ki, bu değerlendirmemizin hilafına görüş beyan eden henüz hiç kimse, hiçbir siyasi parti veya sivil toplum kuruluşu da çıkmamış, görülmemiştir.

Üçüncü olarak, darbeci bir özelliğe sahip ve parlamenter sistemin mantığına göre yapılmış mevcut Anayasa ile 15 Temmuz hain darbe teşebbüsü sonrası yönetim hayatımıza giren Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, yani, Türk Tipi Başkanlık Modeli arasında onarımı, tamiri ve telafisi imkansız bir çelişki ve uyumsuzluk yumağı söz konusudur. Bu çelişkinin yeni bir anayasa marifetiyle süratle aşılması acildir, elzemdir.

"SİYASİ MUHATAPLARIMIZ DA DUYUYORUZ"

Bahsettiğim bu uyumsuzluğu ortadan kaldırmak, başkanlık sistemini kurumsallaştırmak, Cumhuriyet’in 100’üncü yılı anısına 100 maddelik yeni anayasa yapmak, Türk milletine vefa borcumuz, demokratik görevimizdir. Milliyetçi Hareket Partisi, bu sorumluluk bilinciyle Cumhuriyet’in 100. yılı anısına, "100 maddelik tam metin anayasa önerisi"yle ilgili çalışmasını milletimizin ve siyasi muhataplarımızın bilgisine sunmaktadır.

Partimiz yeni anayasa yapılması gerektiği yönünde "Genel rapor hazırlama" döneminin geride kaldığını düşünmektedir.

1982 Anayasası’nın kabul edilmesinden kısa bir süre sonra başlayan gerilim ve arayışlar günümüze kadar hiç azalmadan, bilakis yoğunlaşarak devam edegelmiştir. Bu dönemde 1993, 1995, 2001, 2007, 2010 ve 2017 yıllarında anayasa çalışmaları yapılmış, geniş katılımlı tartışmalar ve müzakereler yürütülmüş, fakat arzu edilen yeni bir anayasa ortaya çıkmamıştır. Demokratik bir anayasa hazırlığı konusunda sayısız "Genel rapor" kamuoyuyla paylaşılmıştır.

"HER DEFASINDA YARIM VE SONUÇSUZ KALDI"

Türk milleti bu süreçte, anayasa yapılmasıyla ilgili açık iradesini net bir şekilde göstermiştir. Ancak muhtevadaki anlaşmazlıklar mutabakat arayışlarını her defasında sekteye uğratmış, sabote etmiştir.

Bugüne kadar yapılan temaslardan, kurulan müzakere masalarından, öyle zannediyorum ki, elde edilen kazanımlar, alınan ders ve sonuçlar Cumhuriyet’in 100. Yılında ümit ettiğimiz "Milli uzlaşma" için tarihi bir fırsat kapısı açacaktır. Türkiye’de siyasi partiler geçmişte yeni anayasa için çalışmalar yapsa da bu girişimler her defasında yarım ve sonuçsuz kalmıştır.

"NASIL BİR ANAYASA İSTEDİĞİMİZ TEK TEK BELİRLEDİK"

Bu çalışmalar anayasal gelişmeler bakımından elbette önemli ve üzerinde durulması gereken bir kazanımdır. Geldiğimiz bu aşamada, siyasi partilere düşen "Yeni anayasa istiyoruz" söylemini bir kenara bırakıp, "Nasıl bir anayasa" istediklerini somut bir teklif halinde ortaya koymalarıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi, nasıl bir anayasa istediğini "Gerekçeli 100 maddelik somut öneri"yle tek tek belirlemiş, nihayetinde kararlılığını, ciddiyetini, vermiş olduğu söze bağlılığını tevsik etmiştir. Samimiyiz, taşıdığımız misyon ve yeni anayasa önerimizle elhak hazırız. Parti olarak; uzmanlık, müzakere, katılım, çoğulculuk ve şeffaflık ilkelerine uygun bir yöntemle anayasa çalışmalarına bu yılın başından itibaren başlamıştık. İlk etapta anayasa hukuku alanında uzman bir akademisyen grubu tarafından, bilimsel verilere dayalı, "100 maddelik yeni anayasa metni" yazılmıştır.

02.jpg

"MEVCUT ANAYASA 'DİL TUTARLILIĞI' KAYBETMİŞTİR"

Bu metin tam bir anayasa olup, "Genel gerekçe ve madde gerekçelerini" içermektedir.

Metin hazırlanırken, mevcut Anayasa, geçmiş dönem Osmanlı-Türk anayasaları, dünya anayasaları, uluslararası insan hakları sözleşmeleri, uluslararası örgütlerin karar ve raporları, bugüne kadar hazırlanmış anayasa öneri ve raporları, bilimsel yayınlar dikkatle incelenmiş, kuyumcu hassasiyetiyle analiz edilmiştir. Öneri metnimizin maddeleri yazılırken mevcut Anayasa’dan farklı olarak konu bütünlüğü özenle sağlanmaya gayret edilmiştir.

Hatırlatırım ki, yürürlükteki Anayasa’da yapılan eklemeler ya da mülga edilen maddelerle birlikte konu bütünlüğü kalmamıştır. Bizim anayasa önerimizde, mümkün olduğunca her bir konu tek bir madde içinde düzenlenmiştir. Maddeler içinde anayasal değerde olmayan ve anayasa ile düzenlenmesi zorunlu olmayan başlıklar ayıklanmıştır. Ayrıca maddelerde sürekli tekrar edilen bazı hususlar, genel esaslarda tüm maddeler bakımından ortak hüküm haline getirilerek yeni bir tekrara düşülmesi engellenmiştir.

Anayasanın maddelerinde fıkralar numaralandırılmamıştır. Osmanlı-Türk anayasalarında diğer kanunlardan farklı olarak anayasalar için fıkralara numara verilmemiştir.

Anayasaları diğer kanunlardan ayıran bu geleneğin sürdürülmesi adına önceki anayasalarda olduğu gibi fıkralarda "Paragraf uygulaması" devam ettirilmiştir. Mevcut Anayasa, yapılan kısmi değişiklikler nedeniyle "Dil tutarlılığını" kaybetmiştir.

KURUL VE KONSEY FARKI

Anayasanın dili aynı zamanda diğer mevzuatın dili bakımından yol gösterici olduğundan çok önem taşımaktadır. Misal olarak, mevcut Anayasa’da danışma niteliğindeki organlardan bazıları için "Kurul", bazıları için de "Konsey" kelimesi kullanılmaktadır.

Konsey yabancı bir kelimedir ve kurulun muadili olarak değerlendirilmiştir. Bir yanda “Milli Güvenlik Kurulu” tanımlaması varken, diğer yanda “Ekonomik ve Sosyal Konsey” ifadesi yer almış, bu suretle kelimeler/kavramlar arasında bir dengesizlik ve düzensizlik göze çarpmıştır.

Bir başka tutarsızlık da, Anayasa’nın genelinde "hürriyet" kavramının kullanılması, bazı maddelerde de "özgürlük" kelimesinin geçmesidir. Bu nedenle anayasa önerimizde anayasanın dil tutarlılığı ve Türkçeye riayet azami ölçüde tahkim ve takviye edilmiştir. Hazırladığımız anayasa önerisinde, insan haklarının dinamik yapısı göz önüne alınarak temel hak ve hürriyetler anlayışı güncellenmiştir.

Dikkatle üzerinde durduğumuz bir diğer konu da şudur:

Anayasalarda başlangıca yer vermek yaygın uygulamadır. Dünyada ilk yazılı anayasa kabul edilen 1787 Amerika Birleşik Devletleri Anayasası’nda da başlangıç yer almaktadır. Günümüzde 193 ülkenin anayasasının 164’ünde başlangıç kısmı bulunmaktadır. Genel uygulama anayasaların başlangıcında anayasal düzenin benimsediği "Temel değerler"in öne çıkmasıdır.

Bu değerler arasında; milli kimlikler, dini değerler, devlet ideolojileri, tarihi ve kültürel olaylar, devletin kurucu liderleri, devlete ve hukuk sistemine ilişkin temel ilkeler, anayasayı kabul eden kurucu irade ve kurucu meclislere yer verilmektedir. Yerleşik hukuk düzeninin değerlerden mahrum olması düşünülemeyecektir. Yasa piramidinin en üstündeki temel metin olan anayasaların da değerlerden ayrı ve kopuk olması mümkün değildir. Anayasaların başlangıcı, anayasal düzenin "Vizyon ve misyon" bölümleridir.

01-001.jpg

"ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ CUMHURBAŞKANI'NA SUNMAK"

Hukuk düzeninin "ruhu" başlangıç kısmında yansıtılmaya çalışılmaktadır. Anayasanın "Toplumsal sözleşme" boyutu dikkate alınarak değerler arasında bir uzlaşma ortaya konulmaktadır.

Bu nedenle başlangıç metinleri "Normatif dille" kaleme alınamayacaktır. Hazırlığını tamamladığımız 100 maddelik anayasa hazırlık önerimizi öncelikle Sayın Cumhurbaşkanımızla ve Cumhur İttifakı’nın ana paydaşı olan AK Parti’yle paylaşmak hedefimizdir.

Ardından yapılacak müzakere ve görüşmeler doğrultusunda diğer partilere de anayasa önerimizi sunmamız söz konusu olacaktır. Çalışmamız son olarak "şeffaflık ilkesi" doğrultusunda “kamuoyunun tartışmasına” da açılacaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi’ne göre, Türk Milleti, kurucu iktidar yetkisine dayanarak her zaman yeni bir anayasa yapmaya tam yetkilidir. Dünya örneklerinde ve tarihimizde görüldüğü gibi anayasayla ne devlet kurulacak ne de devlet yıkılacaktır. Milli irade görüşüne göre "Anayasa devleti kurmaz, millet anayasayı yaparak devleti kurar."

Devlet belli bir toprak parçası üzerinde millet olmuş bir insan topluğunun egemenliği tesis ve teminiyle teşekkül etmektedir. Tarih boyunca kurulan Türk devletleri de böyle hayat bulmuştur. Uyarıyorum ki, millet olma bilincinin ortadan kalkması, ülkenin bölünmesine ve devletin yıkılmasına kadar gidecek karanlık yolu açacaktır. Bu itibarla anayasalar çağın ihtiyaçlarıyla birlikte, milletin ruh köküne, milli kimliğine, milli dokusuna, milli ve manevi değerlerinin üzerine bina edilmek durumundadır.

Milli değerlere dayanan, modern anayasacılığın kabullerine uygun, 21’inci yüzyılda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hükmüne ve hükümdarlık haklarına tercüman olan, yeni yönetim sistemiyle bütünleşip birleşen bir teşkilat düzeni kurmak maksat ve muradıyla Milliyetçi Hareket Partisi anayasa önerisini hazırlamıştır.

İLK 5 MADDE VURGUSU

Cumhuriyet'in 100’üncü yılı vizyonuyla hazırladığımız 100 maddelik yeni anayasa önerimizin temel özellikleri özet halinde şu şekilde sıralanabilecektir:

Anayasa önerimiz, “Başlangıç, Genel Esaslar, Temel Hak ve Ödevler, Cumhuriyetin Temel Organları ve Son Hükümler” şeklinde dört kısım ve 100 maddeden oluşmaktadır.

Şekli bakımdan kısa ya da uzun bir anayasa değil, "Kaliteli temel kanun" anlayışı ile çatısı örülmüştür.

Anayasanın başlangıcı, dünyada 164 ülke anayasa başlangıçları incelenerek, Türk milletinin ortak değerlerini kucaklayan ve muasır devlet olmanın gereklerini dikkate alan bir yaklaşımla yazılmıştır.

Başlangıca, "Allah’ın lütfu, kardeşlik ruhu ve vatan sevgisiyle varlık bulmuş biz Türk Milleti" düsturu ile giriş yapılmıştır. Devletin genel esasları ilk beş maddede düzenlenen, "Devletin şekli ve nitelikleri" aynen korunarak birinci maddede ele alınmış, maddenin son fıkrasında "Bu madde değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez" denilmiştir.

Anayasa’nın ikinci kısmında "Temel Hak ve Ödevler" düzenlenmiş, birinci bölümde tüm haklara dair ortak rejimi belirleyen "Genel Hükümler" yer almış, ikinci bölümde "Haklar ve Hürriyetler" başlığı ile temel hak ve hürriyetler "sınıflandırılmadan" en geniş şekilde güvenceye kavuşturulmuştur.

"TÜM MADDELERDEKİ SINIRLAMA SEBEPLERİ KALDIRILMIŞTIR"

Temel haklara dair genel rejimde "Hakların bütünlüğü" yaklaşımı esas alınmış, sınırlama rejimi tek bir maddede düzenlenmiş, temel hak ve hürriyetlerin korunması kenar başlığı altında yeni bir madde eklenmiştir.

Hakları düzenleyen tüm maddelerdeki sınırlama sebepleri kaldırılmıştır. Temel hak ve hürriyetlerin kapsamı, taraf olduğumuz insan hakları sözleşmeleri baz alınarak kanunla belirlenmesi öngörülmüş, hakları düzenleyen maddelerde sadece ek güvencelere yer verilmiştir. Hürriyetin esas, sınırlamanın istisna olduğu yaklaşım gerçek anlamıyla buluşturulmuştur.

Anayasa’nın üçüncü kısmında, üç bölüm halinde "Cumhuriyetin Temel Organları", yasama, yürütme ve yargı başlıkları ile düzenlenmiş, Yasama organı için "Milli birliği sağlama", yürütme için "Kurumsallaşmış başkanlık sistemi", yargı için "Bağımsız ve tarafsız yapılanma" anlayışı ön plana çıkarılmıştır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, yüz yıl önce kuruluş felsefesinde var olan "Milli birliği sağlama" misyonu daha da güçlendirilmiştir. Bu kapsamda TBMM Başkanı’na "Tarafsız konumuyla" milli uzlaşmanın sağlanmasında ve siyasi krizlerin çözümünde arabuluculuk işlevi yüklenmiştir.

TBMM’nin yetkileri; kanun yapımında, antlaşmaların onaylanmasında ve sona erdirilmesinde, bütçenin kabul edilmesinde, anayasal kurum ve kuruluşlara üye seçmede, meclis soruşturması açılmasında kuvvetlendirilmiştir.

Milletvekillerinin dokunulmazlığıyla milletvekilliğinin düşme sebeplerine dair belirsizlikler giderilmiştir.

'ÜNİTER DEVLET' BAŞLIĞI

Yürütme organı "Başkan" ve "İdare" şeklinde iki başlık altında düzenlenmiş, Başkanlık Sistemi, yeni anayasa bütünlüğü içinde “kurumsal yapıya” kavuşturulmuş, Başkan ile birlikte iki Başkan Yardımcısının seçilmesi öngörülmüş, Başkanlık Kabinesi anayasal statüye dahil edilmiş, Başkanlık Hükümet Programı’nın Meclise sunulması yöntemi getirilmiş, Başkanlık Kararnameleri ile kanunların münhasır yetki alanları çatışmayacak şekilde belirlenmiştir.

Türkiye’nin üniter yapısına uygun olarak, idarenin kuruluşunda “kanunilik ilkesi” sağlam ve sağlıklı bir içeriğe taşınmıştır. Üniter devlet ilkesine anayasada açıkça yer verilerek, idari yapılanmada "il esası" korunmuştur.

Anayasal kurumlardan Atatürk, Kültür, Dil ve Tarih Kurumu varlığını sürdürmüş, Diyanet İşleri başkanlığı “Türkiye Diyanet Kurumu” olarak yeniden yapılandırılmış, Yükseköğretim Kurulu’nun oluşumunda TBMM’nin yetkileri artırılmış, yeni bir kurum olarak “Türkiye Liyakat Kurumu” önerilmiş ve Türkiye Merkez Bankası anayasal kuruluş haline getirilmiştir.

Yargı organının yapılanmasında, "Yargı ayrılığı sistemi" devam ettirilmiş, Hakimler ve Savcılar Kurulu, "Yargı Yüksek Kurulu" adıyla yeniden ele alınmış, avukatlık ve arabuluculuk mesleklerine anayasal statü tanınmış, Anayasa Mahkemesi yüksek mahkeme değil, özel bir statüde düzenlenmiş, Yüce Divan yargılaması ve siyasi parti kapatma davaları "Yüce Divan" adıyla oluşturulan yeni bir mahkemeye verilmiş, Yüksek Mahkemeler başlığı altında Sayıştay ve Yüksek Seçim Kurulu’nun statüsü açıklığa kavuşturulmuş, yargıya ilişkin üye seçiminde TBMM’nin yetkileri genişletilmiştir.

Anayasa’nın son kısmında değiştirilme usulü genel olarak korunmuş, Anayasa değişikliklerini halkoyuna sunma konusunda Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yetki verilmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi’nin, yukarıda ana hatları açıklanan 100 maddelik anayasa önerisi, genel gerekçe ve madde gerekçeleri ile bir bütün olarak hazırdır.

"19 DEFADA 184 DEĞİŞİKLİK YAPILMIŞTIR"

Hedefimiz, geçmiş yüzyılın tecrübelerinden istifade ederek, gelecek yüzyıla hitabeden yeni bir anayasa yapılmasına katkı sunmaktır. Osmanlı-Türk Anayasacılığında, parlamenter sistem, yüz yılı aşkın bir süre uygulanmış, ancak Türkiye’de başarılı sonuçlar vermemiştir. Her kanun gibi anayasaların da bir sistematiği ve konusu bulunmaktadır.

Ancak her kanun gibi anayasaların da sistematiği ve içeriği zamanın gerisinde kalabilmektedir. 1982 Anayasası’nda bugüne kadar 19 defada 184 değişiklik yapılmıştır. Parça parça yapılan bu değişiklikler nedeniyle Anayasa’nın sistematiği ve konu bütünlüğü temelinden bozulmuştur.

Türk milletinin muhkem ve muteber beklentisi, Cumhuriyet 100. yılında “Parlamenter sistemle geriye gidiş” değil, gelecek yüzyılı milli ve vizyoner bir bakışla kavrayan “Türk Tipi Başkanlık Sistemi”nin kökleşmesi, bunun yanı sıra huzuru, refahı, birlik ve kardeşlik bağlarını tahkim edecek yeni bir anayasa yazılması ve yapılmasıdır.

Bu duygu ve düşüncelerle milletimizin değerlerini ve taleplerini esas alarak hazırladığımız partimizin 100 maddelik yeni anayasa önerisinin hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyor, aziz milletimizi ve siz değerli katılımcıları bir kez daha saygılarımla selamlıyorum."

 

 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (27)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
27 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN