Atatürk Havalimanı'nın bulunduğu alanda yapılan millet bahçesi çalışmalarını Karar Gazetesi'ne değerlendiren İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Gürkan Akgün, "Atatürk Havalimanı'nın bulunduğu alan bizim planlarımız hala havalimanı olarak görülüyor." dedi.
HAVA ASAL / KARAR
İstanbul Büyükşehir Başkanı Ekrem İmamoğlu, Florya Atatürk Kent Ormanı'nda düzenlediği basın toplantısında, Atatürk Havalimanı ihalesini alan Yapı ve Yapı firmasının projeyle ilgili ihale sözleşmesini 16 Mayıs 2022 Pazartesi günü imzaladığını belgesiyle açıkladı. Konuya ilişkin belgeyi de paylaşan İmamoğlu, firma ve tüm sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.
Karar Gazetesi'ne konuşan TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Pelin Pınar Giritlioğlu "Kararı planı olmayan millet bahçesi projesinin ihalesi yapıldı. Üstelik ihalede usullere uygun değil. Yani neresinden tutsanız elinizde kalıyor. Plansız ihaleyi yargıya taşıyacağız" dedi.
İmamoğlu'nun sözleşme tarihinden önce yıkıma başladılar açıklamasından sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Gürkan Akgün de Yeşilköy'deki alanın mevcut planlarda havalimanı olarak göründüğünü açıkladı.
'OLDU BİTTİYİ DOĞRU BULMUYORUZ'
"Atatürk Havalimanı gibi çok büyük ölçekli yatırımlar uzun süreli plan dahilinde hazırlanmalıdır. Havalimanı ne şekilde işlevini sürdürecek? Buna pek çok bileşenin görüşleri alınarak karar verilmelidir. Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük yatırımlarından birisi olan Atatürk Havalimanı'nın böyle oldu bittiye getirilmesini doğru bulmadığını" ifade eden Gürkan Akgün bu şehre dair bu ölçekteki büyük planlamalar için yönetime gelir gelmez İstanbul Planlama Ajansı'nı ve Vizyon 2050 Ofisi'ni kurduklarını söyledi. Akgün "Bu kuruluşları kurarken ki amacımız 2050 yılının yaşanabilir İstanbul'unun kurulmasıydı. İstanbul'un havayolu, karayolu ve deniz yolu ulaşımını planladık. Nüfus dengesinin nasıl olacağını şehrin nasıl büyüyeceği gibi pek çok şeyi düşündük. Uzmanlar, sektör temsilcileri ve akademisyenler ile toplantılar gerçekleştirdik. Atatürk Havalimanı'da bizim 2050 planlamasındaki konu başlıklarımızdan birisidir. Atatürk Havalimanı'nın eskisi gibi hava ulaşımı için çalışması durumunda neler olacağını araştırdık. İstanbul'da üç havalimanı çalışırsa neler olacağını konunun tarafları ile enine boyuna konuştuk. Bunun İstanbul ekonomisine katkısını araştırdık. Elde ettiğimiz verileri en kısa zamanda kamuoyu ile paylaşacağız." dedi.
2009 onaylı İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda “Havalimanı” lejantında kalmaktadır
2009 onaylı İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda “Havalimanı” lejantında kalmaktadırMEVCUT PLANLARDA HALA HAVALİMANI OLARAK GÖZÜKÜYOR
"Şu anda bizim planlarımızda Atatürk Havalimanı'nın bulunduğu bölge havalimanı olarak görülüyor. Mevcut Çevre Düzeni ve Nazım İmar Planlarında da burası havalimanı olarak belirlenmiş durumda olduğunu" açıklayan Akgün sözlerine şöyle devam etti:
Biz böylesine büyük bir yatırımı çöpe atmak istemiyoruz. İşte kışın yaşadığımız yoğun kar yağışı gibi afet anında İstanbul Havalimanı'na uçaklar inemezken Atatürk Havalimanı adeta can kurtaran görevi gördü. Düşünün başka afetlerde İstanbul'un böyle bir havalimanını kaybetmesinin kente zararları neler olur? Atatürk Havalimanı için ortak akılla siyasetten uzak bir şekilde karar vermek gerekiyor.
Kamu yararı bizim için herşeyin önündedir. Havalimanını tek taraflı düşünmeyin. Havalimanının yanında bu bölgeye oteller açılmış, fuar alanları var, lojistik kısmı var. Aslında havalimanının yok edilmesi bütün bir bölgeyi etkiliyor. Bize bilgi veren konunun uzmanları Atatürk Havalimanı'nın kentin üçüncü havalimanı olarak çalışmasından yana. Biz bilimle karar vermeliyiz. Burada harcanacak para tüm halkın parasıdır.
'PLAN YOK, KARAR YOK YIKIMI VAR'
Atatürk Havalimanı'ndaki millet bahçesi yıkımına bir karar ve plan olmadan başlandığını Karar Gazetsi'ne açıklayan TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Başkanı Pelin Pınar Giritlioğlu, "İstanbul'un 2009 yılında onanan ve 'Kent Anayasası' denilen üst ölçekli planlarında ve 1 / 5000 ölçekli nazım imar planlarında dolayısı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarında Atatürk Havalimanı'nın Millet Bahçesi olacağına dair bir plan kararı henüz yok. Yani millet bahçesine ilişkin bir imar planı revizyonu yok. Şu an plansız şekilde kapalı kapılar arkasında hayata geçirilen bir proje ile karşı karşıyayız." dedi.
PLANI OLMAYAN PROJENİN İHALESİ YAPILDI
"Planı olmayan Millet Bahçesi'nin ihalesi yapılıyor. Hukuken planı olmayan bir projenin ihalesi de olmaz. Çünkü ihalede yapılacak işin tanımı olması gerekiyor. Plan yoksa burada yapılacak işin ne olduğunu nereden biliyoruz?" diyen Pelin Pınar Giritlioğlu, "Kamu ihale kanunu TOKİ'ye kamulaştırmalarda işlerin hızlı şekilde çözülmesi için bir ayrıcalık tanıyor. Burada ivedilik durumunda başvurulan 21 B maddesi işletilmiş. Yapılan ihalenin yolu yöntemi doğru değil. İhalenin duyurusu bile yok. Hukuksal açıdan pek çok sakatlık var. Üstüne üstlük kamuoyu ile hiç bir bilgi paylaşılmadığını" ifade etti.
'HUKUKSUZ İHALEYİ YARGIYA TAŞIYACAĞIZ'
TMMOB Şehir Plancıları Odası'nın her yanı ile hukuksuz olan süreç ile ilgili dava açma hazırlığında olduğunu belirten Giritlioğlu yaşananları şu şekilde özetledi:
Mevcut bir kamu yatırımının olduğu arazi millet bahçesine dönüştürülüyor. Millet bahçesi aslında yapılan işlere uydurulan bir kılıftır. Millet bahçesi adı altında çok çeşitli yapılaşmaların yolu da açılıyor. Bakanlık 'Millet Bahçesi Rehberi' yayınladı. Millet bahçesinin içinde camiler, külliyeler, spor salonları, sergi salonları, kafeler bir çok yapılar yer alıyor. Böylece kamu arazileri yapılaşmaya açılıyor. Tabi bunlar millete bedava hizmet vermiyor. Millet bahçeleri ile inşaat firmalarına yeni rant kapısı bulundu. Bu iktidarın yeşil alan diye bir derdi varsa elindeki kamu arazilerini, parkları, toplanma alanlarını korusaydı. Bütün bunları sorgulamak gerekiyor. Neden kamunun bütün arazileri arka arkaya satıldı? İstanbullulara bir karış nefes alacak açık alan bırakılmadı. Kentin son kalan arazileri haraç mezat satılıyor? Bunu yargıya taşımaya hazırlanıyoruz.
