66 Baro, AK Parti'nin “hayati tehlike” oluşturdukları gerekçesiyle başıboş sokak köpeklerinin öldürülmesini öngören kanun teklifinin Meclis'te kabul edilmesinin ardından açıklama yaptı. Açıklamada, “Meclisin tatilde olması gereken bir dönemde Hayvanları ‘Koruma’ Kanunu'na apar topar getirilen, tüm itiraz ve tepkilere rağmen yasalaşan değişiklik Anayasaya, uluslararası sözleşmelere ve hukukun genel ilkelerine aykırıdır. Hiçbir somut veriye ve güncel literatüre dayanmadan hazırlanmıştır." denildi.
AK Parti, tartışma yaratan sokak köpekleri düzenlemesinde sona yaklaştı. AK Parti'nin sokak hayvanlarını uyutulmasını da kapsayan yasal düzenlemesinin TBMM'de kabul edilmesinin ardından 66 Baro, sokak hayvanları yasasının Anayasa, uluslararası sözleşmeler ve hukukun genel ilkelerine aykırı olduğunu belirtti.
İstanbul Barosu’nun X hesabından paylaşılan yazılı açıklamada, “Meclisin tatilde olması gereken bir dönemde 5199 sayılı Hayvanları ‘Koruma’ Kanunu'na apar topar getirilen ve tüm itiraz ve tepkilere rağmen yasalaşan değişiklik; Anayasaya, uluslararası sözleşmelere ve hukukun genel ilkelerine aykırıdır. Hiçbir somut veriye ve güncel literatüre dayanmadan hazırlanmıştır.” ifadelerine yer verildi.
Resmi Gazete'de yayımlandı: Sokak hayvanları düzenlemesi yürürlüğe girdi
Yapılan yazılı açıklamanın devamı şu şekildedir:
“Öngördüğü toplama ve itlaf yolu, alanında uzman veteriner hekimlerin akademik çalışmalara atıfla belirttikleri üzere popülasyon kontrolünde başarı sağlamamaktadır. Popülasyon artışına çözüm vaadi iddiasında olmasına rağmen, nüfusun en büyük kaynağı olan hayvan üretimi, satışı ve ithalatına dair hiçbir yasaklayıcı hüküm içermemektedir. 2004 yılında yürürlüğe giren 5199 sayılı Kanunu, tüm kazanımlarıyla birlikte çöpe atmaktadır. 20 yıldır görevini yerine getirmeyen belediyeleri aklayarak faturasını hayvanların yaşam hakkına kesmektedir. Sayılan nedenlerle birlikte sokak hayvanlarını koruyup kollayan kadim kültürümüze aykırı olması nedeniyle de toplum vicdanında kabul görmemiştir. Hayvanların ölüm kampı barınaklara toplanmasının dahi başlı başına katliam yaratacağının bilincinde olduğumuzu belirtmek isteriz. Yaşamdan, yaşatmaktan yana çözümlerle popülasyonun kontrol altına alınması mümkün iken katliamı meşrulaştırmaya çalışan ve toplumsal kutuplaşmaya neden olan söz konusu yasa hükümleri kaldırılıp, konunun tüm bileşenlerine danışılarak, bilimsel veriler ışığında ve etik değerlere uygun bir düzenleme yapılıncaya dek gereken tüm hukuki mücadeleyi büyük bir kararlılıkla sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.”