Arkeologların sadece kemik düşündüğü o mezar bir hazine çıktı.1.200 yıllık mezarda yer alan altınları görenler gözlerine inanamıyor. Resmen bir servet yatıyormuş. İşte kuyumcu dükkanını aratmayan define avı…
Panama’da çalışma gerçekleştiren arkeologlar İspanyol öncesi kraliyet ailesine ait bir mezarlıkta resmen bir servete ulaştı. Oldukça çeşitli altın eserin yer aldığı 1200 yıllık mezar keşfi ile birlikte birçok farklı eserde gün yüzüne çıkarıldı. Panama'nın merkezinde bulunan Coclé eyaletinde gerçekleştirilen çalışmalar bir arkeolojik park olan El Caño’da yapıldı. Panama Kültür Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen açıklama doğrultusunda “önemli bir Coclé lordunun” mezarı ortaya çıktı. İşte kuyumcu dükkanını aratmayan define avı…
PANAMA'NIN BÜYÜK HAZİNESİ
El Caño Vakfı tarafından gerçekleştirilen açıklama ile birlikte 700'lerin sonlarında yaşadığı tahmin edilen lordun öldüğünde henüz 30 yaşında olduğu düşünülüyor. Seramik eserlerin ve altın objelerin bulunduğu mezarda kraliyet ailesine ait olan birçok farklı eşya da herkesin ağzını açık bıraktı.
Mezar içerisinde 5 adet süslü göğüs plakası yer alırken yuvarlak altın boncuklardan yapılan 2 adet kemer, 4 bilezik bir erkek ve 1 kadın olmak üzere tasvirli 2 küpe ile birlikte timsah şeklinde bir küpe bulundu. Boncuktan yapılma 1 kolye, ispermeçet balinası dişlerinden yapılan altın kaplamalı 5 adet küpe bir takım yuvarlak altın tabak, 2 çan, bir dizi kemik flütü ile birlikte köpek dişlerinden yapılan bilezik ve eteklerde yer alıyor.
PANAMA'NIN İLGİNÇ MEZAR GELENEĞİ
Yapılan kazı çalışmaları ile birlikte ortaya çıkan detaylarda şaşırtıyor. Panama da ilginç bir mezar geleneği görülürken yüksek statülü yetişkin erkeklerin yüzü aşağı bakacak şekilde gömüldüğü belirtildi. Kazı çalışmaları devam ederken arkeologlar adamın yanında ise başka bireylerin gömülü olup olmadığından emin olmadıklarını söyledi.
O döneme ait mezarlarda genellikle bir kadının ve diğer bazı kişilerin erkeğin altında refakatçi olarak hizmet etmek için gömüldüğü ilginç bir gelenekti ortaya çıktı. Bu nedenle mezara gömülü bulunan tek kişinin erkek olmaması da mümkün görülüyor. El Caño Vakfı yöneticisi ve arkeolojik proje yöneticisi Julia Mayo, bu döneme ait çok çoklu mezarlara gömülen diğer kişilerin, büyük olasılıkla “diğer dünyaya” giden önemli bir kişiye eşlik etmek üzere gömüldüğünü söylüyor.
MEZAR DEĞİL ALTIN YUVASI
Mayo ve El Caño’daki meslektaşlarının daha öncesinde mezar eşyaları ile kaplı ve düzenlenmiş 25 cesedin üzerine gömülmüş bir savaşçı şefinin kalıntılarını bulduğunu ifade eden Julia Mayo, El Caño bölgesi ilk olarak 1925’te keşfedildiğini söyledi. 1970'li yıllarda yapılan araştırmaların 2008 yılında yoğunlaştırıldığını aktaran Mayo, meslektaşlarının bölgede daha resmi bir kazı çalışması başlatarak büyük bir nekropolü ortaya çıkardığını aktardı.
El Caño’nun MS 700’den başlayarak 1.000 yılında terk edilmesine kadar İspanyol öncesi, şeflik temelli bir toplum tarafından kullanıldığı ortaya çıktı. Yapılan araştırmalar kapsamında mezar içerisine gömülmüş altın eserlerin sayısı doğrultusunda mezarda yatan kişinin bir elit olduğu da düşünülmektedir. Açıklama doğrultusunda El Caño, ahşap yapıların bulunduğu bir tören alanının yanı sıra birçok “tanınmış monolit”e de ev sahipliği yapıyor.
