Göç İdaresi, Türkiye genelinde düzenlediği çalıştaylarla Suriyelilerle ilgili doğru bilinen yanlışları anlatıyor. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği iş birliğinde Türkiye'nin çeşitli illerinde 'Sosyal Uyum Çalıştayı' düzenlediklerini belirten Göç İdaresi'nden Aydın Keskin Kadıoğlu "2020 yılında 81 ilde tüm öğretmen ve din görevlilerimizle bilgilerimizi paylaşacağız. 'İnsan bilmediğinin düşmanıdır' diyoruz."
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Daire Başkanı Aydın Keskin Kadıoğlu, başkanlıkları ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği iş birliğinde Türkiye'nin çeşitli illerinde 'Sosyal Uyum Çalıştayı' düzenlediklerini söyledi.
Programların geniş katılımla yapıldığını anlatan Kadıoğlu, çalıştaylarda, Türkiye'de bulunan yabancı misafirlerle ilgili bilgiler paylaştıklarını ifade etti.
"ÖĞRETMENLERİMİZLE BERABER ANLATIYORUZ"
Çalıştaylar hakkında bilgi veren Kadıoğlu şöyle devam etti: "Türkiye'deki misafirlerle ilgili doğru bilinen yanlışları çalıştaylarda detaylı olarak anlatıyoruz. Bu doğru bilinen yanlışları toplumumuza anlatmak amacıyla din görevlilerine ve öğretmenlere yönelik çalıştaylar düzenliyoruz. Özellikle Suriyelilerin devletten maaş aldıkları, TOKİ gibi hizmetlerden yararlandığı gibi birtakım aslı astarı olmayan haberler var. Bununla ilgili infografiklerimiz, videolarımız ile hazırladığımız broşürlerimiz var. Diyanet İşleri Başkanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığımızdan uzman arkadaşlarımızla göç ve uyum alanıyla ilgili bilgileri paylaşıyoruz. Çalıştaylar çok verimli geçiyor."
"İNSAN BİLMEDİĞİNİN DÜŞMANIDIR"
Nisan ayına kadar 21 ilde 'Sosyal Uyum Çalıştayları' düzenlemeyi planladıklarını dile getiren Kadıoğlu, "Allah nasip ederse 2020 yılında 81 ilde tüm öğretmen ve din görevlilerimizle bilgilerimizi paylaşacağız. 'İnsan bilmediğinin düşmanıdır.' diyoruz. Yanlış bilgilere karşı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü olarak çalışmalarımıza devam edeceğiz." diye konuştu.
"TÜRKİYE HER ZAMAN SON KALE"
Kadıoğlu Anadolu topraklarının tarihin her döneminde göçlere tanıklık ettiğini aktararak şunları kaydetti:
"Toplum olarak göç sosyolojisini çok iyi bilen bir milletiz. Devlet olarak da göçü yönetme noktasında geçmiş bir hafızaya, miras ve birikime sahibiz. Türkiye daha önce Kafkas, Balkan ve Orta Doğu'dan göçleri yaşamıştı. Türkiye her zaman son kale, gerek mazlumların gerek Müslüman gerek gayrimüslimlerin. 15. ve 16. yüzyılda Yahudilere sığınma ve yardım noktasında yardım ettiği bir milletiz. Biz her zaman bu konularda necip ve aziz bir milletiz. Biz olaya insanlık boyutunda bakıyoruz, gerek Müslim gerek gayrimüslim herkese kucağını açan bir milletiz. İnsan odaklı, merhamet ve vicdan eksenli göç politikasını bir akılla, sabırla yönetiyoruz."
"BİZLERİN GÖNÜL ELÇİLERİ OLACAKLAR"
Aydın Keskin Kadıoğlu Türkiye'nin 192 farklı uyruktan 5 milyona yakın insana ev sahipliği yaptığını dile getirerek şöyle devam etti:
"Bu ciddi bir rakam, bunların 3 milyon 600 bin kişisi Suriyeli misafir kardeşlerimiz. Yine ülkemizde uluslararası koruma kapsamında kendi ülkelerindeki korumadan yararlanamayan 300 bine yakın misafir kardeşimiz bulunmakta. Yine ekonomik ve öğrenim gibi sebeplerden bir milyona yakın insana ev sahipliği yapıyoruz. Biz ülkemizde bulundukları süre zarfı içerisinde bunların uyum çalışmaları kapsamında birlikte yaşam kültürü, sosyal yaşam alanı oluşturmak için bilgilendirme gibi birtakım faaliyetlerimiz var. Yabancı misafirlerimize Türk toplumunun kurallarını, örf ve adetlerini, birlikte yaşamak için birtakım yükümlülükleri anlatıyoruz, tavsiyelerimiz de oluyor. Geri döndüklerinde buradan aldıkları bilgi ve birikimlerle bizlerin gönül elçileri olacaklar. Tarihi misyonumuzdan zaten buna sahibiz. Bu insanlar burada ilelebet kalacak anlamında bu faaliyetleri yürütmüyoruz."
MALATYA/AA