‘Koca şiddeti’ yüzünden çocuklarıyla kaçmak zorunda kaldı. Ama iddiasına göre eşi peşini bırakmadı, ölüm tehditlerine devam etti. Şikayetlerinden sonuç alamayan genç kadın, “N’olur bize yardım edin” diye feryat etti.
Milliyet.com.tr'den Çiğdem Yılmaz'ın haberine göre, Gaziantep’te yaşayan ve boşanma davası devam eden iki çocuk annesi Serap Özğap (27) iddiasına göre, 9 yıllık evliliği boyunca sürekli eşi Uğur Özğap’tan şiddet gördü. Her şiddet gördüğünde şikayet etmek istedi ancak Uğur Özğap onu çocuklarını öldürmekle tehdit etti. Yıllarca evliliğini bu şekilde sürdürmek zorunda kalan Serap Özğap bir gün gözünü karartıp iki çocuğuyla eşinin önceki evliliğinden olan diğer iki çocuğunu alıp kendi ailesinin yanına gitti.
Ailesiyle yaşamaya başlayan Özğap’a burada da huzur yoktu. Eşi bu kez eve dönmemesi durumunda ailesini öldürmekle tehdit edince, genç kadın yine çaresizce dört çocukla evine döndü. Eve döndüğünde şiddet artarak devam etti. En son eşi 11 yaşındaki üvey oğlunun boynunu kemerle sıkınca Serap Özğap dört çocuğu da alıp bir sığınma evine yerleşti. Ancak bu da çözüm olmadı... “Ölümle tehdit ediliyoruz” diyen ve eşinin madde kullandığını öne süren Serap Özğap şu iddialarda bulundu:
'SÜREKLİ SALDIRDI'
“Evliliğimizin ilk yıllarında daha çok psikolojik şiddet görüyordum ve küfürlü hakarete uğruyordum. Zamanla bu durum fiziksel şiddete dönüştü. İlk doğumumdan sonra ‘Çocuğu oldu, belki düzelir’ diye düşünsem de yıllar geçtikçe uyguladığı şiddet katlanarak arttı. Madde kullandığında ya da bir şeye öfkeli olduğu zaman sürekli bana saldırıyordu. Defalarca yüzümü gözümü morarttı. Bir defasında da bir gülme sesi duymuştu, benim güldüğümü sanıp beni çocuklarımın yanında bıçaklayarak yaraladı. Polise gitmem durumunda beni çocukları öldürmekle tehdit etti. Korktuğum için de bir şey yapamıyordum. Bir de o zamanlar nereye gideceğimi, ne yapacağımı pek bilmiyordum. Bundan dolayı hep sessiz kaldım. Bir gün yine ağzımı burnumu kan içerisinde bıraktı. Ben de çocuklarımı ve eşimin eski eşinden olan iki çocuğunu alıp ailemin yanına gittim. Daha önce aynı nedenlerden ailemin yanına gitmiştim ama dört çocukla başka yerde kalmak zor olduğu için kısa süre sonra dönüyordum. Son gittiğimde artık dönmemeyi kafaya koydum. Fakat burada da bize rahat vermedi. Kapımıza dayandı, ‘Ya çocukları alıp eve dönersin ya da neler yapacağımı biliyorsun’ diye öldürmekle tehdit edince mecburen eve dönmek zorunda kaldım. Yine aynı şeyleri yapmaya devam etti.”
'ŞİKAYET ETTİM HEP BIRAKTILAR'
Serap Özğap eşine yönelik suçlamalarına şöyle devam etti: “Bu adam en son ilk eşinden olan 11 yaşındaki oğlunun boğazını kemerle sıkıp asmaya kalkınca, ben artık çocukların bu evde kalamayacağını düşündüm. Artık çocuklara da zarar vermeye başlamıştı. Çocuğu babasının elinden zor aldım. Bunun üzerine dört çocukla bir sığınma evine yerleştim. Çünkü ailemin yanına gitsem onlara da zarar vereceğini biliyordum. Hem bizim hem de ailemin güvenliği için yerleştiğim kadın sığınma evinde de beni buldu. O zamanlar bir yakıt tankerinde çalışıyordu. Tankeri sığınma evinin kapısına getirmiş ve oradaki görevlilere, ‘Karımı verin, karımı hemen vermezseniz burayı havaya uçururum’ demiş. Görevliler de yanıma gelip, ‘Sakinleşmesi adına sizi yanına götürelim bir görsün’ dediler. Onlara tepki gösterdim, çünkü bu adamın neler yapabileceğini bilmiyorlardı ve yanına gitmeyi kabul etmedim. Bunun üzerine görevliler bana, ‘Sığınma evinde kalan diğer kadınların güvenliği için sizi başka ile göndermemiz gerekiyor’ dediler. Bunu da kabul etmedim, bilmediğim bir ilde dört çocukla ne yapabilirdim. Yine ailemin evine gittim. Sonra bu adam ilk eşinden olan çocuklarını alıp götürdü. Şu an iki çocuğumla ailemin yanında hapis hayatı yaşıyorum. Korkudan ekmek almaya bile çıkamıyoruz. Üç aydır kapımız penceremiz kilitli. Defalarca şikayetçi olduk ama ifadesi alındıktan sonra hep serbest bırakıldı. Son yaptığımız şikayetten sonra da sadece uzaklaştırma verildi.”
'SENİN BAŞINI DA İŞTE BÖYLE KESECEĞİM'
Serap Özğap, eşinin kendisine tehdit mesajları yolladığını öne sürdü: “Bana sürekli tehdit mesajları yolluyor. Silah ve ölü fotoğrafları gönderiyor. Kafası kesilmiş tavuk videoları gönderip, ‘Senin de başını böyle keseceğim, sonun ölüm olacak’ diyor. Birkaç gün önce kardeşimin arabasını yaktı, şikayetçi olduk. Elektronik kelepçe takılacağı söylendi ama bir şey yapılmadı. Bu adamın benden ve çocuklarımdan uzak durması lazım. Fırsatını bulsa bize zarar verecek. Bu yüzden 7 yaşındaki kızımı okula göndermiyorum. İlk eşinden olan çocukları bu adamın yanında ve bu çocuklara kaç defa zarar verdi. Hatta oğlunu tazyikli suyun altında ölümüne dövüyordu. İkisi de okul çağında fakat onlar da benim kızım gibi okula gitmiyor. Bu adam sadece benim değil, dört çocuğun hayatını da karartacak. En çok da bu çocuklara üzülüyorum. Birileri bize yardım etsin.”