Cumhurbaşkanı Erdoğan Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi televizyon kanalı TASC TV’nin açılışı için gönderdiği mesajda ABD'ye eleştirilerde bulundu. Erdoğan PKK ve FETÖ ile mücadele konusunda ABD'den bekledikleri destekleri göremediklerini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan TASC TV'nin açılışı için gerçekleştirilen törene video mesaj gönderdi. Erdoğan mesajında Türk-Amerikan ilişkilerini değerlendirdi.
Erdoğan, Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesinin (TASC) televizyon kanalı TASC TV'nin kesintisiz yayın hayatına başlamasından dolayı gerçekleştirilen özel programa bir video mesaj gönderdi. “TASC-TV'nin milletimiz, soydaşlarımız ve tüm kardeşlerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Türk-Amerikan toplumunun temsil gücünü önemli ölçüde artıran TASC'ın hayata geçirdiği TASC TV, çok kısa zamanda büyük beğeni topladı” açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk-Amerikan toplumundan gelen talep üzerine kanalın 24 saat kesintisiz yayına geçtiğini belirtti.
Erdoğan, TASC TV'nin açışı için gönderdiği video mesajda şu açıklamalarda bulundu:
"DEMOKRASİ İDDİASINDA BULUNAN ÜLKE DARBECİLERE KUCAK AÇIYOR"
“Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri arasında ortak çıkarlara dayalı, güçlü, kapsamlı stratejik müttefiklik ilişkisi vardır. İlişkilerimizde zaman zaman görüş ayrılıkları olsa da, ortaklığımız bugüne kadar her türlü zorluğun üstesinden gelmeyi başarmıştır. Son dönemde de, Türk-Amerikan dostluğunun ciddi şekilde test edildiği bir süreci hep birlikte yaşadık. Özellikle PKK terör örgütü ve uzantılarıyla mücadele konusunda NATO müttefikimizden arzu ettiğimiz desteği ve dayanışmayı göremedik. Aynı şekilde, Amerikan makamlarına ilettiğimiz klasörler dolusu delillere rağmen, FETÖ elebaşıyla ilgili 4 yıldır hiçbir adım atılmaması, milletimizi ve 251 şehidimizin ailesini derinden yaralamıştır. Demokrasi ve özgürlükler konusunda iddia sahibi bir ülkenin, demokrasiye kast eden darbecilere kucak açması, çok büyük çelişkidir. Geçmişte yaşanan tecrübeler, bir terör örgütü eliyle diğerini ortadan kaldırmaya çalışmanın yanlışlığını acı bir şekilde göstermiştir.
Nitekim, Amerikan Kongresine yönelik menfur eylemde başı çekenlerin, bölücü örgütün Suriye kolu YPG/PYD ile bağlantıları ortaya çıkmıştır. Bu saldırıyla terörün, insanlıkla beraber demokrasinin de düşmanı olduğu bir kez daha anlaşılmıştır. Küresel barış ve istikrar hedefiyle çalışan tüm ülkelerin terörle mücadele konusunda ortak bir zeminde buluşması, teröre karşı ilkeli ve tutarlı hareket etmesi, bu bakımdan büyük önem arz ediyor. Bilhassa geçen hafta yaşanan 13 insanımızın şehit edildiği kalleş terör saldırısı sonrasında, tüm müttefiklerimizden net bir tutum bekliyoruz. Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da terörle mücadelesini sınırları içinde ve dışında kararlı bir şekilde yürütecektir.
"İŞBİRLİĞİMİZİ GÜÇLENDİRMEK İSTİYORUZ"
Ne ülkemizin, ne de bölgemizin geleceğinde, DEAŞ'ından PKK'sına, FETÖ'sünden YPG'sine kadar eli kanlı katillerin hiçbirine yer yoktur. Türkiye olarak, Amerika ile ortak menfaatlerimizin görüş ayrılıklarımızdan çok daha fazla olduğu inancındayız. Bu anlayışla uzun vadeli bir perspektifle, kazan-kazan temelinde yeni Amerikan yönetimiyle işbirliğimizi daha da güçlendirmek istiyoruz. Türkiye, iki ülke arasındaki müttefiklik ve stratejik ortaklık ilişkisine yaraşır şekilde üzerine düşeni yapmayı sürdürecektir.”
Her ihtilaftan medet uman Türkiye karşıtı çevrelerin, Amerikan kamuoyunu Türkiye'nin aleyhine yönlendirebilmek için yoğun çaba içerisinde olduklarını kaydeden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Bu çevrelerin yalan ve iftiralarına muhakkak sizler gereken cevabı veriyorsunuz. Amerikan toplumunun Türkiye'yi daha iyi anlaması için de çaba gösteriyorsunuz. Sizlerin gayretleri hem iki ülkeyi, hem de iki halkı birbirine daha da yakınlaştıracaktır. Türk-Amerikan toplumu bugün 300 bin kişiyi aşan güçlü bir nüfusa sahiptir. Ticaret ve bilim başta olmak üzere pek çok alanda elde ettiğiniz başarılar bizler için gurur kaynağıdır. Bu başarılarınız sayesinde etkinliğinizin de arttığına inanıyorum. Sizleri Türkiye'nin ve kültürümüzün doğal birer elçisi görüyoruz. Sizlerden Türk-Amerikan ilişkilerindeki pürüzlerin aşılması ve işbirliğinin güçlenmesi yolunda daha fazla çaba bekliyoruz.
"TÜRK-AMERİKAN TOPLUMUNUN SESİNİ DAHA FAZLA DUYURMALI"
Amerika Birleşik Devletlerinde Yönetim; Kongre, basın, seçmen kitleleri ile kamuoyundan gelen çağrı ve yönlendirmelere son derece açıktır. Türk-Amerikan toplumunun da hem bireysel düzeyde, hem çatı kuruluşları ve dernekleri aracılığıyla sesini daha fazla duyurması gerekiyor. Türk toplumu, Türkiye algısını etkileyebilecek her türlü faaliyete ve yayına, tepkisini süratle göstermeli ve bunu bir davranış biçimi haline getirmelidir. Bu çerçevede, 2016 yılında kurulan TASC'ın çalışmalarına büyük ehemmiyet verdiğimizi, bu çalışmaları desteklediğimizi belirtmek isterim. TASC'ın Türk-Amerikan toplumunu ilgilendiren meselelerde ve Kovid-19 salgını boyunca öncü rol oynadığını da memnuniyetle müşahede ettik.
Bugün, 24 saat kesintisiz yayın hayatına başlayan TASC TV'nin de Türk-Amerikan toplumuna büyük katkılar sağlayacağından eminim. İletişim çağının getirdiği imkânlardan da yararlanarak, TASC TV ve benzeri girişimlerin, Türk-Amerikan toplumunun kendine olan güvenini pekiştireceğine, birlik ve beraberliğini artıracağına inanıyorum. Bu düşüncelerle, TASC TV'nin Amerika'da yaşayan vatandaş ve soydaşlarımıza hayırlı-uğurlu olmasını diliyorum. Bu çalışmada emeği geçen, başta TASC gönüllüleri olmak üzere herkesi tebrik ediyorum. Bu vesileyle Amerika'da yaşayan vatandaşlarımıza ve soydaşlarımıza en kalbi muhabbetlerimi iletiyorum.”