Türkiye'nin BRICS'e muhtemel üyeliği global arenada ciddi bir tartışma konusu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'den, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un da Rusya'dan verdiği "BRICS" mesajları, NATO üyesi Türkiye'nin dış politikasının yeniden tartışılmasına yol açtı. Ekonomi Profesörü Prof. Dr. Daron Acemoğlu, Çin ve Rusya 'tehdidi'ne dikkat çekerek "BRICS yerine başka bir yapılanmaya ihtiyacımız var" dedi.
Türkiye'nin BRICS'e muhtemel üyeliği tartışma konusu olmaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'den, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un da Rusya'dan verdiği mesajlar, NATO üyesi, AB'ye aday ülke konumundaki Türkiye'nin dış politikasının yeniden tartışılmasına yol açtı.
Erdoğan'ın ABD'de Türkevi'nde gazetecilerle buluşmasında "Biz bir NATO ülkesiyiz diye Türk dünyası ve İslam dünyası ile bağlantımızı kopartamayız. BRICS ve ASEAN bizim için özellikle ekonomik işbirliklerimizi geliştirmek için fırsatlar barındıran yapılar. Bu yapıların içinde yer almak NATO'dan vazgeçmek anlamına da gelmiyor." dedi.
Erdoğan'ın açıklamasına eş zamanlı olarak TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesi sonrası TASS'a röportaj verdi. Röportajın merkezinde Türkiye'nin olası BRICS üyeliği vardı. Kurtulmuş, BRICS'e katılmasının Türkiye'ye nasıl getirileri olacağına yönelik bir soruya, "Türkiye'nin BRICS'e girmesi Türkiye'yi kısıtlamayacak, tam tersine Türkiye'nin elindeki dış politika imkanlarını fazlalaştıracaktır ve Türkiye'nin BRICS'le olan irtibatı dünya barışına da çok daha ciddi bir katkı sunacaktır." yanıtı verdi.
Türkiye’nin BRICS sessizliğini Hakan Fidan Bozdu: BRICS’e gireceğiz
Türkiye İş Bankası’nın 100. yılında ‘Atatürk Vizyonuyla Gelecek 100. Yıla Bakış’ Konferansı’nda konuşmacı olan MIT Ekonomi Profesörü Prof. Daron Acemoğlu Bloomberg HT'nin sorularını cevapladı. Acemoğlu teknoloji şirketlerinin küresel düzeydeki güçlerine dikkat çekerek, şirketlerin yatırımlarının denetlenmesi gerektiğine vurgu yaptı..
Türkiye’nin de artık dünyadaki akımların farkına varmaya başladığını belirtirken, yaşanan nüfus ve küreleşmenin yönün konularının önemli olduğunun altını çizen Acemoğlu'nun “BRICS yerine başka bir yapılanmaya ihtiyacımız var” açıklaması dikkat çekti.
BRICS'ın, Çin ve Rusya’nın kontrolü altında olduğunu ifade eden Acemoğlu, bu rejimlerin çok tehlikeli olduğunun altını çizerek, demokrasinin de en büyük tehdidi olan ülkeler olduğunu vurguladı ve "Başka bir yapılanmanın özellikle teknolojiye odaklanan yapılanmanın sesine ihtiyacımız var” dedi.
Acemoğlu'nun açıklamalarından önemli başlıklar şöyle:
'İŞSİZLİK VE ENFLASYON HALA ÇOK ÖNEMLİ KONULAR'
“Bundan 10 sene önceye baktığımız zaman Türkiye’de her şey Türkiye ekonomisi hakkındaydı. 'İşsizlik ve enflasyon ne olacak?’ gibi konular hâlâ çok önemli konular ama yavaş yavaş Türkiye de artık dünyadaki akımların farkına varmaya başladı. Özellikle insanların daha çok yapay zeka, iklim değişikliği hakkında konuştuğunu görüyorum. Bunların içinde bazı konular yeterince vurgulanamıyor. Türkiye’de yaşanan nüfus konusu çok önemli buna yeterince önem vermiyoruz. Ayrıca diğer önemli bir konu ise küreselleşme sürecinin nasıl değişeceğini olmalı. Türkiye için çok önemi var belki bu konuya da biraz daha ağırlık verilmesi gerekiyor”
"ŞİRKETLERİN YATIRIMLARI DENETLENMELİ"
Teknoloji şirketlerinin ülke ve ülkeler arası güçlerinin çok fazla olduğunu, bu şirketlerin devletler tarafından sıkı şekilde denetlenmesi gerektiğini söyleyen Acemoğlu, şirketlerin yatırımlarının denetlemesi gerektiğine ve insan refahına katkı sağlanması gerektiğini belirtti.
Acemoğlu, “Teknoloji şirketlerinin güçleri bir tek ülkeler içinde değil, ülkeler arasında. Bunlarla nasıl başa çıkacağız bilmiyoruz. Bu sürecin Amerika’da ve Avrupa’da başlaması lazım ama Türkiye de bunun bir parçası olmak zorunda. Bu şirketlerin denetlemeleri lazım. Bu şirketlerin yatırımlarının insanların, işçilerin refahına katkıda bulunabilecek bir yönde olması lazım. Burada çok büyük bir problem de var; ifade özgürlüğü, bilim ve demokrasi her zaman önemli ama gelecek 20 sene içerisinde bunlar çok daha önemli bir hale gelecek.Bu konularda geri kalmak Türkiye için masraflı bir hale gelecek. Daha da önemlisi eğer Google gibi Facebook gibi şirketleri denetlemek istiyorsan onlara karşı halkın haklarını savunmak istiyorsanız o zaman demokrasinin ifade özgürlüğünün önemini daha da fazla eğer bir devletin eline bir güç verirseniz ve Facebook veya Twitter yanlış bir şey yapıyorsa bunları denetlemeyi öyle bir yapmanız gerekiyor ki bunu Facebook veya Twitter eleştiriler bir şey getirdikleri zaman susturulmasınlar. Demokrasiyi koruyacak bir şekilde yapılması lazım"
ÇİN
Acemoğlu Türkiye gibi ülkelerin kendi iş gücü piyasasına göre teknolojileri geliştirmesi gerektiğini söyledi.
Acemoğlu, Çin’in teknoloji şirketleri neredeyse Amerika’daki kadar kuvvetle ve çok sıkı bir şekilde denetlediğine dikkat çekerek "Ama şu problem var ki, Çin’in teknolojinin yönü üzerindeki etkisi pozitif değil. Çin özellikle yapay zekâda olsun, başka şeylerde olsun sürekli insanları denetleyen teknolojileri geliştiriyor ve bu teknolojileri sansür için kullanıyor. Bu teknolojileri muhalefeti susturmak için kullanıyor. Çin bu teknolojileri aynı zamanda ihraç ediyor. Huawei şirketi 60 tane başka demokratik olmayan ülkeye son 2-3 yıl içerisinde bu teknolojileri ihraç etti. Belki denetleme olabileceğini gösteriyor ama bir tek Çin’e güvenirsek olmaz. Diyelim ki Çin ve Amerika bazı konularda anlaştı bu da yine Türkiye’ye yetmez. Türkiye olsun Meksika olsun Brezilya olsun Endonezya olsun bunlar çok büyük ülkeler ve kendi şartlarına uygun teknolojilere ihtiyaçları var. Kendi iş gücü, iş gücü piyasasının yeteneklerine göre teknolojiye ihtiyaçları var” dedi.
'BRICS YERİNE BAŞKA BİR YAPILANMAYA İHTİYACIMIZ VAR'
Acemoğlu, Türkiye’nin BRICS üyeliğe girmesine hakkında ise teknolojiye önem veren başka bir gruba dahil olunmasının daha iyi olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Benim 10 senedir vurguladığı şey şu ki; Türkiye, Meksika, Brezilya, Endonezya gibi ülkelerin bir araya gelip teknolojinin yönü, belki küreselleşmenin yönü üzerine sesler çıkarabilecekleri ortama ihtiyaçları var. Ne yazık ki Türkiye şu an BRICS’e girmeye çalışıyor. BRICS, Çin’in kontrolü altında, Rusya’nın kontrolü altında bunlar çok tehlikeli rejimler ve demokrasinin en büyük tehdidi olan ülkeler. Başka bir yapılanmanın özellikle teknolojiye odaklanan yapılanmanın sesine ihtiyacımız var”
Acemoğlu, “Bilim ve ifade özgürlüğünün bağımsız olması lazım, demokratik kurumların olması lazım ne yazık ki Türkiye’de bunlar çok zayıf. Demokrasinin ve büyümenin en sağlıklı şeklinde gelişmesi için devlet ve toplum arasında bir denge olması gerekiyor. Türkiye’de bu yok. Eğitimin geride olması zaten çok büyük bir problem. Bunun üzerine vurgulamaya çalıştığım şey eğitimin sağlıklı olması için ifade özgürlüğünün olması lazım, bilime değer verilmesi lazım, eğitimin doğru konulara odaklanması lazım. Örneğin bilgisayar olsun istatistik olsun iktisat olsun şu anki gelişim içinde önemli olan konularda olması lazım, bunların hiçbiri yok. Demokrasideki zayıflıktan dolayı ekonomideki zayıflıktan dolayı en iyi insanlar Türkiye’yi bırakıp gidiyor. Peki nereden gelecek bu beşerî sermaye, beşerî sermaye olmazsa nasıl yapacağız bu adaptasyonları?” dedi.
Türkiye’nin BRICS Üyeliği: Stratejik ve sembolik bir adım mı?
BRICS NEDİR?
Gelişmekte olan ülkelerin uluslararası konularda daha çok söz sahibi olmasını isteyen Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin 2006'da, "BRIC" grubunu kurdu. Grup adını, bu ülkelerin İngilizce baş harflerinden alıyor. 2011'de Güney Afrika'nın da katılmasıyla grubun adı "BRICS" oldu.
Mısır, Etiyopya, İran, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de 1 Ocak'ta BRICS'e katıldı.
Grubun genişletilmiş hali için herhangi bir isim açıklanmadı ama grubun adının "BRICS +" olması düşünülüyor. BRICS ülkeleri yıllık zirve toplantılarında kararlar alıyor. Grup üyesi ülkeler sırayla, bir yıllığına grubun dönem başkanı oluyor.