Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in, sendikaların asgari ücretin 8 bin lira olmasını istediğine yönelik iddiaları gündemde yankı uyandırırken Türk-İş Başkanı Ergün Atalay iddialara yanıt verdi. Bakan Bilgin'le yaptıkları toplantıda kendi taleplerinin 9 bin lira olduğunu belirttiklerini ifade eden Atalay, "Ne benim ne benim arkadaşlarımın arasında 8 bin lira mevzu oldu" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni asgari ücreti 8 bin 506 lira olarak açıklamasından sonra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'in sendikaların asgari ücretin 8 bin lira olmasını istediğine yönelik iddiaları gündemde geniş yankı uyandırmıştı. Habertürk yayınında iddialara yanıt veren Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’dan “O sendika biz değiliz” yanıtı geldi.
Bakan Bilgin, geçen hafta işçi sendikaları başkanlarının kendisine, “8 bin liranın çok üzerinde çıkmayın” dediklerini iddia etmişti: Bilgin konuşmasında “Türkiye’de sendikacılığın eleştirilmesi gerektiğinden bahsedeceğim. ‘Siz 8 bin liranın üzerinde asgari ücret verirseniz zor durumda kalırız’ dediler. ‘Neden’ dedim, ‘Bizim toplu sözleşmelerde aldığımız ücreti aşmanızı istemiyoruz’ dediler” ifadelerini kullanmıştı.
'TALEBİMİZİN 9 BİN LİRA OLDUĞUNU BELİRTTİK'
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay ise Bakan Bilgin'le yaptıkları toplantıda kendi taleplerinin 9 bin lira olduğunu belirttiklerini ifade ederek, "Ne benim ne benim arkadaşlarımın arasında 8 bin lira mevzu oldu. Ben 9 bin lira diyorum, veriyorsanız masaya çağırın, aksi takdirde devlet başkanının yanına oturmam yakışık almaz" dedim" diye konuştu.
'ÖRGÜTLENMENİN OLDUĞU YERDE ASGARİ ÜCRET YOK'
Asgari Ücret Tespit Komisyonu ve Yüksek Hakem Kurulu'nun 12 Eylül'den kalan bir komisyon olduğunu hatırlatan Atalay şöyle devam etti:
Bir vilayetimizde 100 kişi çalışan ayakkabı fabrikası vardı. Patron 'asgari ücret, yol parası, yemek veriyorum. Bana maliyeti 250 bin lira. Yan tarafta 100 kişi Suriyeli çalıştırıyor kayıt dışı maliyeti 125 bin lira' diyor. Kayıt dışını çözdüğümüzde örgütlenmeyi de çözeriz. Örgütlenmenin olduğu yerde asgari ücret yok, çocuk parası, ikramiye, yol parası, yemek parası var. Bütün partilerde bu var. Yüzde 70'i işveren ağırlıklı. Bütün genel başkanlar patronlara sesleniyoruz "hepiniz örgütleneceksiniz". Örgütlenmeyle ilgili konuşanı hiç duymadım. Örgütlenenleri kapının önüne koyuyorlar. İktidar ve muhalefet olsun mutlaka örgütlenmeyi ve vergiyi çözecekler, aksi halde her yıl 1 maaş gidiyor...
