TCMB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, yaptığı açıklamada enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşüşe geçmediği sürece sıkı para politikasının devam edeceğini belirtti. Akçay, özellikle Türk Lirası'ndaki değer kaybının fiyatlar üzerindeki yukarı yönlü baskısını vurgulayarak, zayıf bir kurun rekabet avantajı sağlamadığını ifade etti.
The Economist dergisinde yayımlanan kapsamlı bir makalede, Türkiye'nin enflasyonla mücadelesi ve Merkez Bankası'nın bu konudaki politikaları detaylı bir şekilde analiz edildi. Makalede, TCMB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay'ın açıklamalarına geniş yer verildi.
Akçay, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde düşüşe geçmediği sürece sıkı para politikasından vazgeçilmeyeceğini net bir şekilde ifade etti.
Dergi, Türkiye'deki yüksek enflasyonun nedenleri arasında para politikası ile hükümet harcamaları arasındaki dengesizliği öne çıkarırken, 3 yıl aradan sonra politika faizinin altında bulunan enflasyon ile faiz indirimine yönelik spekülasyonların kasım ayını işaret ettiğini ancak eylülde enflasyonun yüzde 3'e yaklaşmasıyla gevşemenin daha geç başlayabileceğine dikkat çekti.
The Economist, yeni ekonomi yönetiminin yabancı yatırımcıların güvenini yeniden sağladığını belirtti; ancak Türk vatandaşlarının bu konuda daha temkinli olduğunu vurguladı. Ayrıca, piyasa ile hanehalkı arasındaki farklı enflasyon beklentilerinin, genel enflasyon üzerinde baskı oluşturduğuna işaret etti.
Akçay, yüksek mevduat faizinin TL mevduat payını artırdığını da dile getirerek, güçlü Türk lirasının ihracatçılar tarafından pek hoş karşılanmadığını kaydetti.
Makaleye göre, TCMB Başkan Yardımcısı Akçay, TL'deki değer kaybının fiyatlar üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturacağını ifade etti.
Akçay, "Rekabet avantajı sağlamak için zayıf TL, çıkmaz bir yol. Enflasyonu kontrol altına almak amacıyla para politikasını sıkı tutuyoruz; bu da TL'nin reel olarak daha fazla değerlenmesine neden olabilir" şeklinde konuştu. Ayrıca, Akçay, TL'deki reel değer artışının hedefleri değil, uygulanan politikanın bir sonucu olduğunu belirtti.