İstatistik Kurumu’nun enflasyon hesabında peynirin kilosunu 147 liradan, doktor muayenesini 33 liradan, kirayı 5 bin liradan aldığı ortaya çıktı. Sokağın gerçeğinden uzak verilerle emekli ve memur zammının belirlendiği vurgulanarak ‘Bu kul hakkına girmek değil de nedir’ tepkileri geldi. Çarpıcı tablo, hükümetin kemeri fakire sıktırma politikasında TÜİK’in bir araca dönüştüğünü gösterdi.
RASYONALİTE ÜMİDİ UZUN SÜRMEDİ TÜİK ‘NORMALİNE’ DÖNDÜ
Hazine Bakanı Şimşek’in görevi devraldıktan sonraki rasyonalite mesajları ve MB’deki değişimle birlikte verileri tartışılan TÜİK’te de ‘normalleşme’ beklentisi oluştu. Ancak hükümetin, ekonomik krizin faturasını krizde cebini dolduran kesime değil dar gelirliye kesmeye dönük eğiliminde TÜİK yine ‘rol oynadı’. Son olarak İstatistik Kurumu’nun memur ve emekli zammını belirleyen haziran verileri ‘gerçeklerden uzak’ tepkilerini doğurdu.
OLMAYAN VERİLERLE FAKİRİN CEBİNDEN TASARRUF EDİLİYOR
TÜİK’in çağrılara rağmen 2022’den bu yana açıklamadığı madde sepeti verileri ise tartışmaları büyüttü. Kurumun haziran enflasyonunu hesaplarken ev taşıma maliyetini 10 bin lira, dana etinin kilosunu 433 lira, zeytinyağını 133 lira olarak hesapladığı gün yüzüne çıktı. Sosyal medyada ‘TÜİK nereden alışveriş yapıyorsa biz de oraya gidelim’ paylaşımları yapıldı. Kağıt üstündeki hesapla milyonların cebinden eksiltildiği belirtildi.
TÜİK’DE HER ŞEY YARI FİYATINA
TÜİK Nisan 2022’den beri enflasyon sepetini yayınlamıyor. Kurumun her açıkladığı veri, her ay tartışmaları da beraberinde getiriyor. Madde sepetinin ortaya çıkması enflasyonun nasıl bu kadar düşük çıktığını da ortaya koydu. TÜİK’e göre, kiralar 8 bin lira, peynir 147 lira, zeytinyağı 113 lira, doktor muayenesi de 34 lira.
Türkiye’de her geçen gün artan enflasyon karşısında fiyat artışları da hız kesemeden devam ediyor. Fakat kağıt üzerinde enflasyon hiç de bildiğimiz gördüğümüz ve hatta yaşadığımız gibi değil. Pazar, market ve raflar ateş pahası iken Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri aynı şeyi söylemiyor. TÜİK her ay enflasyonun hız kestiğini söylerken öte yandan ne ENAG ne de İstanbul Ticaret Odası (İTO) verileri aynı hikayeyi paylaşmıyor. En son açıklanan verilerde de yıllık enflasyon TÜİK’e göre, yüzde 71,6 ENAG yüzde 113 olduğunu aktardı. ENAG’ın verileri sokağın enflasyonuna daha yakın sayılırken TÜİK verileri yine tartışmaları da beraberinde getirdi. Hem de tam memur ve emekli zamlarının konuşulacağı verilerde. Bu tartışmalar tam bitmeden Nisan 2022’den beri madde sepetini yayınlamayan TÜİK fiyatları ortaya çıktı. Ekonomim yazarı Alaattin Aktaş’ın paylaştığı TÜİK’in madde sepeti verilerinde peynirin kilogramı 147 lira, dana eti 433 lira, zeytinyağı 113 lira, doktor muayenesi 34 lira, kira 5 bin 844 lira, benzinli otomobil 1.1 milyon lira, yumurta 2.5 lira, ekmek arası döner 77 lira olunca vatandaşlar da tabloya hayretle bakarak “TÜİK bizimle eğlenir” benzetmesini yaptı. Uzmanlar TÜİK’in paylaşmadığı bu madde sepetini ‘zaten hangi yüzle paylaşacaklardı’ yorumunu yaparken, fiyatlar yaklaşık 5 yıl öncesinin rakamları diye paylaşıldı. Bugün bakıldığında 250-300 liranın altında düzgün yenecek bir beyaz peynir yok. 650 liradan aşağı dana eti yok. 34 liraya değil doktor muayenesi ağrı kesici bile alınmıyor. Kiraların en kötüsü 10 bin liranın üzerinde. Yumurta 5 lira, zeytinyağının kilogramı 300 lira. Ama TÜİK’e göre her şey çok ucuz. İnsanın aklıyla dalga geçen bu veri sonrasında vatandaşlar sosyal medyadan ‘Allah’tan da mı korkmuyorsun TÜİK?’ dedi.
ZEYTİNYAĞI 117 LİRA, PEYNİR 147 LİRAYMIŞ
Nisan 2022’den beri madde sepetini açıklamayan TÜİK’in fiyat etiketleri şaşkınlık yarattı. TÜİK’e göre zeytinyağının kilogram fiyatı 117 lira. Peynir ise 147 lira. Dana eti 433 lira, doktor muayenesi 34 lira. Sıkı durun kira ortalaması 5 bin 844 lira, ekmek arası döner 77 lira, yumurta 2.5 lira. Benzinli otomobil fiyatı 1.1 milyon TL, taksi ücreti de 75 lira olarak belirlenmiş. İlköğretim özel okul ücretinin 103 bin lira olduğunu söyleyen TÜİK’in okul fiyatlarından da haberi yok.
DİSK MADDE SEPETİ DAVASINI KAZANMIŞTI
Devrimci işçi sendikaları TÜİK’in madde sepetini açıklaması üzerine, dava açmıştı. Davada kesinleşen karar ile ilgili olarak DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu’nun açıklaması şöyle olmuştu: “TÜİK’e karşı açtığımız davayı kazandık ve bakanlık ile TÜİK tarafından temyiz edilen karar kesinleşti. İstinaf tarafından da onanan yargı kararı gereği TÜİK madde fiyat listesini yeniden yayımlamak zorunda. TÜİK Başkanlığı yargı kararlarını çiğneme yeri değildir. Anayasa’nın 138. maddesi gereği, mahkeme kararları TÜİK Başkanlığı dahil herkesi bağlar.” TÜİK’ten yapılan açıklamada, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Kurumumuzca yapılan işlemlerde herhangi bir suç unsuru bulunmadığı tespit edilmiş ve DİSK’in şikayet başvurusu kesin olarak reddedilmiştir.” denildi.
‘BİR ŞEYİN FİYATI YANLIŞSA DEĞİŞİMİ DE YANLIŞTIR’
Ekonomist Şenol Babuşcu madde sepeti fiyatlarının ortaya çıkmasıyla ilgili “Temmuz ayından itibaren aylık ortalama yüzde 3,13 enflasyon olması durumunda yılsonunda yıllık enflasyon yüzde 50 seviyesinde gerçekleşir. Haziran ayı sonunda 100 TL olan bir malın fiyatı ise yılsonunda 120,3 TL olur. Sonuç: Enflasyon düştü mal fiyatı düşmedi. Mal fiyatlarının düşmesi için negatif enflasyon olmalı” dedi. Ekonomist İris Cibre “Bir şeyin fiyatı yanlışsa, değişimi de yanlıştır” yorumunu yaptı. Ekonomist Hakan Kara da “TÜİK’in açıkladığı madde fiyatları seviyesi gündem olmuş. Teknik olarak böyle bakmak doğru değil. Madde fiyatı tüketicinin ödediği bedeli göstermez, seviye olarak bir anlamı yok, önemli olan değişimidir. Fiyat değişiminin makul görünmediği bazı alt kalemleri defalarca yazmıştım.”
‘EKONOMİ YÖNETİMİ TÜİK ELİYLE ENFLASYONU DÜŞÜRMEKTEN VAZGEÇMELİ’
Ekonomist Doç. Dr. Oğuz Demir “Alaattin Aktaş’ın yazısında TÜİK’in açıklamadığı madde sepeti fiyatlarına ilişkin tespiti oldukça çarpıcı. Bu şeffaf olmayan yaklaşımın yarattığı güvensizlik artık norm haline geldi. Diğer bir güvensizlik sebebi de benzer veriyi açıklayan İTO ile ayrışmada. TCMB’nin politika faizlerindeki artışın durmaya başladığı Mart ayından itibaren TÜİK enflasyonu ile İTO enflasyonu arasındaki bağ yine zayıflamaya başladı. Faizler artarken güçlü bir korelasyon ile hareket eden iki veri arasındaki ilişki Mart 2024 tarihinden itibaren zayıflıyor ve TÜİK’in aylık enflasyon verileri çok daha sert biçimde geriliyor. Asıl görevi halkın refahını düşünmek olan ekonomi yönetimi yine enflasyonu TÜİK eliyle düşürmekten vazgeçmeli. AK Parti’nin yıllarca devam eden başarısız ekonomi deneylerinin bedelini zaten eriyen ücretlerle ödüyoruz. Verileri sağlıklı hale getirmedikleri sürece de ödetmeye devam edecekler. Eninde sonunda bir gün gerçekler ortaya çıkacak ve o gün bu skandalın ayrıntılarını didik didik edeceğiz” dedi.
O ZAMAN HER ŞEY TERS GİDİYOR
Ekonomist Tunç Şatıroğlu “Yandaşlıkta yeni boyut. Mehmet Şimşek bir yıl önce göreve geldiğinde TÜİK enflasyonu yüzde 38 şimdi düşmüş hali yüzde 71, yani başarısızlık net. Yandaşlar diyor ki geçen seneki yüzde 38 doğru değildi. Haziran ayında yüzde 1,64 olarak açıklanan TÜİK enflasyonu doğruymuş ya da daha az yanlışmış” dedi. Analist Barış Soydan ise “TÜİK’e göre ortalama kira 6 bin TL, doktor ücreti 34 TL, yoğurt 39 TL, peynir 147 TL, zeytinyağı 113 TL’ymiş! Enflasyon yanlışsa reel faiz, reel kur, reel getiri, her şey yanlış.”