Ukrayna'ya yönelik geniş çaplı Rus operasyonundan kaçan Yahudileri İsrail’e getireceğini duyuran yönetimin onları nereye yerleştireceği merak konusu. Ukrayna Yahudileri, BM kararına göre İsrail’e ait olmayan ve Af Örgütü’nün raporuna göre zorla yerinden edilen Filistinlilerin topraklarına mı yerleştirilecek?
Yahudi Ajansı; Polonya, Moldova, Romanya ve Macaristan'ın Ukrayna sınır kapılarında "Aliyah" (göç) programı uygulanacağını duyurdu. Programa göre savaştan kaçan Yahudiler önce Ukrayna'ya sınır ülkelerdeki otellerde, daha sonra Filistin topraklarına yerleştirilecek. Göç kararı, İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın bölgedeki sınır kapılarına personel konuşlandıracağına ilişkin açıklamasından sonra bildirildi.
Geçtiğimiz yıl 13 binden fazla Yahudi Doğu Avrupa'dan İsrail işgalindeki Filistin topraklarına göç etmişti. Ancak, İsrail yönetimi Ukrayna'daki geniş çaplı Rus operasyonu sonrası bu ay 10 binden fazla Ukraynalı Yahudi'nin göç edeceğini tahmin ediyor.
Göçleri organize eden Yahudi Ajansı, her ne kadar dünyanın dört bir tarafındaki Yahudi kuruluşlar tarafından finanse edildiğinden 'bağımsız' bir kuruluş olarak tanınıyor olsa da, İsrail yönetiminin Filistinlilere uyguladığı 'yerinden etme' politikalarının temelini oluşturuyor. Dünya Siyonist Teşkilatı'nın bir kolu olarak 1929'da kurulan Yahudi Ajansı'nın 1948'den beri 3 milyon göçmen Yahudi'nin bölgeye yerleştirdiği sanılıyor.
İsrail, Ukraynalı Yahudileri ülkeye kabul ediyor, ancak nereye yerleştirilecekleri merak konusu. Uluslararası Af Örgütü, bu ayın başında "İsrail'in Apartheid Rejimi: Filistinlilere Yönelik Irksal Ayrımcılık ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar" başlığıyla 280 sayfalık rapor yayınlamıştı. Raporda, İsrail'in Filistinlilere karşı mekânsal ayrıştırma, mülksüzleştirme ve dışlama politikaları uygulandığı kaydedilmişti. İsrail'in, ayrıca, Filistinlilere aşağı bir ırksal grup muamelesi yaptığı ve haklarından sistematik olarak mahrum bıraktığı ifade edilmişti. Raporu açıklayan Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard, uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırmıştı.
2016 yılında Birleşmiş Milletler tarafından alınan kararda, "İsrail hemen ve tamamen, Doğu Kudüs dahil, işgal altındaki Filistin topraklarında tüm yerleşim yeri faaliyetlerini durdurmalı" çağrısında bulunmuştu. BM; Batı Şeria'yı, Gazze Şeridi'ni ve Doğu Kudüs'ü Filistin toprağı kabul etse de, eski Başkan Donald Trump'ın 6 Aralık 2017'de Kudüs'ün 'tamamını' İsrail'in başkenti olarak tanıması; eski Başbakan Netanyahu'yu ABD'nin gölgesinde zulmüne devam etmesi için kamçılamıştı.
İsrail yönetimi Filistinlilere yönelik en son gerçekleştirdiği topyekûn saldırısında da sivilleri hedef almıştı (10 Mayıs 2021). Yönetimde değişiklik olsa da bölgedeki Filistinliler saldırıya uğramaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail askerinin Batı Şeria'da ateş açması sonucu 14 yaşındaki Muhammed Şehadet’in hayatını kaybettiğini bildirmişti. Bu kayıptan günler önce Bakanlık, Ramallah civarında 19 yaşındaki Nabi Saleh'in İsrail askeri tarafından vurulduğunu açıklamıştı.
