Down sendromlu 25 yaşındaki down sendromlu Deniz Ayçe Karagöz, hastalığına rağmen yaşamaktan yılmadı. Tüm zorluklara rağmen üniversite eğitimini tamamlayıp İngilizce ve Almanca öğrenen Karagöz'ün hayata olan bağlılığıyla hayranlık uyandırıyor.
İzmir'de hastalığına ve yaşamındaki zorluklara rağmen üniversite eğitimini tamamlayıp İngilizce ve Almanca öğrenerek birçok sosyal aktiviteye katılan down sendromlu Deniz Ayçe Karagöz (25), yaşama olan bağlılığı ve azmiyle herkese örnek oluyor.
YAŞAMA SEVİNCİ HİÇ BİTMEDİ
Eczacı anne ve asker babanın ikinci çocuğu olarak Eskişehir'de dünyaya gelen Deniz Ayçe Karagöz, eğitim hayatı boyunca engel tanımayıp yaşıtları ile ilkokul, ortaokul ve liseyi tamamladıktan sonra İzmir'deki bir vakıf üniversitenin "turizm işletmeciliği bölümünü" bitirdi.Üniversiteden başarıyla mezun olan Deniz Ayçe, bu arada özel ders ve kurslar sayesinde İngilizce ve Almanca öğrendi.
Darbuka çalan, Latin dansları yapan, halk eğitim merkezinde aşçılık eğitimi alan down sendromlu genç kız, kendisi gibi down sendromlu olan gençlerin hazırladığı "Güneşli Günlerde Aşkı Düşünmek" adlı senaryoya katkıda bulunup aynı adı taşıyan filmde rol aldı.
EĞİTİM HAKKIMIZI ELİMİZDEN ALMAK İSTEYENLER OLDU
Deniz Ayçe Karagöz'ün annesi Seray Karagöz, kızının down sendromlu olduğunu öğrenince önce kendini sorguladığını, sonra durumu kabullendiğini ve "çocuğum için ne yapabilirim" diye düşündüğünü belirtti.
Temel becerileri kazanması için Deniz Ayçe'yi özel eğitim okullarına gönderdiklerini, gelişimsel geriliği bulunan öğrencilerin katıldığı programlara dahil ettirdiklerini kaydeden Karagöz, şöyle devam etti: "Ayçe akademisyenlerin kontrolü altında kaynaştırma eğitimi aldı. Önünde her zaman olumlu modeller vardı. Ben her zaman onun yanındaydım, her dersinde yardımcı oldum. İlk dönemde çok büyük zorluklar yaşadık, kabul edilmeme, istenmeme dönemi oldu. 'Bu çocuğun yeri burası değil' diyenleri gördük. Ayçe'ye eğitim vermek istemeyen öğretmenlerle, çocuğu kızımla aynı sınıfta olmasın diye imza toplayan velilerle karşılaştık. Eğitim hakkımızı elimizden almak isteyenler oldu ama mücadele verdik. Birlikte ders çalıştık ve başardık. Kızımla gurur duyuyorum. Birçok şeyi başardı o gerçekten çok azimli bir çocuk." Destek veren öğretmenlerin de Deniz Ayçe'ye yardım eli uzattığını ifade eden Karagöz, bugün sanatın birçok dalıyla uğraşan ve 2 yabancı dil konuşan kızının engelsiz insanlar sayesinde mutlu bir yaşama kavuştuğunu aktardı.
ŞİİRLER KALEME ALIYOR
Şiirler yazıp Gaziemir Popüler Müzik Korosunda şarkı söyleyen Deniz Ayçe Karagöz ise eğitim hayatındaki engellerden annesi kadar etkilenmediğini ifade ederek, "Sadece üniversitenin hazırlık sınıfındayken bir İngilizce öğretmenimizin bana 'yapamazsın, öğrenemezsin' dediğini hatırlıyorum. Ona kendimi kanıtlamayı çok istedim ve başardım da. İstedikten sonra her şey oluyor." dedi.
Bir sonraki hedefinin işaret dili öğrenmek olduğunu dile getiren Karagöz, "Hep barış olsun istiyorum. Benim istediğim silahların sustuğu, barış dolu bir dünya. Bir de çalışmak istiyorum. İş başvuruları yaptık ama hiçbirinden cevap gelmedi." diye konuştu.
İnsanları ve yaşamayı çok sevdiğini belirten Karagöz, "Denizi Kucaklayan Ses" adlı şiirinin "Dünyada savaşlar olmasaydı/ İyiliğin mutluluğunu anlatabilseydi/ Rekabet olmayan bir dünya olsa/ Silahlar sussa, kavgalar son bulsa/ Aşk dolu bir dünya istiyorum/ Sevginin gücünü herkes görebilse/ Tüm insanlar birlikte olsa" dizelerini paylaştı.
İZMİR/AA